KELÂMuLLAH-RASÛLuLLAHta İMÂN ve AMELde TAKVÂ

Cevapla
Kullanıcı avatarı
kulihvani
Site Admin
Site Admin
Mesajlar: 12868
Kayıt: 02 Eki 2006, 02:00

KELÂMuLLAH-RASÛLuLLAHta İMÂN ve AMELde TAKVÂ

Mesaj gönderen kulihvani »

Resim BİZ BİR-İZ..


ÂŞIKız=>ARŞ’ına Ağarız
ARZ’ına RAHmet SAğarız
BİZ MuhaMMedî GÜNEŞiZ
BATarız!.=>yiNE DOĞarız!.

ZEVK 8752

KÛN=>İMÂN NE =>KuL İhvÂNim?. feyeKÛN’u =>AMEL NEdir?.
BURAsı =>BURSA BÂZÂRI ==>YÂRin KİMdir =>YÂD EL NEdir?.
NAKİLsiz AKIL bİr HİÇ-tir
NAKLen-AKLen İMÂN İÇ-tir
“KÛN”un=>“feyeKÛN” OYUNu.. “SÎNE SAZI”nda=>TEL NEdir?.


06.03.18 18:54
brsbrsm..tktktkkmddtkLkkk..


İnsÂN DeğiL YARatıktır
BELÂ BAHRİ-ne Batıktır
ÖZün ÖZÜNden SÜZÜLüp
SON NEFESinde=>Atıktır!


“OLUŞ”u BİLmeyen İnsÂN
“SIRR”ını SİLmeyen İnsÂN
HALK İÇİnde =>HÂL-i HaZıR
>“HAKk”a EĞİLmeyen İnsÂN!.



İMÂN ve AMELde =>TAKVÂ.:

İMÂNda, KAVi/ Sağlam, metin, zorlu, kuvvetli, güçlü, varlıklı, sâlih, emîn, mutemed OL!.uş..
İMÂNda Mutmaîn/Şüphesiz bir Rahatlık ve EMNiYyet içinde OLuş..El Mü’min ALLAH celle celâlihu’nun MuhaMMedî EMNiYyeti'nde OLuş..

El Mü'min:
Resim

AMELde Sâlih/EMRedilen İŞ-e yarar, elverişli, uygun, iyi, haklı olan, itikatlı, dindâr, dinî emirlere uyan, faziletli ve ehl-i takvâ olan Hâlis-MuhLis, Sıddık ve ÂDiL MuhaMMedî KUL!. BİZi, FiiLLerimizi ve de DÜŞÜNceLerimizi Yaratan ALLAH celle celâlihu'nun KULLuk EMRini DUYuş ve de UYuş!.

Meraklısı, "muhammedinur" sitemize bir GÖZ ve GÖNÜL GEZdirsin İnşâe ALLAHu TeÂLÂ!.

İMÂNda ve AMelde KAVi/Sağlam, metin, kuvvetli, güçlü, sâlih, emîn ve mutemed OLuş ise El KAVîYyu ALLAH celle celâlihu EsMâsının KULda MuhaMMedî YANsıması/YAŞAyışıdır ELbette;

El Kavîyyü:
Resim

ALLAHu zü’L- CeLÂL, Kur'ÂN-ı Kerîminde;


وَقُلِ اعْمَلُواْ فَسَيَرَى اللّهُ عَمَلَكُمْ وَرَسُولُهُ وَالْمُؤْمِنُونَ وَسَتُرَدُّونَ إِلَى عَالِمِ الْغَيْبِ وَالشَّهَادَةِ فَيُنَبِّئُكُم بِمَا كُنتُمْ تَعْمَلُونَ
Resim---Ve kuli’melû fe se yerâllâhu amelekum ve resûluhu ve’l- mu’minûn (mu’minûne), ve se tureddûne ilâ âlimi’l- gaybi ve’ş- şehâdeti fe yunebbiukum bi mâ kuntum ta’melûn (ta’melûne). : De ki: “(İstediğinizi) yapın. ALLAH ve O’nun Resûl’ü ve mü’minler sizin amellerinizi görecek. Gaybı (görünmeyeni) ve müşahade edileni (görüneni) bilene, döndürüleceksiniz. O zaman, sizin yapmış olduğunuz şeyleri size haber verecek.” (Tevbe 9/105)

