FARKLI BİR SÛFÎ TİPOLOJİSİ:OPERATÖR DR. MÜNİR DERMAN
A Different Sûfî: Dr. Münir Derman
AKADEMİAR DERGİSİ
YIL:2016 - SAYI:1-s. 203-237
Dr. Öğrencisi
ESRAGÜL BAYRAKTAR
Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü
Bu makale “Cumhuriyet Dönemi Mutasavvıflarından Doktor Münir Derman Hayatı Eserleri ve Tasavvufî Görüşleri” başlıklı doktora tez çalışmamızdan üretilmiştir.
A Different Sûfî: Dr. Münir Derman
AKADEMİAR DERGİSİ
YIL:2016 - SAYI:1-s. 203-237
Dr. Öğrencisi
ESRAGÜL BAYRAKTAR
Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü
Bu makale “Cumhuriyet Dönemi Mutasavvıflarından Doktor Münir Derman Hayatı Eserleri ve Tasavvufî Görüşleri” başlıklı doktora tez çalışmamızdan üretilmiştir.
Özet:
Münir Derman, 20. yüzyılda Türkiye Cumhuriyeti’nde yetişmiş münevverlerdendir. Bu makalede Münir Derman’ın hayatı ile ilgili kısa bir bilgi verilerek, günümüz tasavvuf anlayışından farklı bir sûfî olarak yaşadığı dönemde tasavvufu hayatına nasıl adapte ettiği ele alınacaktır.
Anahtar Kelimeler: Münir Derman, Türkiye Cumhuriyeti, 20. yüzyıl, tasavvuf doktor, felsefe, psikoloji, judo
Abstract:
Münir Derman is one of the intellectual people who was brought up in the 20th Century Republic of Turkey. In this article, a brief information will be given about Münir Derman’s life and as a modern day sûfî, his approach to Sufism and the way he adapted Sufism to his life will be explained.
Key Words: Münir Derman, Turkish Republic, 20th Century, Sufism, doctor, philosophy, psychology, judo.
Makalemize konu olan Operatör Dr. M ünir Derman, 1909-1989 yılları arasında Türkiye Cumhuriyeti’nde yaşamış 20. yüzyıl mutasavvıflarındandır. Kendisi mutasavvıf kimliğinin yanı sıra bir tıp doktoru, psikolog, filozof, ilahiyatçı, hâfız, akademisyen, filolog ve judocu kimlikleriyle karşımıza çıkmakta ve tüm bu farklı alanları aynı anda idare ederek topluma hizmet vermesiyle dikkat çekmektedir.
Bu makalemizde, Dr. Münir Derman’ın hayatını kısaca inceleyerek, farklı alanlarda yaptığı çalışmalar, bu çalışmaları hayatına nasıl adapte ettiği ve bir mutasavvıf olarak bu ilim dallarını “Halka hizmet Hakk’a hizmet” düsturuyla nasıl insanların hizmetine sunduğunu görerek, farklı bir sûfî olarak kendisini daha yakından tanıma imkânı bulacağımıza inanıyoruz.
Giriş.:
1-) Annesi, Babası ve Sülâlesi.:
Operatör Dr. Münir Derman, 8 Temmuz 1909 (h. 1326) yılında Trabzon’da doğmuştur. Annesi Şehvâre Hâtun, babası Ahmet Râsim Efendi’dir. Annesi 1882’de Gümüşhane’de, babası 1866’da Trabzon’da doğmuştur. Şehvâre Hâtun’un annesi Pembe Hâtun, babası Uzun Mehmet (Mehmet Nuri) Efendi’dir.1 Anne tarafından büyük annesi Gül Hatun veya halk arasında ismi "Evliya Kadın"dır. Türbesi Gümüşhane’nin Hedre Köyü'ndedir. Dayısı, 1946 Genel Seçimlerinde CHP ’den 8. Dönem Gümüşhane Milletvekili olan Hasan Tahsin Tüzün’dür.2 Babası Ahmet Rasim Efendi’nin annesi Kafkasya’dan Cevâhir Hatun, babası Buhara’dan Hacı Ali Efendi’dir.3 Münir Derman’ın baba tarafından büyük dedesi Kafkasya’dan Şeyh Şâmil’dir.4 Hâcegân silsilesine mensup Ahmet Ziyaüddin Gümüşhanevî ile de akrabalık bağı olduğu ifade edilmektedir.5 Ahmed Ziyaüddin Gümüşhanevî’nin Münir Derman’ın anne tarafından büyük dedesi veya büyük dayısı olduğu söylenmektedir.6 Bu konuda yaptığımız araştırmalar neticesinde Ahmed Ziyaüddin Gümüşhanevi’nin Münir Derman’ın anneannesinin ağabeyi veya erkek kardeşi olma ihtimali daha yüksektir, çünkü 63 yaşında geç bir evlilik yapmıştır ve bu evlilikten çocuğu olduğuna dâir kayıtlarda herhangi bir bilgiye rastlanmamaktadır.7
Münir Derman, daha doğmadan önce Nazım ve Nuriye isminde iki kardeşi vefat etmiştir. Babası Ahmet Rasim Efendi, 1925’te 54 yaşında, Münir Derman henüz 16 yaşındayken vefât etmişlerdir. Kendisinden 8 yaş büyük ağabeyi Hasan Kazım Gürdal, 1901 yılında Trabzon’da doğmuş, 1950 yılında 49 yaşında iken, annesi 1967’de 86 yaşındayken vefât etmiştir.8 Annesi Şehvare Hanım, genç yaşta hem iki evladını kaybetmiş hem de 38 yaşlarında eşini kaybetmiş ve iki erkek evladını kendisi büyük yokluk içinde yetiştirmiştir.
