İmadeddin Nesimi (14-15. yy)

Cevapla
Kullanıcı avatarı
senim
Aktif Üye
Aktif Üye
Mesajlar: 106
Kayıt: 21 Şub 2008, 02:00

İmadeddin Nesimi (14-15. yy)

Mesaj gönderen senim »

Resim

İmadeddin Nesimi (14-15. yy)

Irak Türk edebiyatı tarihinde görülen ilk şair ve mutasavvıftır. Hayatı hakkında fazla bilgi yoktur. Nerede ve hangi tarihte doğduğu kesin olarak bilinmiyor. Ancak Bağdat civarında doğduğu ve ve hayatının büyük bir dilimini o bölgede geçirdiği sanılmaktadır. Asıl adının imadeddin olduğu, mahlasının Nesimi olduğu kabul edilmişse de, seyidliğinin nereden kaynaklaştığı bilinmiyor. Önceleri Şeyh Şibili’nin dervişlerinden olduğu, sonraları Fazlullah Hurufi’ye intisap ettiği kabul edilmektedir. Birinci Murat döneminde Anadolu’da bulunmuştur.

Nesimi, harf ve rakamların çeşitli yorumlarına dayanan Hurufiliğinin en büyük savuncularından biri olarak tanınmıştır. Bu inancını, şiileri sayesinde yaymak ve halkı etkilemek yolunda büyük çabalar harcamıştır. Bunun sonucunda dinden sapmakla suçlanmış ve Halep’te derisi yüzülerek öldürülmüştür.

Nesimi, şiiri fikirlerini yaymak için bir araç olarak kullanmıştır. Bu bakımdan düşünce ve duygularını coşturarak, özellikle gazellerinde mükemmeliğe ulaşan bir lirizm yakalamıştır. Yaşadğı dönemde büyük yankı uyandıran Nesimi, Türkçe’nin günümüzde Azeri diyalekti denilen eski Anadolu Türkçesi ile yazan şair olarak, büyük ün kazanmıştır. Fuzuli dahil, kendinden sonra gelen birçok şairi tesiri altına almıştır. En önemli eseri, 330’e yakın gazel ve 150 kadar ruba’i ihtiva eden Türkçe divanıdır. Farsça ve Arapça şiirleri de yazdığı bilinen Nesimi, tasavvıf vadisinde büyük ilgi uyandırmış, hayatı menkabelere konu olmuştur.


Ey dil cihana gırre meşev kim konan göçer

Bir köpridür bu dar-ı fena kim gelen geçer

Bu fani mülki baki bilen Hakk’ı bilmedi

Hakk’ı bilen bilür çü bu ibret, gözin açar

Min yıl kavar isen dutamazsın bu dünyeyi

Bir bi-vefa duru ki seven kişiden kaçar

Hayr et ki dünya mezra’a-i ahiret durur

Her kim ne tahm saçsa yine hem anı biçer

Gaafil kişi bu dünyayı cem2eyleyüp n’ider

Çün akibet diren divşüren cümlesin saçar

İnsan kılur cihanda helal u haramı fark

Hayvan olan şu zehri şekkerden kaçan seçer

Hoş dut cihanda can-ı azizi konukdur

Çün bu kafesde baki degül la-cerem uçar

Açgıl Nesimi gözüni ehl-i cihanı gör

Bilgil ki yol harami durur karvan göçer

****************************************

Ey gönül, cihana gururlarına, (zira) konan göçer

Bu ölümlü dünya bir körüdür ki, gelen geçer

Bu ölümlü dünyayı kalımlı Hakk’ı bilen bilmedi

Hakk’ı bilen bilir ki, bu ders insanın gözünü açar

Bu dünyayı bin yıl kovalasan da tutamazsın

Dünya öyle bir vefasızdır ki, seven kişiden kaçar

Hayırlı işler işle ki, dünya ahiretin tarlasıdır

Her kim ne tohum saçsa yine onu biçer

Gaafil kişi bu dünyayı toplayıp ne yapar ?

