KULİHVANİ X. DEFTER

Kullanıcı avatarı
Gul
Moderatör
Moderatör
Mesajlar: 5150
Kayıt: 11 Haz 2009, 02:00

Re: KULİHVANİ X. DEFTER

Mesaj gönderen Gul »

Resim

ZEVK 1628

Yâ ŞEYHÜ’l-HAZÎN (ks)

HAKK’ın Halkına Hazine ŞEYH HAZÎNisin RASÛL’un
Şe’en Şafağın Şahbâzı -> Gavsü’l- ŞAHısın her KULun
Mevlânâ Âlâaddin ÖZü -> Muhammed SIDDIK’ın sÖZü
->Âşıkların Işığısın -> Hem Şühûdun -> hem Meçhûlun!..


celle celâluhu
sallallahu aleyhi ve sellem
kaddesallahu sırrahu..

17.01.2000 13:03 antlya..


Resim

Şeyh Muhammed El Hazin (kaddesallahu sırrahu)

Önceleri merkeze bağlı bir köy konumundayken ilçe olması üzerine Tillo’ya bağlanan Fersaf köyünde dünyaya gelen Muhammed El Fersafî (1816-1891)’nin lakabı Hazin’dir. Bu lakabın bir istiğrak halinde kendisine ait salavat-ı şerifesini söylerken, “Kul Ya Hâzin, Kul!.” hitabına mazhar olduğu ve kendisine bizzâtihi Hazret-i MuhaMMed aleyhisselâm tarafından verildiği, nakledilir.

Moğolların Bağdad’ı işgal etmeleri üzerine şerif olduğu (Hazret-i Hasan’ın soyundan geldiği) belirtilen cedlerinin Anadolu’ya göç ettikleri ve Fersaf köyüne yerleşerek halkı irşada başladıkları anlatılır. Babası Şeyh Musa Efendidir. İlk tahsilini Siirt’te Hamid Ağa Medresesinde yapmıştır. Siirt’teki Hocası Molla Halil el Siirdî’dir. Molla Halil el-Ömeri Hazretleri, kendisine emânet edilen Muhammed’i çok sever ve ona dâima iltifatta bulunur. Başlangıçta onu, mâiyetindeki âlimlerden birinin ders halkasına tâyin ederse de çok geçmeden huzuruna çağırarak bizzât kendi halkasına katılmasını emreder. Ondan sonra Muhammed el-Fersafî tam on dört yıl boyunca bu üstadın rahle-i tedrisinde ilim tahsil eder. Bu müddet içerisinde hocasının derin sevgisini kazanır ve hususî sohbetlerinde bulunur. Molla Halil Efendi Hazretleri (rahmetullahi aleyh), bazen talebesi Muhammed el-Fersafî’yi çağırır, saçını ona tıraş ettirir, bu vesile ile de kendisine dua eder.

Daha sonra Mardin’e giden ve iki yıl süreyle Kasımpaşa Medresesinde ilim tahsil eden Muhammed el Hazin oradan Irak’a geçerek Şeyh Muhammed El Behdinî, Şeyh Haydar el Sohranî ve Şeyh Abbas el Bağdadî’den tasavvuf dersleri alır.
Sonra memleketine dönerek Şeyh Salih Sipkî Hazretlerini ziyâret eder. Onun işâreti üzerine, uzaktan akrabası ve medrese arkadaşı olan Hakkarili Seyyid Taha (kaddesallahu sırrahu) Hazretlerine müracaat ederek onun tavsiyelerini alır.
Seyyid Taha Hazretleri, Şeyh Muhammed el- Fersafî’den yaşça büyüktür. Onun için Şeyh Muhammed ona derin bir saygı gösterir, nasihatlerini dinler. Gıyabında: “Amcamız, büyük üstadımız”, diye kendisinden bahsetmektedir. Seyyid Taha Hazretleri, Muhammed el-Fersafî’ye: “Sevgili yeğenim, senin kalbinin anahtarı Halepçe’de, Şeyh Osman Efendi Hazretlerinin elindedir”, diye buyurur112. Bunun üzerine Muhammed el-Fersafî, Halepçe’ye giderek Şeyh Osman Tavilî (kaddesallahu sırrahu) Hazretlerinin manevî terbiyesine girer. Şeyh Osman Hazretleri, Mevlana Halid-i Bağdadî (kaddesallahu sırrahu), Hazretlerinin halifelerindendir113. Muhammed el-Fersafî burada bir müddet seyr ü süluk ile olgunlaştıktan sonra tasavvuf icâzetnamesini de alarak üstadı tarafından irşad vazifesiyle görevlendirilir.

Şeyh Muhammed el-Fersafî, 1844 yılında, Irak’tan dönerek doğduğu Fersaf köyüne gelip yerleşir. Burada irşad ve tedris hayatına başlar. Kurduğu medresede yüzlerce talebe yetiştirir. İnsanlara daima zühd ve takvâ yolunu gösterir. Çok geçmeden bölgenin âlimleri ona büyük bir hürmet duymaya başlar ve onu ziyâret ederek ilminden istifade etmeye çalışırlar.
Bunların başında vaktiyle ona ders veren Molla Halil Efendi Hazretlerinin çocukları ve yakınları gelmektedir. Bunlardan, Molla Ömer Efendi ve Zokaydalı Molla Abdülkahhar Efendi en meşhurlarıdır. Ayrıca Nuvinli Şeyh İbrahim Efendi, Halid bin Velid (radiyallahu anhu)’in soyundan gelen Siirtli Şeyh Abdullah Efendi, Siirtli Mahmud Cemaleddin Efendi, Siirtli Şeyh Hattab Efendi, Zadolu Şeyh Muhammed Efendi, Huvitli Şeyh Abdullah Efendi, İskambolu Şeyh Derviş Efendi, Fersaflı Şeyh Abdülhakim Efendi ve Verkanisli Şeyh Fethullah Efendi gibi şahsiyetler, onun yanında tasavvuf terbiyesi alırlar. Bu zatlardan Fersaflı Şeyh Abdülhakim Efendi, Zokaydalı Şeyh Abdülkahhar ve Verkanisli Şeyh Fethullah Efendi Hazretleri, daha sonra üstadları Şeyh Muhammed Fersafî’nin işâreti üzerine Seydâ-yi Taği Hazretlerine giderek seyr ü süluk terbiyesini onun yanında tamamlamışlardır.

Şeyh-ül Hazin Hazretleri hayatta iken, defnedileceği yeri göstererek Halid Bin Velid’in (radiyallahu anhu) savaş sırasında çadırını oraya kurmuş olduğunu söylediği, rivâyet edilir. Türbenin yapımı sırasında toprağın altında birkaç ok ve kıvırcık saçlı bir şehid bulunur.
Şeyh Muhammed El Hazin’in Türbesine götürülen akıl hastalarının iyileştiklerine inanılmaktadır. Türbede bulunan bir zincire bağlanan ve geceyi orada geçiren hastaların ertesi gün iyileşmiş olarak evlerine döndükleri anlatılır. Diğer taraftan, Şeyhü’l Hazin türbesindeki ağaç, hamile kalmak isteyen kadınlar için kudsal kabul edilir.
İlahî aşka dair kasidelerinden başka onun Hazreti Peygamber (sallallahu aleyhi vesellem)’e “Gayatü’l-Hayrat” adı altında manzum olarak yazıp hediye ettiği on üç kıta salâvât-ı şerifeleri vardır. Bu salâvât, doğuda geniş bir muhitte namazlardan sonra okunmaktadır.
Şeyh Muhammed el Hazin’in Arapça bir münâcaatı bulunmaktadır. Münâcaatında, Allah’tan visâli istemiş, ALLAHu TeâLâ ise ilhamla ona şöyle cevab vermiştir: “Ya Hazinu kad karrabtüke ileyye bi’l- visali Ve refe’tü lekennikabe an vechi Cemâli”
Yani: “Ey Hazin, seni visâlim ile kendime yaklaştırdım. Ve perdeyi cemâlimin yüzünden sana kaldırdım.” (Dördüncü beyitin sonuna kadar devâm eder.)

Bazı kasidelerinde, “Mevlana Halid-i Bağdaîi, Zülcenaheyn, yedi yaşımda iken bana hırka giydirdi” demiştir. Mevlana Halid, vefât ettiğinde Şeyhü’l- Hazin yedi yaşındadır. Şeyh Muhammed el Hazin’in bazısı Arapça, bazıları Kürtçe olmak üzere kasideleri vardır. Şeyh, bu kasidelerin bazılarında ALLAH’ın kendisine ihsan ettiği ni’metlerden bahseder.

