Hz. Ali Efendimiz'den...

Hz Ali Keremeallahu Veche İle ilgili konular
Cevapla
Kullanıcı avatarı
MBurak
Kıdemli Üye
Kıdemli Üye
Mesajlar: 415
Kayıt: 12 Ağu 2007, 02:00

Hz. Ali Efendimiz'den...

Mesaj gönderen MBurak »

Hz. ALİ Efendimiz'den Nasihatler



*Acelenin meyvesi yanlışlıktır.

*Aç kalmak, alçalmaktan hayırlıdır.

*Açık kalpli, mert düşman, içinden pazarlıklı dosttan iyidir.

*Adalet için en büyük talihsizlik, devleti idare edenin zalimligidir.

*Adalet, halkIn dirligi ve düzeni, idarecilerin ise süsü ve güzelligidir.

*Adalet ve esitligi gözetme, siyasetlerin en iyisidir.

*Adil ol, kudretin sürekli olsun.

*Adilane davranış siyasetlerin (yönetimlerin) en iyisidir.

*Affetmekten utanmayın. Cezalandırmada acele etmeyin. Emriniz altında bulunanların hataları karşısında hemen öfkelenip kendinizi kaybetmeyin.

*Ahmak, her lafIn başında yemin eder...


...
Kullanıcı avatarı
MBurak
Kıdemli Üye
Kıdemli Üye
Mesajlar: 415
Kayıt: 12 Ağu 2007, 02:00

Mesaj gönderen MBurak »

...

*Akıl, gurbette yakın bulmaktır; ahmaklık vatanda gurbete düsmektir.Akıl gibi mal, iyi huy gibi dost, edep gibi miras, ilim gibi şeref olmaz.

*Akıl gibi zenginlik, cehalet gibi yoksulluk yoktur. Edebe uymak bir kazanç, danışmak bir güçtür.Akıllı bir insan fakir olabilir, fakat o hiç kimsenin sadakasına muhtaç değildir.

*Akıllı kişi, tecrübelerden ibret alan kimsedir.

*Akıllı olan kemal, cahil olan mal ister.

*Akıllı, düşmanınsa bile danış, bilgisiz dostun fikrini geç.Akıllı, insanların en mutlusudur.

*Akıllının dili kalbindedir, ahmağınn dili ise agzındadır.Akıllının tahmini, cahilin kesin bilmesinden daha doğrudur.

*Akıllı insanlar az konuşur. Çok söyleyenler, yalnız ahmaktırlar.

*Akıllı kişi, kemal talep eder. Akraba düsmanlığı, akrep sokmasından beterdir.


...
Kullanıcı avatarı
MBurak
Kıdemli Üye
Kıdemli Üye
Mesajlar: 415
Kayıt: 12 Ağu 2007, 02:00

Mesaj gönderen MBurak »

Resim

*Alçak gönüllülük, ilmin meyvesidir.

*Alçak gönüllülük, en büyük şereftir.

*Aleyhine kesin delil olmayan kisiyi mazur tutun; o kişi benim.

*Alışkanlık, insana musallat olur ve onu kontrolu altına alır.

*Alışkanlık insanın ikinci tabiatı gibidir.

*Aptallığın en büyüğü medh ve zemde ifrada kaçmaktır.

*Arkadaşın hayırlısı, sana doğru yolda iyi delil olandır.

*Asıl yetimler, anadan ve babadan yoksun olanlar değil, akıldan yoksun olanlardIr.

Asagılık insanlarla yakınlasmaktan kaçın, onlar ki yapmacık sevgilerini gösterip içlerinde kötülügü saklarlar.

Onları hoşnut tuttuğun sürece sana sevgi duyarlar, verili olmaktan geri kalırsan sana zehirlerini akıtırlar.

Ayıbın en büyüğü, ona benzer bir ayıp sende de varken, baskasını ayıplamandır.

Aynı anadan babadan doğanlar, senin miras kardeşlerin, uzak yerlerden gelen, huyu suyu sana benzeyenler ise senin öz kardeslerin sayılırlar.

Az yemek yemek saglIktIr.

*Az ibadet edip çok çalışmak, çok ibadet edip az çalşmaktan üstündür.

*Azarlamada aşırılık inat ateşini alevlendirir.

*Azim ve sebat, insanların en büyük yardımcısıdır.

*Azgınlığın sonu ya rezil veyahut yok olmaktır.

*Azla yetinen kimse zengindir.
Kullanıcı avatarı
nisa77
Aktif Üye
Aktif Üye
Mesajlar: 133
Kayıt: 01 Ağu 2007, 02:00

DOSTLARINIZI HAK DOSTLARINDAN SEÇİN...

