DOSTa DOST!...
Benlik Buz Dağı, eririz
SIRRımız suya veririz
Başsız ayaksız sürürüz
Akar gideriz DOSTa DOST!...
Naz-Niyaz Nefesi neyde
Mecnûn muhabbeti meyde
Leylâ yüzü külli şeyde
Bakar gideriz DOSTa DOST!...
Seven Sevilen Sevgili
Sözlere sığmayan sevgi
Ara sıra şimşek gibi
Çakar gideriz DOSTa DOST!...
Alçağından yücesinden
Nasılından nicesinden
Gündüzünden gecesinden
Çıkar gideriz DOSTa DOST!...
Kul İhvanim sözüne bak!
Kolay sanma Âşık olmak
Geldiğimiz gibi çıplak
Çeker gideriz DOSTa DOST!...
26.11.07 17:57
a n t a l y a
DOSTa DOST!...
- kulihvani
- Site Admin
- Mesajlar: 12883
- Kayıt: 02 Eki 2006, 02:00
DOSTa DOST!...
En son kulihvani tarafından 26 Kas 2007, 18:48 tarihinde düzenlendi, toplamda 1 kere düzenlendi.
- nur-ye
- Özel Üye
- Mesajlar: 9090
- Kayıt: 08 Eyl 2007, 02:00
DOST'A DOST!...
----AKAR GİDERİZ DOSTA DOST!...
----BAKAR GİDERİZ DOSTA DOST!...
----ÇAKAR GİDERİZ DOSTA DOST!...
----ÇIKAR GİDERİZ DOSTA DOST!...
----ÇEKER GİDERİZ DOSTA DOST!...
----DOSTA DOST OLDUĞUMUZDA
----GELDİĞİMİZ GİBİ ÇIPLAK
----BİZ DE ÇEKER GİDERİZ DOST!...
----İNŞÂALLAH!..
----BAKAR GİDERİZ DOSTA DOST!...
----ÇAKAR GİDERİZ DOSTA DOST!...
----ÇIKAR GİDERİZ DOSTA DOST!...
----ÇEKER GİDERİZ DOSTA DOST!...
----DOSTA DOST OLDUĞUMUZDA
----GELDİĞİMİZ GİBİ ÇIPLAK
----BİZ DE ÇEKER GİDERİZ DOST!...
----İNŞÂALLAH!..
- Hakan
- Moderatör
- Mesajlar: 4965
- Kayıt: 08 Eki 2006, 02:00
- kulihvani
- Site Admin
- Mesajlar: 12883
- Kayıt: 02 Eki 2006, 02:00
Re: DOSTa DOST!...
AKREBama
ARZ-ı HÂLim
Yâ RABBeNâ!.
SiVÂ SüSünün ->ALTından
NeFS TörpüSünün ALTından
AŞK KÖRPüSünün ALTından
->SU-Lar AKtı.. Yâ RABBeNâ!.
*
KÖR>GÖZLük TAKtı GÖZüne
GÖRü ->KÖR KALdı ->ÖZüne
Kul ihvÂNi-m -> Hak SÖZÜne
YÂD YAN BAKtı.. Yâ RABBeNâ!.
*
“SOĞuk DEnİZ”-ine DÜŞtük
“SOYSUZun BİZ-i”ne DÜŞtük
“ŞeY-t-ÂN-ın İZ-i” ne DÜŞtük
>ÇAKmak ÇAKtı.. Yâ RABBeNâ!.
*
cÂHiL ->AŞKa ERDi ->İse
SıRRın seyRe SERDi ->İse
Bir Yudum SU VERDi ->İse
->BAŞA KAKtı.. Yâ RABBeNâ!.
*
“İSM”i ->beSMeLe “be”-LiLer
-> “TAŞa TUT!”-uLdu DELİLer
>“HaLK giBi GİY!”-di VELÎ-Ler
-> TÂC-ın TAKtı.. Yâ RABBeNâ!.
*
ZuLM ->GeCe ETti ->GÜNdüZü
->EZdiLer -> YeTiM ->ÖKSÜZü
->ZâLiM-Lerin -> GEÇti S Ö Z ü
->YIKtı ->YAKtı.. Yâ RABBeNâ!.
*
GÜLLeR SULtÂNI -> BÜLBÜLÜn
“VAR”Lığa ->MuhaMMed TÜLÜn
-> “Ebû CeHiL” SÖKtü ->GÜL-ün
->ZüLMün EKti.. -> Yâ RABBeNâ!.
