EHL-İ MELÂMET MISRÎ (ks)

Niyazi Mısrî (k.s.) hazretlerinin hayatı ve eserleri.
Cevapla
Kullanıcı avatarı
kulihvani
Site Admin
Site Admin
Mesajlar: 12860
Kayıt: 02 Eki 2006, 02:00

EHL-İ MELÂMET MISRÎ (ks)

Mesaj gönderen kulihvani »


EHL-İ MELÂMET MISRÎ (ks)

Vasl-ı Hak olmağa eylersen heves
Aşka ulaş gayriden gönlünü kes


Hakka kavuşmaya heves edersen eğer,
O zaman hakk’tan gayrısından gönlünü kesmelisin.
Bu yolda iki yöne gidilemez ve iki ata asla binilemez!..


Gayri nesne sanma aşkı zâhidâ
Kendi cennetten olubdur muktebes


Ey zâhid!
Sen bu “AŞK”ı rastgele bir şey sanmayasın ha!
İlâhî Aşk cenneten iktibas edilmiştir-aynen alınmıştır,
Bu âlemde Hakk Âşıkların mesleği olmuştur.


Kârıbândır bu halâik dâima
Ehl-i Aşk içinde olmuşlar ceres


Bu gördüğün tüm halk edilmiş mahlükat, Kemâlât Kervanı gibidir.
Aşk Ehli olan Hakk Âşıkları ise sanki develeri coşturup doğru yolda tez yol almasını sağlayan Deve Çanları gibidirler.
Muhammedî meşk ehlidirler..
Aşklarını yaşarlar ve yaşatırlar..


Cism ü cânın ko yükün yinilde gör
Râh-ı Aşka gidemez merkeb feres


Bu yüce seyr ü Süluk yolunda “Benlik Derdin olan cisim ve can derdini at başındanda yükünü hafifletmeye bak!
Yoksa bunca yükle Aşk Yoluna eşek de at-katır da gider sanma!..


On sekiz bin âlemi tutup duran
Kâf u Nun'un terkibiyle yek nefes


Rahmetenlilâlemin Nur-u Mîm’inden doğan On sekiz bin âlemin aslı temeli,
Muradullahın (kader) Emrullah (kaza) oluşundaki bir nefeslik “Kûn! : Ol!”emridir.
Ki, “Kâf”Nuna varmadan “Feyekûn : Hemen oluverir!”


Tarfetü'l-ayn içre yakar cümlesin
Ger dokunsa nâr-ı aşkdan bir kubes


Nurullah’tan Nur-u Mîm, Nur-u Mîminden ise “Küllî Şey”…
Eğer Nurullahın Aşk ateşinden bir kıvılcım, bir şeye (varlığa) göz açıp kapayıncaya kaddar doğrudan doğruya değse, kül eder-yakar geçer…


Bağ-ı Cennet de olursa oda yak
Ey Niyâzî koma dilde hâr u hes.


Ey Niyâzî!
Sen Muhammedî Yoldasın, artık gönlündeki dikeni, çer çöpü Cennet Bağı da bilsen ateşe at, yak gitsin!
Benlik Bağını-Bahçesini”Yak ki “Muhammedî BİZlik Bağı”yla bağlanıp özündeki “Hablil- Verid”Tek İpine sarıla bilesin!...


Zâhidâ (A.): Ey zâhid!
Zâhid: Kaba sofu, dünyaya arkasını dönmüş.
Muktebes (A.): Aynen alınmış, aktarılmış.
Ceres (A.): Deve, at, inek, vesairenin boynuna takılan çan.
Yiniltmek (T.): Hafifletmek.
Feres (A.): At, beygir cinsinden tek tırnaklı hayvânlar.
Yek (F.): Bir.
Tarfetü'l-ayn (A.): Göz kapağının bir kere açılması veya kapanması.
Kâbes (A.): Parlak ateş közü, kıvılcım.
Hâr (F.): Diken.
Hes (F.): Çörçöp.
Hâr u hes: Çalı çırpı.
En son kulihvani tarafından 21 Mar 2008, 00:52 tarihinde düzenlendi, toplamda 1 kere düzenlendi.
Resim
Kullanıcı avatarı
32stunden
Yeni Üye
Yeni Üye
Mesajlar: 1
Kayıt: 11 Şub 2008, 02:00

Mesaj gönderen 32stunden »

Vasl-ı Hak olmağa eylersen heves
Aşka ulaş gayriden gönlünü kes

Hakka kavuşmaya heves edersen eğer,
O zaman hakktan gayrısından gönlünü kesmelisin.
Bu yolda iki yöne gidilemez ve iki ata asla binilemez!..


Nasihatlerimi aldım. Allah razı olsun ...
Kullanıcı avatarı
kulihvani
Site Admin
Site Admin
Mesajlar: 12860
Kayıt: 02 Eki 2006, 02:00

Mesaj gönderen kulihvani »

EHL-İ MELÂMET MISRÎ (ks)


I ŞİİR

Ey gönül gel gayriden geç aşka eyle iktidâ
Zümre-i ehl-i hakîkat ânı kılmış muktedâ


Niyâzi Mısrî (ks) Hazretleri kendisi gibi, iyi bir İlim Öğretimi ve mükemmel bir Edeb Eğitimi sonunda olgunlaşan selim aklın, Muhammedî İz’de izleyeceği ve yaşayacağı yol olan İlâhî Aşkı yine kendi üzerinden anlatmaktadır :

Ey gönül gel, Hakk’ın yarattığı eserleriyle uğraşıp durmaktan vaz geç artık!
Resimleri yapan Ulu Ressamı anlama ve yaşama hâli olan İlâhî Aşkı duy ve uy!
Eşyanın hakikatını anlayan Hakikat Ehli Erenlerin hepsi de aşka uyup hükümlerine boyun eğdiler..


