LEYLE-İ KADİR

Mübarek Günlerimizde birbirimizi hatırlayalım.
Cevapla
Kullanıcı avatarı
HAYY-DOST
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 1856
Kayıt: 16 May 2009, 02:00

LEYLE-İ KADİR

Mesaj gönderen HAYY-DOST »

Leyle-i Kadir
"Süphe yok ki biz o Kur'an'i Kadir Gecesi'nde indirdik. Kadir gecesinin ne oldugunu sana ne bildirdi. Kadir gecesi bin aydan daha hayirlidir. Melekler ve Cebrail o gecede Rablerinin izniyle her bir is için peyderpey inerler. O gece fecrin dogusuna kadar selâmettir."
(Kâdir; 1-5)
Cenâb-i Hakk engin rahmet deryasindan sizan katreleri her an ve her saniye kullarina sunar. Bilhassa mübarek aylarda, leyle-i Berat, leyle-i Mirac gibi mübarek gecelerde veya mübarek saatlerde Cevad-i Mutlak olan Allah'in rahmeti bütün alemleri kapsar. Bu vakitler fani dünyada ve kisa bir hayatta baki bir ömür ve uzun bir hayat-i bakiyeyi tazammun eder, kazandirir. Iste bu mübarek zamanlardan biri de Ramazan-i Serifteki Kadir Gecesi'dir.
Sözlükte "kadir" kelimesi "hüküm, seref, güç, yücelik" gibi anlamlara gelir. Dini literatürde ise insanligin hidayetinde bir dönüm noktasi teskil eden, Yüce Allah tarafindan Resul-i Ekrem vasitasiyla besere Kur'an'in indirildigi gecedir.
Yüce Allah'in, Peygamberi vasitasiyla son hitabi ve nihai mesaji olan Kur'an'in indirildigi gece olan Kadir Gecesi, mü'minler için pek çok manalari ihtiva etmektedir. Cevad-i Mutlak olan Allah tarafindan bu gecede verilen nimetler ve müjdelenen faziletler Kur'an'da zikredilmektedir. Kur'an'in bu gecede indirilmis olmasi, geceyi hakkiyla ifa edenin bin aydan fazla ibadet sevabi almasi, yeryüzüne o gecede meleklerin inmesi, sabaha kadar oluk oluk rahmet yagmasi, yeryüzünün seyyiattan korunmus olmasi ve yeryüzünde baris ve esenligin hakim olmasi Kur'an'da zikredilen, o geceye has özelliklerdendir.
Kadîr Suresinde, "Süphe yok ki, biz Kur'an'i Kâdir gecesinde indirdik" buyurulmus olmasi, bize Kur'an'in Kadir Gecesinde indirildigini göstermektedir. Ancak bu gecede Kur'an bir bütün olarak Levh-i Mahfuz'dan alinarak dünya semasindaki "Beytü'l-Izze" denilen makama indirilmis, daha sonra Cebrail (a.s) onu peyderpey yirmi üç yilda Hz. Peygamber'e ulastirmistir. Bu gecenin mübarek kilinmasinin hakikatte sebebi Kur'an'in bu gecede indirilmis olmasidir. Hadislere bakildiginda, ümmete bu gecenin ihsanina dair birkaç vakianin varoldugunu görmekteyiz. Bunlardan birinde; Resul-i Ekrem ashabina, Ben-i Israil'den bir kimsenin Allah yolunda bin ay silah giyinmis oldugunu anlatti. Bunu dinleyen ashab kendi ibadetlerini onlarin ibadetlerine göre az buldu. Bunun üzerine Allah (c.c) Cebrail vasitasiyla bu gecenin bin aydan hayirli oldugu müjdesini verdi. Bir baska rivayette de Hz. Peygamber ümmetinin ömrünün kisaligina üzülmekte idi. Bundan dolayi Allah bu ümmete uzun yasamis olan önceki ümmetlerden daha büyük bir nimet olan her sene bin aylik ibadet yapma imkanini veren Kadir Gecesini müjdelemistir. Nitekim Ramazan-i Serif ve Kadir gecesi bu fâni dünyada, fâni ömür içinde ve kisa bir hayatta, bâki bir ömür ve uzun bir hayat-i bâkiyeyi tazammun eder, kazandirir. (Mektubat, 390-391)