أَلا إِنَّ أَوْلِيَاء اللّهِ لاَ خَوْفٌ عَلَيْهِمْ وَلاَ هُمْ يَحْزَنُونَ
Resim---E lâ inne evlîyâALLAHi lâ havfun aleyhim ve lâ hum yahzenûn (yahzenûne). : Muhakkak ki ALLAH’ın evliyasına (dostlarına), korku yoktur. Onlar, mahzun olmazlar, öyle değil mi?” (Yûnus 10/62)

الَّذِينَ آمَنُواْ وَكَانُواْ يَتَّقُونَ
Resim---Ellezîne âmenû ve kânû yettekûn (yettekûne).: Onlar iman edenler ve (ALLAH'tan) sakınanlardır.” (Yûnus 10/63)

Resim---Resûlullah sallALLAHu aleyhi vesellem: “Sağlığım sizin için hayırlıdır: Siz benimle konuşursunuz; ben de sizinle konuşurum!. Vefâtım da sizin için hayırlıdır: Amelleriniz bana arz olunur, hayırlı amellerinizi gördüğümde, ondan dolayı ALLAH’a hamd ederim; kötü amellerinizi gördüğümde ise sizin için ALLAH’tan mağfiret dilerim.” buyurmuştur.
(Heysemî, IX, 24)


Resim---Rasûlullah sallallahuu aleyhi ve sellem: “تَخَلَّقُوا بِاَخْلاَقِ اللّهِ : ALLAH'ın ahlâkı ile ahlâklanınız.” buyurmuştur
(Münâvî, et-Teârîf, s. 564; Münzirî, Terğîb, IV, 185; Kitabu't-Tâc, 1/13)


İmÂN sanki BedENdeki İLİK gibi ÖZden de ÖZ=>MERKEZz-ENFüS;
ÂMeL ise, onu koruyan Kemik ve TÜMM BedEN gibi =>MUHit-ÂFAKtır..

Îman, bütün bâtıl ve yanlış inançlardan arınarak yegâne ilâhın; El İLÂH =>ALLAH celle celâlihu OLduğu MuhaMMedî Hakikatini;
BİLmek, BULmak, OLmak ve Fiilen YAŞAyıp da, Bizzât ŞÂHidi OLmak MuhaMMedî Şehâdet ŞereFi TÜMMLüğü ve de TAMMLığıdır.. İnşâe ALLAHu TeÂLÂ!.

MuhaMMedî KULLuk AMELi ise, Bu;

MuhaMMedî EDEBin İLMi,
MuhaMMedî İLMin İRADEsi,
MuhaMMedî İRADEnin İDRAKı,
MuhaMMedî İDRAKın =>Şimdi şU ÂNda, Şe’ÂNuLLAH’ta MuhaMMedî ŞeHÂDEte FiiLen İŞTİRAKtır..

Takvâ ise her türlü sapık ve kötü yollardan, başıboş, nefsânî ve hayvânî bir yaşantıdan kurtularak kalbi bütünüyle ALLAH’a teslîm etmek ve hayâtı, ilâhî gerçekler ışığında düzenlemek ve böylece “ilâhî bir ahlâk disiplinine girmek”tir.

ELbette ALLAHu zü’L- CeLÂL, AkıL Sahibi İnsÂN ve CİNNLeri İKİlik ZıtLığı İÇinde serbest bırakıp, AHadiYyet ve VâhidiYYet TEKliğini TERcihi EMR etmiştir.
GÜBREden GÜLü, BOktan BOstanı İkram Eden Zü’l- CeLÂL-i ve’L- İKRÂM ALLAH celle celâlihu..
hER nefsi; Şehvetten =>Şehâdete.. CeheNNemden-NÂRIndan -> CeNNete-NÛRuna.. İnKÂRdan => İKRÂRa.. Lâ İlâheden =>İLLâ ALLAH’a..
BAKtığıyla =>GÖRdüğünde; ÖZ’ün ÖZ’ü LÜBBü’L-LÜBBünü BİLiş, BULuş, OLuş ve de YAŞAyış Şehâdet Şerefini AÇık SEÇik DENEmektedir.. Hamd OLsun!.