Muhammed el Hazin’in kerâmetlerinden biri de, vefâtından hemen önce: “Gök ve yer onların ardından (helakine) ağlamadı, onlara mühlet de verilmedi” (Duhân süresi:29) mealindeki âyet-i kerimeyi okuyup, tefsir ettikten sonra şöyle der: “Melekler kuş sûretine bürünüp Allah’ın bazı velîlerinin cenâzeleri ile birlikte giderler.”
Nakledilir ki, cenâzesi ile birlikte hazır olanlar, bu yabancı kuşları görmüşlerdir.

Şeyh-el Hazin Hazretlerinin ilk hanımı olan Şeyyide Fatım Hanımdan Muhyeddin, Kutbeddin, Abdullah, ikinci hanımı Şeyyide Hanife hanımdan Fahreddin, Necmeddin, Sadeddin, Kemaleddin, Nureddin, üçüncü hanımı Şeyyide Halime hanımdan Vefaeddin, Şerafeddin, Alaeddin, ve Diyaeddin isimli çocukları olur..

Anlatılır ki, Siirt ve havalisinde uzun süre yağmur yağmamıştır. Dereler kurumuş, değirmenler çalışmaz olmuştur. Muhammed Hazin bu günlerde talebelerine: “Kalkın! Unumuz kalmadı, değirmene gidip un öğütelim!.” der. Talebelerinin: “Değirmenler su olmadığı için çalışmıyor.” demesine rağmen, “Gidelim!” der. Bir çuval buğday alıp değirmene giderler. Muhammed Hazin talebelerine değirmeni temizlemelerini söyler. Kendisi dolabı tâmir eder. Bu sırada gökyüzünü yavaş yavaş bulutlar kaplar. Bir süre sonra yağmur yağmaya başlar. Bardaktan boşanırcasına yağan yağmur dereyi coşturur ve değirmen çalışmaya başlar. Buğday öğütme işi tamamlanınca, yağmur diner.

Muhammed Hazin Hazretleri, ömrünün sonuna doğru rahatsızlanıp, yatağa düşer. Vefât anı yaklaştığında yanında talebelerinden olan müezzini Yusuf Efendi vardır. Muhammed Hazin bir âyet-i kerime okuduktan sonra şöyle buyurur: “ALLAHu TeâLâ’nın kullarından bazıları öldüklerinde, gökler kendilerine doğru yükselen amellerin son bulması sebebiyle ağlarlar. Yine aynı şekilde yerler de üzerlerinde yapılan iyi amellerin kesilmesinden dolayı ağlarlar. Melekler bu sırada garib kuşlar şeklinde gelip, cenâze ile birlikte giderler. Sübhanallah velîlerin ruhları ne kadar hızlı!. Meleklerden daha çabuk gelip gidiyorlar.” der. Daha sonra Yusuf Efendiden Kur’ÂN-ı kerim okumasını ister. Yusuf Efendi Kur’ÂN-ı kerim okurken Muhammed Hazin vefât eder. Cenâzesi evden çıkarıldığında hafiften yağmur yağmaya ve etrafta kalabalık halde garib kuşlar uçmaya başlar.

Dereyamaç köyündeki türbesi, halk tarafından ziyaret edilir. Türbeye asabî olan insanlar götürülür, şifâ bulacağına inanılır. Ayrıca ağlayan çocuklara da burası ziyâret ettirilir. Hastalar buradaki odada zincirlere bağlanır ve birkaç saat durmaları sağlanır. Yine türbede bulunulan tokmağı ağrısı olanlar, ağrıyan yerlerine vurarak ağrılarının geçeceğine inanırlar. Konuşamayan insanları da, bu türbeye ziyârete götürürler ve buradaki hayvan gemine benzeyen tahtayı, hastaların ağızlarına koyarak, konuşacaklarına inanırlar.


Kaynak; Siirt Evliyâları , Abdulhalim Durma , sayfa 153-158


42. SALÂVÂT-I ŞERÎFE
http://www.muhammedinur.com/salavat.php
ResimŞEYHÜL HAZİN HAZRETLERİN'İN SALÂVATI
GAYÂTÜ'L-HAYRÂT


Resim

Resim Allahümme salli adde mesâkîli zerreyati'l-vücûdi biddevâmi
Ve adde ma kad ehâta bihi ilmüke yâ Allâmi
Mimma kâne ve mâ kad yekûnü ebede'l-âbidine
Ala seyyidinâ Muhammedin ve âlihi ve sahbihi ve cemi'il enbiyâi aleyhimüsselâmi


-Ey ALLAH'ım!
- Mevcûd zerrelerin ağırlığı ve devâmınca
- Ey Alîm, ilmiyin kuşattığınca
- Ebediyete kadar olacaklar ve olanlarca
- Efendimiz MUHAMMED sallallahu aleyhi ve sellem'e-âline-ashabına cemîi'l-enbiyâya salât getir!..


Resim

ResimVe salli RABBi adde mesâkîli mâ kad hasale bit temâmi
Min darbi zerreyâti'l-vücûdi fi nefsiha bi'd-devâmi
Ve mislihi âlâfi ulufi elfi merreten yâ Kerîmû
Alâ Resûlike'l-Mustafa Muhammedin Seyyidi'l-enâmi


-Yâ RABBİ!
- Tam olarak meydana gelen (kemâlât) lerin sayısınca
- Mevcûdâtın zerreleri ve devâmları sayısınca
- Ey Kerîm; bir milyar mislince
- Peygamberin MUHAMMED MUSTAFA'ya sallallahu aleyhi ve sellem bütün varlıkların Efendisine salât et!.


Resim

Resim Ve salli Rabbi adde mesâkîli ma takdiru entucîdehu mine'l-a'demi
Fi'l-kevni ve lâ mekâni' hatte mâ ba'de'l-haşri yevme'l-kıyâmi
Ve adde mâ yahsilü min darbihâ fi nefsiha dâimen yâ Alîmu
Alâ menillezî ihtertehü alâ küllü'l-halâiki ve rafa'tehü ilâ ağlel makâmi


-Yâ RABBİ!
- Takdir edip yoktan vucûda getirdiğin ve getireceğin şeyler sayısınca
- Kâinâtta ve Lâ mekânda kıyâmete kadar .... hatta haşırdan sonra bile...
- Ey Alîm; dâimâ meydana gelecek şeyler ve bir katı sayısınca
- Bütün varlıklara Peygamber olarak seçip, en yüce makama yükselttiğin Zât'a salât et!.


Resim

Resim Ve salli Rabbi adde'l-evâmiri vennevâhî ve'l-âyâti ve'l-ahkâmi
Ve addemâ veka'a fi'l-kulûbi minel havâtiri ve'l-vesvâsi ve'l-ilhâmi
Ve addel harekâti ve's- sekenâti ve'l-enfâsi ve elvâni'l-halâiki
Alâ menillezî faddaltehü ve karrabtehü ve nezzelte aleyhi ahsene'l-kelâmi


-Yâ RABBİ!
- Emirler, nehiyler, âyetler, hükümler sayısınca
- Kalbde meydana gelen düşünceler, ilhâmlar, vesveseler sayısınca...
- Hareketler, sükûnetler, nefes alıp vermeler ve mahlûkatın renkleri sayısınca...
- Üstün kıldığın, kendine yaklaştırdığın ve en güzel sözü indirdiğin Zât'a salât et!..


Resim

Resim Ve salli Rabbi adde efradi cüziyyâti envâi'l-ervâhi ve'l-ecsâmi Ve adde mâ halaktehu
ve kevventehü fi haze'd- dâri ve fi dâri's- selâmi
Ve adde mevcûdâti'l-kevneyni vemâ fihâ mine'l-hakaiki ve'd- dekaik
Alâ menillezi levlâhü lemâ halakte'l-halka vele'l-eflâke'l-azâmi


-Yâ RABBİ!
- Ferdler, parçalar, envâi çeşit ruhlar ve bedenler sayısınca...
- Bu âlemde ve selâmet yurdunda yarattıklarıyın ve var ettikleriyin sayısınca...
- İki âlemdeki varlıklar ve içlerindeki hakikatler ve incelikler sayısınca...
- “O, olmasaydı halkı ve büyük felekleri yaratmazdım!”buyurduğun Zât'a salât et...


Resim

Resim Ve salli Rabbi adde mesâkîli zerreyâti dâirati'l-imkâni
Min tâhti's- serâ ilâ a'le'l-arşi vemâ kad yekûnü fi'l-cinâni
Ve adde mâ hasale min darbihâ finefsihâ bi adedihâ yâ Muhîtu
Alâ Habîbike'l-Muhtâr Muhammedî'n-nebiyyî âhiri'z-zamani


-Yâ RABBİ!
- İmkan dâiresindeki bütün zerreler sayısınca...
- Yerlerin altından yüce ARŞ'a kadar ve Cennetinde olacaklar sayısınca...
- Ey Mûhit; onların (yukardakilerin) kendileri ve kat kat fazlası sayısınca...
- Âhir zaman Peygamberi olarak seçtiğin Sevgilin MUHAMMED sallallahu aleyhi ve sellem'e salât et!..


