RÜYÂLARIMIZ

İbret almasını bilenler için
Kullanıcı avatarı
Mecnun
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 681
Kayıt: 23 Ara 2007, 02:00

Re: RÜYÂLARIMIZ

Mesaj gönderen Mecnun »

Resim

ZEVK 1778

Akla KARA ÇİLEsidir Resim KİRMANımda EĞİRdiğiM!
DOST DEĞirmeni BEN i ÜĞÜTTü! Resim CAN Tatlıdır Resim BAĞırdığıM!
EĞElenmiş ALTIN TOZu.. Resim Her ZeRRem ALLAH Armalı..
vALLAHi VUSLAT VÂHÂsı Resim ÇİLE ÇÖLÜNe ÇAĞırdığıM!..


05.09.2001 19:37
lârâ shll.. antly..frtına…


Akla KARA ÇİLEsi:
Nemruduma ateş etme İbrahim (aleyhi's-selâm)’imi Vurursun!..
ZIDların ZEVKi TEVHİDdir..”

Kul ihvÂNi

Akla KARA, AYNı şeyin ikiyüzü.. iyi-kötü, inkâr-ikrar…

KİRMAN: ağaçtan yapılan geçmeli tek oklu yünü ip yapan Yörük âleti.
EĞİRmek: yünü ip yapmak.
ÜĞÜTmek: Değirmende buğdayı un etmek.
VÂHÂ: kurak çölde su başı.. Kevser Kuyusu başı..


EĞElenmiş ALTIN TOZu.. Her ZeRRem “ALLAH” Armalı..:

Resim

Bu gece gördüğüm bir rüyâ ZEVKidir bu zevk..

Önce yıllar öncesi olan olayın Rüyasıydı..

İlkokul üçüncü sınıfta okuduğum yıldı.
Ekinler biçilirken kışlık stok unumuz bitti.
Babam birkaç kile arpa buldu.
Çuvala doldurup eşeğe seklemi yükledi ve bana :
"Al götür bunu Sınasa köyündeki su değirmeninde öğüt getir!" diyerek yola çıkardı.
Sınasa, Hasan Dağı dibinde 10 km. ilerde bir köydü.
Dönüşte karanlığa kalıp da korkmamak için hayvanı hızlıca sürerek değirmeni buldum.
Değirmenci babamın ahbabı idi.
Bana yemek yedirip unumu öğüttü ve içinden hakkını aldı.
Değirmen binası kara taşlardan yapılmış sıvasız ve içi loş ışıklı idi. Duvarlarda uzun kazıklarda âlet edevât asılıydı.
Bahçelerin içinde sık kavak ağaçlarının arasında ve ürperti verici idi.
Değirmeni ilk kez yakından incelemiştim ve hiç unutmadım…

Yıllar sonra dün gece çalışırken, Kur'ân-ı Kerîm'in vahdetle anlamı hususunda ilticâ edince bağrım geçti, uyku hâli bir rüyâ başladı ve o eski değirmenin kapısından girdim.
Değirmen kendi başına dönüyor ve kimse yoktu.
Korkarak ürperdim ama çıkmadım.
Duvarları incelerken birden Mescid-i Haramın duvarlarındaki gibi lâfzullahı "ALLAH" ism-i celâlî, altın armalar hâlinde yer yer belirdi.
Hayretle etrafa baktıkça çoğaldı.
Küçüldü ve her yer "ALLAH" ismi celâlî ile doldu.
Ve içerisi altın rengi ışığa boğuldu.
Buğday teknesi, değirmen taşı v.s. her şeyin üzerinde binlerce ALLAH celle celâluhu arması...
"Acaba teknenin içinde ne var? öğütülen nedir?" diye kenarına sağ ayağımı basarak çıktım ki yüksek buğday teknesinin içine bakmak için...
İşte o anda dönen taş önce sağ ayağımı kaptı, sonra da sol ayağımı...
Demir törpüler gibi kıtır kıtır öğütmeye başladı...
Hiçbir acı duymuyordum ve yavaş yavaş dizlerime doğru çekerek öğütüyordu.
Ellerimin üzerinde sırt üstü yerde beklerken öğütülen unun döküldüğü unluğa bakınca un yerine eğelenmiş altın tozları dökülüyordu ve her zerre dahi "ALLAH"celle celâluhu armalı idi...
Tekrar etrafa baktım ki ellerim, vücudum ve her şeyde ALLAH celle celâluhu ismi Arabça kufî yazı ile yazılı idi ve ışık saçıyordu...
Kan-ter içinde uyandım ve sonsuz hamdettim Rabbü'l-âlemin'e...


