Mehmet Akif Ersoy!...

Kullanıcı avatarı
safa-merve
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 649
Kayıt: 16 Eki 2008, 02:00

Mesaj gönderen safa-merve »

Resim

imandır; o cevher ki ilahí ne búyúktúr.
imansız olan paslı yúrek, sinede
yúktúr.


Mehmed Akif Ersoy
[img]http://www.muhammedinur.com/resimler/safa_merve.jpg[/img]
Kullanıcı avatarı
mehrican
Saygın Üye
Saygın Üye
Mesajlar: 297
Kayıt: 18 Kas 2007, 02:00

VAAZ

Mesaj gönderen mehrican »


MEHMET AKİF ERSOY'UN 89 YIL ÖNCE KASTAMONU NASRULLAH

CAMİİ KÜRSÜSÜNDEN YAPMIŞ OLDUGU VAAZI ...


NASRULLAH KÜRSÜSÜNDEN

Türk Milletine Hitap

Kastamonu 19 Teşrinisani 1336 (1920) Cuma günü

‘Bismillahir- Rahmanir Rahim

Ya eyyuhellezine âmenu lâ tettehizu bîtaneten mîn dinikum la ye’lumekum habalen, veddu ma anîttum, kad bedetil-boğdau min efvahihim vema tuhfi suduruhum ekber, kad beyyenna lekum-ul-âyati in küntüm ta’kilum…”

TERCÜMESİ

(Yaeyyuhellezine âmenu) ey iman etmiş olanlar, ey Müslümanlar, içinizden olmayanlardan, size yabancı kimselerden dost kabul etmeyiniz. Âyeti celiledeki (bitane) içli dışlı görüşülen, kendisine her türlü sırlar emanet edilen samimî dost, yarıcan, arkadaş, sırdaş mânâlarınadır. Öyle bitane ki (la ye’lunekum habalen) sizlere karşı zarar ziyan vermekten, aranıza fitneler, fesadlar sokmaktan hiç bir vakit geri durmazlar. Ellerinden gelen fenalıkların hiç birini sizden esirgemezler. (veddu ma anittum) sizin sıkıntılara, musibetlere, felâketlere uğramanızı isterler. (Kad ‘ bedetil-bağdau min efvahilim) görmüyor musunuz, hakkınızda besledikleri düşmanlık ağızlarından taşıp dökülüyor. (ve ma tuhfi sudurahum ekber) bununla beraber yüreklerinde, sinelerinde gizlemekte oldukları kinler, garezler, husûmetler, o bir türlü zabtedemeyip de ağızlarından kaçırmakta oldukları düşmanlıktan çok büyüktür, çok şiddetlidir. (Kad beyyenna lekum ul âyeti in küntum ta’kilun) bizler size her biri aynî hikmet, mahzi ibret olan ayetlerimizi böyle açık bir surette bildirdik. Eğer sizler akı karadan, iyiyi kötüden seçer, hayrını, şerrini düşünür aklı başında adamlarsanız bu hikmetlerin, bu ibretlerin gereğince hareket ederek hem dünyada, hem ahirette selâmet bulursunuz.


TEFSİR

Ey Müslümanlar, sizin için bu âyeti celileye uymaktan başka selâmet yolu yoktur. Takib edilecek hareket yolu, siyaset kuralı tamamile bu âyeti celilede toplanmıştır. Binaenaleyh ulvî mânâsını bir kere de toplayıp ifade edelim. Cenâbı hak buyuruyor ki:

‘-Ey mü'minler, size ellerinden gelen fenalığı yapmakdan çekinmeyen, bu hususta hiçbir fırsatı kaçırmayan, dininize yabancı kimseleri kendinize sırdaş, dost, arkadaş kabul etmeyiniz. Bunların sureti hakdan görünerek size güleryüz göstermelerine, hayırınızı ister gibi tavırlar takınmalarına asla kapılmayınız. Onların gece gündüz isteyip durdukları sizin felaketinizden, yıkılmanızdan, esaretinizden başka bir şey değildir. Baksanıza, size karşı kalplerinde besledikleri, düşmanlık o kadar dehşetli ki bir türlü zabtedemiyorlar da ağızlarından kaçırıyorlar. Hâlbuki yüreklerinde kök salmış olan husûmet, ağızlarından taşan ile kıyaslamak mümkün değildir, ondan çok fazladır, çok şiddetlidir. İşte bütün hakikatleri, âyeti celilemizle sizlere açıktan, açığa tebliğ ediyoruz, bildiriyoruz. Eğer aklı başında insanlarsanız, eğer dünyada ve ahirette zelil olmak, hüsranda kalmak istemezseniz bizim âyeti celilemizin gereğince hareket ederek kurtulursunuz.’

