1-) ALLAH c.c

Cevapla
Kullanıcı avatarı
senim
Aktif Üye
Aktif Üye
Mesajlar: 106
Kayıt: 21 Şub 2008, 02:00

1-) ALLAH c.c

Mesaj gönderen senim »

Resim
ALLAH lafzını anlatma mümkünatı yoktur ancak anlama çabası vardır ki bu da anlamlı kısa alıntılar yaparak mümkün olur inşaALLAH...

Harf-i târifsiz ve esasen târifi mümkün olmayan Lafzullah olan ALLAH hakkında geniş bilgi için lütfen ana sayfada "Muhammedî Tasavvuf" bölümünü ziyaret ediniz. Daha öncede arz edildiği üzere ALLAH (celle celâluhu) İsm-i Şerîfi, İsm-i Zât, İsm-i Hass'tır. Sadece ALLAH (celle celâluhu)'ya aittir. Varlığı zorunlu, lâzım ve hamde lâyık olan Zât-ı Hakk'ın özel esmâlarının tümünü kapsayan ZÂT ismidir. Tüm Esmâü'l-Hüsnâ'yı cem eden bohçadır. Tercüme edilemez. Tefsir edilebilir. ALLAH-LİLLAH-LEHU-HU... Bütün sıfat-ı kemâliyeyi cem' eder.

Allah (CC) isimi Kur’an-ı Kerim’de 2697 yerde geçmektedir. Kainatın ve kainatta bulunan tüm varlıkların yaratıcısı, koruyucusu olan tek varlık, ibadet edilmeye layık tek Rab, Mevla, Hüda’nın (CC) özel ismi. En yüce varlık, bütün kemal sıfatları şahsında bulunduran ve her türlü noksan sıfatlardan uzak olan gerçek mabut...

http://www.muhammedinur.com/modules.php ... e&pid=1105
[img]http://www.muhammedinur.com/resimler/senim.jpg[/img]
Kullanıcı avatarı
aNKa
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 2797
Kayıt: 02 Eyl 2007, 02:00

Mesaj gönderen aNKa »

Bu şekilde önemli bir konu olan ESMÂÜ'l-HÜSNÂ yı bizlerin bilgisine sunarak paylaştığın için RABBimiz Allahü zü'l-Celal ve Efendimiz Rasûlullah S.A.V. razı ve memnun olsun inşaallah senim kardeşimiz.
Muhammedi muhabbet ve hasbi-habibi hizmet adına devamını bekleriz inşaallah...

Kul İhvani, Divanının bir bölümünde Harf-i târifsiz tek zâtî esmâ olan ALLAH C.C. yu şu şekilde zevk etmiştir:



ALLAH ismi: Elif-lâm-lâm-he'den oluşur.
Birer harfini sırayla soyarsak:

""""ALLAH (cc) : Şerîatta başlı başına bir târifi olmamakla beraber tüm Esmâ-i Hüsnâyı toplayan cem' eden Lâfzullah… Harf-i târifsiz tek zâtî esmâ.

LİLLAHİ : ALLAH (cc) için… Tarikatte her şey ALLAH (cc)için…

LEHÛ : ALLAH (cc)'nun … Mârifette her şey ALLAH (cc)'nundur.

HÛ : Hû… Hakikatte her şey O(ndan) dur. O'ndan başka O yoktur. Lâ hûve İllâ hûve…""""

Muhammedi muhabbetler...
Resim
Kullanıcı avatarı
senim
Aktif Üye
Aktif Üye
Mesajlar: 106
Kayıt: 21 Şub 2008, 02:00

ALLAH cc

Mesaj gönderen senim »

Resim

İsmail Safa diyor ki; “İdraki uluhiyyetine var mıdır imkan Aklın dahi mahiyyetini bilmiyor insan!”

“Akl”ın ne olduğunu kavrayamayan insan, bu akılla Allah’ın zatını kavramaya çalışıyor. Kavrayamayınca en kolay yolu seçiyor ve inkara yöneliyor... (Alıntıdır)

ALLAH cc ismini idrakle şereflendir YA RABB BİZe bunun hazmını ver YA HUU...

ALLAH HEPİNİZDEN RAZI OLSUN... EBEDEN DAİMEN ...

