MUHAMMEDÎ YOL: SIRAT-I MÜSTAKÎM

İslamiyet'de İ'tikad, İbâdet, Ahlâk, İtâat Hükümleri.
Cevapla
Kullanıcı avatarı
Hakan
Moderatör
Moderatör
Mesajlar: 4962
Kayıt: 08 Eki 2006, 02:00

MUHAMMEDÎ YOL: SIRAT-I MÜSTAKÎM

Mesaj gönderen Hakan »

MUHAMMEDÎ YOL: SIRAT-I MÜSTAKÎM

HADÎS-İ ŞERÎF:

Enes îbni Mâlik (radiyallahu anhu), Peygamberimiz (sallallahü aleyhi vesellem)'in şöyle buyurduğunu anlatmıştır:
"— Kolaylaştırınız, güçlük çıkarmayınız. Huzura kavuşturunuz, nefret ettirmeyiniz.»
Buhârî: (78 ) Kitabü’l-Edeb, (80.) Bab.
Müslim: (32) Kitabü'l-Cihad, Hadîs No : 8.
Fadlullah; Cİld : 1, Sayfa : 560.

Söz ve nasihatleri kabul ettirmek, insanların kalblerini birleştirip birbirine ısındırmak için daima en kolay usulü uygulamak ve kolaylık çarelerini aramak gerekir. Kolaylık, ibadetlerin kabulüne ve İslerin benimsenmesine vesile olur. Güçlük çıkarmak insanları o işe karşı soğutur ve ibadetlerden uzaklaştırır. Din ve dünya İşlerinin uygulanmasında, din emirlerine aykırı düşmeyecek şekilde, mevcut kısa ve kolay yollardan faydalanmak lâzım gelir.. Dinde mevcut kolaylıkları bilip, onlardan faydalanmak tavsiye edmektedir.
İşlerde karışıklığa ve şüphelere sebebiyet vermeyip, huzur ve itminan sağlamak, yine başarı ve ülfet sebebi olur. Güçlük çıkarmak, huzursuzluğa ve tatminsizliğe sebep olacak davranışlarda bulunmak, insanları soğutur ve dinden uzaklaştırır. Birleştirmek ve yapıcı olmak için, kolay yolları seçmek, güçlük çıkarmayıp teskin edici davranışlarda bulunmak gaye edinilmelidir.


HİKMET HABERİ

İmam Ali (keremallahi veche)'nin ibni Kevvâ'ya şöyle dediği iletilmiştir;
"— Öncekilerin ne dediğini biliyor musun?
Arkadaşını orta yollu sev (aşırı sevme), ki bir gün düşmanın olabilir. Düşmanına da orta yollu bir düşmanlık yap ki, bir gün dostun olabilir."
Bir kimseye sevgi beslemekte de, düşmanlık etmekte de ileri gidip taşkınlık etmemelidir. Her işte olduğu gibi, bunlarda da itidali kaybetmemeli, orta ve ölçülü bir yol tutmalıdır. İnsan aşırı derecede sevdiği bir kimseye her türlü esrarını açabilir ye ona bütün zayıf taraflarını da bildirebilir. Böyle bir dostla ara açılır da, düşmanlık meydana gelirse, ona silâh verilmiş olur, büyük manevî kırıklık meydana gelir. Onun İçin : «Düşmanından bir defa sakın, dostundan bin defa..» denmiştir.
Bir kimseye düşmanlık etmekte de aşırı gitmemeli. Bİr gün dostluk kurulursa, insan önceden yaptıklarına mahcup olur ve -utanır, pişmanlık duyar. Netice olarak hem sevmekte, hem de düşmanlık etmekte itidali bırakmamalı, orta derecede bir yo! tutmalıdır.
Bu haberi İmam T i r m i z î Sünen'inde Ebû Hüreyre Hazretlerinden merfû' hadîs olarak rivayet etmiştir.
Tirmizî; Kitabü'l-Birri; Hadis ,1998 Fadlullah: C. II, s. 697, 698.


HİKMET HABERİ:

Ömer ibni. Hattab (radiyallahu anh)'dan rivayet edildiğine göre, şöyle demiştir:
“Sevgin taşkınlık derecesinde bir yük olmasın. Düşmanlığın da (yok etme derecesinde) telef olmasın.”
Bu haberi Abdürrezzak «Musannef» adlı eserinde, rivayet etmektedir
Buharî; Edebü’l Müfred Bab:644 Hds. No:1322

(Ravilerden Eşlem dedi ki) : Sordum. Bu nasıldır? O şöyle dedi : «Sevdiğin zaman, çocuğun düşkünlükle sevmesi gibi külfetle seversin ve düşmanlık ettiğin zaman da, arkadaşının yok olmasını istersin.»
Gerek dostluk kurmakta ve gerekse düşmanlık etmekte itidali tavsiye etmekte ve taşkınlıktan sakındırmaktadır. Ne çocukların bazı şeylere karşı olan aşın sevgileri gibi sevmeli, ne de bir kimsenin telef olması derecesinde kin ve düşmanlık beslemelidir. Her ikî hâl, İslâm edeb ve ahlâkının benimsemediği ve hoş görmediği tutum ve hareketlerdir.


HADÎS-İ ŞERÎF:

îbni Abbas (radiyallahu anhu), Peygamber (sallallahu aleyhi ve seilem)'in şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir:
«— Dürüst gidişat, güzel görünüş ve bütün işlerde itidal Peygamberlik hasletlerinin yetmiş cüz'ünden bir cüzdür.»
Ebu Davud: (41) Kitabü'l-Edeb, (2.) Bab.
Fadlullah : Clld : 1, Sayfa : 555.
Buharî; Edebü’l- Müfred Bab:217 Hds No:468

Sayılan üç hasletin bir insanda bulunuşu ile o insanda peygamberlikten bir parça bulunur manası anlaşılmamalıdır. Zira peygamberlik Allah vergisidir, çalışmakla kazanılmaz ve esasen peygamberlik Hz. Muhammed (sallallahu aleyhi ve seilem)'in gelişi ile sona erdiğinden, ondan sonra peygamberlik veya ondan bir cüz düşünülemez.
Hadîs-i şerifin manası şudur:
Dürüst ve doğru gidişat, güzel bir görünüşte olmak ve her işte mutedil bulunmak peygamberlerin güzel hasletleridir. Bu hasletleri kendilerinde bulunduranlar, peygamberlerin izinde ve yolunda olurlar, onlara bağlı kalırlar. Mutedil olmak, taşkınlık etmemek ve sertlik göstermeyip yumuşak hareket etmek manasını taşıdığından, hadîs-i şerif bu bölümde zikredilmiştir.


KULİHVANİ' DEN...
Resim
Kullanıcı avatarı
lalezar
Yeni Üye
Yeni Üye
Mesajlar: 6
Kayıt: 05 Kas 2007, 02:00

Mesaj gönderen lalezar »

çok güzeldi. Allah razı olsun..
Kullanıcı avatarı
sdemir
Kıdemli Üye
Kıdemli Üye
Mesajlar: 487
Kayıt: 24 Mar 2008, 02:00

Mesaj gönderen sdemir »

Hakan kardeşim, Allah c.c razı olsun çok güzeldi.....
[img]http://www.muhammedinur.com/resimler/cicekler/sdemirimza.gif[/img]
Cevapla

“►Fıkıh ~ İlmihal ~ Hukuk ~ Akaid◄” sayfasına dön