Kadir suresinde verilen bilgiler isiginda ve Kur'an'in Ramazan ayinda (2/185) ve bütün hikmetli islerin kararlastirildigi mübarek bir gecede indirildigine dair (44/ 3-4) ayetler birlikte ele alindiginda, Kadir Gecesi'nin Ramazan ayi içinde bulundugu sonucu çikmaktadir. Bu gecenin Ramazan'in son on gününde (bazi rivayetlere göre son yedi gününde) aranmasina dair hadislerin de mevcut olmasi, Kadir Gecesi'nin Ramazan'in son on gününde oldugunu göstermektedir. Nitekim Hz. Peygamber Ramazan'in son on gününe girildiginde dünyevî islerden uzaklasip itikafa çekilir, geceleri daha çok ibadet ve tefekkürle geçirdigi gibi, ailesini de uyanik tutardi.
Buna karsilik Kadir gecesinin hangi gece olduguna dair kesin bir bilgi yoktur. Nasil ki, insanlarda velî, Cuma'da dakika-i icabe, Esmâ-i Hüsnâda Ism-i Âzam, ömürde ecel meçhul kalmistir, ayni sekilde Ramazan'da da Leyle-i Kadir meçhuldür. Islam alimleri bu gecenin kesin olarak belirlenmemesinin hikmeti üzerinde dururken bu durumun gecenin feyzinden istifade etmek için daha uygun oldugunu söylemislerdir. Zira, Kadir Gecesi'nin bildirilmesi halinde Müslümanlar sadece o geceyi ihya etmekle yetinebilirdi. Halbuki kismî belirsizlikler sayesinde Müslümanlar Kadir Gecesi ümidiyle bütün Ramazan gecelerini ibadet suuruyla geçirmeleri söz konusudur. Bediüzzaman Hazretleri bu mes'eleyi degerlendirirken, Cenâb-i Hakîm-i Mutlak'in, "su dâr-i tecrübe ve meydan-i imtihanda çok mühim seyleri, kesretli esya içinde sakliyor. O saklamakla çok hikmetler, çok maslahatlar baglidir. Meselâ, Leyle-i Kadri umum Ramazan'da, saat-i icâbe-i duâyi Cumâ gününde, makbul velîsini insanlar içinde, eceli ömür içinde ve Kiyâmetin vaktini ömr-ü dünya içinde sakladi"gini (Sözler, 309) belirtmis, Leyle-i Kadir taayyün ettikçe, sair günlerin ragbetten düsecegini ortaya koymustur. "Yirmi sene müphem bir ömür, nihayeti muayyen bin sene ömre müreccahtir."(Sünühat, 29) diyerek, belirlenmis olan bir seyin diger seyleri kiymetten düsürecegini söylemistir. Bununla birlikte Islam alimleri ittifaken Ramazan'in 27. gecesinin Kadir Gecesi oldugu görüsünü benimsemislerdir. Hakiki olmasa da müçtehitlerin yirmi yedinci geceye o nazarla bakmalarindan dolayi Bediüzzaman Hazretleri o gecenin hakiki hükmünde kabule mazhar olmasini temenni etmektedir. (Sualar, 437-38)
Kadir Gecesi'nin bin aydan hayirli olmasi ve bu gecede okunan Kur'an'in her harfine otuz bin sevap yazilmasi hususunu bazi alimler çokluktan kinaye olarak degerlendirmislerdir. Ancak bunun aklen muhal olmadigi da ifade edilmektedir. Bediüzzaman bu gecenin bin ay hükmünde oldugunun ispati beyaninda Miraç hadisesini delil olarak getirmektedir. Söyle ki; "Leyle-i Kadir gibi bir tek gece, seksen küsur seneden ibaret olan bin ay hükmünde oldugunu, nass-i Kur'ân gösteriyor. Hem bu hakikate isaret eden, ehl-i velâyet ve hakikat beyninde bir düstur-u muhakkak olan "bast-i zaman" sirriyla, çok seneler hükmünde olan birkaç dakikalik zaman-i Miraç, bu hakikatin vücudunu ispat eder ve bilfiil vukuunu gösteriyor. Miracin birkaç saat müddeti, binler seneler hükmünde vüs'ati ve ihatasi ve uzunlugu vardir. Çünkü, o, Miraç yolunda beka âlemine girdi. Beka âleminin birkaç dakikasi, su dünyanin binler senesini tazammun etmistir." (Lem'alar, 23)