Selam ve Dua ile

[img]http://www.muhammedinur.com/resimler/senim.jpg[/img]
Kullanıcı avatarı
aNKa
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 2797
Kayıt: 02 Eyl 2007, 02:00

Mesaj gönderen aNKa »

"A L L A H": Kur'ân harfleriyle Elif - Lâm - Lâm ve He den teşekkül eder: Zevk ediyoruz ve asla hükmetmiyoruz. "Böyledir" demiyoruz da "böyle görüyoruz!" diyoruz:

1. Dört harfin tümü beraber ALLAH (celle celâluhu)'dur.
"ALLAH" (celle celâluhu) lâfzının gerçek târifi hiç yapılamadı ve yapılamayacaktır da.
Çünkü "ALLAH"(celle celâluhu) İsm-i Şerîf kelimesi tüm Sıfatullah ve Esmâ-ü'l-Hüsnâyı içinde toplayan câmi'dir.
Bohça gibi ve kapsayıcıdır.
ULUHİYYET ismi olup gerçek ilmi Zâtına mahsus ve bildirdiği kadar bilinebilmektedir.
Herkes kendi oturduğu yer ve yönden gördüğünü söylese de aynı yer ve yönde sen otursan çok başka şeyler görüp söyleyebilirsin.
Onun için Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem): "ALLAH (cc)'a ulaşan yollar, nefeslerin sayısınca çoktur." Anlamına hadis-i şerîfini okumuştum ama mesnedini şu anda bilemiyorum.
Şerîat-ı Resûlullah da yâni Şerîatullah'da ALLAH (celle celâluhu) ismi şerîfi esastır ve âyettir.
Âyette; Elif, Elif ve Be, Be dir.
Yorum ve hikmet değil âyet esastır.
Bu ise sonsuz insan için ana ve yeterli şart olan şerîat kuralları için çok mükemmel bir yoldur ki sırât-ı müstakîmdir.

2. Elifi kaldırırsak "LİLLAHi" (lâm-lâm-he) kalır ki bu "Herşey ALLAH için" anlamındadır. Emânet ve imânın esası olan şerîatten sonra halisen muhlisen ALLAH Tealâ için soyut-somut fiil işlemek erdemi olan tarikat (yollar) bölümüne geçilmiş demektir.
Elbette anlatma zorluğu var...
Vites değiştirir gibi 1. vitesden 2. vitese geçmek gibi değil de: Delikanlı Mehmet'den aklı başında olgun Mehmet'e geçiş gibi düşünmeliyiz.
Zâten şerîat diğerlerini kapsayan "Kab" hükmünde olup, ağacın dış kabuğu gibidir ve mutlaka şarttır.

3. Bir "Lâm"daha kaldırırsak "Lehû" kalır ki "O'na ait, O'nun" demektir.
Bu ise Mârifettir...
Herşey ve herkes O'nun mülkü ve malıdır.
Mahlûkatın Meliki (Sahibi) ve Mâliki (yöneticisi); Mâliki yevmi'ddin veyâ meliki yevmi'ddin dir...
İki okuyuşta caizdir.
"Lehû" sırrını anlayan âriftir.

4. Son "Lâm"ı da kaldırırsak: "Hû-Hüve-O" kalır ki Hakku'l-HAKK'tır.
Biliyorsun günü gelince bu âlemde mahlûkat olup da muhatab olacak bir nefs kalmayınca EL KAHHAR (Kahredici, gücü ile helâk edici, yok edici) olan ALLAHÜ ZÜ'l-CELÂL:

--- ".... Bugün hükümranlık kimindir? KAHHAR olan tek ALLAH'ındır!" (Mü'min 40/16)

--- Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem): "ALLAH kıyâmet günü arzı (yer tabakalarını) Kudret eline alır (kabzeder) semâyı (gök tabakalarını) da sağ eline (içine) dürüp büker, sonra (mahşer ehline) MELİK BENİM (Kâinâtın Mâlikiyim) ! Nerede yeryüzünün melikleri (kralları?)" buyurmuştur.
(Ebu Hureyre (ra) dan; İbni Mâce, Mukaddime, 192; Buhârî, Zümer Sûresi tefsiri; Müslim, Sıfatü'l-Kıyâme babı)

--- Abdullah İbni Ömer (radiyallahu anhu)'dan gelen benzeri hadis-i şerîfin sonu şöyle bitiyor: "Sonra ALLAH buyuracaktır ki: CEBBÂR olan ancak Benim hani (dünyadaki) cebbârlar nerede?" buyuracaktır. Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem) konuşurken minber öylesine sallanıyordu ki minber ile birlikte düşecek mi diye endişelendim. (İbni Mâce, Mukaddime 198)

İşte o gün "Lâ hüve illâ hüve: O'ndan başka O yoktur."
Gerçi el ânda öyle ama ne diyelim şimdi ele âleme...
Hu (celle celâluhu) Esmâsı, kadîrî sistemde en son zikir Esmâsı olup temel Esmâlardandır...