تَبَارَكَ الَّذِي بِيَدِهِ الْمُلْكُ وَهُوَ عَلَى كُلِّ شَيْءٍ قَدِيرٌ
Resim---Tebârakellezî bi yedihi’l- mulku ve huve alâ kulli şey’in kadîr (kadîrun). : Mülk elinde (kudretinde) olan O (ALLAH) Mübarek’tir. Ve O, herşeye adirdir.” (Mülk 67/1)

الَّذِي خَلَقَ الْمَوْتَ وَالْحَيَاةَ لِيَبْلُوَكُمْ أَيُّكُمْ أَحْسَنُ عَمَلًا وَهُوَ الْعَزِيزُ الْغَفُورُ
Resim---Ellezî halaka’l- mevte ve’l- hayâte li yebluvekum eyyukum ahsenu amelâ (amelen), ve huve’l- azîzu’l- gafur (gafûru). : “Sizin hanginizin en güzel ameli yapacağını” imtihan etmek için ölümü ve hayatı yaratan O’dur. Ve O; Aziz’dir, Gafûr’dur.” (Mülk 67/2)

İşte bu MuhaMMMedî Hakikatın Kudsî GERçeğini ANLAyış MuhaMMedî Hakikat Gerçeğine ULaŞan VelîYyuLLAH/ALLAH Dostlarına sonsuz, sınırsız ve de İLMuLLAHça Es SELÂM OLsun!. İnşâe ALLAHu TeÂLÂ!.

Resim---Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem: “ALLAHu zü’L- CeLÂL buyurdu ki:“Her kim Ben’im velî bir kuluma düşmanlık ederse, Ben de ona harp îlân ederim. Kulum kendisine farz kıldığım şeylerden daha sevimli herhangi bir şeyle Bana yakınlık kazanamaz. Kulum Bana (farzlara ilâveten işlediği) nâfile ibadetlerle durmadan yaklaşır, nihâyet Ben onu severim. Kulumu sevince de Ben onun (âdeta) işiten kulağı, gören gözü, tutan eli, yürüyen ayağı, akleden kalbi ve konuşan dili olurum. Ben’den her ne isterse, onu mutlakâ veririm. Bana sığınırsa, onu korurum.” buyurmuştur.
(Buhârî, Rikâk, 38; İ. Ahmed, VI, 256; Heysemî, II, 248)


Ve bu Kâinâtta TEVHiDULLAH TERCİHinin ne kadar esaslı bir TEMEL OLduğu ise;

Resim---Sahâbeden Hakîm bin Hizâm –radiyallahu anhu-, Hazret-i Hatîce aleyhasselâm vâlidemizin akrabası idi. Cömert, müşfik, hayr u hasenât sâhibi biriydi. Câhiliye devrinde kızlarını diri diri gömmek isteyen babalardan onları satın alır, hayatlarını kurtarır ve himâye ederdi. Müslüman olduktan sonra bir gün Rasûlullah sallâllâhu aleyhi ve sellem’e: “Yâ Resûlullah!. Câhiliye devrinde yaptığım hayırlar var: Sadaka vermek, köle âzâd etmek, sıla-i rahim yapmak gibi… Bunlara mukâbil bana ecir verilir mi?” diye sordu.
Fahr-i Kâinât Efendimiz Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem: “Sen zâten, daha önceden yaptığın bu iyiliklerin hayrına İslâm’la şereflendin!.”

(Buhârî, Zekât 24, Büyû 100, Itk 12, Edeb 16; Müslim, Îmân, 194-196)


AKL-ı SİLM hER İnsÂN BİLir ki, KULLuk YARATıLışının/HILKiYyetin/AHLÂKın TEMELinde MuhaMMedî/ EHL-i BEYTî AHLÂK yatmaktadır ve KÜLLî ŞEYy’in NÛRundan Yaratılıp İZİnden KOŞtuğu Resûlullah sallallahu aleyhi vesellemin İLAHî TERBiYyesi TEMEL ve TEK-BİRdir..