Yine bu gecede Kur'an'in her bir harfine otuz bin sevap verilmis olmasinin imkansiz bir mübalaga ve mücazefe oldugu zannina kapilan Ehl-i Ilhada karsi Risâle-i Nur'da verilen cevapta, Kur'ân-i Hakîm'in her bir harfinin bir sevâbi oldugu, fazl-i Ilâhîden o harflerin sevâbinin sünbüllendigi ve Leyle-i Kadir'de okunan ayetlerin hashas tohumunun kesreti misillü her bir harfinin otuz bin sevabi oldugu ifade edilmektedir. (Sözler, 312) Said Nursî bu geceyi, bunun gibi diger mübarek geceleri ve Kur'an'daki bazi surelerin faziletlerini -rivayetlerde gelen bazi surelerin Kur'an'in yarisina veya tamamina mukabil gelmesi gibi- içinde misir ekilmis bir tarlaya benzetmektedir. Nasil ki, tarlada bazi habbelerin yedi, bazilarinin on sümbül verip, onlardan da yüzer, iki yüzer tane vermesi gibi Kur'an surelerinin ve mübarek zamanlarda okunan ayetlerin faziletleri ayni sekilde sümbüllenip bazen bin, bazen on bin, bazen de otuz bin sevaba mukabil gelmektedir. (Sözler, 312)
Gecenin faziletine dair çesitli hadisler vardir. Bir hadiste "faziletine inanarak ve mükafatini umarak Kadir Gecesini ihya eden kimsenin geçmis günahlarinin bagislandigi" buyurulmaktadir. Buna mümasil hadislerin yaninda geceye has bir ibadet tarzinin olduguna dair herhangi bir rivayet yoktur. Bediüzzaman bu gecede elden geldigi kadar Kur'an'la ve istigfarla ve salavatla mesgul olmanin büyük bir kâr oldugunu söylemekte ve talebelerine de bunu tavsiye etmektedir. Istirak-i a'mal-i uhreviye düsturuyla da Risâle-i Nur talebelerinden her birinin kazandigi miktar kardeslerinin de defter-i a'maline geçtiginden dolayi Nur Talebeleri birbirine dua etmeyi kendilerine vazife bilmektedir. Dolayisiyla bu sekilde Risâle-i Nur dairesine sidk ve ihlas ile girenlerin kazançlari pek büyüktür ve her biri binler hisse almaktadir. (Tarihçe-i Hayat, 256)
Hislerin ve duygularinin zirveye çiktigi Ramazan ayinda ve bilhassa yaklasan ve bin aydan hayirli olan Kadir Gecesi'nde Rabbü'l-Alemin'e ihlas ve sadakatle iltica etmeli ve bu geceyi ibadet ve istigfarla geçirmeliyiz. Tesrik-i mesai sirrina ehemmiyet veren Üstad Hazretleri de Nur Talebelerinin Kadir Gecesini söyle tebrik etmektedir: "Seksen küsur sene ibadetli bir ömr-ü bâkiyi temin eden Ramazan-i Serifinizi bütün ruh-u canimizla tebrik ve her gecesi bir nevi Leyle-i Kadir hükmünde hakkimizda menfaattar olmasini niyaz ederiz. Ve tesrik-i mesai sirriyla ve her has Nurcu, umum Nurcularin mânevî kazancina hissedar olmasiyla, mânen binler dille ibadet ve dua ve istigfar ve tesbihat yapmaya hakikî uhuvvet ve ihlâs ile mazhariyetinizi rahmet-i Ilâhiyeden niyaz ediyoruz ve öyle de ümit ediyoruz."(Emirdag Lahikasi, 285)


