BİR ara SOHBET...

Cevapla
Kullanıcı avatarı
halimkok
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 3843
Kayıt: 09 Ağu 2007, 02:00

BİR ara SOHBET...

Mesaj gönderen halimkok »

BİR ara SOHBET...

Canım Hocam nasılsın...

As. Can…Geldiği gibi geçmekte her AN şükür…

Şükür hocam…Çünkü şükretmeden geçmesi çok daha zor olmakta…Nasıl olsa Onun hükmü yürümekte…Öyleyse şükür de Onun hükmüdür

Etmemek nasıl olacak ki… En iyisi şükür

Etmemek mümkün değil de etmediğini sanmak var...

Herkes kendi halince şükür halinde ZATen

Her an tesbih halinde

İnşaallah

Aslında böyle msn ile ya da ts2 ile sohbet insanın gönlünü doyurmuyor

Kendi kendine konuşur gibi

Ama buna da şükür

Evet… Gerçekten yüz yüze… göz göze… İlâhi akım yakından olmakta sanırım…. Bunu ben ömrümce yaşamışımdır…

Evet hocam... Benim gönlüm de hep bunu istemekte...

Çünkü doğum sancıları gibi sürekli kıvranıp durmakta ama nedendir ne düşünmekte bilmiyorum...

Siz geçen dediniz ya ;

Düşünmemeyi düşünüyorum diye

Tercih etmemeyi tercih etmek gibi

Şartsızlığın şart oluşu gibi

İllâ ki BİR olmak zorunda

Hiç şart olmasın desek bile bir şart var

Çok zor… Akıl kendini dışarıdan seyredememekte…

AKIL' ı dışarıdan seyrettirsek göreceğiz zaten ne şaklabanlıklar yaptığını... O yüzden bizi dışarıdan görenlerle göz göze yüz yüze olmayı istemekte gönül

Yazışımız da bu yüzden… söyleyişimiz de…İÇ' inde OL-AN' ı DIŞ' a vurmak… Çünkü AKIL kendi kendine kalınca her telden çalmakta…Her AN bir şey düşünmekte…

Evet… Himmet budur aslında… BİLip, BULup, OLup, YAŞAMAK' ta..

Ne yapsak Yunus gibi buğday diye yollara düşsek te karşımıza; "Himmet edeyim" diyen biri çıkar mı...

O buğday ararken himmeti buldu

Biz ise direkt himmet aramaktayız

Nasıl olacak...önce buğday mı aramalı

Bu yaşa kadar da buğday aradık zaten

Kör mide hiç dolmadı ki

Hakk hayr ede… Kör duman var DEVRAN' da… Tarla, tapan, buğday, alıç… Yunus-Taptuk… YOL-İZ… zorda,darda AKIL' da bunlar...

Şimdi olsaydı, Taptuk Baba müşterisiz kalırdı… Yunus Baba ne edecekti? Himmeti neye yarar bu mu derdi BİZ olsaydı acaba…

Aklımızı HİCRet ettirsek NAKİL diYÂR' ına… BİLdiklerinden vazgeçse…FECR' e ulaşsa… BİLdiklerinden vazgeçse

Bak bu harika…Ana fikir Can. AKIL zaten TEK HÜCRE' miz… ve TEK MAHKUM' u kendi NEFS' i

HİCR.. Akıl da demektir

CERR; Çekme aracı… Çekim, Çekilme BAĞ' ı…halatı… Arabaları çekerler ya… Arabalar çekilir yaa…İşte AKL; BAĞ demekti ya…

Evet Hocam…. O zaman KENDİ' inden KENDİ' ne BİR YOL bulmalı akıl.

Oysa bizi yutan... BEN yapan HÜCRemiz… HİCRimiz… HACERimiz… Kaskatı TAŞmı… BEN'lik başımız AKIL… MEZAR TAŞımız…

Nasıl da hepsi bir pazılın parçaları gibi hemen yerli yerine oturmakta doğru yerden bakınca hocam

ve

Aklı ve eritirsek bu BENLİK BUZumuzu gönül-göz yaşımızla… AKIL..

inşallah eriten eritir hocam... çünkü bu akılla ne edeceğimi şaşmışım artık

Bak can bak sen… Bu AKIL Hücresi (Yuva)... Hacre (Taş)… HİCResi (Tek çıkış-Çekiş Kapımız)

İbrahim as. Efendimiz Ondan mı HACER anamızı aldı da uzaklara bıraktı...

Hecresi (?)… CERResi; CEZB… İlâhi Çekiş ile

içten çekişli

BİL, BUL, OL ve YAŞA

ANlar

ANlaşır

AN olur

AN yaşar..

Meşhud-şahid

BİR-TEK olur

Az önce Mîna CAN' ın yazısına yorum yazarken ondan hep MİŞ' li yazdım hocam... Oysa sadece AN var... AN da yaşanan var

Lâ Hüve İllâ Hüve

Bu çekişi hızlandırmak için... İÇ in daha güçlü duyulması ve uyulması lazım... Onun için de zikir ... sürekli ANmak...

Bunları böyle duyup bilip te yapamamak... işte orada işlerim karışmakta...

Zorlaşıyor... sonra dün sizin yazdıklarınızı okuyordum... Zül Celali vel İkram

ZOR' la birlikte kolaylık...

Aslında ne kadar zorlaşırsa o kadar kolaylaşmış demektir diye sabır diyorum

İnşallah bir gün yüz yüze göz göze de sohbet muhabbet ortamında oluruz.

Gönül hayalini kurmayınca beden gerçeğine ulaşamıyor...