Mesaj gönderen nisa77 »

Hazret-i Ali (K.V);akıllara durgunluk veren, gelmiş geçmiş tarihinde misline tesadüf edilmemiş ve edilmeyecek bir kahramandır. Allah' (C.C)ın arslanıdır. O; sadece kahramanlık secaat sahasında değil, ilim ve irfan aleminde de medh-ü senaya mazhar olmuş, müstesna derecelere erişmiş beşer nev'inin ender şasiyetlerindendir. İki Cihanın Güneşi, kainatın Fahri Efendisi Hazret-i Muhammed Mustafa (S.A.S)'in "Ben ilmin şehriyim, Ali de o şehrin kapısıdır." hadisi şerif-i ile man'evi şahsiyeti ve ilim mertebesini işaret edilmiş bulunan, aynı zamanda Hazret-i Resülullah (S.A.S)'ın ehli beyti camiasına girmek saadetine erişen bu büyük sultanın kadri, kıymetini tarif için bir ölçü bulmak ender müşküllerdendir. O; Mevlasına sadakatla sığınmış, aziz vücudunun her uzvundan İlahi cezbenin şahikalaşmış tecelliyatı zuhur etmiş bir nevcivandır. Bu yüzdendir ki Allah (C.C) indinde müstesna bir kıymet kazanmış, velayet,i Hassa ile taltif buyurulmuştur.

Peygaber Efendimiz (S.A.S) Hazretleri; büyük bir muhabbetle sevdiği Hazret-i Ali Efendimiz hakkında şöyle buyurmuşlardır :

"Ey benim sevgili ümmetim! Size şunu bildireyim ki, Ali'ye kim düşman ise onu hiç çekinmeden acımadan vurunuz. Çünki Müslüman olup da ona düşman olanlar, yalancı müslümanlardır. Onun içindir ki, olanları vuranlar, bilsinler ki pek büyük sevaba girmiş olacaklardır. Kendilerini bu müjde ile tebşir ediyorum. Bu yalancı Müslümanlar bizim yolumuza giremezler, bizden olduklarını iddaa edemezler. Benim sevdiğimi sevmiyen, onu hor görenin benimle alakası yoktur. Beni sevmeyeni, nefsim yed-i kudretinde bulunan Rabbimin de sevmediğini biliniz. Hele bu gibileri hiç sevmez. Bunlar Müslüman olduklarını isbat sadedinde "Lailahe illallah" da deseler, bu şahadet gırtlaklarından geçmez, kalblerine inmez. Kalblerini Allah (C.C)'ın zikri yakmaz, cilalamaz."

Size Cihar-ı Yar-ı Güzin Efendilerimiz için kaleme alınmış güzel bir kıt'ayı, bu dersi takviye edici olması bakımından nakledeyim. Bu mısra!ların her birinde, can sevgisi ile dile getirilen ve övülen Dört Halife için beslenilmesi icap eden muhabbeti böylece anlamış olacaksınız :

"Mehabbet çar yarım öz vücudum sadrıdır. (sıdık)
(Ömer)'dir cismimin canı, değil dersen olan zıdık,
Söven (Osman)'ı buğz ile Hüda'dan bulmasın tevfik,
Yeid gibi gibi yezid olsun (Ali)'yi eyliyen tefrik.."
(Yahya Efendi dergah'-ı şerifinde türbe-i şerifin parmaklığı üstünde duvarda asılıdır)

Sevgili peygamber (S.A.S) Efendimiz bize şunları da buyurmuşlardır :

"Ümmetimin ismi bana uygun olsun. İsimlerini İslam byüklerinin makbul isimlerinden alsınlar. Çünki kıyamet günü Mizan mahalline herkes dünyadaki isimleriyle çağırılacaklardır. Çoluk ve çocuklarrınıza makbul isimler veriniz. Güzel ismi olanlardan Rabbimizin de hpşlanacağını biliniz."

Onun için Aleyhisalat Vesselam efendimizin arzusuna uyunuz, onu hoşnud kılınız. Evladlarınıza şu isimleri vermeye çalışınız: Abdullah, Abdürrahim, Abdülhay, Ahmed, Mehmed, Ömer, Ali, Bekir, Abdülgani, Zekeriya, Yahya, İsa, Musa, Hatice, Aişe, Sıddıka, Meryem, Fatıma, Zehra gibi...

Düşman ile harb ederken de sadece "Yarab! Bize nusret ver..."demekle kalmayın. "Ya Rabbi! Sen hayyül kayyumsun. Bizi azametin hakkı için, Habib-i Edibin Muhammed Mustafa (S.A.S)'in yüzü suyu hürmetine muzaffer kıl!" deyiniz. Dualarınızı daima o iki Cihan Serverinin kanalından geçirin. Onu vasıta kılmadan hiç bir hacetin kolay kolay kabul edileceğini sanmayın. Böyle yaparsanız, Cenab-ı Hakk'ı da kendinizden razı kılarsınız. düşmanınıza ; o Habib-i Kibriyanın sevgisi, aşkı ile saldırın.O zamn zafer sizin olacaktır. Bütün alemin, O iki Cihan Serverinin muhabbeti uğruna yaratılmış olduğunu unutmayın, Nezd-i Sübhani'de böylelesine makbul ve mergub olan bir zat unutulut da, önümüze o alınmaz da şefaatsiz, iltimasız, huzura varılır mı? "Dahilek ya Resülullah, Aman Ya Resülullah" diye feryad edişlerimiz boşuna mı?