Resim

Resim Ve salli RABBi adde mâ keşeftehü likulûbi'l-Ârifîne fi'l-kevni velâ mekani
Ve adde ma teallekat bihi's- seb'ü's-sıfâti bi'l-'icâdi ve'l-imkâni
Ve adde mâ yahsilü min darbi'l-madrûbi fi'l-madrûbi fi küllü tarfeti'l-aynî
Alâ men'illezî rafa'tehü ile bisati'l-kudreti hatta raâke bi'l-i'iyâni


-Yâ RABBİ!
- Âriflerin kalplerine kâinâtta ve Lâ Mekân da keşfettirdikleriyin sayısınca...
- Yaratma ve icâbla alâkalı yedi sıfatın taâllûk ettiği şeyler sayısınca...
- Göz açıp kapayıncaya kadar meydana gelecek şeylerin kat ve kat adedince...
- Kudret Makamına ulaştırdığın ve Seni ayân-beyân gören Zât'a salât-ü-selâm et!..


Resim

Resim Ve salli Rabbi adde mâ fi'l-arşi ve'l-kürsiyyi ve's-sidreti ve'l-cinâni
Mine'l-melâiketi ve'l-hûri ve'l-kusûri ve't-tuyûri ve'l-vildâni
Ve adde vezni mesakilihim bimâ fihim kezâ mâ'a's-sebi't-tıbâki
Ala menillezî karrabtehü kabe kavseyni ve kellemtehü bi ebleği'l-beyâni


-Yâ RABBİ!
- ARŞ'da, Kürsî'de, Sidre'de ve Cennet'te olan,
- Melekler, Hurîler, Saraylar, Kuşlar ve Vildânların (ağırlığınca) ve içlerindekilerin sayısınca...
- Ve kezâ yedi tabakâ (yedi kat semâ) ağırlığınca...
- Kâbe Kavseyn'e yaklaştırıp en belâğâtlı sözle konuştuğun Zât'a salât et!..


Resim

Resim Ve salli Rabbi adde mâ'fil ardı mine'l-insi ve'l-cinni ve'l-envâi'l-hayevâni
Ve adde mâ'fi'l-enhari ve'l-uyuni ve'l-buhuri kezâ mea mâ fi'n- nirâni
Ve adde vezni mesekilihim bimâ fihim mea adde eczâ' i cem'i'l-halâiki
Alâ menillezî isteğraka fi cemâlîke ve hatabeke bi efsahi'l-lisâni


-Yâ RABBİ!
- Yeryüzünde bulunan insan, cin ve her çeşit hayvan sayısınca...
- Ve nehirlerde, kaynaklarda, denizlerde, niranda (narlar-nurlarda) olan şeyler sayısınca...
- Bunların ve içlerindekilerin ağırlıklarıyla beraber onların ve onların her zerresi ve bütün varlıkların da sayısınca...
- Senin Cemâline gark olan (dalan) ve Sana en güzel hitâbda bulunan Zât'a salât et!..


Resim

Resim Ve salli Rabbi adde mâ fi'l-levhi'l-mahfûzi kezâ mea mâ fi'l-Kur'ânî
Mine'l-âyâti ve'l-lügâti ve'l-hurûfi ve'l-elfâzi ve'l-meânî
Ve adde eczâi cüz'iyyâti'l-ekvâni vemâfihâ minne'l-iberi ve'l-esrâri
Ala nûri'l-kevneyni sirrü'l-vücûdi Muhammedin seyyidi ehli'l-cinâni


-Yâ RABBİ!
- Levh-i Mahfuz'da bulunan ve kezâ Kur'ân'da bulunan,
- Âyetler, lugâtlar, harfler, lâfızlar ve mânâlar sayısınca...
- Kâinâtın en küçük zerresi ve onun içindeki (taşıdığı-gösterdiği) ibâre, ibret ve sırları sayısınca...
- İki âlemin nuru, varlığın sırrı ve Cennet ehlinin Efendisi olan Zât'a salât et!..


Resim

Resim Ve salli Rabbi adde mesâkîli cemi'i mâ zekertü fil ebyâti bi'l-mekâli
Mea adde mâ kad hasale min darbi'l-mecmu i fi'l-mecmu'i'bi'd-devmi ve'l-kemâli
Alâ ruhi'l-vücûdi şemsi'd-duhâ Muhammedin Ve'l-enbiyâ-i cemi'an
Ve Ebi Bekri's-sıddık ve Ömere ve Osmânâ ve Alîyyi ve's-sahâbeti ve'l-âli


- Yâ RABBİ!
- Beyitlerde sözlü olarak zikrettiğim (söylediğim) şeyler sayısınca...
- Ve bunların kat kat fazlasıyla, devâmları ve kemâlleri sayısınca...
- Varlığın ruhu, kuşluk vaktinin (Duhâ) güneşi,
- Hazreti MUHAMMED sallallahu aleyhi ve sellem'e ve tüm peygamberlere... Ebu Bekir'e, Ömer'e, Osman'a ve Alî'ye... Ashabına ve Ailesine de salât et!..


Resim

Resim Ve salli Rabbi adde mesâkîli küllü mâ halaktehü fi hâze'l-kevni vefi'lkevni'l-bekâi
Alâ nûri'l-hudâ Muhammedini'l-meb'ûsi rahmeten li'l-âlemîne hatemi'l-enbiyâi
Ve şeffi'hi ilâhi fi'l-hakîri'l-fakîril müsemmâ bi ismihi'l-Hâzînî
Vefinâ ve fi cemi'il müznibîne kemâ şeffe'tehu fi ehli'l-ibâi


- Yâ RABBİ!
- Bu âlemde ve Beka âleminde yarattıklarıyın sayısınca...
- Hidâyet nuru ve âlemlere rahmet olarak gönderdiğin, Peygamberlerin sonuncusu MUHAMMED sallallahu aleyhi vesellem'e salât et!..
- O'nu bu fakîr ve hâkir, HÂZÎN ismiyle müsemmâ olana (isimlendirilene) şefâatçi kıl.
- Bize ve bütün günâhkârlara, abâ ehline şefâatçi kıldığın gibi şefâatçi kıl YÂ RABBİ!


Resim

ResimSalavâtüllahi ve cemii'l-halki bi'd-devâmi Adde mâ kad ehâta bihi ilmüke yâ Allâmi!
Alâ Seyyidinâ Muhammedini'l-meb'ûsi rahmeten li'l-âlemîne ve âlihi ve's-sahbihi ve'l-enbiyâi aleyhimu's- selâmi


ALLAH'ın ve bütün mahlûkatın salât ve selâmı; devâmla ve ilminin kuşattığı şeyler sayısınca, Efendimiz Rahmetenlil âlemin olarak gönderilen MUHAMMED sallallahu aleyhi ve sellem'e, âline, ashabına ve bütün peygamberlere olsun! Âmin!



ResimÂmin yâ Latîf ALLAH celle celâluhu
ResimÂmin yâ Kerîm ALLAH celle celâluhu
ResimÂmin yâ Rahîm ALLAH celle celâluhu
ResimÂmin yâ VeDÛD ALLAH celle celâluhu
ResimÂmin yâ Vehhâb ALLAH celle celâluhu
ResimÂmin yâ Fettâh ALLAH celle celâluhu
ResimÂmin yâ Gaffâr ALLAH celle celâluhu
ResimÂmin yâ Settâr ALLAH celle celâluhu
ResimÂmin yâ ALLAH!. yâ ALLAH celle celâluhu!..
Resim
Kullanıcı avatarı
Gul
Moderatör
Moderatör
Mesajlar: 5150
Kayıt: 11 Haz 2009, 02:00

Re: KULİHVANİ X. DEFTER

Mesaj gönderen Gul »

Resim

ZEVK 1629

Gönül Güevercini PÎRim, konarda Kalbim Burcuna
AKLımı başımdan alır-sokar zamAN orucuna
Şeytan – Nefis- Dünya kalmaz Yolum Yoldaşım Muhammed sav
Can –CÂNÂN Cem’inde CENNET! Tükenir cümle curcuna..

