AŞK-> çıkmaz sokaktır, KORKaklar giremez
Gönderilme zamanı: 17 Mar 2013, 12:05
Her ZAMAN, her YERde, her HÂLde ve BİR HÂLde -> MuhaMMedî'ce....
AŞKta AŞKtan AŞKa AŞKla!..
''AŞK-> çıkmaz sokaktır, KORKaklar giremez!..''
Çok büyük yüksek tavanlı sedirleri olan bir odada annemle birlikteydik. İkimizde kendi HÂLindeydik. Burası bizim evimizmiş.
Odamızın içinde sağ tarafımızda çok heybetli yeşile boyanmış tahtadan bir kapı vardı.
Kapının boyu çok yüksekti. Benim boyumun iki-üç katını aşıyordu. Demir kilit aksamları eski tipti, demirden büyük bir anahtar elimdeydi. İçeriden sesler geliyordu.
Annem biraz tedirgin oldu içeriye girmemi istemedi.
---''Sen merak etme anne sen otur, BİZimkiler yapıyorlardır onlara gidip söyleyeyim ortalığı darmaduman edip karıştırmasınlar derleyip dopluyorum ama derleyip dopladıklarım yine darmaduman! EDiyorlar!'' dedim.
EÛZU BİLLÂHİ MİNE'Ş-ŞEYTÂNİ'R-RACÎM
Bİ'SMİ'LLÂHİ'R-RAHMÂNİ'R-RAHÎM
diyerek kapıyı açtım.
Söylediklerim gibi Mescidimizi darmaduman etmişlerdi. Mescide girebilmek için merdivenlerden inmem gerekiyordu etrafı toplamak için merdivenleden aşağıya indim.
İçerdekiler içerideki eşyaları bir sağ, bir sola savurup duruyorlardı hâla, bunlar DELİ mi?, VELİ mi? yoksa DELİ VELİler mi? diye geçirdim içimden İçerisini gözlemlerken
İçime Yâ SÎN Suresi okumam geldi. Başladım OKUmaya;
يس
---''Yâ sîn. ''
(36/YÂSÎN–1)
وَالْقُرْآنِ الْحَكِيمِ
---''Vel kur’ânil hakîm(hakîmi). :Andolsun hikmetli Kur'an'a, ''
(36/YÂSÎN–2)
إِنَّكَ لَمِنَ الْمُرْسَلِينَ
---''İnneke leminel murselîn(murselîne).: Gerçekten sen, gönderilen (elçi)lerdensin. ''
(36/YÂSÎN–3)
عَلَى صِرَاطٍ مُّسْتَقِيمٍ
---''Alâ sırâtın mustekîm(mustekîmin).: Dosdoğru bir yol üzerinde(sin). ''
(36/YÂSÎN–4)''
Ben Âyet-i Kerim’eleri okurken içerdekiler bir birleriyle haşır neşir oluyorlardı.
bir birlerine(zannımca 4 kişilerdi) --''DELİ, DELİ!'' diyorlar, diğerleri cevap veriyordu
-- ''VELİ, VELİ!'' diyorlardı
sonra;
---''DELİ VELİ!'' diyorlar, diğerleri
---''VELİ DELİ!'' deyip bir birleriyle HemHÂL oluyorlardı
''DELİ'' ve ''VELİ''nin harfleri de havada birbirlerine gidip geliyordu. ''E'' ve ''L'' harfleride BİRleşiyor ''EL'' oluyordu.
تَنزِيلَ الْعَزِيزِ الرَّحِيمِ
---''Tenzîlel azîzir rahîm(rahîmi). : (Bu Kur'an) üstün ve çok merhametli Allah tarafından indirilmiştir. '' (36/YÂSÎN–5)
''Tenzîlel azîzir rahîm(rahîmi) '' Son okuduğum Âyet-i Kerim’e ALLAHu Zü'l-CELÂLihumuzun MERHAMETiyle o kadar yankı yapıyordu ki bütün ÂLEMi kuşatarak İçimi titretiyordu.
zamanın içinde kaybolmuş gibiydim sanki!
zaman varmıydı?
ben varmıydım?
AMMa zamÂN içindeydim de, ZANNım İLE BİRlikte değilmiydim ZÂTen!
AYRı GAYRı değildik ki!
çok hoş bir HAZZdı!
Kendi sesime uyandım. HAYR OLsun إِن شَاء اللَّهُ
Seherin HAZZı devam edince kahvaltıdan sonra biraz İçime çekilmek geldi içimden
DALLmışım İÇime!
Uyur uyanık bir HÂL ile;
Kul İhvÂNi Hocam ; AŞK-> çıkmaz sokaktır, KORKaklar giremez!..'' diyordu.
Bende, ''AŞK çıkmaz sokaksa; O sokağa, çıkmak için girilmez ki!''Diyordum.