Resim


Biz dahi bu eşsz müberek gecenin feyz ve bereketinden,
tüm kardeşlerimizin nasibdar olmasını diler,ALLAH'Ü ZÜL CELAL VE CEMAL'İ VEL 'İKRAM sahibimizden,af ,mağfiret, ikram ve yakinlik için dua ederiz ,DUAsı kabul olanların yüzü suyu hürmetine dualarımız kabul görsün inşallah. Selat ve selamın en değerlisi ,yaratılmışların en güzeli olan MUHAMMED MUSTAFA (SAV) efendimizin üzerine , al ve ashabının üzerine olsun.AMİN!
En son HAYY-DOST tarafından 15 Eyl 2009, 13:25 tarihinde düzenlendi, toplamda 1 kere düzenlendi.
Resim
Kullanıcı avatarı
MINA
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 2740
Kayıt: 25 Eki 2008, 02:00

Mesaj gönderen MINA »

Resim

Bu gece kadrinin bilindiği gece..

Bu gece kadrini bilmen gereken gece..



Hep şikayetçi değil miydin önemsenmemekten? Sesini duyuramamaktan?

Bu gece kadir gecesi. Kadrinin sayıldığı gece. Hatırının bilindiği gece..

Rabbin seni sırada bekletmiyor; hemen huzuruna alıyor. Hatırını sayıyor. Biricik kulu eyliyor.
Önemsiyor varlığını. Her söylediğini hemen duyuyor.
Dile getirdiklerini değil sadece, dile getiremediklerini de dua kabul ediyor. Fısıltılarını, iç çekişlerini, tereddütlerini de işitiyor. Kendine bile söyleyemediğin kusurlarını ayıplamadan yüzüne vurmadan bağışlayacağını söylüyor...



Bu gece kadir gecesi.. Kadrinin bilindiği gece..
Hatırının sayıldığı gece...
Affeden, affetmeyi seven, severek affeden Rabbin içine attığın,
unuttuğun, susturduğun pişmanlık sızılarını da özür kabul ediyor,
seni aklayacağını müjdeliyor...



Farkında mısın kadrin ne kadar yüksekte?

Farkında mısın hatırın ne kadar el üstünde?



Kadri büyük bir kitab,

Kadri büyük bir meleğin diliyle,

Kadri büyük bir elçinin eliyle,

Kadri büyük bir ümmete indirildi bu gece..



Kadrini kıymetini bilmek duâsıyla!

HAYROLA…

(alıntı)

Kadir gecesi olduğunu umduğumuz bu gecede,mağfiret olunan,

meleklerle musafaha eden kullardan olmanız/olmamız
dua ve temennisi ile...

sevgiyle..

''Ve Allah'a Sımsıkı Sarılın...''

Hacc / 78
Kullanıcı avatarı
nebula
Üye
Üye
Mesajlar: 27
Kayıt: 08 Eyl 2009, 02:00

Mesaj gönderen nebula »

Kadir gecesi


Sual: Kadir gecesinin önemi nedir?
CEVAP
Ramazan-ı şerif ayı içinde bulunan en kıymetli gecedir. Bazı âlimlere göre Mevlid gecesinden sonra en kıymetli gecedir. Kadir Gecesi, Muhammed aleyhisselamın ümmetine mahsus bir gecedir. Başka Peygamberlere böyle bir gece verilmemiştir. Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Allahü teâlâ, Kadir gecesini ümmetime hediye etti, ondan önce kimseye vermedi.) [Deylemi]

Peygamber efendimiz, daha önceki ümmetlerden bin sene cihad eden insanları düşünüp, benim ümmetimin ömrü kısadır, az ibadet ederler diye üzülünce, Allahü teâlâ, (Kadir gecesi senin ve ümmetinindir) buyurup Habibinin kalbini ferahlandırdı. Hem de Kadir gecesi, her Ramazan ayında gelir.

Resulullah efendimize kendisinden önceki insanların ömürlerinin ne kadar olduğu bildirilince, kendi ümmetinin ömürlerini kısa buldu, uzun ömürlü olan diğerlerinin işledikleri salih amelleri işleyemezler diye düşününce, Allahü teâlâ Ona bin aydan hayırlı olan Kadir gecesini ihsan etti. (İ. Malik)

Resulullah efendimiz, (Beni İsrail Peygamberlerinden 80 yıl Allahü teâlâya ibadet eden oldu) buyurunca, Eshab-ı kiram hayret ettiler. Bunun üzerine Cebrail aleyhisselam gelip; “Ya Resulallah, senin ümmetin bu Peygamberlerin, 80 yıllık ibadetine şaşarlar. Allahü teâlâ sana ondan iyisini gönderdi” diyerek, (Kadir gecesi, bin aydan hayırlıdır) mealindeki âyeti okudu. (Tefsir-i Mugni)

Kadir gecesi hakkındaki hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Dört gecenin gündüzü de gecesi gibi faziletlidir. Allahü teâlâ, o günlerde dua edenin isteğini geri çevirmez, onları mağfiret eder ve onlar bu günlerde bol ihsana nail olurlar. Bunlar, Kadir gecesi, Arefe gecesi, Berat gecesi, Cuma gecesi ve günleri.) [Deylemi]

