2010 Temmuz Haber Arşivi; ÖRÜMCEĞİN ÖRDÜĞÜ

Cevapla
Kullanıcı avatarı
sev-guzel
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 609
Kayıt: 15 Mar 2008, 02:00

2010 Temmuz Haber Arşivi; ÖRÜMCEĞİN ÖRDÜĞÜ

Mesaj gönderen sev-guzel »

ÖRÜMCEĞİN ÖRDÜĞÜ
Tarih: 19.07.2010 Saat: 02:25 Gönderen: kulihvani


Resim


ÖRÜMCEĞİN ÖRDÜĞÜ
İNSAN AKLIN GÖRDÜĞÜ...


مَثَلُ الَّذِينَ اتَّخَذُوا مِن دُونِ اللَّهِ أَوْلِيَاء كَمَثَلِ الْعَنكَبُوتِ اتَّخَذَتْ بَيْتًا وَإِنَّ أَوْهَنَ الْبُيُوتِ لَبَيْتُ الْعَنكَبُوتِ لَوْ كَانُوا يَعْلَمُونَ
Resim---Meselullezînettehazû min dûnillâhi evliyâe ke meselil ankebût (ankebûti), ittehazet beytâ (beyten) ve inne evhenel buyûti le beytul ankebût (ankebûti), lev kânû ya’lemûn (ya’lemûne): Allahdan başka veliylere tutunanların meseli örümcek meseli gibidir: bir ev edinmiştir fakat evlerin en çürüğü de şübhesiz örümcek evidir, eğer bilselerdi.” Ankebut (29/41)

Kücüklüğümüzde çocuklar arasında yaygın olan dilden dile geçen bazı sözler vardı, hep bunlarla örülü idi etrafimiz, bir arkadaşımız gitse bir örümceğe eziyet etse hemen uyarırdık:
“Sakın öldürme bak örümcek Peygamber Efendimiz Sevr Mağarası’nda iken kapısına ağ germiş onu korumuştur!”
Bunun hatırına hürmet gösterirdik örümceklere.
Ne zaman ki bir karınca görsek öldürmemek için dikkat eder ve yine aynı şekilde Süleyman a.s ile karınca bahsini yahut hadislerden topluma sirayet etmiş dayanağı dine giden ve hürmet edilmesi gerekenleri birbirimize hatırlatırdık.
Öyle ki bir ekmek görsek mesela yerden kaldırır öper bir kenara koyardık.

Gün geldi yaşımız ilerledi ve hayatın bilmediğimiz yönleri ile karşılaştık ve karşılaşmaktayız sürekli, madem ki hayatın tekamül sürecinden geçmekteyiz o halde bu örümcek vakasına ve diğer çocukken öğrendiğimiz şeylerede hep yeni bir gözle bakmak ve bunların mânâlarını tefekkür etmek durumundayız.
Şimdi tekrar bakıyoruz o öptüğümüz ekmeğe, ve buğday tohumunun topraktan çıkıp da ekmek oluşuna kadar yaşadığı seyr ü süluk çilesinde bu âlemdeki İNSAN’ın seyr çilesini görüyoruz, ve artık BİZler için farklı bir AN-lam taşıyor o yaptığımız hareket.
Bu hadiseyi hatırlamak için bir Allah Dostu olan Hz.Rumî (k.s)’nin oğlu Sultan Veled (k.s)’in Maarif’ine gidiyoruz ve önce bu hadisenin kısaca bir bahsini ondan dinliyoruz:
“Müminler, sebepleri bahane ve bir örtü olarak bilirler. Saadet ve şekaveti, Tanrı'dan görürler. Peygamberlerin kâfirlerden kaçmaları da işte bu yüzdendir.
Bilindiği gibi Muhammed ve Ebubekir kâfirlerden kaçıp bir mağaraya saklanmışlardı. Tanrı örümcekleri o hale getirdi ki örümcek mağaranın kapısına ağlar ördüler. Kâfirler, onları almak için mağaranın kapısına gelince örümcek ağlarını gördüler ve "Eğer buraya girmiş olsalardı, kapıda bu ağlar bulunmazdı. Onlar içeri girerken harap olurdu. Belki örümcekler mağaranın kapısına bu ağları öreli birçok seneler olmuştur, burada kimin ne işi var?" dediler ve geri döndüler. Tanrı onlara: "Kâfirden kaçmayınız" emrini vermeğe, aynı zamanda onlara zarar gelmemesi için kılıca da emretmeye muktedirdi. Tanrı kılıca emrettiği için İsmail'in babası elmas gibi olan kılıcı İsmail'in boğazına kuvvetle sürdüğü halde kılıç işlemez ve kesmez oldu.