Bu âyeti celile Âli İmran Sûresindedir. Tevbe Suresi’nde de; ‘Ey Müslümanlar, Cenâb-ı Hak içinizden hak yolunda mücahedede bulunanları, Allah ile onun resuli muhtereminden, bir de mü'minlerden kendisine dost edinmeyenleri görmedikçe sizler öyle başı boş bırakılacak mısınız, zannediyorsunuz?’ Bu iki âyeti celileden başka diğer âyeti kerime daha vardır ki hep aynı ruhtadır.

Ey cemaati müslimin! İnsan için kendi aleyhine bile çıksa hakkı hakikati söylemek lâzımdır. Ben de bir zamanlar Allah’ın kitabını okurken bu gibi âyeti celileye geldikçe; ‘acaba diğer milletlere karşı biraz şiddetli davranılmıyor mu? Yabancılar hakkında daha, merhametli olmak icab etmez mi idi?’ gibi düşüncelere dalardım. Vakıa bu hatıraların sırf şeytanî kuruntulardan başka bir şey olmadığını bilirdim. Lâkin velev şeytanî olsun, o düşünceleri içimden söküp atıncaya kadar nefsimle hayli mücadelelere mecbur kalırdım. Acaba bu vesvesenin kaynağı neydi? Burasını araştıracak olursak işi biraz tabii görürüz. Öyle ya, gözümüzü açtık ‘Avrupa medeniyeti, Avrupa irfanı, Avrupa adaleti, Avrupa efkâr-ı umumiyesi’ nakaratından başka bir şey işitmedik. Kiminin adaleti, kiminin hamiyeti, kiminin dehası, kiminin ilerlemesi kulaklarımızı doldurdu. Lisan bilenlerimiz doğrudan doğruya bu heriflerin eserlerini, bilmeyenlerimiz tercümelerini okuduk. Edebiyatları, hele edebiyatlarının ahlâkî, insanî, sosyal konuları pek hoşumuza, gitti. Yazarların ahlakî kıymetlerini ve insaniyelerini, eserleriyle ölçmeye kalkıştık. İşte bu mukayeseden itibaren aldanmaya, hatadan hataya düşmeye, başladık. Bu adamların sözleriyle özleri arasında asla münasebet, benzerlik olamıyacağını bir türlü düşünemedik. İşte okuyup yazanlarımızın çoğuna sonradan gelip yapışan bu hata bir zamanlar bana da musallat oldu. Bereket versin ki yaşım ilerledi, tecrübem arttı; hususile Avrupayı, Asyayı, Afrikayı dolaşarak ‘Avrupalı’ dediğimiz milletlerin esaret altına, tahakküm altına aldıkları biçare insanlara karşı reva gördükleri zulmü, gadri, hakareti gözümle görünce artık aklımı başıma aldım. Demin söylediğim şeytanî kuruntulara kapılmış olduğumdan dolayı Cenâbı Hakka tevbeler ettim.

[img]http://www.muhammedinur.com/resimler/cicekler/mihrican_1.jpg[/img]
Kullanıcı avatarı
Mecnun
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 681
Kayıt: 23 Ara 2007, 02:00

Re: Mehmet Akif Ersoy!...

Mesaj gönderen Mecnun »

Tebrik

Velinimetim Emir Abbas Halim Paşa'ya

Gökten ay parçası halinde, rahmet güneşi,
İndi afaka bu akşam, bu mübarek akşam.
Ebedi kandili yandıkça, Hüda'dan dilerim
Parlasın dursun o iman senin alnında, Paşam.




Mehmet Akif Ersoy
[img]http://www.muhammedinur.com/resimler/imza4.gif[/img]
Cevapla

“İz Bırakanlar” sayfasına dön