(İnanarak ve sevabını Allahü teâlâdan umarak, Kadir gecesini ihya edenin geçmiş günahları affolur.) [Buhari, Müslim]

(Kadir gecesinde, bir kere Kadir suresini okumak, başka zamanda Kur’an-ı kerimi hatmetmekten daha sevabdır. Kadir gecesinde bir tesbih [Sübhanallah], bir tahmid [Elhamdülillah], bir tekbir [Allahü ekber], bir tehlil [La ilahe illallah] söylemek yedi yüz bin tesbih, tahmid, tekbir ve tehlilden kıymetlidir. Bu gece koyun sağımı müddeti kadar [az bir zaman] namaz kılmak, ibadet etmek, bir ay bütün geceleri sabaha kadar ibadetle geçirmekten daha kıymetlidir.) [Tefsir-i Mugni]

(Kadir gecesi üç defa “La ilahe illallah” söyleyen müslümanın, birincisinde bütün günahları bağışlanır. İkincisinde Cehennemden kurtulur, üçüncüsünde Cennete girer.) [Tefsir-i Mugni]

Sual: Kadir gecesinin kıymeti nedir ve 27. gece olduğu kesin midir?
CEVAP
Kadir gecesi Ramazan ayı içindedir. Kadir gecesinin hangi gece olduğu, kesin olarak belli değildir. Âlimlerimiz, (Allahü teâlâ, rızasını taatte, gazabını günahlarda, orta namazı beş vakit namazda, evliyasını halk arasında, Kadir gecesini Ramazan ayı içinde gizlemiştir) buyuruyorlar.

O halde Allahü teâlânın rızasına kavuşmak için, hiçbir iyiliği küçük görmemeli! Gazabı günahlar içinde saklı olduğu için, hiçbir günahı küçük görmemeli; orta namazı kaçırmamak için, beş vakit namazı vaktinde kılmalı; evliya halk arasında gizli olduğu için herkese iyi muamele etmeli. Her geleni Hızır, her geceyi Kadir bilmelidir.

V.Necat’taki hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Allah indinde en kıymetli gece, Kadir gecesidir.)

(Bin aydan daha kıymetli olan Kadir gecesinin hayrından mahrum kalan, her hayırdan mahrum kalmış sayılır.)

Kadir gecesi ile ilgili hadis-i şeriflerden birkaçı da şöyledir:
(Kadir gecesini Ramazanın son on gününde arayın.) [Müslim]

(Kadir gecesini, Ramazanın son on gününün 21, 23, 25, 27 ve 29 gibi tek gecelerinde veya Ramazanın son gecesinde arayın. Sevabını umarak Kadir gecesini ibadetle geçirenin günahları affolur.) [İ.Ahmed]

(Kadir gecesi Ramazanın 27. gecesidir.) [Ebu Davud]

İmam-ı a’zam hazretleri, Kadir gecesinin, Ramazanın 27. gecesine çok isabet ettiğini bildirmiştir. (Kadir gecesine rastlamış olan bir geceyi ihya eden, Kadir gecesini ihya etmiş gibi sevap kazanır) hadis-i şerifini düşünerek sık sık vaki olan 27. gece ihya edilirse, o gece Kadir gecesi olmasa bile, büyük sevaba kavuşulur.

Kadir gecesini soran bir zata, Peygamber efendimiz, (Bu yıl Kadir gecesi Ramazanın ilk gecesi idi geçti. 27. geceyi ihya et! Ramazanın 27. gecesini ihya edene, vücudundaki kıllar sayısınca, hac, umre, şehid ve gazi sevabı verilir) buyurdu. Başka birisine de, (Bu yıl Kadir gecesi geçti, fakat Ramazanın 27. gecesini ihya et! Kadir gecesi sevabına kavuşursun. Şefaatten nasipsiz kalmazsın) buyurdu. Hazret-i Âişe validemize de, (13. gece idi geçti. Kadir gecesini kaçırdıysan, 27. geceye kavuşursun. O geceyi ihya edersen, ahiret yolculuğu için azık olarak o geceki ibadet sana yeter) buyurdu. Hazret-i Âişe validemiz, (Resulullah, Ramazanın son on gününde çok ibadet ederdi) buyuruyor.