İnsan aklı bir örümcek gibi kendi Gönül Mağarasının ağzına kendi göz bebeğinin önüne benlik ağını örer ve sonra burda aradığımız yok der geri döner.
Halbuki mağaranın ağzında bir şey yok, akıl gözünün önüne gerilmekte o ağ da kişi kendisi bunu mağaranın ağzında zann etmekte.
Örümceğin evinin dayanıksız olması gibi Zannların çoğuda böyle çürüktür.
İpincecik bir örtünün ardını görenler ALLAH c.c’nun RESULU (sav)’nu ve yanında ALLAH Dostlarını bulacaktır.
Diğerleride ömürleri boyunca kendi özlerine bir türlü bakmayı akıl edemeyip Gönül Mağaralarının ağzından elleri boş döneceklerdir...
Allah c.c ve O’nun Resulu (SAV)’e ve O’nun evliyalarına savaş acanlar işte böyle kendi gözlerinin önüne çekilen zayıf bir örümcek ağı gibi olan ve nakilsiz akıllarının ördükleri ZANN ağları ile kendi aynlarına perde gereçekler ve özlerine ulaşmalarına onlar için bu bir AĞlel olacaktır.
Halbuki akıllarını nakilleselerdi, bu ağların ne zayıf olduğunu göreceklerdi.
Kendi kendini tuzağa düşürmek için ağ ören bir örümcek gördünüzmü siz?
Görmediyseniz, Allah c.c ve O’nun Resulu SAV’e ve Evliyalarına savaş açanlara bakın görürsünüz!...

Resim

Ìnce bir tül ördüm akıl gÖZüme
HABiBi gÌZLEnmis gönül sevrime
Allahümme SALLi ve SELLime
Örümceğin ÌPliğin SÖK-ER ağlarım


وَاِنْ تُطِعْ اَكْثَرَ مَنْ فِى الْاَرْضِ يُضِلُّوكَ عَنْ سَبٖيلِ اللّٰهِ اِنْ يَتَّبِعُونَ اِلَّا الظَّنَّ وَاِنْ هُمْ اِلَّا يَخْرُصُونَ

Resim---Ve in tuti'eksera men fil erdi yudilluke an sebilillah, iy yettebiune illez zanne ve in hum illa yahrusûn: Yerdekilerin ekserisine uyarsan seni Allah yolundan saptırırlar, onlar sırf zann ardında gider ve sade atarlar.” (En’am 6/116)

وَمَا يَتَّبِعُ اَكْثَرُهُمْ اِلَّا ظَنًّا اِنَّ الظَّنَّ لَا يُغْنٖى مِنَ الْحَقِّ شَيْپًا اِنَّ اللّٰهَ عَلٖيمٌ بِمَا يَفْعَلُونَ

Resim---Ve ma yettebiu ekseruhum illa zanna, innez zanne la yuğni minel hakki şey'a, innellahe alimum bima yef'alûn: Maamafih ekserisi sırf bir zan ardında gider fakat zan, hakdan hiç bir şey ifade etmez, her halde Allah, onların ne yaptıklarını bilib duruyor.” (Yunus (10/36)

اَلَا اِنَّ لِلّٰهِ مَنْ فِى السَّمٰوَاتِ وَمَنْ فِى الْاَرْضِ وَمَا يَتَّبِعُ الَّذٖينَ يَدْعُونَ مِنْ دُونِ اللّٰهِ شُرَكَاءَ اِنْ يَتَّبِعُونَ اِلَّا الظَّنَّ وَاِنْ هُمْ اِلَّا يَخْرُصُونَ

Resim--- ''E la inne lillahi men fis semavati ve men fil ard, ve ma yettebiullezine yed'une min dunillahi şuraka', iy yettebiune illez zanne ve in hum illa yahrusûn.: Uyan: Göklerde kim var, Yerde kim varsa hep Allahındır, Allahdan başkasına tapanlar dahi, şeriklerin tebaası olmazlar, ancak zanne teba'ıyyet ederler ve ancak kendi mızraklarıyle ölçer yalan söylerler.” (Yunus (10/66)

وَمَا لَهُمْ بِهٖ مِنْ عِلْمٍ اِنْ يَتَّبِعُونَ اِلَّا الظَّنَّ وَاِنَّ الظَّنَّ لَا يُغْنٖى مِنَ الْحَقِّ شَيْپًا

Resim---Ve ma lehum bihi mim ilm, iy yettebiune illez zanne ve innez zanne la yuğni minel hakki şey'a: Maamafih ona dair bir bilgileri olduğundan değil sırf zanne tabi' oluyorlar, halbuki zann haktan hiçbir şey'i muğnî olmaz.” Necm (53/2)