Resim---Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem: “Beni RABBim terbiye etti ve ne güzel terbiyeeti/terbiyemi de pek güzel kıldı.” buyurmuştur.
(İmam Süyûtî, Câmiu’s-Sağîr, I, 12)


Ve de ZÂHirÎYYatta İslÂM İLMinin MuhammEdî MENŞE’Lerinden birisi OLan Hazret-i Âişe radıyallahu anha Vâlidemiz ki, kendisine Rasûlullah sallâllâhu aleyhi ve sellem’in ahlâkı sorulduğunda: “O’nun ahLâkı Kur’ÂN’dır.” buyurmuştur.
(Müslim, Müsâfirîn, 139)[/i]


BU BUyruğuyla da, MuhaMMedî AhLâkın ÖZünü/HüLÂsasını huLâsa etmiştir..

İLÂHÎ AHLÂK ile ahLâkLanmak, her şeyden evvel, İnsÂN Gönlünün, ALLAHu zü’L- CeLÂL iLe, BİZ BİR-İZ BİLEliği/Beraberliğine bağlıdır.
Bunun vâsıtası ise MutLak bir ANLAmda MuhammEdî MuHABBettir.
Zirâ,İnsÂN NEFSi ve ÖZde RÛHu SEVgiye MEYyÂLdir ve’s- SELÂM..


Resim---Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem: “Kişi SEVdiğiyle beraberdir/BİZ BİR-İZdir.” buyurdu.
(Buhârî, Edeb, 96)


ALLAHu zü’L- CeLÂL’e MuhaMMEdî NÂZ NiYÂZ MuhaMMEdî MuHABbet KAPIsı da AHLÂKuLLAHtır;

Resim---Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem: “ALLAH TeâLâ cömerttir, ihsan sahibidir; cömertliği sever. Yine O, güzel ahlâkı sever…” buyurmuştur.
(Süyûtî, el-Câmî, I, 60; Tirmizî, Edeb, 41/2799)


MuahaMMMedî SİLM/SeLÂMet’e ULAŞım Kapısı, bu ÂLEMde HAKK TeÂLÂ’nın HALKına MerHAMet ve RIFK/NeZâket iLe MuamaeLe Kapısında GEÇer!.;

Resim---Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem: “…ALLAH Rafîk’tır (rıfk sahibidir), rıfkla/yumuşaklıkla muâmeleyi sever. Sertliğe ve diğer şeylere vermediği sevâbı, rıfkla muâmeleye verir.” buyurmuştur.
(Müslim, Birr, 77)


Bu HÂLi YAŞAyış HAKK TeÂLÂ’nın HALKına SERgiLeyiş ise, asla
kibir değil İLahî bir İZZettir..


يَقُولُونَ لَئِن رَّجَعْنَا إِلَى الْمَدِينَةِ لَيُخْرِجَنَّ الْأَعَزُّ مِنْهَا الْأَذَلَّ وَلِلَّهِ الْعِزَّةُ وَلِرَسُولِهِ وَلِلْمُؤْمِنِينَ وَلَكِنَّ الْمُنَافِقِينَ لَا يَعْلَمُونَ
Resim---Yekûlûne le in raca’nâ ilâ’l- medîneti le yuhricenne’l- eazzu minhâ’l- ezelle, ve lillâhi’l- izzetu ve li resûlihî ve li’l- mu’minîne ve lâkinne’l- munâfikîne lâ ya’lemûn (ya’lemûne). : “Eğer biz şehre dönersek, mutlaka daha azîz (güçlü) olan, daha zelil (güçsüz, zayıf) olanı, oradan (şehirden) çıkarır.” diyorlar. İzzet ALLAH’ın ve O’nun resûl’ünün ve MÜ’Mİnlerindir. Ve lâkin münafıklar bilmiyorlar.” (Münâfikun 63/8)

Bu HUSUSu AÇIKLayan Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem;

Resim--- Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem: “ALLAH güzeldir, güzelliği sever. Kibir ise büyüklenerek /LLAH’ın lutfettiği nîmetleri nefsine izâfe ederek hAKk’ı inkâr ve reddetmek, bir de, insanları hakir/küçük, ehemmiyetsiz, kıymetsi görmektir.” buyurmuştur.
(Müslim, Îmân, 147; Ahmed bin Hanbel, Müsned, IV, 133)


Ve ASLa UnutmamaLıyız ki ALLAHu zü’L- CeLÂL,
Gerçekten OLduğu HÂLde GÖZükmeyen/GAYBî ve Muhteşem HUBbuLLAHtır ki, bu HAYYatın ÖZÜ HÂLini SETR EYylemiş HAYyatı HAYÂ İLe ÖRTmüştür..
GUSL.. İnsÂNoğLunun, ŞEHVet TEPesinde, TEVHiDini tERk Ettiği TEK NOKTa sonUÇunda, SALL GÂLİBiYyetine ULAŞım ÇABAsıdır.. ALLAHu ÂLEm.. ve’s- SELÂMmm..