Mübarek vakitlerde, günahlardan titizlikle uzak durmalı, taatları, ibadetleri ve her çeşit hayratı artırmalıdır. Zira Allahü teâlâ, tarafından sevilen kimse, faziletli vakitlerde faziletli amellerle meşgul olur. Buğzettiği kul ise; faziletli vakitlerde kötü işlerle meşgul olur. Kötü işlerle meşgul olanın bu hareketi azabının daha şiddetli olmasına ve Allahü teâlânın, ona daha çok buğzetmesine sebep olur. Çünkü o, böyle yapmakla vaktin bereketinden mahrum kalmış ve onun hürmet ve şerefini çiğnemiş olur.

Bu geceyi ihya için ilim öğrenmeli, mesela ilmihal okumalı, kaza namazı kılmalı, Kur’an-ı kerim okumalı, dua, tevbe etmeli, sadaka vermeli, Müslümanları sevindirmeli, bunların sevaplarını ölü diri bütün müminlere göndermeli! Kadir gecesini ihya edenin, Ramazan orucunu tutanın, haccı kabul olanın, bütün günahları affolursa da, namaz, oruç ve kul borçları ödenmiş olmaz. Bunları kaza ederek, ödeyerek borçtan kurtulmak gerekir.

Resulullah efendimiz, Kadir gecesinde, (Allahümme inneke afüvvün kerimün tühıbbül afve fa’fü anni) duasını okumayı bildirmiştir. (Ya Rabbi, sen affedicisin, kerimsin, affı seversin, beni de affeyle) demektir.
Bin aydan faziletli, ne kadar kadri yüce!
Sayısız günahkâr kul, affa uğrar bu gece.

Sual: Kadir gecesinde bir günlük kaza namazı kılanın bin aylık kaza namazı borcunun ödeneceği söyleniyor. Hiç namaz kılmayıp sadece Ramazanda her gece bir günlük kaza kılan Kadir gecesini bulur. Bin aylık [83 yıllık] namaz borcu ödenmiş olur mu?
CEVAP
Mirac gecesinde yüz rekat nafile namaz kılanın bütün namaz borçlarının ödeneceği de söylendi. Muteber kitaplardan nakledilmezse, böyle büyük hatalara düşülür. Hadis-i şerifte de buyuruldu ki:
(Kabul olan hac, geçmiş günahları yok eder.) [Beyheki]

Kadir gecesini ihya edenin, Ramazan orucunu tutanın, haccı kabul olanın, bütün günahları affolursa da, namaz, oruç ve kul borçları ödenmiş olmaz. Bunları kaza ederek, ödeyerek borçtan kurtulmak lazımdır. (Hadika)

Günahların affolması için Ehl-i sünnet itikadına sahip olmak, bid’at işlememek lazımdır.
Bu geceyi ihya için kaza namazı kılmalı, Kur’an-ı kerim okumalı, dua, tevbe etmeli, sadaka vermeli, müslümanları sevindirmeli, bunların sevaplarını ölü diri bütün müslümanlara göndermelidir!

Sual: Kadir gecesinin alametleri nelerdir? Özellikle Kadir gecesine rastlamak için Ramazanın gecelerini nasıl değerlendirmeli?
CEVAP
Ramazanın her gecesini Kadir gecesi bilerek hareket edilirse Kadir gecesine rastlanmış olur. Her gün en az şunlar yapılmalı:
1- Yatsı namazında zammı sure olarak Kadir suresini okumalı.
2- Kadir gecesi okunacak duayı okumalı.
3- Bir iki sayfa Kur'an-ı kerim okumalı.
4- İlmihalden bir iki sayfa okumalı.
5- Az da olsa sadaka vermeli.
6- Gece seher vakti, iki rekat namaz kılıp, silsile-i aliyyeyi okuyarak, o âlimlerin hürmetine dua etmelidir.
7- Gündüzü de gecesi gibi kıymetli olduğu için gündüzleri de değerlendirmelidir.

Kadir gecesin alametleri
Kadir gecesi, açık ve sakin olur, ne sıcak, ne de soğuk olur. Ertesi sabah güneş, kızıl olup, şuasız doğar. Kadir Gecesinde köpek sesi duyulmaz diyen âlimler de olmuştur. Ubeyd bin Ömer hazretleri anlatır: Kadir gecesi denizde idim, denizin suyunu içtim, tuzlu değildi, tatlı ve hoş idi.
Hadis-i şeriflerde buyuruluyor ki:
(Kadir gecesi açık ve mülayim olur. Soğuk ve sıcak değildir, sabahında da güneş zaif ve kızıl olarak doğar.) [Taberani]

