KURANI KERİMde İBLİS VE ŞEYTAN

Cevapla
Kullanıcı avatarı
nur-ye
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 9089
Kayıt: 08 Eyl 2007, 02:00

KURANI KERİMde İBLİS VE ŞEYTAN

Mesaj gönderen nur-ye »

Resim
----KURÂN-ı KERÎM'in RESMİ sıralamasına göre---

İBLİS- ŞEYTAN
.


İblis(a): Hakka bâtılı, hayra şerri giydirici hilekâr ve merhametsiz şeytanların atası.
"İblis: El iblâs: Şaşkınlık ve sapıklık içinde ümid kesme.
El İblis: Ümidsizliğin ta kendisi, vesveseci ve şüphe vericidir. Vesvesesini, dıştan sokuşturmaya, içten üfürmeye izinlidir."
(İblis)"İşlerini ise bedensiz oluşundan dolayı insandan dostlarına işletir!..."

''Hayrın lideri Muhammed A.Sdır, Şerrin lideri İblistir!..''

Kul İhvanî
Tasavvuf-Akıl

İBLis: AKLın son, ŞEY-t-AN-ın ilk EL-Bi-SES-i…

***''Nemrutlar İbrahimî'leşsin!
Firavunlar Musavî'laşsın!
Ebu Cehiller Muhammedî'leşsin!
Şeytanlar Müslümanlaşsın!
İnkârlar İkrârlaşsın!
"Lâ ilahe!"ler "İllâ ALLAH!" ile buluşsun!.. ''

Kul İhvani





Resim

''Allahümme salli ve sellim ve bârik alâ seyyidinâ Muhammedîn abdike (Muhammedîyyeti) ve nebîyyike (Mahmudîyyeti) ve Resûlike (Ahmedîyyeti) ve Nebîyyû’l-ümmîyyi (Habibîyyeti) ve alâ âlihi ve’s-sahbihi ve Ehl-i Beytihi...''
Resim

ALLAHu Zü'l-Celâl'imizin İZni ve İNAYETi ile RABB'ül Âleminimiz SÖZünü, RESÛLALLAH SALLallahu aleyhi ve sellem Efendimizin SESinden buyuruyor:"Euzu billâhi’s-semî'il-alîmi mine’ş-şeytani’r-racîmi min hemzihi ve nefhihi ve nefsih.:Kovulmuş şeytanın dürtmesinden, üflemesinden ve kötü nefesinden her şeyi en iyi işiten ve bilen Allah'a sığınırım."



وَاِذْ قُلْنَا لِلْمَلٰئِكَةِ اسْجُدُوا لِاٰدَمَ فَسَجَدُوا اِلَّا اِبْلٖيسَ اَبٰى وَاسْتَكْبَرَ وَكَانَ مِنَ الْكَافِرٖينَ
Resim ---''Ve iz kulna lil melaiketiscudu li ademe fe secedu illa iblis, eba vestekbera ve kane minel kâfirîn.:Hani meleklere, “Âdem için saygı ile eğilin” demiştik de İblis hariç bütün melekler hemen saygı ile eğilmişler, İblis (bundan) kaçınmış, büyüklük taslamış ve kâfirlerden olmuştu.''
(BAKARA suresi 34. ayet) (Resmi:2/İniş:92/Alfabetik:11)


فَاَزَلَّهُمَا الشَّيْطَانُ عَنْهَا فَاَخْرَجَهُمَا مِمَّا كَانَا فٖيهِ وَقُلْنَا اهْبِطُوا بَعْضُكُمْ لِبَعْضٍ عَدُوٌّ وَلَكُمْ فِى الْاَرْضِ مُسْتَقَرٌّ وَمَتَاعٌ اِلٰى حٖينٍ
Resim ---Fe ezellehumeş şeytanu anha fe ahracehuma mimma kana fih, ve kulnehbitu ba'dukum li ba'din aduvv, ve lekum fil erdi mustekarruv ve metaun ila hîn.:Derken, şeytan ayaklarını oradan kaydırdı. Onları içinde bulundukları konumdan çıkardı. Bunun üzerine biz de, “Birbirinize düşman olarak inin. Sizin için yeryüzünde belli bir süre barınak ve yararlanma vardır” dedik.''
(BAKARA suresi 36. ayet) (Resmi:2/İniş:92/Alfabetik:11)


وَاتَّبَعُوا مَا تَتْلُوا الشَّيَاطٖينُ عَلٰى مُلْكِ سُلَيْمٰنَ وَمَا كَفَرَ سُلَيْمٰنُ وَلٰـكِنَّ الشَّيَاطٖينَ كَفَرُوا يُعَلِّمُونَ النَّاسَ السِّحْرَ وَمَا اُنْزِلَ عَلَى الْمَلَكَيْنِ بِبَابِلَ هَارُوتَ وَمَارُوتَ وَمَا يُعَلِّمَانِ مِنْ اَحَدٍ حَتّٰى يَقُولَا اِنَّمَا نَحْنُ فِتْنَةٌ فَلَا تَكْفُرْ فَيَتَعَلَّمُونَ مِنْهُمَا مَا يُفَرِّقُونَ بِهٖ بَيْنَ الْمَرْءِ وَزَوْجِهٖ وَمَا هُمْ بِضَارّٖينَ بِهٖ مِنْ اَحَدٍ اِلَّا بِاِذْنِ اللّٰهِ وَيَتَعَلَّمُونَ مَا يَضُرُّهُمْ وَلَا يَنْفَعُهُمْ وَلَقَدْ عَلِمُوا لَمَنِ اشْتَرٰيهُ مَا لَهُ فِى الْاٰخِرَةِ مِنْ خَلَاقٍ وَلَبِئْسَ مَا شَرَوْا بِهٖ اَنْفُسَهُمْ لَوْ كَانُوا يَعْلَمُونَ
Resim ---Vettebeu ma tetluş şeyatînu ala mulki suleyman, ve ma kefera suleymanu ve lakinneş şeyatîne keferu yuallimunen nases sihr, ve ma unzile alel melekeyni bi babile harute ve marut, ve ma yuallimani min ehadin hatta yekula innema nahnu fitnetun fe la tekfur, fe yeteallemune minhuma ma yuferrikune bihi beynel mer'i ve zevcih, ve ma hum bi darrine bihi min ehadin illa bi iznillah, ve yeteallemune ma yedurruhum ve la yenfeuhum, ve le kad alimu le menişterahu ma lehu fil ahirati min halak, ve le bi'se ma şerav bihi enfusehum, lev kanu ya'lemûn.:"Süleyman’ın hükümranlığı hakkında şeytanların (ve şeytan tıynetli insanların) uydurdukları yalanların ardına düştüler. Oysa Süleyman (büyü yaparak) küfre girmedi. Fakat şeytanlar, insanlara sihri ve (özellikle de) Babil’deki Hârût ve Mârût adlı iki meleğe ilham edilen (sihr)i öğretmek suretiyle küfre girdiler. Hâlbuki o iki melek, “Biz ancak imtihan için gönderilmiş birer meleğiz. (Sihri caiz görüp de) sakın küfre girme” demedikçe, kimseye (sihir) öğretmiyorlardı. Böylece (insanlar) onlardan kişi ile karısını birbirinden ayıracakları sihri öğreniyorlardı. Hâlbuki onlar, Allah’ın izni olmadıkça o sihirle hiç kimseye zarar veremezlerdi. (Onlar böyle yaparak) kendilerine zarar veren, fayda getirmeyen şeyleri öğreniyorlardı. Andolsun, onu satın alanın ahirette bir nasibi olmadığını biliyorlardı. Kendilerini karşılığında sattıkları şey ne kötüdür! Keşke bilselerdi!''
(BAKARA suresi 102. ayet) (Resmi:2/İniş:92/Alfabetik:11)