17.01.2000 13:08
Resim
Kullanıcı avatarı
Gul
Moderatör
Moderatör
Mesajlar: 5150
Kayıt: 11 Haz 2009, 02:00

Re: KULİHVANİ X. DEFTER

Mesaj gönderen Gul »

Resim

ZEVK 1630

İçimde SIDDIK Soluğu, eser Seher Yeli gibi
Ârifanlar
, Ahmak değil, Veli gibi-Deli gibi
Kûn fe yekûn Kubbesinde, SÖZümüz var SIDDIK ile
gÖZ Yaşımız buluşacak Sırr
-ı Subhân Seli gibi


17.01.2000 13:10

Resim

KuN fe Ye KÛN:

بِسْمِ اللّهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ

Resim---Bismillâhir rahmânir rahîm : Rahmân, Rahîm Allahın ismiyle (Fâtiha 1/1)


قَالَتْ يَا أَيُّهَا المَلَأُ إِنِّي أُلْقِيَ إِلَيَّ كِتَابٌ كَرِيمٌ

Resim---Kâlet yâ eyyuhel meleu innî ulkıye ileyye kitâbun kerîm(kerîmun): (Hüdhüd'ün mektubu götürüp bırakmasından sonra Saba melikesi Belkıs:) Dedi ki: "Ey önde gelenler gerçekten bana oldukça önemli bir mektup bırakıldı." (Neml 27/29)


إِنَّهُ مِن سُلَيْمَانَ وَإِنَّهُ بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ

Resim---İnnehu min suleymâne ve innehu bismillâhir rahmânir rahîm(rahîmi) : "Gerçek şu ki, bu, Süleyman'dandır ve 'Şüphesiz Rahman ve Rahim Olan Allah'ın Adıyla' (başlamakta)dır."(Neml 27/30)


بَدِيعُ السَّمَاوَاتِ وَالأَرْضِ وَإِذَا قَضَى أَمْراً فَإِنَّمَا يَقُولُ لَهُ كُن فَيَكُونُ

Resim---Bedîus semâvâti vel ard(ardı), ve izâ kadâ emren fe innemâ yekûlu lehu kun fe yekûn(yekûnu):Gökleri ve yeri (bir örnek edinmeksizin) yaratandır. O, bir işin olmasına karar verirse, ona yalnızca "OL" der, o da hemen oluverir. (Bakara 2/117)


قَالَتْ رَبِّ أَنَّى يَكُونُ لِي وَلَدٌ وَلَمْ يَمْسَسْنِي بَشَرٌ قَالَ كَذَلِكِ اللّهُ يَخْلُقُ مَا يَشَاء إِذَا قَضَى أَمْرًا فَإِنَّمَا يَقُولُ لَهُ كُن فَيَكُونُ

Resim---Kâlet rabbi ennâ yekûnu lî veledun ve lem yemsesnî beşer(beşerun), kâle kezâlikillâhu yahluku mâ yeşâ’(yeşâu) izâ kadâ emren fe innemâ yekûlu lehu kun fe yekûn(yekûnu):Meryem: «Ey Rabbim, bana bir beşer dokunmamışken, nasıl çocuğum olur?» dedi. Allah: «Öyle, Allah ne dilerse yaratır, O, birşeyi dilediğinde, yalnızca ona «Ol» der, o da hemen oluverir.» buyurdu. (Âli İmrân 3/47)


إِنَّ مَثَلَ عِيسَى عِندَ اللّهِ كَمَثَلِ آدَمَ خَلَقَهُ مِن تُرَابٍ ثِمَّ قَالَ لَهُ كُن فَيَكُونُ

Resim---İnne mesele îsâ indallâhi ke meseli âdem(âdeme), halakahu min turâbin summe kâle lehu kun fe yekûn(yekûnu): Şüphesiz, Allah katında İsa'nın durumu, Adem'in durumu gibidir. Onu topraktan yarattı, sonra ona "ol" demesiyle o da hemen oluverdi. (Âli İmrân 3/59)


وَهُوَ الَّذِي خَلَقَ السَّمَاوَاتِ وَالأَرْضَ بِالْحَقِّ وَيَوْمَ يَقُولُ كُن فَيَكُونُ قَوْلُهُ الْحَقُّ وَلَهُ الْمُلْكُ يَوْمَ يُنفَخُ فِي الصُّوَرِ عَالِمُ الْغَيْبِ وَالشَّهَادَةِ وَهُوَ الْحَكِيمُ الْخَبِيرُ

Resim---Ve huvellezî halakas semâvâti vel arda bil hakk(hakkı), ve yevme yekûlu kun fe yekûn(yekûnu) , kavluhul hakk(hakku), ve lehul mulku yevme yunfehu fîs sûr(sûri), âlimul gaybi veş şehâdeh(şehâdeti), ve huvel hakîmul habîr(habîru) :Gökleri ve yeri, yerli yerince yaratan O'dur. Bir şeye «ol» dediği gün hemen oluverir. O'nun sözü haktır. «Sûr»a üfürüldüğü gün de mülk ancak O'nundur. O, gizliyi ve açığı bilendir. O, hikmet sahibi, her şeyden haberdardır. (En'âm 6/73)


إِنَّمَا قَوْلُنَا لِشَيْءٍ إِذَا أَرَدْنَاهُ أَن نَّقُولَ لَهُ كُن فَيَكُونُ

Resim---İnnemâ kavlunâ li şey’in izâ erednâhu en nekûle lehu kun fe yekûn(yekûnu):Bizim herhangi birşey için sözümüz, onu murad ettiğimiz zaman, sade ona şöyle dememizdir: «Ol» hemen oluverir (Nahl 16/40)


مَا كَانَ لِلَّهِ أَن يَتَّخِذَ مِن وَلَدٍ سُبْحَانَهُ إِذَا قَضَى أَمْرًا فَإِنَّمَا يَقُولُ لَهُ كُن فَيَكُونُ

Resim---Mâ kâne lillâhi en yettehıze min veledin subhâneh(subhânehu), izâ kadâ emren fe innemâ yekûlu lehu kun fe yekûn(yekûnu):Çocuk edinmek asla Allah'ın şanına yakışmaz. O bundan münezzehtir. O, bir şeyin olmasını dilerse, ona sadece «ol» der, o da oluverir.(Meryem 19/35)


إِنَّمَا أَمْرُهُ إِذَا أَرَادَ شَيْئًا أَنْ يَقُولَ لَهُ كُنْ فَيَكُونُ

Resim---İnnemâ emruhû izâ erâde şey’en en yekûle lehu kun fe yekûn(yekûnu):Bir şeyi dilediği zaman, O'nun emri yalnızca: "Ol" demesidir; o da hemen oluverir.(Yâsîn 36/82)


هُوَ الَّذِي يُحْيِي وَيُمِيتُ فَإِذَا قَضَى أَمْرًا فَإِنَّمَا يَقُولُ لَهُ كُن فَيَكُونُ

Resim---Huvellezî yuhyî ve yumît(yumîtu), fe izâ kadâ emren fe innemâ yekûlu lehu kun fe yekûn(yekûnu):Dirilten ve öldüren O'dur. Bir işin olmasına hükmetti mi, ona yalnızca: "Ol" der, o da hemen oluverir.(Mu'min 40/68)
Resim
Kullanıcı avatarı
Gul
Moderatör
Moderatör
Mesajlar: 5150
Kayıt: 11 Haz 2009, 02:00

Re: KULİHVANİ X. DEFTER

Mesaj gönderen Gul »

Resim

ZEVK 1631

Subbuhun Kuddusun! dinle! Devr eyleyip dönen DEVRÂN
Şühûd-u ŞAHa Şâhid ol! Seyr eyleyip seven SEYRÂN
Bulut gibi göğe ağdı, Cemül- Cem Canında CEVLÂN
RAHMET olup yağmaktadır, Kalbimize hayr ü HAYRÂN


17.01.2000 13:15
Resim
Kullanıcı avatarı
Gul
Moderatör
Moderatör
Mesajlar: 5150
Kayıt: 11 Haz 2009, 02:00

Re: KULİHVANİ X. DEFTER

Mesaj gönderen Gul »

Resim

ZEVK 1632

Muhabbet Ağacın ASLı -> HAKKın Halka HABBEsi Dost!
Kalbimizin ARŞ ü Kürsî ->“Kûn fe yekûn Kubbesi Dost!
->BEN ->AŞK Ocağın ODUNu ->hem ATEŞ hem IŞIĞIyım
NÂR ü NÛRum CEM’ eyleyen
->AHFÂnın Ezel SESi DOST!..


17.01.2000 13:30
Resim
Kullanıcı avatarı
Gul
Moderatör
Moderatör
Mesajlar: 5150
Kayıt: 11 Haz 2009, 02:00

Re: KULİHVANİ X. DEFTER

Mesaj gönderen Gul »

Resim

ZEVK 1633

Halkın HAKKa RÜCÛ’ udur Muhabbet ->HABBEye Mİ’RAC
SUBHÂN
ın sâyesi SÂDIK Muhabbettte Muhammed TAC (sav)
Bir Ni
Met-i AZiMe ki -> MaDDe ->MâNânın ->ANAsı
Cümle CANlar O
ndan DİRİ -> Kûn fe yekûnKÂBEsi HAC..