Bildigimiz örümcek ise yaşam içerisinde ne kadar harikülâde bir miSALL ve mücizevî bir hadiseye örnek olmuş, ve ağını ise çelikten daha güçlü ve esnek olarak ören bir yaratıktır.
Öyle güzellikleri vardır ki, Allah’a olan tevekkülü de takdire şayandır.
Bir ağ kurar, elinden geleni yapmıştır o artık, ve oturup Allah c.c’dan rızkını bekler.
Düşün ki kuytu bir köşeye bir ağ yapacaksın, üstelik açık hava ortasında rüzgardan, tozdan, su dan bile etkilenecek bir ağ, bir ay oturup bekleyeceksin ki bir sinek düşecek içine.
Sağından solundan kopacak, habirem onaracaksın.
Sabr’a ve Tevekküle bak!…
Allah’tan umudunu hiç kesmez örümcek.
İsraf etmez, yapışkanlığını kaybetmiş ağlarını onarır (El-Cebbar ismine yönelik) yahut bu eskimiş ağlarını yer.
Dünyaya fazla ehemmiyet vermediğinden, evini dahi arza incecik bir ipek ile bağlar ve arza sahiplik iddiasında bulunmaz.
Tüm vücudu ile bile yere dokunmaz daima parmak uçları üzerinde yürür âlemde…
Ağlarının üzerinde yapışkanımsı bir sıvı bulunur, bu sıvı kuvvetli bir yapıştırıcı olduğundan ağlarını örerken kendi ağına yapışmamak için parmak uçları üzerinde dikkatle yürür…
Gelgelelim kendisinin bile sahiplenmediği bu ağa uçanlar ve kaçanlar, bin göze sahip olan sinekler bile gelip yapısı verirler…
Dikkat edin sinekteki binlerce göze dikkat çekeriz, bu âlemde binlerce din ve tasavvuf kitapları okuyup bin göz edinen, Resulullah SAV’ın önüne geçmeye kalkan ama edeb yoksunu nakilsiz hareket eden, edebsiz ilim sahibi olmaya çalışan filozof beyinlerin er geç düşecekleri kıyas bat-AĞIndan bahsediyorum…
Bin gözle göremeyen körlerin çakılacağı benlik dAĞIndan bahsediyorum…
İçerdeki bir göz kapalı olursa dışarda bin tane göze sahip olsanız ne fayda.
Gerçi binden biri görenler de vardır ya o da başka bir mesele.

Bahçeye çıkıyoruz, küçük kızımla yürüyoruz:
“Bak kızım su siyah böğürtlen çalılıklarına bak, böğürtlenleri koparırken dikkat et örümcek ağlarına, böğürtlenlerin dallarının arasında börğütlenleri örter şekilde örümcek ağları gerilmiş, ve meyve sinekleri böğürtlenlere konmak istediklerinde kimi meyveye odaklaşıp ağı görmüyorlar ve bunlara yapışıyorlar, ve örümcek onları zehriyle önce uyuşturuyor ve sonra paketleyip kaçamaz hale getiriyor ve stokluyorlar.
Demek ki her sahip olmaya çalıştığımız ve nefsimize çekici gelen, ve şehvetle ardına düştüğümüz şeyin önünde görmediğimiz bir ağa düşmek ve o ağda esir olmakta var bu âlemde.
Öyle olaylar olur ki hemde insan adeta uyuşur başka şey göremez olur, kendisini içinden çıkamayacağı olaylarla örülü bir ağın içinde kilitlenmiş bir vaziyette bulur adeta.
Öyleyse elimizi attığımız yere hep dikkat etmeliyiz canım. ALLAH’ın çizdiği hududların dışındaki şeylerin önündeki ağları görmeliyiz, sinek değil arı da olsak yapışırız Allah korusun, nerede hürmet edilmesi gereken bir hudud var orada bir avcı ve bir tuzak beklemekte...”

Örümceklere geri dönüyoruz, Örümcek dokuma sanatının uzmanıdır ayrıca, 7 çift örme organına sahiptir bunlardan çıkan ağlarla örer ağını, adeta kilim dokuyan bir kadın gibidir.
Doğaya bakıyoruz, Orb örümceği denilen bir örümcek türünü inceliyoruz, niye Orb demişlerki buna diye merak ediyoruz, atomun yörüngeleri için kullanılan bir isim olarak fizikte ve kimyada gördüğümüz orbitaller geliyor aklımıza.
Ağını spiral biçimde bir nokta etrafinda dönerek ördüğü için bu adı veriyorlar bu örümceğe, bu örümceğin ağını örerken dönüşü, insanın Kâbe etrafında çizdiği 7 dönüşlük tavafı anımsatır bize.
Sineğin örümceğin ağına düşmesi durumu çok gariptir, halen bu hususta onlarca şey geçer kalbimden, kaza ve kader geldi mi insanın gözü kör olur söylemlerine namzettir bu hadise.
Sinek rızk ararken örümceğe rızık olur.
Biri arıyor diğeri yapacağını yapmış tevekkülle bekliyor.