يَا اَيُّهَا النَّاسُ كُلُوا مِمَّا فِى الْاَرْضِ حَلَالًا طَيِّبًا وَلَا تَتَّبِعُوا خُطُوَاتِ الشَّيْطَانِ اِنَّهُ لَكُمْ عَدُوٌّ مُبٖينٌ
Resim ---Ya eyyuhen nasu kulu mimma fil ardi halalen tayyibev ve la tettebiu hutuvatiş şeytan, innehu lekum aduvvum mubîn.:Ey insanlar! Yeryüzündeki şeylerin helâl ve temiz olanlarından yiyin! Şeytanın izinden yürümeyin. Çünkü o sizin için apaçık bir düşmandır.''
(BAKARA suresi 168. ayet) (Resmi:2/İniş:92/Alfabetik:11)



اِنَّمَا يَاْمُرُكُمْ بِالسُّوءِ وَالْفَحْشَاءِ وَاَنْ تَقُولُوا عَلَى اللّٰهِ مَا لَا تَعْلَمُونَ
Resim ---İnnema ye'murukum bis sui vel fahşai ve en tekulu alellahi ma la ta'lemûn.:O, size ancak kötülüğü, hayâsızlığı ve Allah’a karşı bilmediğiniz şeyleri söylemenizi emreder.''
(BAKARA suresi 169. ayet) (Resmi:2/İniş:92/Alfabetik:11)


يَا اَيُّهَا الَّذٖينَ اٰمَنُوا ادْخُلُوا فِى السِّلْمِ كَافَّةً وَلَا تَتَّبِعُوا خُطُوَاتِ الشَّيْطَانِ اِنَّهُ لَكُمْ عَدُوٌّ مُبٖينٌ
Resim ---Ya eyyuhellezine amenudhulu fis silmi kâffeh, ve la tettebiu hutuvatiş şeytan, innehu lekum aduvvum mubîn.:Ey iman edenler! Hepiniz topluca barış ve güvenliğe (İslâm’a) girin. Şeytanın adımlarını izlemeyin. Çünkü o, size apaçık bir düşmandır.''
(BAKARA suresi 208. ayet) (Resmi:2/İniş:92/Alfabetik:11)


اَلشَّيْطَانُ يَعِدُكُمُ الْفَقْرَ وَيَاْمُرُكُمْ بِالْفَحْشَاءِ وَاللّٰهُ يَعِدُكُمْ مَغْفِرَةً مِنْهُ وَفَضْلًا وَاللّٰهُ وَاسِعٌ عَلٖيمٌ
Resim ---Eşşeytanu yeidukumul fakra ve ye'murukum bil fahşa', vallahu yeidukum mağfiratem minhu ve fadla, vallahu vasiun alîm.:Şeytan sizi fakirlikle korkutur ve size, çirkinliği ve hayâsızlığı emreder. Allah ise size kendi katından mağfiret ve bol nimet va’dediyor. Şüphesiz Allah, lütfu geniş olandır, hakkıyla bilendir.''
(BAKARA suresi 268. ayet) (Resmi:2/İniş:92/Alfabetik:11)


اَلَّذٖينَ يَاْكُلُونَ الرِّبٰوا لَا يَقُومُونَ اِلَّا كَمَا يَقُومُ الَّذٖى يَتَخَبَّطُهُ الشَّيْطَانُ مِنَ الْمَسِّ ذٰلِكَ بِاَنَّهُمْ قَالُوا اِنَّمَاالْبَيْعُ مِثْلُ الرِّبٰوا وَاَحَلَّ اللّٰهُ الْبَيْعَ وَحَرَّمَ الرِّبٰوا فَمَنْ جَاءَهُ مَوْعِظَةٌ مِنْ رَبِّهٖ فَانْتَهٰى فَلَهُ مَا سَلَفَ وَاَمْرُهُ اِلَى اللّٰهِ وَمَنْ عَادَ فَاُولٰئِكَ اَصْحَابُ النَّارِ هُمْ فٖيهَا خَالِدُونَ
Resim ---Ellezine ye'kuluner riba la yekumune illa kema yekumullezi yetehabbetuhuş şeytanu minel mess, zalike bi ennehum kalu innemel bey'u mislur riba, ve ehalellahul bey'a ve harramer riba, fe men caehu mevizatum mir rabbihi fenteha fe lehu ma selef, ve emruhu ilellah, ve men ade fe ulaike ashabun nar, hum fiha halidûn.:Faiz yiyenler, ancak şeytanın çarptığı kimsenin kalktığı gibi kalkarlar. Bu, onların, “Alışveriş de faiz gibidir” demelerinden dolayıdır. Oysa Allah, alışverişi helâl, faizi haram kılmıştır. Bundan böyle kime Rabbinden bir öğüt gelir de (o öğüte uyarak) faizden vazgeçerse, artık önceden aldığı onun olur. Durumu da Allah’a kalmıştır. (Allah, onu affeder.) Kim tekrar (faize) dönerse, işte onlar cehennemliklerdir. Orada ebedî kalacaklardır.''
(BAKARA suresi 275. ayet) (Resmi:2/İniş:92/Alfabetik:11)
Resim
Kullanıcı avatarı
nur-ye
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 9089
Kayıt: 08 Eyl 2007, 02:00

Re: KURANI KERİMde İBLİS VE ŞEYTAN

Mesaj gönderen nur-ye »

Resim

Ah İKİlik Vah İKİlik
KiM idi KiMdeki KiMlik
İKİ Ata Binen Câhil
ŞeytANa Uşak KİŞİlik..