17.01.2000 13:37
Resim
Kullanıcı avatarı
Gul
Moderatör
Moderatör
Mesajlar: 5150
Kayıt: 11 Haz 2009, 02:00

Re: KULİHVANİ X. DEFTER

Mesaj gönderen Gul »

Resim

ZEVK 1634

Kendine gel deli gönlüm! Garib boynun büker SIDDIK
Salar sevdâ Sahrasına bak sigaya çeker SIDDIK
Eğri-büğrü SÖZ söyleme! SIDDIK Kervanın KITMİRi
Gönül GÖZ Yaşıyla SUlar Çöle ÇİLE eker SIDDIK…


17.01.2000 13:43
Resim
Kullanıcı avatarı
Gul
Moderatör
Moderatör
Mesajlar: 5150
Kayıt: 11 Haz 2009, 02:00

Re: KULİHVANİ X. DEFTER

Mesaj gönderen Gul »

Resim

SIDDIK KALBİNDE I

KÛNun Kemâl Kılavuzu
AŞK Menbağı- Sırr Havuzu
Yıkanır Yolsuz-SUsuzu
Arınır SIDDIK KALBİNDE…

Resim

İlim-İradeyle Dini
İdarak eder Tevhidini
Gönlüm, Gönül Güvercini
Barınır SIDDIK KALBİNDE…

Resim

Hesabı yok Zara-Kârın
Yalvarışın Ah ü Zârın
Sırrr-ı Süveydâ Esrârın
Sarınır SIDDIK KALBİNDE…

Resim

Ezel-Ebed Meşâlesi
Vedûdü’l- Latîf Lâlesi
“Kûn fe yekûn”un Kalesi
Korunur SIDDIK KALBİNDE…

Resim

Ali Hüsameddin PÎRi
Alâadddin Şahta diri
Gâh gözdesi gâh Kıtmiri
Görünür SIDDIK KALBİNDE…

Resim

SIDDIK’ı Sâdılar tanır
SIRR-ı SIFIRa inanır
gÖZ Yaşı ile yıkanır
Durnur SIDDIK KALBİNDE…

Resim

Doksan dokuz Esmâyla ağlar
ALLAH ile hitam bağlar
gÖZ Yaşıyla ıslanı çağlar
Kurnur SIDDIK KALBİNDE…

Resim

Benlik Başın HAKK’la ezilir
İnce Elekten süzülür
Pisi posası süzülür
Kürünür SIDDIK KALBİNDE…

Resim

Hakk’tan Hakk’a Hakk’la Uyanır
Sıbgatullahla boyanır
Sûret-Sîrete dayanır
Bürünür SIDDIK KALBİNDE…

Resim

İhvÂNi RABB’ın Saf Kulu
Halk Meçhulu- HAKK Makbulu
Sıart-ı Müstakîm Yolu
Yürünür SIDDIK KALBİNDE…


23.01.2000 15:55

sıddık drgh..
Resim
Kullanıcı avatarı
Gul
Moderatör
Moderatör
Mesajlar: 5150
Kayıt: 11 Haz 2009, 02:00

Re: KULİHVANİ X. DEFTER

Mesaj gönderen Gul »

Resim

SIDDIK KALBİNDE II

RABB’ın KİMdir ve sen kimsin?
Göğsü noktaLı bir “Cim”sin
EzeL-Ebed RUHun NEFSin
BARışır SIDDIK KALBİNDE…

Resim

Aşk ü Cezbe - Anka Kuşu
Zühd ü takvâ - Sıdk u Huşû’
Havf ü Recâ –>Rıza Nûşu
ARrışır SIDDIK KALBİNDE…

Resim

CÂNda CÂNÂN-La ÇİLEler
RaBB ü BiRRun-La BİLEler
HAKk’tan HAKk’a HAKk İLEler
YARışır SIDDIK KALBİNDE…

Resim

KÛN KÂMİLin sanma İnsan
CELÂL-CEMÂL, CisimLe CÂN
CÛD u KEREM, Lutf ü İHSÂN
ERişir SIDDIK KALBİNDE…

Resim

İLM ü EDEB ile ÜSÛL
ÜSûL iLe BULur VÜSÛL
BULen-BULan-OLanLar KUL
GÖRüşür SIDDIK KALBİNDE…


24.01.2000 15:55
sıddık drgh..
Resim
Kullanıcı avatarı
Gul
Moderatör
Moderatör
Mesajlar: 5150
Kayıt: 11 Haz 2009, 02:00

Re: KULİHVANİ X. DEFTER

Mesaj gönderen Gul »

Resim

SIDDIKNÂME

Azmedip PUTunu YIKtığım Dünya
Cevr ü Cefâsından BIKtığım Dünya
Çırılçıplak girip- ÇIKtığım Dünya
Kârun gözü kisb ü KÂRde Efendim!..


*

Ârif bir “Huu!” ile BİRe bin katar
CEMÂL ile doğar KEMÂLle batar
Herkesin gönlünde bir Aslan yatar
Âşığın Rızası YÂRde Efendim!..


*

Rabb ü Birrun olan ALLAH’a KULluk
Nuru, Makbullukktur! Nekre, Meçhulluk
“SIRR” a nedemeli? RUH mudur Mahluk
Deli gönlüm Ah ü ZÂRde Efendim!..


*

Yerler Fitne yağlı vermiyor aman
Kayıyor ayaklar ne DİN ne İman
Akıllının işi-gücü vardır her zaman
Divâneler düşer DERDe Efendim!..

*

Yana Yürek Püryân imiş demeye
ŞE’EN –> şu AN Ceryân imiş demeye
Meğer MEVLÂm Üryân imiş demeye
Herkese NEFSiymiş PERDe Efendim!..


*

AŞK –> Bir İŞtir.. Âşık olmamz LÂF ile
Görülen –> NÛR.. NÛN’un hükmü KÂF ile
KÖRün KÖRe KANDİLi ki NÂFİLE
Arıyorlar IŞIK NERDE Efendim!..


*

HAKK’ı BİLmesydim –> Halktan KAÇmazdım!
SIDDIK’ın SIRRını SEYRe SAÇmazdım!
EDEB eder artık ağzım AÇmazdım!
Neyleyim ÂŞIKlık SERde Efendim!..

*

Rüzgâr gibi yersiz-yurtsuz SIFIRsın
Kaç kişi bilir ki Subhanî SIRRsın
İnsanlar Kölesi, Tamahın-Hırsın
GÜLün KÜL Olduğu YERde Efendim!..


*

CELÂL-CEMÂL CÎM’i CANın Vücûdu
İLK Dördün İkrârı Şe’en Şühûdu
ŞAH Damar Şafağı SIRRın Sücûdu
AYRı-GAYRı var mı SIRda Efendim!..


*

HAYY Ol-Ân HUU ALLAH! GAYRısı Hasret!
BİLen demez! Diyen BİLemez elbet
Kesretteki Vahdet –> Vahdette Kesret
ANAık VASFı var “BİR” de Efendim!..


*

SIRR –> SIDDIK Ayağı! Bu ÂLEM –> TUVÂ
KEMÂL ü NÛR Kaynağı! Kalbi–> KÛN! –> ŞUÂ
GEÇMİŞe –> İstiğfar –> GELecek –> DUÂ
TECELLÎ Tezgâhı “PÎR” de Efendim!.. (şu ÂN..)


*

“ Lâ İlâhe!” olmuş “İllâllah!” Eşi
Nerde MUSÂ varsa FİRAVUN peşi
NEMRUD’un nârıdır İnkâr ATEŞİ
HALİL’in GÜL BAĞI “KoR” da Efendim!..


*

Cevr-i Cihan –> Çark-ı ÇİLE Âşıklar
NÛR ü NEKRE –> NÛN’da BİLE Âşıklar
RIZAsında RABB’ı İLE Âşıklar
Zuhuratın ZEVKi “ZoR” da Efendim!..


*

SIDDIK’ın Sürüsü –> Koyunu-Kelbi
İLMü HAŞYET ile muhabbet Celbi
ALLAHın RIZASI’n MAKARRı Kalbi
Cennet-Cehennemi “Burda” Efendim!..


*

Ebedî Saîddir hâlde Hemhâlin
Ni’met-i Aime BİZe KEMÂLin
Tecellî Tezgâhı Cism ü CEMÂLin
Sîretin SEYR edem DUR da Efendim!..


*

Âhir zaman zulmün hazır Huşidi
Şühûdun Meşhûdu-Şe’en Mürşidi
ZITların ZEVKinde TAV’en TEVHİDi
“NÂR” ın hatırı var “NÛR” da Efendim!..


*

Bâzen ben sendeyim! Bâzen Sen Bende
Canımız CEM’ Olmuş Tenezzül TENde
Yedi kerrre TEVHİD ettim SÎNENde
Temâşâ TEVHİDi “TÛR” da Efendim!..


*

Sırr-ı SIFIR SIDDIK “SÎN” Sır-AT’ını
Eşyâ – Esmâ – Sıfat ile ZÂT’ını
Evveli- Âhiri-Zâhir-Bâtını
RAHMÂN’ın NEFESİ “SÛR” da Efendim!..