Azîz Efendimiz Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem'in bizim de adımıza :
"RABBim bana eşyânın hakikatini öğret!" duasını İlim, İrade, İdrâk ve İştirak bazında anlama şefâatı için Resûl-û Ekrem Efendime samimî ve sonsuz salavâtlarımı arzettim.
RABB'ımıza şükrettim ki eşyânın hakikâti aslı itibariyle Haktır...


Resim

ResimEs-selâmu aleykum ve rahmetullâhi ve berekâtuhu.

Eûzubillâhi's-semî'u'l-alîmu mine'ş-şeytânirracîm.
Bi'smi'llâhi'r-rahmâni'r-rahîm
Allahümme salli ve sellim ve bârik alâ seyyidinâ Muhammedin
Abdike ve
Nebîyyike ve
Rasülûke ve
Nebîyyi'l- Ümmiyi ve alâ âlihi, ve's- sahbihi ve ehl-i beytihi.


Dâimen ebeden İn şâe ALLAH.
Subhâneke Allâhumme ve bihamdike eşhedu en Lâ ilâhe illâ ente vahdeke la şerîke leke estağfiruke ve etûbu ileyke.


El hamdu lillâhi rabbi'l-âlemîn

Kul ihvÂNi






Sevgili Kulihvâni hocam çok etkilendim, izninizle okumayan kardeşlerimiz olmuştur düşüncesiyle tekrar paylaşıyorum.
[img]http://www.muhammedinur.com/resimler/imza4.gif[/img]
Kullanıcı avatarı
der-ya
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 853
Kayıt: 29 Eki 2011, 07:01

Re: RÜYÂLARIMIZ

Mesaj gönderen der-ya »

Resim


Güzel kardeşimİZ mecnun,
ne GÜZEL ''BİR DE-eğirmen DE ÖĞÜT''ülmüşSİN-İz..,
HAY'ırlı OLSUNN...
Eğer göğün yedi kat üstüne çıkmaksa niyetin, Aşktan güzel merdiven bulamazsın.
Eğer aşkı bulmaksa niyetin, Aramadan duramazsın. -
Yunus Emre.k.s
Kullanıcı avatarı
aNKa
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 2797
Kayıt: 02 Eyl 2007, 02:00

Re: RÜYÂLARIMIZ

Mesaj gönderen aNKa »

DERYA Resim damla
(Türev veya Tümdengelim)

damla Resim DERYA
(İntegral veya Tümevarım)
Resim
Kullanıcı avatarı
aNKa
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 2797
Kayıt: 02 Eyl 2007, 02:00

Re: RÜYÂLARIMIZ

Mesaj gönderen aNKa »

Bir banka reklamı vardı, geçen gün hem güldürdü hemde düşündürdü..
İki kişi konuşuyor;


A: Seni BİRi sordu!
B: BİRi beni mi sordu?
A: Evet BİRi seni sordu?
B: BİRi Kim?
A: BİRİKİM!
B: BİRi Kim abi?
A: BİRİKİM abi!

:)

.
B
BİR
BİRi
BİRi Kim
BİRİKİM
BİRi Kim
BİRi
BİR
B
.