Resim

ZEVK 4031

Bu ÂLeM de en ağır SUÇ, "ALLAH!" diyerek kANdırmak!
Amâ - Sağır - DiLsiz Edip, ŞeytANına İnANdırmak
ÇÖPlüğün ÇİLEsi Çetin!.. SıRR-at KöPrüsü İBLİS tir!.
HAKKa BâTıLı GİYdirip, İşte SEVgilim sANdırmak!..


02.02.10 11:29
srgn..stnbl..

يَا أَيُّهَا النَّاسُ إِنَّ وَعْدَ اللَّهِ حَقٌّ فَلَا تَغُرَّنَّكُمُ الْحَيَاةُ الدُّنْيَا وَلَا يَغُرَّنَّكُم بِاللَّهِ الْغَرُورُ
Resim ---''Yâ eyyuhen nâsu inne va’dallâhi hakkun fe lâ tegurrennekumul hayâtud dunyâ, ve lâ yegurrennekum billâhil garûr(garûru)
. :Ey insanlar, hiç şüphesiz Allah'ın va'di haktır; öyleyse dünya hayatı sizi aldatmasın ve aldatıcı(lar) da, sizi Allah ile (Allah'ın adını kullanarak) aldatmasın.''”
(Fâtır 35/5)


يَا أَيُّهَا النَّاسُ اتَّقُوا رَبَّكُمْ وَاخْشَوْا يَوْمًا لَّا يَجْزِي وَالِدٌ عَن وَلَدِهِ وَلَا مَوْلُودٌ هُوَ جَازٍ عَن وَالِدِهِ شَيْئًا إِنَّ وَعْدَ اللَّهِ حَقٌّ فَلَا تَغُرَّنَّكُمُ الْحَيَاةُ الدُّنْيَا وَلَا يَغُرَّنَّكُم بِاللَّهِ الْغَرُورُ
Resim ---''Yâ eyyuhen nâsuttekû rabbekum vahşev yevmen lâ yeczî vâlidun an veledihî ve lâ mevlûdun huve câzin an vâlidihî şey’â(şey’en) inne va’dallâhi hakkun fe lâ tegurrennekumul hayâtud dunyâ, ve lâ yagurrennekum billâhil garûr(garûru). : Ey insanlar, Rabb'inizden korkup sakının ve öyle bir günün azabından çekinip korkun ki, (o gün hiç) bir baba, çocuğu için bir karşılık veremez ve (hiç) bir çocuk da babası için bir şeyi verebilecek (durumda) değildir. Şüphesiz Allah'ın va'di haktır. Artık dünya hayatı sizi aldatmaya sürüklemesin ve aldatıcı(lar) da sizi Allah ile aldatmasın.”
(Lokmân 31/ 33)


Âyet-i celîlelerde geçen billahi: ALLAH hususunda, ALLAH ile, ALLAH diye diye!... (adını kullanarak, riyâ, tembellik, suçu bilerek işleyip affeder büyüktür demek v.s. ile)

Aziz canlar;
İbliSi basite almak, Şey-tANı bir oyuncak sanmak, her AN her yer ve her halde ayak kaydıramayacağından emin olmak sadece AHMAKlıktır..
Oysa şeytan yere dökülen kaydırıcı YAĞ gibidir..
Yerler yağlı ise, DeLi de kayar VeLide kayar.. Basmaya gör HayyDostt!..

7 kerre kemik uzamasından testereye yatmış, ama sık sık disiplin kuruluna düşen bir Ressamım vardı: "Senin bu halin neden?" dediğim de derdi ki: "Şefim, ben doğruyu anamın karnında olsam bile çıkar söylerim tekrar girerim karnına!"”

Onun anlattığı basit ama unutamadığım bir Laz fıkrası vardı yıllar öncesinden demenin tamm zamanı..
Lazı idam edecekler, dar ağacına 7 adım kalmış âdettir ya: "Son sözün varsa söyle!.."”
"Var, bu bana DERS OLsun!" demiş miş miş…



Resim
Resim
Kullanıcı avatarı
sev-guzel
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 609
Kayıt: 15 Mar 2008, 02:00

Re: KURANI KERİMde İBLİS VE ŞEYTAN

Mesaj gönderen sev-guzel »

ŞEYTAN

M.DERMAN k.s

Şeytanın bir melek olduğunu söylerler, ismi Haris'dir.
Yaptırdığı işlerin ismi de Hannas dır.
Şeytan kâfir değildir.
Meleklerde kâfirlik diye bir şey yoktur.
Kâfir: Hakkı hiçe sayan ALLAH'ı inkâr eden demektir.
“Kâfir şeytan!” derler.
Bu doğru bir lâkırdı değildir.
Şeytana küfredilmesi de küfürdür.
ALLAH'ın meleğidir.
Hakk tarafından bir vazife verilmiştir ona...
Sebebi bilinir fakat söylenmez.
Kendisi değil vazifesi lânetlenmiştir.
Şeytan ismi nedir?
Meleğin lânet ile üzerine aldığı vazifenin ismidir.
Müfred olarak kullanılmıştır.
Zira şeytan ismi verilen melek tektir.

Kur’ân-ı Kerîmde bir de “şeyatin” lâfzı vardır.
Cem’i olarak şeytanlar demektir.
Bu şeyatin lâfzı umumîyetle şeytanın bir çok olduğu düşüncesini doğurmuştur.
Hatta “şeytan bir tarafı erkek bir tarafı kadındır birleşirler zürriyet husule getirirler” diye saçmanın şampiyonluğunu gösteren bir kitabda yazıyor, bu asrın mürşidlerinden biri.
Şeyatin, şeytanın birçok olduğu demek değildir.
Şeyatin, insanlar arasında geçen fena kötü, Hakk’ın men’ ettiği arzu hilâfına olan fiillerdir.
Lânetlenmiş fillerdir, hareketlerdir, işlerdir.
Bu işlerin yaptırma mümessilleri olan şeytan yaptırdığı bu işlerden dolayı mes’ul değildir.
Fiilleri yapan insanlar bunlardan mes’uldür.
Şeydana kâfir demek küfretmek de küfürdür.
“Lânetullahı aleyh” lânet edilir.
O da Hakk namına olur.
Şeytanın yani meleğin şahsına değil, yapacağı vazifelere yaptırdığı fena, kötü işleredir bu lânet...