*

Nefhatün fi’s-SÛR SOHBET –> SÂDIK DUYuyor
SIDDIK’ın Kalbinde –> ÖZün YUyuyor
KUL İhvanî KITMİR hâlâ UYUyor!
UYANsın! GÜL DİLin VUR da Efendim!..


29.01.2000 09:47
Resim
Kullanıcı avatarı
Gul
Moderatör
Moderatör
Mesajlar: 5150
Kayıt: 11 Haz 2009, 02:00

Re: KULİHVANİ X. DEFTER

Mesaj gönderen Gul »

Tekemmül.. kemâliyyet -> Kalb-i KÂMİLde..

Resim

Şeriatte -> İlmullah ->Evvel- Âhir-Zâhir-Bâtın TEVHİD
Tarikatte -> Haşyetullah ->Evvel- Âhir-Zâhir-Bâtın TEVHİD
Mârifette -> Muhabbetullah->Evvel- Âhir-Zâhir-Bâtın TEVHİD
Hakikatte ->Rızaullah ->Evvel- Âhir-Zâhir-Bâtın TEVHİD


Resim

SIDDIKLAR..

Ni’met-i Azime SIDDIK BUL-ÂNLAr
AHDinin Yiğidi-SÂDık OL-ÂNLAr
Tek tek temizlenir, Haram-Yalanlar
Tekvin Tepesine TEVHİD EK-Erler…


*

“AHAD” i arama “AHD”ini ARA!
“AHMED” ine ULAş kalma Maskara
Sahibin SIDDIKsaÇarmıh-ı DÂRa
KALBini KABIyla BİLE ÇEK-Erler…


*

Cevr-i Cihan -> Çark-ı ÇİLE BULursun
“ALLAH!” la YAŞArsın->Meczub Olursun
Üfüren “SIDDIK”tır, Sen ise “SÛR”sun
Tadı tâa Ezelden Ballar- Şekerler..


*

SIRATın sırtında ELEST ü Mahşerin
Sırr-ı SIFIR ise SIDDIK’ta YERin
ATEŞlarden sıcakBUZlardan serin
gÖZün YAŞIn Yanağına DÖK-Erler..


*

Var-Git KUL İhvanî durma BURAda
SIDDIKın BULmayan ER MURADa
NAKİLsiz AKILlar kalır ARAda
Ondandır ÂRİFler boynun BÜK-Erler..


29.01.2000 11:24 ev..
Resim
Kullanıcı avatarı
Gul
Moderatör
Moderatör
Mesajlar: 5150
Kayıt: 11 Haz 2009, 02:00

Re: KULİHVANİ X. DEFTER

Mesaj gönderen Gul »

Resim

ZEVK 1635

HAYR ü BERAKATa Teşekkür


Hak Pîr Ali Hüsameddin -> AŞKın Âlâaddin Şahı
Işık kanatlı GÜVERCİN -> SEVenlerin SIRR Sabahı
Sırf SIDDIKın Selsebili -> Kûn Kervanın Kıtmirine
Cûd ü Cemâl Cenneti Dost! ALLAHın ADN Nazargâhı


02.02.2000 16:24
Drgh..


Bu zevke sebeb bu gün sohbet başlamadan Siirtli Hocam epey sustu ve sonra başını kaldırıp bana:
Allahuzülcelâl seni ADN Cennetine koysun! buyurdu..
Sebebini bilemedi kimse..
BİZ karşılıklı kalb kalbe oturalım! dedi.
Aramızda sehpa gibi bir alçak masa vardı.
Her zaman burası benim için ayrılmış beklerdi…
Hamdolsun..
Resim
Kullanıcı avatarı
Gul
Moderatör
Moderatör
Mesajlar: 5150
Kayıt: 11 Haz 2009, 02:00

Re: KULİHVANİ X. DEFTER

Mesaj gönderen Gul »

Resim

EFENDİM!..

AŞKtır ->Ekşi-TuzLu-TatLıyLa-Acı
TekemmüL-ü TEVHİD ->KULLuk Sertacı
SAVurur dağLarı -> Hükmün HaLLacı
MELİKtir -> MÜLKünü Dider
Efendim..

Resim

AŞK -> Çark-ı ÇİLEsi -> Cevr-i CihÂNı
DEVRÂN Değirmeni -> Her NEFES fÂNi
AK-An Irmak gibi -> kaLANLAr hÂNi?
->GeL-Geç Kapısından Gider
Efendim..

Resim

HALİK’ın MahLuku FERŞinde ARŞı
İNSAN -> ÇırıLçıpLak bu ÂLEM Çarşı
KUL kim ki? ->Azamet-Kudrete karşı
->RABB’ım edeceğin Eder
Efendim..

Resim

TALİB taLebinde tenha KALırsa
MatLub Muhabbetin MEŞKin BULursa
SIDDIK’a sÖZ VERir SÂDIK OLursa
->MÜRŞİD -> Müridini Yeder
Efendim..

Resim

HAKK YOLUnda AŞKtır ->TEVHİD Tak’atı
İhvÂNî’min sÖZü -> ZEVKin Zekâtı
“Zâikatü’L-Mevt..”tir -> MahLuk Mik’atı
->Her NEFS ki ÖLümü Tadar
Efendim..


05.02.2000 20:05
Resim
Kullanıcı avatarı
Gul
Moderatör
Moderatör
Mesajlar: 5150
Kayıt: 11 Haz 2009, 02:00

Re: KULİHVANİ X. DEFTER

Mesaj gönderen Gul »

Resim

ZEVK 1636

HAKKta ->HAKKtan -> Hakk'a -> HAKKla -> Her nefes HAKKı EDÂyız!
Gönül GÜVERCİN MEŞREBİ -> Muhabbet fillah FEDÂyız
ÂHİR zamANnın SIDDIK
ı ->Sırr-ı SIFIRın SAHİBİ
SÜRÜsünde BİR bî
-çâre -> İhvÂNi SEFİL GEDÂyız!...


06.02.2000 12:55
Resim
Kullanıcı avatarı
Gul
Moderatör
Moderatör
Mesajlar: 5150
Kayıt: 11 Haz 2009, 02:00

Re: KULİHVANİ X. DEFTER

Mesaj gönderen Gul »

Resim

ZEVK 1637

AYak ALTında Dünyayı -> dİZ yerinde Mâsivâyı
SECDeye SECCÂDE->BENlik..Mecnun neylesin LEYLÂyı
AŞK NAMA ->SIDDIK İşi ->Var SÂDIK Ol KUL İhvÂNi!
AHLÂKULLAH Meşrebin İÇ!.. ->YAŞAtsın sana MEVLÂyı


06.02.2000 13:00
Resim
Kullanıcı avatarı
Gul
Moderatör
Moderatör
Mesajlar: 5150
Kayıt: 11 Haz 2009, 02:00

Re: KULİHVANİ X. DEFTER

Mesaj gönderen Gul »

Resim (Ali İmran 3/191)

ZEVK 1638

Nimet-i Azime SIDDIK -> RABBe HAMD et! Kadrini BİL!
HÂLiyle Hâllen her dâim, “SEVdim!” demek hüner değil!
Çık Dünyadan -> at BENliğin -> Mâsivâyı SÎNEnden SİL!
KUDRETULLAH ->adır SECDE -> AZİMETULLAHa EĞİL!..


06.02.2000 13:05
Resim
Kullanıcı avatarı
Gul
Moderatör
Moderatör
Mesajlar: 5150
Kayıt: 11 Haz 2009, 02:00

Re: KULİHVANİ X. DEFTER

Mesaj gönderen Gul »

Resim

ZEVK 1639

SIRRIn sAL SIRR-ı SIDDIK’a >FERŞ ü ARŞı Kat’ EYLEsin!
Yarım NEFESlik VARlığın -> MuhaBBet MİKAT EYLEsin!

“Tecri min tahtiha’l-enhar” -> Fecr-i FAZLULLAH’a ULAş
Ne CAHÎM ne ZEMHARİRâ -> ZUHURun ZEKÂT EYLEsin!..