Cümle mevcûdat u mâlumata aşk akdem dürür
Zira aşkın evveline bulmadılar ibtidâ


Bu âlemde insan aklının algıladığı; var olan Kâinâttaki yaratılmış şeylerden ve bilinebilen her bilgiden de en önce gelen ve en mühim olan Aşktır.
Çünkü aşka bir baçlangıç bulamadı insan oğlu.
Çünkü bu maddî ve mânevî sistemin var ediliş sebebi “Muhabbet” tir…
Muhabbetin çekirdeği Hubb, habbe olan sevgi tohumundandır.


Hem dahî cümle fenâ buldukta aşk bâki kalır
Bu sebebden dediler kim aşka yoktur intihâ


Her şey ve herkes bir gün gelir yok olur gider, ancak Aşk dâimâ bâki kalır..
Bu nedenle Hakk Dostları : “Aşka bir son da yoktur!” dediler.


Dilerim senden Hudâyâ eyle tevfikin refik
Bir nefes gönlüm senin aşkından etme gel cüdâ


Ey Hudâ!
Senden, bana aşk yolunda yardımını yoldaşım etmeni dilerim!
Gönlümü Senin aşkından bir nefeslik süre de bile ayrı bırakma!


Mâsivâ-yı aşkının sevdâsını gönlümden al
Aşkını eyle iki âlemde bana âşınâ


Senden başka her şeyin aşkının sevdâsını al gönlümden!
Senin aşkını dünyada ve âhirette bana el olmayan Yâr’im et!


Aşk ile tâmuda olmak cennetidir âşıkın
Lîk cennette olursa tâmudur aşksız anâ


Âşık olan kişinin aşk ile birlikte olacağı cehenem, cennetidir.
Lâkin aşk yoksa âşık, cennette olsa da cehennemdir onun için…


Ey Niyâzî mürşid istersen bu yolda aşka uy
Enbiyâ vü evliyâye aşk olubdur rehnümâ


Ey Niyâzî!
Bu imtihan ve hayat yolunda bir mürşid istersen eğer, aşka uy!
Çünkü Nebîlere ve Velîlere de yol gösterici-kılavuz, hep aşk ola gelmiştir…


KELİMELER :
Aşk (A.): Üstün, ileri derecede sevgidir ki, bu ancak tasav¬vufla uğraşanlar tarafından Allah hakkında kullanılır.
(Mevlâna, Yunus, Muhyiddin-i Arabi, Muhammed Nûru'l-Arabi,
Mısrî, Nesimi ve benzerleri gibi büyük mütefekkirler gibi)
Böylece de Allah'a ait bir isim kabul edilmiştir.
İktidâ : Uymak, tâbi olmak. Birinin hareketini örnek alarak ona benzemeye çalışmak. İttiba etmek.
Mevcûdat : Var olan her şey. Kâinât. Yaratılmış şeyler.
Mâlumat : Bilinen şeyler, bilinenler. Bir iş veya mevzu hakkındaki bilgiler.
Akdem : Daha önce. Daha ileri. Daha mühim.
İbtidâ : Baş taraf. Evvel. Başlangıç. En önce, başta.
İntihâ : Son, nihayet, uç.
Hudâyâ : Yâ Hud’a! Ey Hüdâ!
Tevfik : Uygun düşürme. * Uydurma. Muvafık kılma. * Cenab-ı Hakkın kuluna yardım etmesi.
Cüdâ (F.): Ayrı, uzak.
Mâsivâ (A.): Allah'dan başka olan her şey.
Mâsivâ-yı Aşk: Aşktan başka olan her şey. Mâsivâ aşkı.
Tâmu (T.): Cehennem.
Lîk : Lakin, fakat, ancak.
Rehnümâ (F.): Yol gösterici, kılavuz, delil. rehber.
Resim
Kullanıcı avatarı
melami
Yeni Üye
Yeni Üye
Mesajlar: 9
Kayıt: 09 Nis 2008, 02:00

Mesaj gönderen melami »

Hz. Pir Esseyyid Muhammed Nur'ul Arabi Hazretleri, Niyazi Misri Divanini her ihvanin okumasini önemle vurgulamislardir.

Niyaziden görünen "O", ben ancak ad ile sanim
Kullanıcı avatarı
nur-ye
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 9089
Kayıt: 08 Eyl 2007, 02:00

Re: EHL-İ MELÂMET MISRÎ (ks)

Mesaj gönderen nur-ye »

kulihvani yazdı:
EHL-İ MELÂMET MISRÎ (ks)

Ey Niyâzî!
Sen Muhammedî Yoldasın, artık gönlündeki dikeni, çer çöpü Cennet Bağı da bilsen ateşe at, yak gitsin!

Benlik Bağını-Bahçesini”Yak ki Muhammedî BİZlik Bağıyla bağlanıp özündeki Hablil- Verid”Tek İpine sarıla bilesin!...

PÎR Babam Âmin Âmin إِن شَاء اللَّهُ
Resim
Cevapla

“►Niyazi Mısri◄” sayfasına dön