Yine o Resül-i Mücteba (S.A.S) Efendimiz buyuruyor :

"Ey benim ümmetim! Sizi temin ederim ki Ay'ı gördüğünüz gibi Rabbinizi göreceksiniz, bu murada ereceksiniz. Yalnız; Namazlarınızı kılımaz ve yahud iki takla bir bakla şeklinde eda eder, kendinizi ibadetin zevkine, aslına vermez, Huzur-i ilahide bulunduğumuzu idrak etmezseniz bu şerefden mahrum kalacaksınız. Bu mahrumiyetle sürüm sürüm sürüneceksiniz."Risaletpenah Efendimizin Bu tebligatı karşısında nasıl ibadet etmemiz lazım geldiğini anlayın. Beş vakit namazlarınızı, kendinizi Cenab-ı Hakk'ın huzurunda imiş farzederek, huzurunda onu görüyormuşsunuz gibi veya onun sizi gördüğünü bilerek kılınız. Böylelikle mirac şerefine ulaşırsınız.

Dostlarınızı; Hak dostlarının içinden seçiniz. Onlarla ülfet ediniz. Allah'ın dostu olmayanlardan, sohbet ve halleriyle sizi hak'tan uzaklaştırmasından şüphe ettiğiiz kimselerden kaçınız. Namaz kılmayanları kendinize dost edinmeyiniz. Daha ziyade; namazlarını usul ve erkanı ile kılanlarla arkadaşlık ediniz. Kibir ve gurur sahibi olanlardan uzaklaşınız.Kendiniz de kalender meşreb, mahviyet sahibi, mütevazi olunuz. Münafıklarların yalancıların sofralarına da sakın oturmayınız. Onların lokmaları ile safiyetinizi kirletmeyiniz. Gözü tok, cömert ve dini asaleti olanların sofralarına oturmaktan korkmayınız. Onların helal lokmalarını yemekle hem manevi gıdalarınızı alınız, hem ilahi hoşnutluğa nail olunuz, hem de onları sevindirmek gibibahasız bir sevaba erişniz.
[img]http://www.muhammedinur.com/resimler/berivan.jpg[/img]
Kullanıcı avatarı
Gariban
Moderatör
Moderatör
Mesajlar: 2834
Kayıt: 25 Tem 2007, 02:00

Mesaj gönderen Gariban »

Sevgili Burak ve Nisa77 kardeslerimiz ,
Bu güzel yazılar için ALLAH sizlerden razı olsun.
Hadis ve ayet eklentilerinde ve alıntılarda kaynaklarımızı mümkünse belirtmeye calışalım.

Selam ve sevgiyle
Gariban
Resim
Kullanıcı avatarı
derunilale
Saygın Üye
Saygın Üye
Mesajlar: 268
Kayıt: 27 Tem 2007, 02:00

Mesaj gönderen derunilale »

Resim

Ey Allah’ın kulları!

Dünya hayatı sizi aldatmasın. Çünkü dünya belâlarla çevrili, fânîliği ile bilinen, yok olmağa mahkum ve aldatıcılığı ile mevsuf bir yerdir. Orada her şey yok olmağa mahkumdur. Dünyadakiler arasında devamlı mücâdele ve el değiştirme vardır. Orada bulunanlar dünyanın şerrinden aslâ berî olamazlar. Bir bakarlar bolluk ve neş’e içindeler; bir de bakarlar ki başlarına felâket yağıyor, belâ ve tasa gelmiş!...
Dünya hayatı yerilmiştir, bolluğu devamlı değil. Orada herkes hedeftir; dünya onları oklarıyla vurur, ölümü ile helâk eder.


Ey Allah'ın kulları!

Siz bu âlemden gidenlerden farklı değilsiniz. Onlar sizden uzun ömürlü, kuvvetli ve daha mâmur beldelere ve ölmez eserlere mâliktiler. Birkaç nesil sonra sesleri kesildi; duyulmaz oldu. Cesetleri çürüdü, yurtları boş kaldı ve eserleri yok oldu. Muhteşem sarayları, yatak ve yastıkları, üzerleri taşlarla örtülü mezarlarla değiştiler. Yerleri dar, sâkinleri gariptir. Orada onlar yalnız, kendi derdine düşenlerin ve birbirleriyle samîmî olmayanların arasındalar.

Ey İnsanlar!.. sizin de ölüler diyârına varmanız ve orada yaptıklarınıza karşılık rehin olarak kalmanız yakındır. Sizi de yakında kabir kucaklar!..

Hz. Ali K.V(ra)
[img]http://www.muhammedinur.com/photos/galleries/avatars/kjkjkjkop4.jpg[/img]
Kullanıcı avatarı
nur-ye
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 9089
Kayıt: 08 Eyl 2007, 02:00

Mesaj gönderen nur-ye »

Resim
Resim
Cevapla

“►Hz. Ali Keremallahu Veche◄” sayfasına dön