Cenab-ı Hakk kelâmı celilinde:
Meselâ içkinin, hınzır eti yemenin “ame-li’ş-şeytan” şeytanın amelidir buyurması bu işlerin, şeytanın yaptıracağı vazifelerin isimleridir.
Yoksa şeytan melektir, ismi, hariçtir.
Ne yer, ne içer. Ne içki kullanır. Ne kumar oynar.
Hatta cennetde cennetlik kullara lâtif hareketlerle, kerem göstermekle vazifedâr melekler vardır.
Cehennemde Hakk’ın emirlerini, azaba müstehak mahlûkları zorbalıkla değil hilmiyet ve nezakette icra etmeye memur melekler var.
“Zebani” dediğimiz melekler de onlara verilen vazifenin isminden dolayı verilmiştir.


Bir insan yapmak istediği şeyi yapar.
Fakat ne istediğini tesbitte hür değildir.
Hakk’ın nehyettikteri şeyleri yapanlar:
Bunlar cesede ait.
Ruha ait.
Bir de ruh cesedin aklın arasına girmiş nefse ait kabahatler vardır.
Şeytan ruha musallat olmaz.
Nefse musallat olur.
Nefse ait kabahatlerin tövbesi vardır:
Bunlar da Hakk’ın yarattığı insandan sudur ediyor.
Bu iş sanki başka birine atfediliyor.
Şeytana...
Bu sûretle Hakk tövbeyi kabul edip af ve mağfiretinin hududsuz olduğunu şeytanla perdeleyerek ifade etmiştir.


Şeytan meleklerin hocasıdır.
Hangi meleklerin onu da sen bul...
İlmiyle, akliyle bütün meleklerin hocası olmuştur.
Meleklerin hocası olan “Şeytan” kendiliğinden bu vazifeyi üzerine
almak için icbar edilmemiştir.
İlim ve akıl da, “kibir” in büyük bir şirk olduğunu bildirmektedir.


“Ben şeytanımı öldürdüm.”
“Şeytan, Hz. Ömer'den kaçar.”
“Abdestli olana şeytan yanaşamaz.”
“Şeytan, peygamberden kaçar.”
“Şeytan, insan kanı içinde dolaşır.”


Bunların hepsi hadîstir.
Bu hadîslerin inceliklerini düşünürsen başka kapılar açılır sana...
Geçmiş peygamberlere şeytan görünürdü.
Sokaklarda dolaşan kadınlar.
Hamamlar.
içlerinde fısk ü fücur işlenen evler.
Kumar içki eylence yerleri.
Yalan dolan dedikodu.
Mânâsız boş sözler ve işler.
Pazar yerlerinde toplananlar.
Kapı eşiklerinde uzun sohbet edip boş lâf konuşanlar.
Bunlara sokak ehli denir ki cehennem ehlidir. “Ehle’s-sükuk ehlü’n-nar”
“Benim ümmetimin Yahudileri, namaz kılmayanlardır.”
Şeytan olmasaydı cennet ve cehennem halk edilmezdi.
Artık sen düşün.
Bizden söz bu kadar.
Şeytan, Hakk’a karşı gelmemiştir.
Yaptıracağı işler için Âdem'e secde yani mutî’ kalmamıştır.
Âdem'i, Hz. Havva yoluyla kandırmıştır.
Havva ile arası bozuk değildi.
Havva kanalı ile Âdem'i kandırdığı için yanlış olarak kadına şeytanî
amellere işlere vesile olduğundan şeytan demişlerdir.
Bu da Hakk’ın emri ve muradı iledir.
Bu işler herkesin kavrayacağı işler değildir…


Allah Dostu der ki 2 den alıntıdır

Zürriyet : Soy, nesil, döl, kuşak.
Husul : Peydâ olma. Hasıl olma. Meydana gelmek. Üremek, türemek.
Mümessil : Vekâlet eden. Bir şahsı bir topluluğu veya şahs-ı mâneviyi temsil eden. * Benzeten. * Kitap bastıran. * Vekil. * Rol temsil eden. Aktör.
Mes’ul : Yaptığı iş ve hareketlerden hesap vermeğe mecbur olan. Mes'uliyetli. Bir işin idâresi kendisine âit olan. * Ceza verilmiş olan.
Sudur : Olma, meydana gelme. Sâdır olma. * (Sadr. C.) Göğüsler, sadırlar.
Ehle’s-sükuk ehlü’n-nar : sokak ehli ateş ehlidir.
Mutî’ : İtaatli. Terbiyeli. İsyan etmeyen. * Rahat.
Resim
Kullanıcı avatarı
nur-ye
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 9089
Kayıt: 08 Eyl 2007, 02:00

Re: KURANI KERİMde İBLİS VE ŞEYTAN

Mesaj gönderen nur-ye »

Değerli kardeşim Bandito;
Sorunuz şu cümledir :


"Edepten dolayı bu felek nura gark olmuştur. Yine edepten dolayı melekler masum ve tertemiz olmuşlardır.
Bir melek olan Azazil de, yine küstahlık yüzünden kapıdan sürülmüştür.
"



Acizâne kısaca cevabım ise;

Gerekli kelime açıklamaları:
Azail : Şeytan. (İblisin bir adı) Şerlerin temsilcisi.
İblis : İnsanları Allah yolundan çıkarmağa çalışan şeytan. (Bak: Hannas, Şeytan)

(El-Hannâs : (Hunus. dan) Geri çekilerek veya büzülerek, sinerek fırsat bulunca vesvese vermek için dönüp gelen. Sinsi şeytan. Besmeleyi işitince kaçan, gaflete dalınca musallat olan şeytan. (Bak: Hunnes)

İblis. (Cenab-ı Hakk'ın emrine isyan ettiğinden rahmetinden kovulmuş, şerleri ve muzır şeyleri temsil eder ve ateşten yaratılmıştır. Bütün melekler Cenab-ı Hakk'ın emriyle Hazret-i Âdem'e secde ettiği halde Şeytan: "O, topraktan yaratılmıştır, ben ateşten yaratıldım. Ben ondan daha kıymetli ve yükseğim" diye kibirlenerek, Cenab-ı Hakk'ın emrine karşı gelmiş ve Hazret-i Âdem'e secde etmediğinden, Allah'ın rahmetinden kovulmuştur.