İnşaallah

İnşaallah 14 haziranda Hasan Dağına gelirsin de zirveye 3258 metreye çıkarız Barboros ve diğer canlarla. Göreceksiniz ki yükseldikçe iç basınç artacak dış basınç azaldıkça…

İnşallah geleceğim hocam... O zirveye çıkacağız...

Kan dudaklarından fışkıracak sanrısın canım çıkıyor dersin ama ZİRVEdesin

Neşen sonsuzdur

Sadece 5 dakikada

Güneyde Nigde-Bor

Kuzeyda Aksaray

Doguda Nevşehir, Kayseri…

Batıda nerdeyse Konya' yı görürsün

Oysa bunlar çok uzak yerlerdi

Ayrı ayrı ama hepsi bir arada

Evet… ZİRVE sadece Ehl-i ZEVK olanların

Hakkıdır yeridir

Kıtmirlik

Kârlıdır

Belâlıdır amma zevklidir… Yeter ki;

Resulullah sav ve Hakk Erenlere KITMİR olalım inşaallah.

İnşallah hocam...

Allah' a emanetsiniz... Görüşmek üzere inşallah

Bunu Foruma söyleşi olarak eklesen de geliştirsek devamını…

Zira anlamak anlatmak istediklerimizi paylaşırız…

Olur hocam... Hemen düzenler eklerim...Hem sohbet oradan da devam eder gelişir inşallah

Sağ olasın… Candan can gözlerinden öperim… kızların da… es
Ellerinizden öperim hocam... herkese selam ederim... a.s
[img]http://www.muhammedinur.com/photos/galleries/avatars/muhammedinurimza.jpg[/img]
Kullanıcı avatarı
MINA
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 2740
Kayıt: 25 Eki 2008, 02:00

Mesaj gönderen MINA »

Resim


BİR SOhBEt...sobe liyor bazen insanı..

İşte yakaladım seni der gibi..Nerelerdeydin bakalım...Daha ne kadar uzaklaşacaksın kendinden der gibi...

Ben demek istediğin halde, ağzından çıkan SÖZün BİZ olması, dinlerim diyecekken DİLERİZ demesi, küçük bir ayrıntı gibi farkediliyor ilk bakışta...
Niye öyle dedim diye düşünüyor insan...
Ben diyecek iken BİZ, dinlerim diyecekken DİLERİZ denmesi...
İnsanın bazı zaman kendinden bi haber olması NE GARİP...

Söylemek istediğin ile söylediğinin farklı oluşunu farkedince, ANlamak gerek diyor, sobeliyor seni senden habersiz SÖZLERİN....
ANLADINMI!...

ANlamaya yöneldikçe, bir ışık sızmakta İÇe sanki...
sanki sözü burda fazla gibi durdu ya neyse...

ANlamaya yöneldikçe, karanlığa bir mum yakılmış OLuyor şükür...
ANlamayı ANlamaya o kadar çok ihtiyacımız var ki...
Farketmek yetmiyor..Farketmek ANlamak sanırdım..değilmiş...
Dün yanlış yazdığımı farkettim ama bu gün İÇindeki ANlamı ANladım...
Farketmek ile ANlamak arasındaki süreç...ne için...
hazmetmek için mi...
Yoksa bu kişiye göre değişir de farkettiği ANda ANlamak da bir gelişim mi...

Şimdi öğle ezanı okunuyor....(SÛBHAN'sın Allah'ım)Öğle olmuş farkettim...
Peki ne ANladım...
Daha önceleri de farkediyordum öğle ezanını...ANladığım farkettiğim miydi sadece...
Senai Demirci ne ANlatmış bir bakalım mı..Öğle ezanı ESintiyle...

ÖĞLE NAMAZI

Vakit Öğle…
Güneş göğün en yüksek noktasında.
Tıpkı gençliğin gibi.Şimdi gün de bir delikanlı..
Heyecanlı ve telaşlı…
Sanki hiç bitmeyecekmiş gibihiç akşam olmayacakmış gibi…Oysa güneş şimdi batmaya başladı…
Zirveye erişen herkes gibi o da alçalmaya başladı.
Akşama akıyor ışıklar artık.
Bil ki gün akşamlıdır; bil ki yazın sonu hazandır.
Vakit öğle…
O kadar gürültü var ki ortalıkta …
Kalbinin sesini duyamıyorsun bile.
Ruhunun sonsuza uzanan emellerine kör olmak üzeresin.
Telaşların arasından sıyrıl yer ayır ruhuna.
Kalbini sonsuzluğa bitiştir.
Alnını secdeye değdir
Şimdi Öğle vakti…Öğle Namazı vakti…


vakit>>akit gibi...
BİR SÖZLEŞME...
ÖZLEŞME...
BİRLEŞME...
HİÇLEŞME...
HEPLEŞME...


Yine,
BİZ>>>DİLERİZ'e dönmek istiyorum...
BEN>>DİNLERİM ile ne kadar farklı...

BEN>>>BİZ...
DİNLERİM>>>DİLERİZ...

ŞİMDİ BUNLARDAN BİR CÜMLE KURULACAK OLSA...
Ben seni dinlerim...
Biz seni dileriz....
ANLADIM MI!...

AĞIZ SENİN AĞIZ'da KONUŞAN ''O'' gibi...
sanki gibisi de fazla gibi...

Kusurlu yazarım endişesi ile gibiler, sözlerin arkasına ekleniveriyor..Yine Benden habersiz...

Ama ''O'' ''BİZ DİLERİZ'' diyor İÇime...
farkettiysen ANlamışsındır...
ZEVKİYLE....


muhammedi BİRlikle...
mina..
''Ve Allah'a Sımsıkı Sarılın...''

Hacc / 78
Cevapla

“Kul İhvâni Söz ve Sohbetler” sayfasına dön