Resim

Dr.Münir Derman (k.s) hocamızın bir söylevi ne kadar derin , söyle demekte:

“örümcek; kendi yaptığı ağ içinde esirdir. Kanatlı ve hür olan sinek ağa düşer. Örümceğe rızk olur.
Burada esir hangisidir, örümcek mi, yoksa ağa düşen sinek mi?...”


Akıl örümceğim tefekkür ağlarını kurup tevekkülle beklemekte, ağlar genişledikce genişliyor, belki nakilden bir ilim rızkı düşer Rabbimizden diye.
Böyle mi yoksa akıl mı sinek?...
Kalbin merkezinde esir gibi görünen Nur-u MiM Noktası ve etrafında uçuşan Akıl Sinekleriyle bunun ne ilişkisi var?
Akıl rızık mı, rızıksa merkez için rızık şehadetmi ki?
Merkezi etrafında dönerek sebbaha eden hür gibi görünen elektronların CEZB ile çekilişlerinin bu konuyla ilgisi olabilirmi?
Merkezden açılan ağamı düşüp rızk oluyor akıl sineği?
Örümceğin sekiz bacağı da ne ki?
Rabbin arşını sekiz melek taşır âyetiyle ne ilişkisi var, arş nedir, Rahman nasıl bir Arşa istiva ediyor, istiva nedir?

وَالْمَلَكُ عَلٰى اَرْجَائِهَا وَيَحْمِلُ عَرْشَ رَبِّكَ فَوْقَهُمْ يَوْمَئِذٍ ثَمَانِيَةٌ

Resim---Velmeleku 'ala ercaiha, ve yahmilu 'arşe rabbike fevkahum yevmeizin semaniyeh:öyle ki melekler, kenarları üzerindedir ve üstlerinde o gün rabbının Arşını sekiz hâmil olur.” (Hakka (69/17)

“Bismillahirrahmânirrahîm” Besmele-i Şerifinde BİLE-likteki ismi ALLAH ile Er- Rahmân ve Er-Rahîm Sıfatlarıyla âlemleri âdeta Hayy Tezgahı olan Rahîm Sıfatından terkib terkib dokuyan Rabbimiz bize ne anlatmak istiyor?
Yasak meyveye bir sinek gibi şehvetle meyleden Âdem (a.s) ŞECERE ağına düşüpte ŞEHADET çıkmamış mıydı ortaya?
4 unsurla âlemi ören Akıl Örümceğimizin bu âlemden rızkı nedir?
Beynin emirleri organlara taşıdığı sinir ağlarına ne demeli?

Vücudda açılan bir yarayı onarmak için kan pıhtılasmasi islemi sırasında plasma içerisinde proteinden oluşan örumcek ağ gibi fiber ağlar salınır, yara bölgesinde bu yapışkan ağlarlar yara açıklığına yapışır ve kandaki al yuvarlar bu ağlara yapışır bu sayede bir koruyucu örtü oluşur.
Bu es Settar esmasının yara kabuğu olarak ve pıhtılaşma sistemiyle bu kısmı örtmesi olarak tecelli eder, çünkü birazdan o yara bölgesinde el-Hayy Esmasi ile yeni hücreler tesekkül edecek ve hücrelerle âdeta bu kısımdaki organın dokuları örülerek yenilenecektir.
Kandaki pihtilasmada görev alan fibrinojen aglarının örümcek ağlarından 6 kat daha esnek olduğunu biliyor muydunuz?

Ya parmak diblerinden örülerek çıkan tırnaklarımız.
O da ayrı bir harika.
İnsan DNA spiral ağını sürekli dokuyarak onaran Polimeraz ismi verilen bir enzimin vücudunuzda örümcek gibi kopyalayarak DNA ağı dokuduğundan haberiniz var mi?
Ya Mendelyev Cetvelindeki bütün elementlerin aralarındaki bağlar.

Çok şey geçmekte gönlümüzden birlikte tefekkür edelim istedim inşaallah.

Es-Selam ve Dua ile
GaribAN
Resim
Cevapla

“TEMMUZ” sayfasına dön