*
KıZıL KORr OLunca ->SEVgi
->diVÂNÂLar DERdin ->DiBi
->Ya’KÛB giBi.. >EYyûB giBi
>“ÇİLE ÇEK!”ti.. Yâ RABBeNâ!.
*
ÇOĞu sAHte >NaYLon GÜLdü
BİLemedik ->KiM BÜLBÜLdü?
HÂLimiz -> KARGALar GÜLdü
Bir “aHh!” ÇEKti.. Yâ RABBeNâ!.
*
“HaKK ERENLer ELi” gÖNLüm
RaHMÂN NEFHâ-YELi gÖNLüm
YEDi mEVsim -> DELi gÖNLüm
->“TEK-e TEK!”ti.. Yâ RABBeNâ!.
*
NEFSin ->HeVÂsı ->HeVEsi
>“ZiKKe ZİNCİRi”-n GEVesi
->HaKK ÂŞIKLarın >DEVEsi
->HAKK’a IKtı.. Yâ RABBeNâ!.
*
MüSLiM-KâfiR ->AYNı BOYa
>DAYANdıLar ->SoPa-SOYa
GÖKLer AĞLaR >DOYa DOYa
>cÂNdan BIKtı.. Yâ RABBeNâ!.
*
MüNKiR AMma >“Mürşid” ADı
YALAN DÜNya -> DAMak TADı
->GARİBÂN-Ların -> FeRYÂDı
->ARŞ-a ÇIKtı.. ->Yâ RABBeNâ!.
*
“DiVÂNÂ >DıRDıR-ı” giBi
HIRSIZLarın ->HIR-ı giBi
->AYNA-Ların->SIR-ı giBi
>CAMI ÇIKtı.. >Yâ RABBeNâ!.
*
İT İZi.. KuRT İZi.. >DEdik
İşte ->kOYUN BİZ”i Dedik
“KURTULuş DEnİZi” >Dedik
SERAB ÇIKtı.. >Yâ RABBeNâ!.
*
FİTNE ATEŞi ÂLEMi GEZdi
İnsÂNLar cÂNından BEZdi
NEMRUDLar KULLarın Ezdi
SU-yun SIKtı.. >Yâ RABBeNâ!.
*
AZGINLığı AŞKın KULLarın
->KİBİRi TAŞKın KULLarın
TOPLadı >ŞAŞKın KULLarın
->NÂRa TIKtı.. Yâ RABBeNâ!.
*
LüBBü’l-LÜBün BÂBesÎni
->Şe’ÂN-ın ->ŞİRÂZEsÎni
KULLarın >KaLB KÂBEsÎni
KENDİ YIKtı.. >Yâ RABBeNâ!.
*
PARA PUTu OLdu ->AHDi
>İŞi >GÜCü ->HiLE CEHDi
NERde Mesih NErde MEHDi
ÇOKk GECİKti.. Yâ RABBeNâ!.
*
HaYy SÖZün >ÂN NEFesÎne
UYduk >“RESÛL’ün SESİ”ne
>“KeŞİŞ DAĞI-n TEPEsΔ-ne
SANcak DİKti.. ->Yâ RABBeNâ!.
*
FELSEFEci ->KisB-ü-KÂRın
>“KiBRi-KİNi ELde VARI”n
>TasaVVuFçu SAHTeKÂRın
>AKLı >..OKtu.. Yâ RABBeNâ!.
*
HaBÎBuLLAH >HaBBEsÎni
YIKmış KEREM KuBBesÎni
GİYmiş ->CıFıT CüBBEsÎni
cÂHiL ÇOKtu >Yâ RABBeNâ!.
*
AV İDİm >AVCIm OKLadım
SAHTe bAHçevÂN YOKLadım
NAYLON GÜLLerin KOKLadım
->KÖTÜ KOKtu >Yâ RABBeNâ!.
*
KuDURdu N’OLdu da NEFsim
>ZİKKEsÎN YOLdu da NEFsim
“GabirÛN OLdu” da ->NEFsim
DERde SOKtu >Yâ RABBeNâ!.
*
“cÂNÂN cÂNı”-n EZENLerin
->İnsÂN giBi >GEZEN-Lerin
->fASLInda YAN ÇİZen-Lerin
ASLI -> YOKtu.. Yâ RABBeNâ!.