Zira sonunda deren devşiren hepsini saçar

İnsan cihanda helal’i ve haram’ı ayırır

Hayvan olan, zehiri şekerden nasıl ayırdeder

Aziz canı cihanda hoş tut, konuktur

Zira bu kafeste kalımlı değildir elbette uçar

Nesimi gözünü aç ve cihan ehlini gör

Bil ki yol tehlikelidir, kervan göçer
[img]http://www.muhammedinur.com/resimler/senim.jpg[/img]
Kullanıcı avatarı
nur-ye
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 9089
Kayıt: 08 Eyl 2007, 02:00

Mesaj gönderen nur-ye »

Resim


Nesimi'de Ali sevgisi son kertededir.
Bunu pek cok manzumelerinde açıkca görmekteyiz.
Birkac örnek:


Haydar'in evladini kim can u dilden medheder
Kalbi doldu nur ile kim mevc-i deryalar gibi
Ey Nesimi bir gonulde hubb-i Haydar olmasa
Anda canlar calinur guya kilisalar gibi

Hak katinda alemin mahbub-i Rahman'dir Ali
Evliyalar serveri hem Sah-i Merdan'dir Ali
Ey Nesimi "Men aref" sirrin bilendir ademi
Ademin hem suretinde harf-i Kuran'dir Ali.
Resim
Kullanıcı avatarı
senim
Aktif Üye
Aktif Üye
Mesajlar: 106
Kayıt: 21 Şub 2008, 02:00

ve dahası

Mesaj gönderen senim »

Seyyid Nesimi'nin hayatı hakkında kesin bilgiler bulunmamakla birlikte doğum tarihinin 1339-1344 yılları arasında olduğu, idamının da 1417 veya 1418 yılında olduğu tahmin edilmektedir. Şiirlerinde Hallac-ı Mansur'u andıran ifadeler kullanmasıyla idarecilerin tepkilerini üzerine çekmiştir.

Nesimi'nin yaşadığı dönemde Azerbaycan'da Fazlullah Naimi'nin (1340-1394) kurucusu olduğu Hurufilik hareketi geniş ölçüde yaygınlaşmıştı. Nesimi Naimi'den öğrendiği Hurufiliği kabul etmiş ve bu tarikat uğrunda mücadele etmiştir. Diğer hurufilere olduğu gibi Nesimi de takip edilmiş ve 1417'de Halep'de derisi yüzülerek öldürülmüştür.




* Ne zaman ki, kahpe felek, cahili ve haddini bilmezi sever oldu; artık şüphesiz, faziletin müşterisi bulunmaz.

Fırsatçı hırsız, bütün gerekli şeyleri götürse yeridir. Çünkü yola koyulan kafilede bir kişi bile uyanık değildir.

Halkın işi çığırından çıktı. Gönül yıkıcılar çoğaldı. Yaralı bir gönülü tamir edecek bir mimarbile bulunmaz.

Var git derde katlan ve eziyetlere karşı sabırlı ol.Çünkü gönlün dileğinin azı da, çoğu da bulunmaz.

İki yüzlülük ve hilekarlık işte aldı yürüdü. Fazileti müşterisiz bıraktı. İlim sahiplerine parlak bir pazar kalmadı.

Ey Nesîmî, sen sırrını bu ayak takımına açma. Çünkü bugün dünyada sırdaş bir insan bile bulunmaz.

* Ey kendinden habersiz, gel Hakk'ı tanı, zira o sendedir. Vücudun şehrine girip seyret. Onun sende olduğunu görürsün.

Zanna kapılıp nerdedir diye şaşkın şaşkın gezersin. Boşuna her yeri gezip durma. Çünkü canın mekanı sendedir.

Ben Hakk'm senden ayrı olduğunu nasıl söyleyebilirim? Çünkü Hakk'm nizamının sende olduğunu gözümle görmüşüm.

İlahî bir bülbül isen başka bir gül bahçesi arama.

Ruhulemîn'in (Cebrail'in) gül bahçesi sendedir, seyre çık.

* Gönül sefa ve dünya zevkine aldanma, kana boyar. Seni bu sevdaya salar, kendi başka hayale dalar.

Ey akıl sahibi, şu beş günde devran sana el verirse, biran yüzüne güler, sonra yüz bin üzüntü verir.

Bunca haceti yığacağına, yürü, bir olgunluk, mükemmeliyet iste. Ecel yeli bir gün esince ona çok zarar verir.

Eğer âşık isen, bunca haceti ne yapacaksın, terket. Aşka düşmüş olan mala sevdalanmaz.

Zülfün yüzüne düştüğünü görmeyen ahali, güneş tutuldu diye yanlış fikre kapıldılar.

Varlığını yığıp yedirmeyen kişinin malı zehir (yılan) olur. Ey saki, sözünde yalan olanın vebali boynunadır.
[img]http://www.muhammedinur.com/resimler/senim.jpg[/img]
Cevapla

“İz Bırakanlar” sayfasına dön