Değerli kardeşim:
İNSANoğlu, Beden - Nefis - Kalb - Ruhu olup aklı nimeti verilip gerekli kuralları içeren Nakl (Kur'ân-ı Kerîm ve dosdoğru uygulaması olan Resûullah sav in Sünnet-i Seniyyesi) verilerek sistemi var edeip Yaratan Rabbülâlemin'in Rububiyyetini imkanla imtihan için bu âleme bir kaderle gelerek Allahuzülcelâl'in Allahlığına (Uluhiyyet) şâhid olmaya getirilmiştir.

Bu âlemde bize göre bir Bedeni olmayıp da, -Nefisi - Kalbi - Ruhu olan akıl sahibi ve aynı imtihana tâbi olan varlıklar CİNlerdir.

Beden ve Nefisi olmadığı halde Kalb ve Ruhu olan varlıklar ise MELEKlerdir.

Beden, Nefis ve Kalbi kaldırdığımızda tek başına kalan RUH ise EMR ÂLEMİ'nden olup EL RAHMÂN NEFHASI dır.
Kısacası Var edendendir..

Bunlarla ilgili pek çok Âyet e Hadis mevcuddur.

İBLİS yaratıldığında diğer melekler gibi saf ve genel iken,
Hikmet-i ilahi bu muazzam imtihanın bir ve temel saptırıcı elemanı olarak nefsî özellikle özel bir yapıya dönüşmüştür.

Çok yüksek ve yüce bir makamda iken..
Ki, cennette yaşamış, Allahuzülcelâl ile konuşabiliyor vs..

Ne zaman ki çok basit gözüken 4 unsur (Toprak - Su - Ateş - Hava) dan özellikler taşıyan İnsanoğlunun (Âdem as) Yaratıcının Halifesi olacağına HASED etmiştir.

Hased ateşi ise tüm bâtıl ve şerrrin anası olup hepsi ondan doğar..

İlahi emre baş kaldırmıştır. Küstahlığı büyüktür..

Allahu Zü'l Celâl'e rest çekip izin istemiş İnsanoğlunu mahvedeceğine yemin etmiştir.
Allahu Zü'l Celâl de izin verip bizlere ona uymamayı emretmiştir.

Aklı olup imtihana gelen her insanın son nefeste ya Hizbullah veya Hizbüşşeytan olacağı bildirilmiştir..

İlgili âyetleri bulmak ve okumak artık çok kolay..

İki husus var ki birisi Muhammedi "Edeb"siz "İlim" çoktur ve İblisinkindendir. Bilmediği yok ama sonuç hüsrandır.

İkincisi ise ne acı ve yazıktır ki bu hayatta en gerçek yek şey "Ölüm ve Hesab" iken İnsanoğlu bu gaflet uykusundan uyanamamakta son nefese kadar ve hatta sonrasında da Şeytanla dostluğunu sürdürmekte ve Cehennemi boylamaktadır..

İlimsiz, Edebsiz, İrfânsız ve Erkânsız kıyas şeytânın işi ve mesleğidir.
Çünkü, Muhammedî değildir!...

İlâhî Nass: lâfzen bir tek mânâyı anlatıp ve başka mânâ anlatması imkansız olan açık seçik ilâhî hükümdür.

İblisin küfrü: cehlî değil inadîdir.
İblis: “Âdem (Aleyhis-Selâm)ı (karanlık sûflî, kesif, ağır, soğuk, yaş, cevhere uzak, pasif, etkilenen) topraktan yarattın. Beni ise: (nurlu, ulvî, lâtif, hafif, kuru, hararetli, gökler cevherine yakın ve onlarla bitişik, aktif, tesirli ve etken) ateşten yarattın!... O hâlde, ben şerefliyim!...” deyip Âdem (Aleyhis-Selâm)ın kemâlâtına (imtihan) hasedlenip kıyasa kalkışıp itâatten isyâna atlayınca hakktan ve hayırdan, bâtıl ve şerre kovuldu!... (A’râf 7/11-18 bkz.)
Şu işe şaşarım ki:
ALLAHÜ ZÜ'L-CELÂL ile; çamurdan yaratılan Musa (Aleyhis-Selâm) kelâm etti, izzet ve ikrâmla şereflendi! (Ta’ha 20/13,41 bkz.)
ALLAHÜ ZÜ'L-CELÂL ile; ateşten yaratılan İblis de kelâm etti, zillet ve recm (rahmetten kovulmak) ile şerefini kaybetti. (A’râf 7/11-18 bkz.)

Beni çok üzen ve düşündüren bu gerçek bize bildirilmiştir.
Şeytan bizim için çok acıklı işini-görevini tam yapmış, yapmakta ve yapacaktır.

İlginç âyetler:

Resim----Onlardan gücünün yettiği kimseleri dâvetinle şaşırt; süvarilerinle, yayalarınla (piyade) üzerlerine bas gürültüyü (yaygaraya boğ); mallarına, evlâdlarına ortak ol; Onlara va’dlerde bulun. Fakat şeytân onlara aldatma (gurûr) dan başka ne emreder?” (İsrâ 17/64)

Resim----''İblis: Senin mutlak kudretine (izzetine) andolsun ki onlardan ihlâsa erdirilmiş (muhlisin) kulların hariç hepsini mutlaka azdıracağım”dedi.''” (Sad 38/82-83)

Resim----ALLAHÜ ZÜ'L-CELÂL: (Münâfıkların durumu) tıpkı şeytânın meseli gibi ki insana, inkâr et (küfret!) der. İnsan inkâr edince de: “Ben senden uzağım, çünkü ben âlemlerin RABBi olan ALLAH’tan korkarım.”der.''
(Haşr 59/16)

Resim----ALLAHÜ ZÜ'L-CELÂL: (Münâfıkların durumu) tıpkı şeytânın meseli gibi ki insana, inkâr et (küfret!) der. İnsan inkâr edince de: “Ben senden uzağım, çünkü ben âlemlerin RABB’i olan ALLAHtan korkarım.der.''
(Haşr 59/16)