06.02.2000 13:12

Tecri min tahtiha’l-enhar..:
İfrat ve Tefrit ARAKEsitinde İ'tidâl CeNNeti..:

يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا تُوبُوا إِلَى اللَّهِ تَوْبَةً نَّصُوحًا عَسَى رَبُّكُمْ أَن يُكَفِّرَ عَنكُمْ سَيِّئَاتِكُمْ وَيُدْخِلَكُمْ جَنَّاتٍ تَجْرِي مِن تَحْتِهَا الْأَنْهَارُ يَوْمَ لَا يُخْزِي اللَّهُ النَّبِيَّ وَالَّذِينَ آمَنُوا مَعَهُ نُورُهُمْ يَسْعَى بَيْنَ أَيْدِيهِمْ وَبِأَيْمَانِهِمْ يَقُولُونَ رَبَّنَا أَتْمِمْ لَنَا نُورَنَا وَاغْفِرْ لَنَا إِنَّكَ عَلَى كُلِّ شَيْءٍ قَدِيرٌ
Resim---“Yâ eyyuhâllezîne âmenû tûbû ilâllâhi tevbeten nasûhâ (nasûhan), asâ rabbukum en yukeffire ankum seyyiâtikum ve yudhilekum cennâtin tecrî min tahtihâ’l- enhâru, yevme lâ yuhzîllâhun nebiyye vellezîne âmenû meahu, nûruhum yes'â beyne eydîhim ve bi eymânihim yekûlûne rabbenâ etmim lenâ nûrenâ vagfir lenâ, inneke alâ kulli şey'in kadîr (kadîrun).: Ey iman edenler! Allah'a kesin (nasuh) bir tevbe ile tevbe edin. Olabilir ki, Allah sizin kötülüklerinizi örter ve altından ırmaklar akan cennetlere sokar. O gün Allah, Peygamberi ve onunla birlikte iman edenleri küçük düşürmeyecektir. Nurları, önlerinde ve sağ yanlarında koşar parıldar. Derler ki: "Rabbimiz nurumuzu tamamla, bizi bağışla! Şüphesiz Sen, her şeye güç yetirensin." (Tahrim, 66/8)


Kat': Geçme. Yol almak.
MİKAT: Bir iş için tâyin edilen zaman veya yer.
Fecr: Tan yerinin ağarması. Şafak. Sabah vakti, güneş doğmadan evvel şarkta hâsıl olan kızıllık. Kurtuluşun DOĞuşu.
FazL: Cömertlik, ihsan, kerem, ilim, ma'rifet, üstünlük, hüner, tefâvüt, inâyet.
CAHÎM: En kızğın İfrat Cehennemi.
ZEMHARİRâ: En soğuk Tefrit Cehennemi.
ZUHUR: Meydana çıkmak. Ansızın meydana gelmek. Baş göstermek. Görünmek.
ZEKÂT: Nisab miktarı mala, paraya sahib olan Müslümanın kırkta birini fakirlere sadaka vermesi ve bu verilen sadaka. Ziyadeleşme, artma. Temizlik. Tahâret..
Resim
Kullanıcı avatarı
Gul
Moderatör
Moderatör
Mesajlar: 5150
Kayıt: 11 Haz 2009, 02:00

Re: KULİHVANİ X. DEFTER

Mesaj gönderen Gul »

Resim

ZEVK 1640

SIDDIKın İLM ü EDEBin YAŞAsın KEMÂL DİLEyen
Ahlâkıyla Ahlâklansın HÂLini HEMHÂL DİLEyen
CİHAN
->CÎM lerin MEVCÛDu -> Cevâhir-i CÛDül- CEVÂD
SEYri SEKİZ Letâifte CENNETtir
.. -> CEMÂL DİLEyen


06.02.2000 13:16
Resim
Kullanıcı avatarı
Gul
Moderatör
Moderatör
Mesajlar: 5150
Kayıt: 11 Haz 2009, 02:00

Re: KULİHVANİ X. DEFTER

Mesaj gönderen Gul »

Resim

ZEVK 1641

SIDDIK kervanın KITMİRİ -> Gerçi GÖNÜL GÖZDESİyiz!
Dilsiz-Dudaksız-Harfsiz -> SIRR-ı SUBHÂN sÖZdesiyiz!
Muhabbetin fillah!” MECZiz! -> Mirâs-ı Meşreb-i MUHAMMED (sav)
AYRılık GAYRılık kalktı -> EZEL EBED ÖZ desiyiz!..


06.02.2000 13:23
Resim
Kullanıcı avatarı
Gul
Moderatör
Moderatör
Mesajlar: 5150
Kayıt: 11 Haz 2009, 02:00

Re: KULİHVANİ X. DEFTER

Mesaj gönderen Gul »

Resim

ZEVK 1642

Her ŞEYden HerKESten SIYRıl -> UZLET -> SIDDIK SÎNESinde
En tâze NÂMEyi DİNLe
! -> RAHMÂN NEFHASI SESİnde
TUVÂ
nın TÛRuna TÛBÂ! -> Ne mutlu sana İhvanî!
AYNî Temâşâ Terâni..” -> NEŞV ü NEMÂ Neşesinde..


06.02.2000 13:35
Resim
Kullanıcı avatarı
Gul
Moderatör
Moderatör
Mesajlar: 5150
Kayıt: 11 Haz 2009, 02:00

Re: KULİHVANİ X. DEFTER

Mesaj gönderen Gul »

Resim

YAZIKTIR!..

Şeriat-Tarikat-Mârifet netsin?
Savur Hakikatı rüzgâra gitsin
Âşık olmaz Ahmak, çilesi bitsin
Sözle-Sohbet-Zevkle-Haz’a Yazıktır!..


*

YARADANın yâd ile YANmazsa
SIDDIK Sohbetinde ÖZün YUNmazsa
Şükrün-Şikâyetin HAKK’a SUNmazsa
->Niyaza Yazıktır!.. Naz’a Yazıktır!..


*

SIDDIK Nefhasını” Yuhyî..” Yel YAPsa
Müğsirat-ı Muhabbetin Sel YAPsa
YEDİ Letâiften yedi Tel YAPsa
Esrârlar söylese Saz’a Yazıktır!..


*

ÖZü sÖZ DİNLEmez neylese netse
HAKK’tan AYRı HAKK’sız! Her yer Gurbetse
GÖNLü GÜZ olanlar KIŞa hasretse
->Bahara Yazıktır!.. Yaz’a Yazıktır!..


*

BULUT gibi RIZA-RAHMET HAYRÂNı
BUHAR gibi SIRR-ı SIFIR SEYRÂNı
SUlar gibi DÖNen DEVrin DEVRÂNı
->BENlik Batağında BUZ’a Yazıktır!..


*

EZEL BİLElik var NÛR ile NÂR’a
İNKÂR Mesned olmuş İlm-i İNKÂR’a
SIDDIKlar SIYRILıp ÇIKsa kenara
HAMlara Yazıktır!.. YOZ’a Yazıktır!..

*

Zuhurat ZEVKinde ZİKİRsiz ise
ŞÛYÛNa ŞUÛRsuz FİKİRsiz ise
Nİ’METe nankörse ŞÜKÜRsüz ise
->AHD-i EMÂNETe ÖZ’e Yazıktır!..


*

“Herkes ölür!. Kendim SANmam!” diyorsa
“Her ŞEY’in Hâlik’ın ANmam!” diyorsa
“AŞKın ATEŞinde YANmam!” diyorsa
->Gönül KÜLhânı’nda KÖZ’e Yazıktır!..


*

OCAKsız-ODUNsuz-KÜLsüz ise Dost!
Gönül Bahçesi yok, GÜLsüz ise Dost!
KÖR ise – SAĞIRsa - DİLsiz ise Dost!
->SOHBEte Yazıktır!.. SÖZ’e Yazıktır!..


*

Hep HAMdır İhvâni CAKA SATANlar!
SIDDIK-ı SÂNi’ye SÖZÜN YUTANlar!
KERVAN KITMİRİni TAŞa TUTANlar!
->KoLunuz yoruLur!. >SİZe Yazıktır!..


16.02.2000 11:15
Resim
Kullanıcı avatarı
Gul
Moderatör
Moderatör
Mesajlar: 5150
Kayıt: 11 Haz 2009, 02:00

Re: KULİHVANİ X. DEFTER

Mesaj gönderen Gul »

Resim

DUYdun MU Hacer?..

Geçip gidiyoruz ÖMÜR bir BOŞluk
At başı Hıçkırık-Kahkaha HOŞluk
Bir ŞEYler peşinde bitmez ser-HOŞluk
Her gelen nâsibin ALmış DUYdun MU?..


*

SIRR -> SEYRÂN eyledi gÖZden SELlere
Nice “Ah!” yükledi esen YELlere
HASRETi haykırdı sarı TELlere
İhvanî’m SIRR SAZIn ÇALmış DUYdun MU?..


*

HÂL içinde HÂLde Nasılsın Hacer?
BİZ BİLdiğin gibi senden ne haber
Sen bende, ben sende BİLE beraber
DAMLAda DERYÂya DALmış DUYdun MU?..


*

Her Doğ-AN Ölümün BİLE getirmiş
Sanki tez davranmış İŞin Bitirmiş
Teyzemin HÜSEYİN oğlun yitirmiş
Yavruları YETİM KALmış DUYdun MU?..


*

Ahmaklar “SIRR”ın SEYRi SERilmez
ÇİLE ÇEKilmeden“SIRR”a ERilmez
YAŞAyAN ÖLüler ÖLür DİRİLmez
DİRİ SIDDIK Selâm SALmış DUYdun MU?..


*

Mahmut Tevbe etmiş tam ayar OLmuş
HAKAN Hak sÖZ VERmiş! Hem Uyar OLmuş
KADRİYE Kulaksız sÖZ DUYar OLmuş
KALBinin KULAĞIN DELmiş DUYdun MU?..