*
“BİRR”ine ERmeden “BERR”in
>İSMÂİLi OLMAZ ->HaCERR-in
SOĞuğun->SOYsuzun->ŞERRin
hASLI -> YOKtu.. ->Yâ RABBeNâ!.
*
YAKam TUTTu >FENDi-FENi
HÂRÂB EYyLedi -> GÜLşENi
KeŞiŞ DAĞda BULdu ->BENi
ÇİLE ÇÖKtü.. ->Yâ RABBeNâ!.
*
SEN ->SEVeNLerin SAĞLadın
NÛR-u MuhaMMed BAĞLadın
>AĞLAmadık -> SEN AĞLadın
ÖZ-ün DÖKtü.. ->Yâ RABBeNâ!.
*
HIR-sıza >HIR ->ÂŞIKLarın
>CÂHİLe >SIR ->ÂŞIKLarın
->SıRR-ı SIFIR ->ÂŞIKLarın
SıRRın SÖKtü ->Yâ RABBeNâ!.
*
RESÛLULLAH-ın BİRr SANA
>ALİ ŞÂHımız ->PÎRr SANA
>Kul ihvÂNin >KItMÎR SANA
bOYNun BÜKtü ->Yâ RABBeNâ!.
celle celâluhu
sallallahu aleyhi ve sellem
kerremullahi veche
kaddesallahu sırrahu ..
17.06.14->20:54
brsbrs..tktktrstkkmİZz..
- kulihvani
- Site Admin
- Mesajlar: 12883
- Kayıt: 02 Eki 2006, 02:00
Re: DOSTa DOST!...
dOSTa dOSt dUÂ..
ALLa GELLsÎnn!
bALLa GELLsÎnn!
sALLa GELLsÎnn!
->N A Z L ı Y Â Re
>YOLLa GELLsÎnn!..
Yâ RABBenâ!.
“KÛN”a KaDîRsÎN ALLAHım!
->LaTîF->HaBîRsÎN ALLAHım!
ŞüPHeSİZ “BİR”sÎN ALLAHım!
-> “dOST dUÂsı” DiLLerimİZz!.
*
“feyeKÛN ->OYuN”uz RaBBım!
“KuLLuk kÖR kUYu”nuz RaBBım!
“bİR dAMMLa SUyun”uz RaBBım!
->“S A N A AÇ!”ık -> ELLerimİZz!.
*
gÖNüL çÖLü ->GuRBetteyİZz!
->çARK-ı ÇiLede ->dERtteyİZz!
“HÂL İÇİ”-nde >HaSsretteyİZz!
YÂRe:“gEL! gEL!” >gELLerimİZz!.
*
“KâLû beL”da ->BAŞımız
ALNımız ->meZÂR TAŞımız
->tENhaLarda gÖZ YAŞımız
->SıRR-ı SıFıR sELLerimİZz!.
*
ÂŞIk AHı -> NAZ-NiYÂZı
ARZından ->ARŞa AVAZı
SENden SANA SÎNe SAZı
SENi sÖYLer tELLerimİZz!.
*
“ÂLEMe gERçEKLik” ->üffLer
“YÂR ÇiLEsÎN çEK!”Lik üffLer
“TEKe TEKte TEKLik”->üffLer
->ESer ->SEHer yELLerimİZz!.
*
“kuL ihvÂNi ->MeLÂMî”yem
“MuHABBette >KeLÂMî”yem
“SıRR-ı SıFıR -> SeLÂMî”yem
-> ZITLar ZeVKi zİLLerimİZz!.
28.08.14 >01:02
brsbrs..tktktrstkkmİZdebİZBİR-İZz..
ALLa GELLsÎnn!
bALLa GELLsÎnn!
sALLa GELLsÎnn!
->N A Z L ı Y Â Re
>YOLLa GELLsÎnn!..
Yâ RABBenâ!.
“KÛN”a KaDîRsÎN ALLAHım!
->LaTîF->HaBîRsÎN ALLAHım!
ŞüPHeSİZ “BİR”sÎN ALLAHım!
-> “dOST dUÂsı” DiLLerimİZz!.
*
“feyeKÛN ->OYuN”uz RaBBım!
“KuLLuk kÖR kUYu”nuz RaBBım!
“bİR dAMMLa SUyun”uz RaBBım!
->“S A N A AÇ!”ık -> ELLerimİZz!.