Münir Derman’ın manevî eğitiminde çok önemli yeri olan kişilerden birisi hiç şüphe yok ki annesi Şehvâre Hâtun’dur. Bu takvâlı anne, çocuklarına abdestsiz süt vermediğini özellikle belirtmiş, sütün abdestle süslenmesi gerektiğini vurgulamış ve ailesine abdestsiz hiç yemek pişirmediğini de oğlu ile aralarında geçen konuşmalarda ifâde etmiştir.9
Şehvâre Hâtun dîni hassasiyetleri detaylı uygulayan, tasavvufî terbiyeyi hayatına hâkim kılan ayrıca çocuklarını yetiştirirken hem yaşayışıyla hem de öğütleriyle, onları Allah rızasına uygun olarak yetiştirmek için çok gayret sarf eden dindâr ve ihlâslı bir kadındır. Sohbetlerinde annesinin daha onüç-ondört yaşlarından itibaren kendisini teheccüd namazına kaldırdığını ve o yaştan itibaren hayatı boyunca teheccüd namazlarını hiç kaçırmadığını ifade etmiştir.10 Münir Derman’ın abdestsiz hiçbir şey yapmama konusunda sohbetlerinde ve eserlerindeki nasihatlarının temelinin de annesinden kaynaklandığı anlaşılmaktadır. Annesi manevî derinliği olan, ancak riyadan kaçınan ve gizli bir hazine gibi içinde yaşayan, çoğu zaman konuşmalarından hissedilebilen bir kadındı. Münir Derman, kendisini yetiştiren kişilerden bahsederken “vaaz ve nasihatçim Şehvâre Hatun”11 diyerek annesinin kendisi üzerindeki manevi önemini vurgulamıştır.
1 T.C. İçişleri Bakanlığı Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü Hane Listesi, Trabzon Merkez, Gülbahar Hatun Mahallesi.1-) Annesi, Babası ve Sülâlesi.:
Operatör Dr. Münir Derman, 8 Temmuz 1909 (h. 1326) yılında Trabzon’da doğmuştur. Annesi Şehvâre Hâtun, babası Ahmet Râsim Efendi’dir. Annesi 1882’de Gümüşhane’de, babası 1866’da Trabzon’da doğmuştur. Şehvâre Hâtun’un annesi Pembe Hâtun, babası Uzun Mehmet (Mehmet Nuri) Efendi’dir.1 Anne tarafından büyük annesi Gül Hatun veya halk arasında ismi "Evliya Kadın"dır. Türbesi Gümüşhane’nin Hedre Köyü'ndedir. Dayısı, 1946 Genel Seçimlerinde CHP ’den 8. Dönem Gümüşhane Milletvekili olan Hasan Tahsin Tüzün’dür.2 Babası Ahmet Rasim Efendi’nin annesi Kafkasya’dan Cevâhir Hatun, babası Buhara’dan Hacı Ali Efendi’dir.3 Münir Derman’ın baba tarafından büyük dedesi Kafkasya’dan Şeyh Şâmil’dir.4 Hâcegân silsilesine mensup Ahmet Ziyaüddin Gümüşhanevî ile de akrabalık bağı olduğu ifade edilmektedir.5 Ahmed Ziyaüddin Gümüşhanevî’nin Münir Derman’ın anne tarafından büyük dedesi veya büyük dayısı olduğu söylenmektedir.6 Bu konuda yaptığımız araştırmalar neticesinde Ahmed Ziyaüddin Gümüşhanevi’nin Münir Derman’ın anneannesinin ağabeyi veya erkek kardeşi olma ihtimali daha yüksektir, çünkü 63 yaşında geç bir evlilik yapmıştır ve bu evlilikten çocuğu olduğuna dâir kayıtlarda herhangi bir bilgiye rastlanmamaktadır.7
Münir Derman, daha doğmadan önce Nazım ve Nuriye isminde iki kardeşi vefat etmiştir. Babası Ahmet Rasim Efendi, 1925’te 54 yaşında, Münir Derman henüz 16 yaşındayken vefât etmişlerdir. Kendisinden 8 yaş büyük ağabeyi Hasan Kazım Gürdal, 1901 yılında Trabzon’da doğmuş, 1950 yılında 49 yaşında iken, annesi 1967’de 86 yaşındayken vefât etmiştir.8 Annesi Şehvare Hanım, genç yaşta hem iki evladını kaybetmiş hem de 38 yaşlarında eşini kaybetmiş ve iki erkek evladını kendisi büyük yokluk içinde yetiştirmiştir.