Resim--- ....(Şeytân): Ben kesinlikle sizden uzağım, sizin göremeyeceğiniz şeyleri görüyorum ve ben ALLAH’tan korkarım. Öyle ya Allahın cezâlandırması çok şiddetlidir...” dedi.''
(Enfal 8/48)

Bütün bu ağır ikâzlara (uyarılara) rağmen insanoğlunun acı durumunu ALLAHÜ ZÜL-CELÂL şöyle ilân buyuruyor:

Resim----Andolsun İblis, onlar hakkındaki tahmini doğruya çıkardı. İnanan bir zümrenin dışında hepsi ona uydular!...''”
(Sebe’ 34/20)


İblisin çeldirisinden kurtulabilmek için ise:

Resim----Ve deki: RABBim! Şeytânın kışkırtmalarından (dürtüştürmelerinden) sana sığınırım!...''
(Müminun 23/97 ve Fussilet 91/36 âyeti de bu mânâdadır.)

Resim--- (De ki:) Huzuruma gelmelerinden (yanımda bulunmalarından) de sana sığınırım. RABBim!...''”
(Müminun 23/98)

Resim----Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem): “Şeytân insanın kurdudur. O, tıpkı sürüden ayrılıp uzaklaşan koyunu kapan kurt gibidir. Onun için cemâatten (birlikten), ülfetten (birbirinizi sevmekten), toplu yaşamaktan (umumî birlik) ve mescidlerden ayrılmayın. Sakın parçalara (şubelere) bölünmeyin!''” buyurmuştur.
(Muaz (radiyallahu anhu)’dan; İmâm Ahmed, müsnedinde; Tabâranî, kebirinde)


Eûzubillahimineşşeytanirracîm…


Resim
Resim
Kullanıcı avatarı
nur-ye
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 9089
Kayıt: 08 Eyl 2007, 02:00

Re: KURANI KERİMde İBLİS VE ŞEYTAN

Mesaj gönderen nur-ye »

Resim

Resim

ZEVK 3681

ŞEY-tÂN AKıL; HAKKı DUYsa, CeMâL CeBR-ÂiLi OLuR!
KeVNin MîMi, SUyun SıRRı, NûR-u MîM MiK-ÂiLi OLuR!
TûR-i SîNde NeFeS ETse, NeFSin İSRÂ-FîLi OLuR!
ÖLmeden ÖLse DİRİlse, eBeD AZR-ÂiLi OLuR!
İB-RaHîmin KuRB-ÂNı OLur! HaMDin İSMi-ÂiLi OLuR!..


07.06.09 14:45
aKıLda..

İB-RaHîm: EBu-RaHîm Alayhisselâm


Resim
Resim
Kullanıcı avatarı
nur-ye
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 9089
Kayıt: 08 Eyl 2007, 02:00

Re: KURANI KERİMde İBLİS VE ŞEYTAN

Mesaj gönderen nur-ye »

Resim

Ahmağa KöR kUYu
Âşığa GöR kUYu…
BiR DaMLa İnsÂN SUyu...
DUYdun mu UY! u...


Resim


ZEVK 3719

ŞAŞkın Gezer-TAŞkın Gezer! DaMLa ki DeN-İZ BİLmezse!
BİZe HASR-ET BeNliğinde, KAYBolur cAN, İZ BİLmezse!
ŞEYt-ANı Taptığı olur!. Asla MÜSLÜMÂN Edemez!
RASÛLULLAH RaVZasında RıZasında B-İZ BİLmezse!..


23.06.09 13:21
SıLa da..



… وَقَالُوا سَمِعْنَا وَأَطَعْنَا غُفْرَانَكَ رَبَّنَا وَإِلَيْكَ الْمَصِيرُ
Resim---- ve kalu semi'na ve eta'na ğufraneke rabbena ve ileykel masiyr: Ey Rabbimiz! Senden bağışlama dileriz. Sonunda dönüş yalnız sanadır.””
( Bakara 2/285)


Resim---- Rasûlullah (sallallahu aleyhi vesellem) : ''Şeytan kafirdir ve kötülüğü emreder. Sana da mı ya Resulallah? dediler. Evet dedi, bana da! Ne var ki şimdi Müslüman oldu ve bana kötülüğü emretmiyor.''”
(Sahih-i Müslim / Münafikun Mürşit 2.0 CD Turan Yazılım / 1996 69 2814)

Resim---- Âişe (r.anha)’dan rivâyete göre, şöyle demiştir: “Rasûlullah (sallallahu aleyhi vesellem)’i bekliyordum. Yanıma gelir gelmez elimi saçları arasına soktum. Bunun üzerine Rasûlullah (sallallahu aleyhi vesellem): “Şeytanın sana geldi yine” buyurdu. Ben de: “Senin şeytanın yok mu?” diye sordum. O da: “Evet ama Allah ona karşı bana yardım etti de Benim şeytanım Müslüman oldu” buyurdu.
(İ. Ahmed, Müsned: 23701)




Resim
Resim
Kullanıcı avatarı
nur-ye
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 9089
Kayıt: 08 Eyl 2007, 02:00

Re: KURANI KERİMde İBLİS VE ŞEYTAN

Mesaj gönderen nur-ye »

Resim--- Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem) Ebu Zer (ra)'e: "Cin ve insan şeytânlarından ALLAH'a sığındın mı?"buyurunca Ebu Zer: "İnsanın da şeytânları var mıdır?" diye sordu. Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem): "Evet, onlar cin şeytânlarından daha şerlidir!..." buyurdu.
(İ. Ahmed,Müsned I/178,179,265)



Resim--- İbni Mes'ud (ra): "Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem) bize düz bir çizgi çizdi ve: "Bu rüşd yoludur." dedi. Sonra bunun sağından ve solundan bir çok çizgiler daha çizdi: "Bunlar da bir takım yollardır ki her birinde bir şeytân vardır, ona (kendisine) çağırır!" buyurdu ve En'âm 6/151-153 Âyetlerini okudu."dedi.
(Buhârî , Rikak 4;Tirmizî, Kıyâmet 22; Ibn. Mâce, Mukaddime 1; Darimî , Mukaddime 23)
Resim
Kullanıcı avatarı
nur-ye
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 9089
Kayıt: 08 Eyl 2007, 02:00

Re: KURANI KERİMde İBLİS VE ŞEYTAN

Mesaj gönderen nur-ye »

Resim

NEFiS Şeytan Uşağıysa
Şerri İşler, HAKK’a Atar!
Hayvandan da Aşağıysa
Harama, Helâlı Katar!..