(Kadir gecesi açık olur, sıcak ve soğuk değildir. Bulut yoktur. Yağmur ve rüzgar yoktur. O gecenin sabahının alameti güneşin şuasız doğmasıdır.) [Taberani]

(Kadir gecesi sabahı güneş şuasız olarak doğar. Yükselinceye kadar sanki büyük bir tabak gibidir.) [Müslim]

Sual: Kur’an-ı kerimin Kadir gecesinde indirildiği Kadr suresinde bildiriliyor. Şimdi, bu gece niye her sene aynı güne gelmiyor da Ramazan ayı içinde değişik günlere geliyor? Niye hep aynı gece olmuyor? Mesela, Kur’an-ı kerimin indirilmeye başlanması, Ramazanın 26’sını 27’sine bağlayan gece vaki olduysa, Kadir gecesinin hep bu gece olması gerekmez mi? Bir de kameri aylar da böyle. Ramazan yaza geldiği gibi kışa da gelebiliyor. Niye hep aynı zamanda olmuyor da yılın bütün aylarını dolaşıyor?
CEVAP
Biri diğerinden farklı sualdir. Allahü teâlâ, kameri [gökteki ayı] bütün seneyi dolaşacak şekilde yaratmıştır. Kameri sene 354 gündür. Şemsi yıla göre 10 veya 11 gün azdır. Bunun için her sene kameri ay, 10 gün önce gelir. Böylece bütün senenin aylarını dolaşır. Allahü teâlâ böyle istemiştir. Ramazan orucu, böylece senenin en uzun ve en kısa, en soğuk ve en sıcak günlerine geliyor.

İslamiyet, bir bölgeye değil, bütün dünyaya gelmiştir. Her coğrafyadaki, her mevsimdeki insanlara hitap eder. Sıcak ve soğuk ülkeler var. Gündüzleri veya geceleri kısa ve uzun yerler var. Hepsi için tek ve aynı tarih olsaydı müslümanların işi güç olurdu. Bunun gibi daha bir çok hikmeti olabilir.

Allahü teâlâ, Kadir gecesini gizlemiş, yani Ramazan ayının çeşitli günlerine koymaktadır. Bu sene Ramazanın birine koyarsa öteki sene Ramazanın yedisine koyabilir, Kadir gecesi o gece olur. Diğer geceler gibi falanca ayın belli bir günü yapmamış, bu geceyi gizlemiştir. Bu gecenin aylarla ilgisi yok, gece ile ilgisi var. Kadir gecesi Ramazanın 27. gecesinde Kur'an-ı kerim inmiş ise, bu sene de Kadir gecesi Ramazanın üçüne alınmış olabilir. Demek ki bu mübarek gece Ramazanın üçüne geldi. Ay mefhumundan sıyrılmak gerekir. Diğer geceler ayla ilgili, Kadir gecesi ayla ilgili değil, gece ile ilgilidir. Allahü teâlâ dileseydi her aya bir tane koyardı ve her ayda Kadir gecesi olabilirdi. Kur'an-ı kerimin indiği bu geceyi de her ay kutlardık.

İlk defa Kur’an-ı kerimin nazil olduğu gecenin hususiyetini, faziletini ve bereketini Allahü teâlâ her sene başka bir geceye veriyor. Yani her sene değişik bir gecenin o kıymet ve fazileti taşımasını irade buyuruyor. Kur’an-ı kerimin nazil olduğu o mübarek gecenin her sene-i devriyesinde aynı gecenin o fazileti taşıması icap etmiyor. Başka bir gece o fazileti taşıyabiliyor.
Kaynak: www.dinimizislam.com
Kullanıcı avatarı
kulihvani
Site Admin
Site Admin
Mesajlar: 12868
Kayıt: 02 Eki 2006, 02:00

Re: LEYLE-İ KADİR

Mesaj gönderen kulihvani »

Resim

LEYLetü’l- KADR..