*
gÖNüL çÖLü ->GuRBetteyİZz!
->çARK-ı ÇiLede ->dERtteyİZz!
“HÂL İÇİ”-nde >HaSsretteyİZz!
YÂRe:“gEL! gEL!” >gELLerimİZz!.
*
“KâLû beL”da ->BAŞımız
ALNımız ->meZÂR TAŞımız
->tENhaLarda gÖZ YAŞımız
->SıRR-ı SıFıR sELLerimİZz!.
*
ÂŞIk AHı -> NAZ-NiYÂZı
ARZından ->ARŞa AVAZı
SENden SANA SÎNe SAZı
SENi sÖYLer tELLerimİZz!.
*
“ÂLEMe gERçEKLik” ->üffLer
“YÂR ÇiLEsÎN çEK!”Lik üffLer
“TEKe TEKte TEKLik”->üffLer
->ESer ->SEHer yELLerimİZz!.
*
“kuL ihvÂNi ->MeLÂMî”yem
“MuHABBette >KeLÂMî”yem
“SıRR-ı SıFıR -> SeLÂMî”yem
-> ZITLar ZeVKi zİLLerimİZz!.
28.08.14 >01:02
brsbrs..tktktrstkkmİZdebİZBİR-İZz..
- kulihvani
- Site Admin
- Mesajlar: 12883
- Kayıt: 02 Eki 2006, 02:00
Re: DOSTa DOST!...
TERAVİH NAMAZ..
(Hadislerde bu namaz "kıyamü'l- leyl" olarak geçer
---978-) Zeyd b. Sabit'ten rivayet edildiğine göre, Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem (teravih namazını mescidde kılmakta ısrarcı olanlara): "Ey insanlar! Sizin bu namaz konusundaki ısrarlı tutumunuzu gördüm ve onun size farz kılınmasından endişe duydum. Şâyet farz kılınsa eda etmekte zorlanacaktınız. Siz bu namazı evlerinizde kılın. Çünkü kişinin farz namaz dışında kıldığı en fa ziletli namaz, evinde kıldığı namazdır." buyurmuştur.
(Buharî, İ'tisam, 3)
---979-) Ebü Seleme b. Abdurrahman, Hz. Aişe'ye (radiyallahu anha), "Resülullah'ın (aleyhisselâm) Ramazan'da kıldığı namazlar nasıldı?" diye sordu. O da şöyle cevap verdi: "Resülullah Ramazan'da da Ramazan dışındaki gecelerde de on bir rekattan fazla namaz kılmazdı. Önce dört rekat kılardı ki o rekatların güzelliğini ve uzunluğunu sorma! Sonra dört rekat daha kılardı. Bunların da güzelliğini ve uzunluğunu sorma! Sonra da üç rekat (vitir namazı) kılardı. . ."
(Buharî, Salatü't- teravih, 1)
---980-) Ebu Hüreyre'den (ra) rivayet edildiğine göre, Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem: "İnanarak ve sevabını Allah'tan umarak Ramazan orucunu tutan kimsenin geçmiş günahları bağışlanır. İnanarak ve sevabını Allah'tan umarak Kadir gecesini ihyâ eden kimsenin de geçmiş günahları bağışlanır." buyurmuştur.