Resim---Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem: “ALLAHu zü’L- CeLÂL çok hayâlı ve çok gizlidir. Bu sebeple hayâyı ve örtünmeyi sever. O hâlde herhangi biriniz gusledeceği zaman örtünsün.”
(Ebû Dâvûd, Hammâm, 1/4012)



SANA İLMuLLAHça SALÂt-ü-SeLÂM OLsun Yâ RESÛLULLAH sallallahu aleyhi vesellem!.



Resim 29. SALÂVÂT-ı ŞERÎFE :
İbrâhim-i Dessûkî kaddasallahu sırrehu'nun saLâvâtı:
Çok azîz bir MuhaMMedî Âşık oLup EvLiyâuLLah:
“ Bu saLâvâtın faziLetini ALLAH cellecelâlihu bilir.” demişlerdir.


Resim

TÜRKÇESİ

"Allahumme salli ve sellim ale'z- zâtî'l- MuhaMMediyyeti'l- latîfeti'l-ehadiyyeti Resim Şemsi semâi'l-esrâri Resim Ve mazhâri'l- envâri Resim Ve merkezi medâri'l- celâlî ve kutbi feleki'l- cemâlî Resim Allahumme bi sırrıhi ledeyke Resim Ve bi seyrihi ileyke âmin havfî ve âkil asreti vezheb huznî ve hırsî Resim Ve kun lî ve hûznî ileyke minnî Resim Verzuknî'l- fenâe annî Resim Vellâ tec'alnî meftûnen bi nefsî Resim Mahcûben bi hissî Resim Vekşif lî an kullu sırrın mektûmin Yâ Hayyu!. Yâ Kayyûm!."

MÂNÂSI

"ALLAH'ım! Sırlar Semasının güneşi, nûrların mazharı, Celâl Dâiresinin merkezi (dönüm noktası : akdes noktası), Cemâl Feleğinin (yörüngesinin) kutbu (devrânda devreden cismin cihân çarkının aksı) olan; Ahadiyyet (her hususta mutlak teklik) lâtifetinin (Ahadiyyetten Ahmedîyyete lütûf edilen incelik ve hakikatlerin) tecellîgâhı (ilk zuhûr yeri, çoğalma ocağı olan) Zât-ı Muhammedîyyete salât-ü-selâm eyle! ALLAH'ım! O'nun Senin yanındaki sırrı (teslimiyet) ve Sana olan (istikamet) seyrinin hakkı için; korkumu gider emin kıl (emniyette eyle), (imkanla imtihan seyr-ü-sülûkümde, teslimiyet ve istikamet tevhidinde) ayak kaymalarımı (yolda sürçmelerimi, takılıp düşmelerimi yoldan geri kalmalarımı) azalt, hüznümü (üzüntümü, kederimi) ve hırsımı (dünyaya tamahkarlığımı) gider (bertaraf et), benden yana (lehime) ol; beni, benden Kendine (Sana) al (çek), beni benden fenâ ile rızıklandır (benlik hastalığımdan kurtar, benliğimin yok olmasına izin, inâyet ve hidâyet eyle, nefs perestlikten âzâd et!). Beni nefsime meftun kılma (nefsimin fitnesine düşürme, nefsimin hevâ ve hevesiyle sihirletme, nefsime tüm gönlümü verip ona vurulan, düşkün ve âşık olan kılma!). Âfâkı (dış dünyayı) tanıdığım hislerimi (enfüsümü ve özümü tanıdığım duygularımı) bana (şühûdî tevhid tekemmülüme) hicâb (perde, engel, yol kesici, çeldirici) etme! Bana her türlü, tüm gizli (saklı) sırları aç (ifrat ve tefritten koru, i'tidal üzere ve hazımlı kıl, şaşırtma-taşırtma!) YÂ HAYYU YÂ KAYYÛM (celle celâluhu)!"



Resim
Resim MuhaMMedi MuHABBetLerimLe..
Resim
Cevapla

“Divanında Muhammedi Tasavvuf” sayfasına dön