:roll:
Resim
Kullanıcı avatarı
tamersah tarik
Moderatör
Moderatör
Mesajlar: 778
Kayıt: 19 Eyl 2008, 02:00

Re: RÜYÂLARIMIZ

Mesaj gönderen tamersah tarik »

Konuşkan değilim, içine kapanık halimle, gözlemleyerek, dinleyerek, ders alarak bir yaşam tarzı daha kolayıma gidiyor.
Anlatmak, anlamaktan zor gibi...
Anlamak, anlatmaktan zor gibi...
Kısır döngü...
Halden hale değişir...
Hayrolsun inşaAllah
Rüyamda;
Arabamla gidiyorum
Başka bir araba geliyor önümde duruyor
Korna çalıyorum
Adam gülerek geri geri geliyor ve arabama çarpıyor
Çok kızıyorum
Bir hınçla arabadan iniyorum
O da iniyor, karşımda duruyor
Vurmak istiyorum, yapamıyorum...gülüyor
"Yapamazsın!" diyor "çok merhametlisin!."
"Evet!" diyorum
"Bunu bildiğin için yaptın di mi?" diyorum
Gülüyor...
"Herşey Allah'ın nuru sana vuramam!.." diyorum.
Biniyor gidiyor arabasına...

Bir varmış... bir yokmuş...
Resim
Kullanıcı avatarı
gullale
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 1362
Kayıt: 16 Oca 2008, 02:00

Re: RÜYÂLARIMIZ

Mesaj gönderen gullale »

ResimHayrola in şâe ALLAH gönlü güzel kardeşim. MuhaMMedî yOLda İÇimiz ile yürüyebilmekteyiz hep. DIŞımız, hassas nârin ince fikirli insanlar olduğumuzdan duygularımızı zedelediği ve yüreğimizi ezdiği için CANımızı acıtmakta. Ancak ömrü hayatımda gördüğüm o ki bu yOLda da ancak İÇ ile yürünmekte. Bu merhâmet bu nezâket bu naif duruş yakınlığımıza vesîle olmakta, olabildiğimizce...

Buna benzer bir ruya görmüştüm...


Ruyamda babamla oturuyoruz.
Baba biliyor musun ben garibim(karîb) diyorum.
Babam ilgilenmemiş duymamış gibi tepki vermiyor ama bende bilakis bunu duymuş olmasını istiyorum...
Zira bahsettiğimiz merhâmet duygusu nedeniyle gerçek hayatta söylemek istediklerimi söyleyemiyor, onu incitmek kırmak istemiyorum... O ise büyük ihtimal kendi ulvî(?) eğitim felsefesi doğrultusunda kendi doğruları dışında hayat hakkı tanımamaya kararlı... Bunun yansıması olsa gerek ki ruya bu şekilde devam ediyor;
Tekrar söylüyorum ,

Baba biliyor musun ben garibim...
Yine ses yok,
Neden garibim biliyor musun?
Siz bana böyle davrandıkca ben ALLAHa daha çok yaklaşıyorum ondan garibim ...

diyordum...

RABBime niyâzım o ki, evet böyle İÇli OLalım ama böyleyiz diye de bizi ezmek-üzmek hevesinde olmayan insanlar olsa etrafımızda...
Üstüne basmaktan, zarar vermekten haz almayacak insanlar... Ama illa Mânevî zenginliğimiz derinliğimiz bu şekilde olgunlaşacak kıvam bulacaksa başüstüne der her zaman her AN, AN be AN yaptığımız gibi sığınır, yardım dileriz SULTANımızdan...

Bence Kurân-ı Kerîm'de âyet-i kerîmelerde geçen
"zâlim" kelimesi ve "kâfir" kelimesi de buna benzer tavırlara atıf yapmakta. Zîra HAKKın varlığı apâşikâr olmasına rağmen yokmuş gibi inkâr etmek, davranmak ve konuşmak HAKKa yapılan zulum değil midir? Ki bizle bile üzülen yaralanan RABBimiz!...

Resim
Resim
Cevapla

“►İbretlikler◄” sayfasına dön