Resim

HAKKı DUYsan yA!..
HAYRa UYsan yA!..
gERçek B-UYsan yA!..


Hadi!
Küçük KEDİ!..




ZEVK 3823

İkİ ŞEY’liğidir AKLın, ŞEY-tAN lığı ŞeRRi İŞlemek!
ÂşıK Değil Ahmak İşi!.. ŞiŞeyi DıŞtan DiŞlemek!
Töhmeti, TEVBE Silemez! El HAKK, Hakkı-Hayrı EMReder
İblis’in zANN Elbisesi!. NâR İÇİnde NûR DüŞlemek!..


15.08.09 20.26
ÇÖlün Ç.. SîNde
Resim
Kullanıcı avatarı
nur-ye
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 9089
Kayıt: 08 Eyl 2007, 02:00

Re: KURANI KERİMde İBLİS VE ŞEYTAN

Mesaj gönderen nur-ye »

Resim

بِسْمِ اللّهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ

Bismillâhi'r- Rahmâni'r- Rahîm
Rahman ve Rahim olan Allah'ın adıyla

(Fâtiha 1/1)

الْحَمْدُ للّهِ رَبِّ الْعَالَمِينَ

Resim---- El hamdu lillâhi rabbil âlemîn (âlemîne) : Hamd Alemlerin Rabbi'nedir.
(Fâtiha 1/2)


ZEVK 4044

Vücûd–Şühûd-Sücûd-Uhûd!. MekAN-ZamAN “ANda ŞeAN!
Nur-u NuNun “KeF” KeMâLi, Nur-U MiMde CeMdir OL-AN
OLsun! - OLmasın!” dır AKIL!. İKİ, ŞEY-t-ANlıkta KALAN!
ALIN YAZın Parmak İZin!. Melek ŞaytAN İnsAN - Kur’ÂN!..


28.02.10 00:53

Vücûd–Şühûd-Sücûd-Uhûd!.:

Doksanı devirdi Anam elif demesin bilmez garibim:
Doğduğunda el kadardın, karakışla zemheri arasında doğdun!” dedi.
Nereden gelmiştim bu cANlar Cenği CihAN-ına Ben?
Bebek-mişim, Çucuk-tum, Deli-kanlı da oldum!
BaBa diyenlerin BeBeleri “DeDe!” dedi..
ŞaŞtım Kaldım Şu “A-N “ da kendi ZEVK ime!..
KaLBimin DE-diğini Kulağım DUY-UYuyormu ki?

Vücûd–Şühûd-Sücûd-Uhûd!

Tersten mi işlemişdi bu AN-a göre!
Ne idi Bizden ALınan Uhûd-Ahidler ki!
Ve Biz Neye Şühûd-Şâhidler idik!

وَإِذْ أَخَذَ رَبُّكَ مِن بَنِي آدَمَ مِن ظُهُورِهِمْ ذُرِّيَّتَهُمْ وَأَشْهَدَهُمْ عَلَى أَنفُسِهِمْ أَلَسْتَ بِرَبِّكُمْ قَالُواْ بَلَى شَهِدْنَا أَن تَقُولُواْ يَوْمَ الْقِيَامَةِ إِنَّا كُنَّا عَنْ هَذَا غَافِلِينَ

Resim---- “Ve iz ehaze rabbuke min benî âdeme min zuhûrihim zurriyyetehum ve eşhedehum alâ enfusihim, e lestu birabbikum, kâlû belâ, şehidnâ, en tekûlû yevmel kıyâmeti innâ kunnâ an hâzâ gâfilîn(gâfilîne) : Hani Rabbin, Adem oğullarının sırtlarından zürriyetlerini almış ve onları kendi nefislerine karşı şahidler kılmıştı: "Ben sizin Rabbiniz değil miyim?" (demişti de) onlar: "BELÂ-Evet (Rabbimizsin), ŞAHİD olduk" demişlerdi. (Bu,) Kıyamet günü: "Biz bundan habersizdik" dememeniz içindir.” (A'râf 7/172)

Ne zamAN Vücûd Giydim-Giydik a cANlar?
Neden Bize Sücûd-Secdeler edilmesi istendi ki?
Ve Nerden çıktı şu başımızın “Belâsı İblis?

إِذْ قَالَ رَبُّكَ لِلْمَلَائِكَةِ إِنِّي خَالِقٌ بَشَرًا مِن طِينٍ

Resim---- İz kâle rabbuke lil melâiketi innî hâlikun beşeren min tîn(tînin) :Rabbin meleklere demişti ki: Ben muhakkak çamurdan bir insan yaratacağım.” (Sâd 38/71)

فَإِذَا سَوَّيْتُهُ وَنَفَخْتُ فِيهِ مِن رُّوحِي فَقَعُوا لَهُ سَاجِدِينَ

Resim---- Fe izâ sevveytuhu ve nefahtu fîhi min rûhî fe kaû lehu sâcidîn(sâcidîne) : Onu bir biçime sokup, ona ruhumdan üflediğim zaman siz onun için hemen secdeye kapanın." (Sâd 38/72)

فَسَجَدَ الْمَلَائِكَةُ كُلُّهُمْ أَجْمَعُونَ

Resim---- Fe secedel melâiketu kulluhum ecmaûn(ecmaûne): Bunun üzerine meleklerin hepsi toptan secde ettiler.”
(Sâd 38/73)

إِلَّا إِبْلِيسَ اسْتَكْبَرَ وَكَانَ مِنْ الْكَافِرِينَ

Resim---- İllâ iblîs(iblîse), istekbere ve kâne minel kâfirîn(kâfirîne) : Yalnız İblis hariç. O büyüklük tasladı ve kafirlerden oldu.” (Sâd 38/74)

MekAN-ZamAN “ANda ŞeAN!
3 Boyutlu MekAN da 4.cü Boyut mu zamAN?
KUL KiM OL-a? İmkANla-İmtihAN?.
Ya şu “AN” daki ŞeAN!
Dün, Bugün ve Yarın “AN mı?
AKLın sANalı zamAN mı?