(Buharî, Fadlü leyleti'l- kadr, 1)
---981-) Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem Efendimizi en iyi tanıyan sevgili eşi Hz. Aişe radiyallahu anha anlatıyor: "İnsanlar, Ramazan geceleri Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem mescidinde gruplar halinde namaz kılardı. Kur'ân'dan biraz (ezberi) olan bir kişinin arkasında beş-altı kişi toplanır ve ona uyarak namazı birlikte kılardı. Resülullah (aleyhisselâm) bir gece bana odamın kapısının önüne bir hasır sermemi söyledi ve ben de serdim. Kendisi yatsı namazını kıldıktan sonra bu hasırın üzerine geçti. Mescidde bulunanlar da etrafında toplandı. Bunun üzerine Resülullah (sallallahu aleyhi vesellem) onlara o gece uzunca namaz kıldırdı ve hasırı orada öylece bırakarak yanlarından ayrılıp odaya girdi. Sabah olunca insanlar Resülullah'ın (sallallahu aleyhi vesellem) o gece mescidde bulunan kimselerle birlikte kıldığı namazı konuşmaya başladılar. Akşam mescid insanlarla doldu. Hz. Peygamber onlara yatsı namazını kıldırdı ve evine girdi. İnsanlar ise dağılmayıp mescidde kaldı. Resülullah (sallallahu aleyhi vesellem) bana: “Ey Aişe! İnsanların bu durumu da nedir?” diye sordu. Ben de: “Yâ Resülallah! İnsanlar dün gece mescidde bulunanlara kıldırdığın namazı işitmişler ve kendilerine de kıldırman için toplandılar.” dedim. Bunun üzerine: “Hasırını dürüp kaldır Ey Aişe!” buyurdu, ben de dediğini yaptım. Resülullah (sallallahu aleyhi vesellem) o geceyi de ibâdetle geçirdi, insanlar ise Efendimiz sabahleyin yanlarına çıkıncaya kadar mescidde öylece beklediler. Sonra onlara: “Ey insanlar! Allah'a hamdolsun ki, vallahi ben bu geceyi gaflet içinde geçirmediğim gibi, durumunuzdan da habersiz değildim. Fakat bu namazın size farz kılınmasından endişelendim (ve bu nedenle beklediğiniz namazı kıldırmaya çıkmadım). Siz, gücünüzün yeteceği amelleri yapın! Allah usanmaz, ama siz usanırsınız!" buyurdu."
(Ibn Hanbel, VI, 267)
---982-) Ramazan gecelerinde kıldırdığı namazı anlatan sahabilerden biri olan Ebu Zer ise şunları nakleder: "Resûlullah (sallallahu aleyhi vesellem) ile beraber oruç tuttuk. Ramazan ayının son haf tasına kadar bize farz namazlardan başka herhangi bir namaz kıldırmadı. Ramazan'ın son on günü olunca Resûlullah (sallallahu aleyhi vesellem) mescidde itikafa girdi. Yirmi ikinci gün ikindi namazını kıldırdıktan sonra: “İnşallah bu gece kalkıp namaz kılacağız. Sizden arzu eden kalkıp bu namazı kılsın.” dedi. Ramazan'ın bitmesine bir hafta kala (yirmi üçüncü) gecenin üçte biri geçinceye kadar namaz kıldırdı. Yirmi dördüncü gece namaz kıldırmadı. Yirmi beşinci gecenin yarısına kadar bize namaz kıldırdı. Biz dedik ki: “Resûlullah! Bu gecenin geri kalan kısmında da bize nafile namaz kıldırsanız?” Bunun üzerine şöyle buyurdu: “İmam namazı bitirinceye kadar onunla namaz kılan kimseye, geceyi ib’adet etmiş gibi sevap yazılır.” Sonra Ramazan ayının son üç günü kalıncaya kadar bize namaz kıldırmadı. Yirmi yedinci gece yine namaz kıldırdı, çocuklarını ve eşlerini de çağırdı ve "Felah''ı geçirme korkusuna düşünceye kadar bize namaz kıldırdı." Ebu Zerr'e "Felah nedir?" diye sorulduğunda "Sahur" demiştir.
(Tirmizî, Sallallahu aleyhi vesellem, 81)
---983-) Enes b. Mâlik ise şöyle anlatmaktadır: "Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem Ramazan'da namaz kılıyordu. Geldim ve arkasına namaza durdum. Bir adam da gelip benim yanıma namaza durdu. Sonra başka biri geldi ve neticede on kişiye yakın bir grup olduk. Arkasında bizim olduğumuzu hisseden Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem namazı kısa tuttu. Sonra kalkıp evine girerek namazını bizim yanımızda kılmadığı şekilde uzunca kıldı. Sabah olunca biz: “Yâ Resûlullah! Gece bizi fark ettin mi?” dedik. O: “Evet, zâten benim yaptığıma da bu neden oldu.” buyurdu."
(Müslim, Sıyâm, 59)
---984-) Ebü Hüreyre'nin anlattığına göre Ramazan'da insanlardan bir kısmı, mescidin bir kenarında namaz kılıyorlardı. Resülullah (sallallahu aleyhi vesellem) mescide çıkıp da onları görünce, ne yaptıklarım sordu. Cevâben, Kur'ân' dan fazla ezberi olmayan kimselerin Übey b. Ka'b'ın arkasında toplanıp birlikte namaz kıldıkları söylenince Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem: "Doğru! Doğru yapmışlar! Ne de güzel yapmışlar!" buyurdu.
(Ebü Davûd, Şehr-u Ramazan, 1)