Münir Derman’ın manevî eğitiminde çok önemli yeri olan kişilerden birisi hiç şüphe yok ki annesi Şehvâre Hâtun’dur. Bu takvâlı anne, çocuklarına abdestsiz süt vermediğini özellikle belirtmiş, sütün abdestle süslenmesi gerektiğini vurgulamış ve ailesine abdestsiz hiç yemek pişirmediğini de oğlu ile aralarında geçen konuşmalarda ifâde etmiştir.9
Şehvâre Hâtun dîni hassasiyetleri detaylı uygulayan, tasavvufî terbiyeyi hayatına hâkim kılan ayrıca çocuklarını yetiştirirken hem yaşayışıyla hem de öğütleriyle, onları Allah rızasına uygun olarak yetiştirmek için çok gayret sarf eden dindâr ve ihlâslı bir kadındır. Sohbetlerinde annesinin daha onüç-ondört yaşlarından itibaren kendisini teheccüd namazına kaldırdığını ve o yaştan itibaren hayatı boyunca teheccüd namazlarını hiç kaçırmadığını ifade etmiştir.10 Münir Derman’ın abdestsiz hiçbir şey yapmama konusunda sohbetlerinde ve eserlerindeki nasihatlarının temelinin de annesinden kaynaklandığı anlaşılmaktadır. Annesi manevî derinliği olan, ancak riyadan kaçınan ve gizli bir hazine gibi içinde yaşayan, çoğu zaman konuşmalarından hissedilebilen bir kadındı. Münir Derman, kendisini yetiştiren kişilerden bahsederken “vaaz ve nasihatçim Şehvâre Hatun”11 diyerek annesinin kendisi üzerindeki manevi önemini vurgulamıştır.
2 Hasan Tahsin Tüzün: 1889 yılında doğmuştur. Anne adı, Pembe, baba adı Mehmet Nuri’dir. Veterinerlik Okulu’nu bitirmiştir. Seçimlerden önce maliye memurluklarında, veterinerlikte, lise öğretmenliklerinde, 1. Dünya Savaşı ve istiklal Savaşı’nda İhtiyat Subayı olarak, İmar İskân Müdürlüğü’nde, İnhisarlar Müfettişliği’nde, Zâtişleri Müdürlüğü’nde, İnzibat Komisyonu Başkanlığı’nda, İnhisarlar Müdürlüğü’nde, İktisadi Teşekküller İdare Meclisi Azalığı’nda görev almış ve Etibank Teftiş Heyeti Müdürlüğü yapmıştır. Bunun dışında, Milli Hareketler sırasında Trabzon’da ilk defa toplanan Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti Kongresi’nde Gümüşhane’nin müntehab azası olarak bulunmuştur. 1946 Genel Seçimleri’nde Cumhuriyet Halk Partisi’nden Gümüşhane Milletvekili olarak seçilmiştir. Evli ve iki kız çocuğu babasıdır. 20.10.1962 tarihinde vefat etmiştir. (Bkz. TBMM Arşivi: TBMM Olumluk Kağıdı. Dönem VIII. 1392, Gömüşane Milletvekili Tahsin Tüzün)
3 Nüfus Kayıt Örneği, Trabzon İli, Trabzon Merkez (1686), Gülbahar Hatun Mahallesi, C. no: 13, Hane No: 238
4 Ahmet, Kılıçaslan, Evliyaullahtan Doktor Münir Derman’ın Hayatı ve Mektupları, Ankara, 1993, s.19.
5 Hüseyin, Budak, Ahmed Ziyaüddin Efendi’nin; Şemâili, Ailesi, Doğduğu-Çocukluğunun Geçtiği Muhit, Vefat Tarihi ve Kütüphaneleri, I. Uluslararası Ahmed Ziyaüddin Gümüşhanevi Sempozyumu Bildiriler Kitabı, 3-5 Ekim 2013, Gümüşhane, s. 75-85
6 2014 Aralık ayında Eskişehir’den talebesi Ertürk Küçükaslan ile yapılan mülâkattan.
7 İrfan, Gündüz, Gümüşhanevi Ahmed Ziyaüddin Hayatı, Eserleri, Tarikatı ve Halidiyye Tarikatı, Seha Neşriyat, İstanbul, 1984, s. 74
8 Derman, Münir, Allah Dostu Der Ki... Yazılmamış Sırların İlki Yazılacak Sırların Sonu, 3. Baskı, s. 5-6.
9 Derman, Münir, Allah Dostu Der Ki... Yazılmamış Sırların İlki Yazılacak Sırların Sonu, Baskı 2, s. 227
10 Aynı eser, s. 226-227
11 Age, s. 5-6