MuhaMMedi MuhaBBEtlerimİZe!.... GÜVENerek!
AŞKta AŞKtan AŞKa AŞKla!..
''AŞK-> çıkmaz sokaktır, KORKaklar giremez!..''
Çok büyük yüksek tavanlı sedirleri olan bir odada annemle birlikteydik. İkimizde kendi HÂLindeydik. Burası bizim evimizmiş.
Odamızın içinde sağ tarafımızda çok heybetli yeşile boyanmış tahtadan bir kapı vardı.
Kapının boyu çok yüksekti. Benim boyumun iki-üç katını aşıyordu. Demir kilit aksamları eski tipti, demirden büyük bir anahtar elimdeydi. İçeriden sesler geliyordu.
Annem biraz tedirgin oldu içeriye girmemi istemedi.
---''Sen merak etme anne sen otur, BİZimkiler yapıyorlardır onlara gidip söyleyeyim ortalığı darmaduman edip karıştırmasınlar derleyip dopluyorum ama derleyip dopladıklarım yine darmaduman! EDiyorlar!'' dedim.
EÛZU BİLLÂHİ MİNE'Ş-ŞEYTÂNİ'R-RACÎM
Bİ'SMİ'LLÂHİ'R-RAHMÂNİ'R-RAHÎM
diyerek kapıyı açtım.
Söylediklerim gibi Mescidimizi darmaduman etmişlerdi. Mescide girebilmek için merdivenlerden inmem gerekiyordu etrafı toplamak için merdivenleden aşağıya indim.
İçerdekiler içerideki eşyaları bir sağ, bir sola savurup duruyorlardı hâla, bunlar DELİ mi?, VELİ mi? yoksa DELİ VELİler mi? diye geçirdim içimden İçerisini gözlemlerken
İçime Yâ SÎN Suresi okumam geldi. Başladım OKUmaya;
يس
---''Yâ sîn. ''
(36/YÂSÎN–1)
وَالْقُرْآنِ الْحَكِيمِ
---''Vel kur’ânil hakîm(hakîmi). :Andolsun hikmetli Kur'an'a, ''
(36/YÂSÎN–2)
إِنَّكَ لَمِنَ الْمُرْسَلِينَ
---''İnneke leminel murselîn(murselîne).: Gerçekten sen, gönderilen (elçi)lerdensin. ''
(36/YÂSÎN–3)
عَلَى صِرَاطٍ مُّسْتَقِيمٍ
---''Alâ sırâtın mustekîm(mustekîmin).: Dosdoğru bir yol üzerinde(sin). ''
(36/YÂSÎN–4)''
Ben Âyet-i Kerim’eleri okurken içerdekiler bir birleriyle haşır neşir oluyorlardı.
bir birlerine(zannımca 4 kişilerdi) --''DELİ, DELİ!'' diyorlar, diğerleri cevap veriyordu
-- ''VELİ, VELİ!'' diyorlardı
sonra;
---''DELİ VELİ!'' diyorlar, diğerleri
---''VELİ DELİ!'' deyip bir birleriyle HemHÂL oluyorlardı
''DELİ'' ve ''VELİ''nin harfleri de havada birbirlerine gidip geliyordu. ''E'' ve ''L'' harfleride BİRleşiyor ''EL'' oluyordu.
تَنزِيلَ الْعَزِيزِ الرَّحِيمِ
---''Tenzîlel azîzir rahîm(rahîmi). : (Bu Kur'an) üstün ve çok merhametli Allah tarafından indirilmiştir. '' (36/YÂSÎN–5)
''Tenzîlel azîzir rahîm(rahîmi) '' Son okuduğum Âyet-i Kerim’e ALLAHu Zü'l-CELÂLihumuzun MERHAMETiyle o kadar yankı yapıyordu ki bütün ÂLEMi kuşatarak İçimi titretiyordu.
zamanın içinde kaybolmuş gibiydim sanki!
zaman varmıydı?
ben varmıydım?
AMMa zamÂN içindeydim de, ZANNım İLE BİRlikte değilmiydim ZÂTen!
AYRı GAYRı değildik ki!
çok hoş bir HAZZdı!
Kendi sesime uyandım. HAYR OLsun إِن شَاء اللَّهُ
Seherin HAZZı devam edince kahvaltıdan sonra biraz İçime çekilmek geldi içimden
DALLmışım İÇime!
Uyur uyanık bir HÂL ile;
Kul İhvÂNi Hocam ; AŞK-> çıkmaz sokaktır, KORKaklar giremez!..'' diyordu.
Bende, ''AŞK çıkmaz sokaksa; O sokağa, çıkmak için girilmez ki!''Diyordum.
MuhaMMedi MuhaBBEtlerimİZe!.... GÜVENerek!