يَسْأَلُهُ مَن فِي السَّمَاوَاتِ وَالْأَرْضِ كُلَّ يَوْمٍ هُوَ فِي شَأْنٍ

Resim---- Yes’ eluhu men fis semâvâti vel ard (ardı), kulle yevmin huve fî “ŞE’N” in: Göklerde ve yerde bulunan herkes, O'ndan ister. O, “HER AN YARATMA HALİ” ndedir.” (Rahmân 55/29)

Nur-u NuNun “KeF” KeMâLi ne ki?
Zül- Celâlin cAN CeM’âLin de ki?
Nur-U MiM CeMin BİL-eBİL-sek!
AKLımız Pasın SİL- eBİL-sek!..

إِنَّمَا أَمْرُهُ إِذَا أَرَادَ شَيْئًا أَنْ يَقُولَ لَهُ كُنْ فَيَكُونُ


Resim---- İnnemâ emruhû izâ erâde şey’en en yekûle lehu “KUN” fe yekûn (yekûnu) : Bir şey yaratmak istediği zaman Onun yaptığı "OL" demekten ibarettir. Hemen oluverir.” (Yâ-Sîn 36/82)

Resim---- Câbir bin Abdullah (radiyallahu anhu)’dan: “Yâ Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem)! Anam babam sana fedâ olsun, ALLAH’ın en evvel yarattığı şeyi bana söyler misin?” dedim. Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem) buyurdu ki: “Yâ Câbir! eşyâdan önce, kendi nurundan (Nurullah) senin Peygamberinin Nurunu (Nur-u MİM) yarattı.” Ve şöyle buyurdu: “ O nur ALLAHın kudretiyle dilediği yerlerde devredip gezerdi. O zaman ne levh, ne kalem, ne cennet, cehennem, ne melek, ne gök, ne güneş, ne ay, ne cin ne de ins var idi.” Ondan sonra buyurdu ki: “ ALLAH Teâlâ mahlûkatı yaratmak istediği zaman, o nuru taksim edip 4 parça yaptı: İlk parçadan kâlemi yarattı. İkinci parçadan Levhi yarattı. Üçüncü parçadan Arşı yarattı. Dördüncü parçayı taksim edip dört parça yaptı: İlkinden gökleri yarattı. İkincisinden yeri yarattı. Üçüncüsünden cennet ve cehennemi yarattı. Dördüncü parçayı yine taksim edip dört parçaya ayırdı: Birincisinden mü’minlerin gözlerinin nurunu yarattı. İkincisinden kalblerinin nurunu yarattı ki o, ALLAHı bilmedir. Üçüncüsünden dillerinin nurunu yarattı ki o da Kelimeyi Tevhiddir....”
(İmâm Ahmed, Müsned IV-127; Hâkim, Müstedrek II-600/4175; İbni Hibban, El İhsân XIV-312/6404)

وَمَا أَرْسَلْنَاكَ إِلَّا رَحْمَةً لِّلْعَالَمِينَ

Resim---- Ve mâ erselnâke illâ rahmeten lil âlemîn(âlemîne) : (Resûlüm!) Biz seni ancak âlemlere rahmet olarak gönderdik.” (Enbiyâ 21/107)

OL-AN” Hükmü HAKK HeM NaKiLse
OLsun! - OLmasın!”da HaM AKıLsa
İKİ ŞEYlikse ŞEY-t-AN lık!
Nasıl Kurtulur İnsAN lık!

İnsAN KiM ki?
CiM de CiM ki!

İmâmı Alî (keremullahi veche): Eyâ insan: Ve tezeimu inneke cismi’ssâgir ve fike intivael-âlemil kebir: Ey insan, sen cismi sagirsin, zum’ edersin!... Hâlbuki Âlemûl-Ekber sende müntâvidir (intiva etmiştir, katlanmıştır).”

Zum’ etmek: Bâtıl zann, sanı, şüphe.
Müntâvi, Mültevî: İhtivâ eden, bükülüp sarılıp sokulan
.

Ey insanoğlu; sen kendini, küçücük bir şey, bir C-İSİM mi sanıyorsun? Hâlbuki en büyük âlem (evvel-âhir-zâhir-bâtın) sende dürülüp C-AN olup toplanmıştır...”

Azîz efendim İmâm-ı Alî (keremullahi veche)nin:
Ey insan! Senin cirmin (cüssen, cismin) küçücüktür, fakat Âlemi Ekber (evvel-âhir-zâhir-bâtın sırları) sende tâva (dürülüp, yerleştirilmiş) dır.”

Buyurmasını DUYunca İÇ-im AÇ-ıldı doğru-SU!
Âlem-i Sagir olan ins-ANda Âlem-İ Kebir (kâinât) dercedilmiş.
Kâinâtta, Hakikat-İ Câmia sadece insANmış.
İnsANın Mânevî Yapısında KALB, ARŞ hükmündeymiş.
SîNe(Sadr) ise KURSÎ hükmünde gibiymiş.

İşte böyle buyurmuş ŞAHım, Şahbâzlarına aziz cANlar!
DuY”a BİL-sem “UY”a BİL-sem!

وَقَالُواْ سَمِعْنَا وَأَطَعْنَا غُفْرَانَكَ رَبَّنَا وَإِلَيْكَ الْمَصِيرُ…

Resim---- Ve kâlû semi’nâ ve ata’nâ gufrâneke rabbenâ ve ileykel masîr(masîru):.. ve «İşittik, itaat ettik ey Rabbimiz ! mağfiretini dileriz, varışımız ancak Sanadır» derler.” (Bakara 2/285)

OL-AN” Hükmü HAKK HeM NaKiLse
OLsun! - OLmasın!”daki HaM AKLım “Lâ İlâhe!” İKİ ŞEYlik ŞEY-t-AN lık Pasın SİLse!
OL-AN” Hükmü HAKKtır HeM NaKiL dir DE-se “İllâ ALLAH!” TeVHiDin BiR BİLse!

Melek – ŞaytAN – İnsAN - Kur’ÂN
Kul luk OYU-NUN-da Ol-AN!.

ALIN YAZım – Parmak İZim!.
MuHaMMeD-i Mutlak BİZim!..
O’nda Damlayım - DenİZim!

MuHABBet MuHaMMeD le
MuHaMMeDî MuHABBet le..

İnşâ-ALLAH celle celâlihu!..


Resim
Resim
Cevapla

“Kur'an-ı Kerim” sayfasına dön