Kadr ü Kıymet Gecemiz…

83 Yıldan
1000 Aydan,
30000 Günden Hayırlımız ve bereketlimiz..
Cumamıza gizlenen Duaya-icabet Eşref Saati gibi Ramazana Saklanan Kadir Gecemizin kadir ve kıymetini bilmemizi ve yapacaklarımızı RABBımız Teâlâmız kalblerimize ilham etsin..
Rasûlullah sallallahu aleyhi vesellem in Muhammedî Müjdesine SILA SALLI Nasib-i Müyesser eylersin…


Rasûlullah sallallahu aleyhi vesellem: "Kadir Gecesi'ni, kim sevabına inanıp onu kazanmak ümidiyle ihya ederse geçmiş günahları bağışlanır." Buyurdu.
(Buhari, Teravih 1; Tirmizi, Savm 83)

Ramazan ayının ve Kadir Gecesi'nin faziletini analatan Üstad Bediüzzaman Said Nursî (ks):
"Ramazan-ı Şerif'te amellerin sevapları bire bindir. Kur'ân-ı Hakîm'in nass-ı hadîs ile her bir harfinin on sevabı var; on hasene sayılır, on meyve-i Cennet getirir. Ramazan-ı Şerif'te her bir harfin, on değil bin ve Âyetü'l-Kürsî gibi âyetlerin her bir harfi binler ve Ramazan-ı Şerif'in cum'alarında daha ziyadedir. Ve Leyle-i Kadir'de otuz bin hasene sayılır. Evet, her bir harfi otuz bin bâki meyveler veren Kur'ân-ı Hakîm, öyle bir nuranî şecere-i tûbâ hükmüne geçiyor ki; milyonlarla o bâki meyveleri, Ramazan-ı Şerif'te mü'minlere kazandırır." (Mektûbât)

Cennetteki Tubâ Ağacımızın çiçekleri, meyveleri, tohumları gibi güzellik Güneşi gibi bir LEYLetü’l- KADR İkramı lütfetsin El Kadîr ALLAH celle celâlihu ve Yarimiz OLsun Rasûlullah-i EKREM sallallahu aleyhi vesellem!..

BİZ BİR-İZ Birlik ve Dirliğimizde DUALARIMIZ DİRİ Olsun inşallah

Aişe validemiz: "Şayet Kadir Gecesi'ne tevafuk edersem nasıl dua edeyim?" diye Rasûlullah sallallahu aleyhi veselleme sormuş, Rasûlullah sallallahu aleyhi vesellem de ona:
"Ellâhümme inneke afüvvün, tuhibbu'l-afve fa'fü annî: Allah'ım! Şüphesiz Sen affedicisin, affetmeyi seversin, beni de affet!”

(Tirmizi, Da'avât 89)

Issız, Sessiz, Yalnız, bir köşede;
Dingin bir BEDENle,
Singin bir NEFSle,
Yungun bir KALBle ve
Yangın bir RUHla
Zikredip,Fikredip, Şükredip de Ağlamak istiyorum doğrusu..
Kurân OKUmak, Namaz Kılmak, Tevbe İstiğfar, Salavat, Tevhid ve Anlayarak Ağlamak…
İnşaallah…


Muhammedi Muhabbetle
Resim
Kullanıcı avatarı
kulihvani
Site Admin
Site Admin
Mesajlar: 12868
Kayıt: 02 Eki 2006, 02:00

Re: LEYLE-İ KADİR

Mesaj gönderen kulihvani »

İLİM EL-de
İRADE DİL-de
İDRAK BEL-de
İŞTİRAK, EDEB GÖNüL-de..

Resim

ZEVK 4170

MuHaMMeDî ŞuuR BİL-ip, DeVR-ÂNında HAYRında HAKK
MuHaMMeDî NuRu BUL-up, SeYR-ÂNında KULu OL-mak
MuHaMMeDî SüRuRda OL-up CeVL-ÂNında HaYR-ÂN KAL-mak
MuHaMMeDî O-NUR DUY-up, LeYLetü’l- KaDRi YAŞA-mak!..


05.09.10 21:18
ü s k ü d a r
Resim
Kullanıcı avatarı
HAYY-DOST
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 1856
Kayıt: 16 May 2009, 02:00

Re: LEYLE-İ KADİR

Mesaj gönderen HAYY-DOST »

"Issız, Sessiz, Yalnız, bir köşede;
Dingin bir BEDENle,
Singin bir NEFSle,
Yungun bir KALBle ve
Yangın bir RUHla
Zikredip,Fikredip, Şükredip de Ağlamak istiyorum doğrusu..
Kurân OKUmak, Namaz Kılmak, Tevbe İstiğfar, Salavat, Tevhid ve Anlayarak Ağlamak…
İnşaallah…"
kulihvani

Muhammedi Muhabbetle
Allah cc izinizden gelmeyi nasib ede inşallah....
Resim
Cevapla

“Bayram ve Kandil Mesajları” sayfasına dön