*

GÖKteki YILDIZlar SELÂMım VERmiş
“Nasıldır İhvanî? Nicedir?” DERmiş
BABAmın KABRİnde Otlar YEŞERmiş
Kara kışta BAHAR GELmiş DUYdun MU?..


*

TAŞlara TUTulmuş KERVAN KITMİRİ
SIDDIK-ÂLAADDİN-ALİ’dir PÎRi
Ölmeden ÖLenlER Ezelden beri
SECDESİZ NAMAZIn KILmış DUYdun MU?..


*

Gel-Geç Diyârıdrı bu ÂLEM fâni
Gelen gitti geri kaln kim hâni?
SEVİLen SEVENdir Sefil İhvanî
Kendin Bilen -> RABB’in BİLmiş DUYdun MU?..


*

Biter bu curcuna bunca hengâme
Bas bağrına DERDin Yâd ELe deme
BİZden önce nice ÂŞIK, Âleme
Gelmiş DERTle Dilin DİLmiş DUYdun MU?..


*

Her hâline RIZA, Sırr-ı SEVGİLİ
Şikâyetsiz ŞÜKÜR, Minnetsiz SEVGİ
Senki SENin gibi, sanki BEN gibi
ÇİLelerle KALBin SİLmiş DUYdun MU?..


*

CELÂLî Cünbüşte CAN ile CİHAN
CEMÂL Sahnesinde İLM ile İNSAN
Kader -> KADERULLAH -> OL-An İmtihan
EZELinde OL-ÂN -> OLmuş DUYdun MU?..


*

Sanmaki Gurbette bir BEN ağlarım!
Yanar Dağlar gibi BAĞRIM dağlarım!
BEN de SENcileyin Coşar-çağlarım!
Kara GÖZler YAŞla DOLmuş DUYdun MU?..


*

Çıldırdı İnsanlar -> Şuûrsuz yığın!
Sıyrıl çık kendinden -> KALBine sığın!
İşte Âhir ZamAN -> Çilesi ÇAĞın
Km kime ne demiş? N’OLmuş DUYdun MU?..


*

Âşıklık armağan etti ASLıma
Yüce RABB’ım salah verdi NESLime
Sıraya dizildi geldi TESLİMe
İblis’in Neşesi SOLmuş DUYdun MU?..


*

FIRKA-yı NÂCİYYE YOLUN Bul-ÂNlar
İçini BOŞALTıp HAKK’la Dol-ÂNlar
Muhammed SIDDIK’a Sâdık Ol-ÂNlar
Ağyâr Bağlarını YOLmuş DUYdun MU?..


*

Âşığım Hamd OLsun -> EZELden BUydum!
Nesl-i PÂK NESLimin sÖZüne UYdum!
Esen yeller ile KUŞlardan DUYdum!
Maraz’ın Ramazan ÖLmüş DUYdun MU?..


*

OBRUK virân kalmış kimse almamış
Çocuklar büyümüş Armut çalmamış
El-Ayak çekilmiş, İn-Cin kalmamış
Kara Aslan’ın KETİR, ÇÖLmüş DUYdun MU?..


*

Öyle Özledim ki KÖYde herkezi
Köçekleri-Köşkerleri-Çerkezi
Ben unuttum gitti Şıra-Pekmezi
Üzümcüler BAĞı BÖLmüş DUYdun MU?..


*

Yüreğim YAYLAdır -> İşte Bozboyun!
Sinemde Çamkerten, Kuzuyla-Koyun
Yıkılmış OBAlar, oynanmış OYUN
Hasan Dağı KOKUM BULmuş DUYdun MU?..


*

Evvel- Âhir-Zâhir-Bâtın KEMÂLde
CELÂLinden İKRÂM, CENNET CEMÂLde
Her zaman-Her yede-Hem de Her HÂLde
RABB’a RAZı Ol-AN KULmuş DUYdun MU?..


*

Muhabbet Bayrağı Hasan Dağında
Çok güldük-Ağladık Gençlik Çağında
Yaramaz yok imiş DOST’un BAĞInda
DERT DİKENİ meğer GÜLmüş DUYdun MU?..


*

Kader Kirmanı bu -> YÜNün eğirir
AZAMET ü KUDRET yürekler erir
ÂRİFler her nefes “Huu!” Alır-Verir
Âşıkların “Ahh!” ı TÜLmüş DUYdun MU?..


*

Dünya GÜVERCİNlik! Konup-Gitmişler!
“OL-ÂN” lar bir RÜYÂ BİLmem n’etmişler?
SIDDIK KERVANına KITMİR etmişler
KUL İhvanî Sefîl, ZÜLmüş DUYdun MU?..


07.03.2000 21:00.. antlya..
Resim
Kullanıcı avatarı
Gul
Moderatör
Moderatör
Mesajlar: 5150
Kayıt: 11 Haz 2009, 02:00

Re: KULİHVANİ X. DEFTER

Mesaj gönderen Gul »

Resim

GELirim!..

Kara gözlüm gam yeyip de üzülme
Garibim gurbette-hasrette deme
->Kâinât katılır AŞK DÜĞÜNÜme
Yedi renk kuşanır “AL” La GELirim!..


*


Can-Ciğer Ceylanın gÖZü OLurum!
SEVen-SEVilenin ->sÖZü OLurum!
Yed Dağ Çiçeğin -> ÖZü OLurum!
Ağızların tadı ->“BAL” La GELirim!..


*



->AŞKın ATEŞİnd ->YANar ERİrim
VARlığım YOK eder başım BÜRÜrüm
KaLbden KaLbe YoL BuLurum YÜRÜrüm
->AKIL-Fikir ERmez ->“HÂL” la GELirim!..


*


Ebdâl’la >Ebrâr’la –>ELde BERATı
SIDDIK’ın SIRRInda SIFIR SIRATI
>Sevdâ Sahrasının yorgun KIR Atı
Dört MIHın esiri >“NAL” La GELirim!..


*

Bir avuç KÜL imiş AŞKın ederi
ÖZlerim Yürekten anam-pederi
EzleLden böyledir >ÂŞIK Kaderi
BAHARa sarılmış “SAL” La GELirim!..


*


Arzum-EmeLLerim solarsa eğer
Bağsız bağLarımı yolarsa eğer
Kalbim buLut buLut doLarsa eğer
gÖZümden boşanan “SEL” le GELirim!..


*

Hep HASRET bozmuştur ağız tadını
GeceLer dinLemiş ->AŞK Feryadını
->AN-AN-Lar olursa -> garib Adımı
SÎNElerde esne ->“YEL” le GELirim!..


*

BİLmez BALın hâLin >EKşi TURŞULar
ZITLarın ZEVKİnden yoksun ÇARŞILar
KUMRULar uğurLar >KARTAL karşıLar
KUŞLarın BİLdiği -> “DİL” le GELirim!..

*


HâLi Hasret-harab>ÖZüm göynerim
Yanar dağLar gibi >yanar kaynarım
AğLamam HâLime >GüLer-Oynarım
Parmağımda ALtın >“ZİL” le GELirim!..


*


KUL İhvanî SefîL >YAŞAnır bir gün
ZevkLer Zenbereği BOŞAnır bir gün
Kar-beyaz İHRAMın KUŞANır bir gün
ELimde bir demet >“GÜL” le GELirim!..


16.03.2000 19:25
1. krbn byrm..
Resim
Kullanıcı avatarı
Gul
Moderatör
Moderatör
Mesajlar: 5150
Kayıt: 11 Haz 2009, 02:00

Re: KULİHVANİ X. DEFTER

Mesaj gönderen Gul »

Resim

ZEVK 1643

GönLümde esen rüzgâr sanmayın yorgun-yaşLı
->Sevdâ DağLarındaki ->Dağ CeyLanı bakışLı
->ALır ->götürür BENi ->DİLEk DiyârLarına
Korku-UMUT yok olur -> KALırım gÖZü yaşLı…


27.03.2000 11:30
Resim
Kullanıcı avatarı
Gul
Moderatör
Moderatör
Mesajlar: 5150
Kayıt: 11 Haz 2009, 02:00

Re: KULİHVANİ X. DEFTER

Mesaj gönderen Gul »

Resim

ZEVK 1644

ÂLEMde VARLığın SOYun -> YOKLuğun GİYin SÂDIKsan!
Sermâyeni SIFIR EyLe -> HİÇlike SIRR-ı SIDDIKsan
Hep
HEPLik peşinde KOŞtuk! Coştuk-YoruLduk Ey GÖNÜL!
VeL- FECRi - Veş- ŞEMsi - Ved- DUHÂ -> NÛRun aLâ NÛRa Çıksan!.


27.03.2000 13:50
Resim
Cevapla

“Kul İhvâni ŞİİR ve ZEVKleri” sayfasına dön