(KUL İHVANİ DİVANI)
Resim
Kullanıcı avatarı
aNKa
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 2797
Kayıt: 02 Eyl 2007, 02:00

Mesaj gönderen aNKa »

------------------Resim
-------------------O ALLAH ki O'ndan başka ilâh yoktur


---------------------------------
----------------------------------ALLAH



Kendisine verilen sınırlı, sorumlu, izâfi ve geçici nimetlerlerle (akıl, cüz'i irade vd.) kulluk imtihanını nefes nefes yaşayan insanoğlu nakle (Kur'ân-ı Kerîm ve Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem'in sahih hadîsleri) ulaşırsa Muradullah ve Emrullah gereği Sırat-ı Müstakîm üzere Hakka inanır, hayrı yaşar ve Ülûhiyyet şâhidi olursa İlâhî lûtfa kavuşur.
Aklı, ham (öğretimsiz ve eğitimsiz) kalır da akl-ı selim olmazsa şahsî, dünyevî, geçici ve yanıltıcı bir yol bulur, batıla inanır ve şerri yaşarsa açık ya da gizli müşrik olup İlâhî lânete uğrar.
Kulluk imtihanının; her yer, her zaman ve hâlinde mutlak lütûf ve mutlak lânet etme hakkına sahib olan ALLAH-U ZÜ'L-CELÂL…

Daha öncede arz edildiği üzere ALLAH (celle celâluhu) İsm-i Şerîfi, İsm-i Zât, İsm-i Hass'tır.
Sadece ALLAH (celle celâluhu)'ya aittir.
Varlığı zorunlu, lâzım ve hamde lâyık olan Zât-ı Hakk'ın özel esmâlarının tümünü kapsayan ZÂT ismidir.
Tüm Esmâü'l-Hüsnâ'yı cem eden bohçadır.
Tercüme edilemez.
Tefsir edilebilir.
ALLAH-LİLLAH-LEHU-HU...
Bütün sıfat-ı kemâliyeyi cem' eder.

Tirmzî'nin listesi : "HüveALLAHullezi lîlâhe illâ hüve : O ALLAH ki O'ndan başka gerçek ilâh yoktur" ile başlar.

O O'dur, O Kendisidir.
Gayrın zıttıdır.
Bu târif El Hâlik Tealâ için geçerli olduğu gibi halkı için de aynen geçerli olup her zerre kâinâtta tek başına olup, iki şey; aynı an, aynı zaman ve aynı hâlde aynı yerde bir şey asla olamaz.
Bu ise yüce Yaratıcımızın Uluhiyyet hüneri ve Vahdaniyyet yansımasıdır.

İlâhî hüviyyet (hüvelik); mutlak "BİR" lik (Vahdaniyyet) ve mutlak "VAR" lık (Yaratıcımızın Vâcibü'l-Vücûd oluşu) ezelliği-ebedliğidir.
İnsanlar için de "hüve" kullanılır.
Ancak, mutlak ve kâmil "Hüve" ALLAH-U ZÜ'L-CELÂL'dir.
Mevcûdun şahsına tahsis edilen hüveliği ( o'luğu); Mutlak Vücûd'dan bahşedilen imkanın, sınırlı, sorumlu, izâfi ve geçici kullanışıdır.
Varlığı kendi zâtından olan Vâcibü'l-Vücûd'un Hüviyyetinin mâhiyyetini bilmek ise ALLAH-U ZÜ'L-CELÂL'in ve dolyısıyla Rasûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem)'in bildirdiği kadar mümkün olup gayrısı safsatadır…
İnsan aklı "Hüve, hüve" veya "lâ hüve illâ hüve" diyebilir, ancak ve asla söylediği bu sözün içerik ve mâhiyyetini, nakilsiz (Kur'ân-ı Kerîm ve sahîh hadîs-i şerîfler) bilemez ve anlayamaz.
Hayal içinde hakikata hasret yaşar gider ve kendisine akıl düzleminde mecâzi "hüve"ler bulur ve tanrı edinir…
Onun için Muhammedî Tasavvuf'ta külli şey'in özündeki "hable'l-verid: halkı, El Hâklik'a bağlayan tek ip" inden de yakîn olan hakiki "HÜVE"nin, adı, adresi ve kalb telefon numarası (cep telefonu değil) verilmiştir.
İşte bu sözümüz; Rabbânî, Kur'ânî, Muhammedî (naklî) ve akl-ı selim sahibi kimseler için vicdânî ve aklî bir tesbit ve gerçektir.
Elbette Rabbü'l-âlemîn'in hüveliği, Vâcibü'l-Vücûd; "abd, mahlükatın"ın hüveliği mümkün (tanınan imkanla var olan, mevcûd olan, geçici ve izâfi vücûd verilen) dir.
Kul için bu sırra eriş ise kemâlin künhü (derin temeli, derûnî değeri) dür.
Onun içindir ki "HUU!" esmâsı özellikle Anadolu âriflerince ve dervişlerince baş tâcı edilip asırlarca Arş'a avaz avaz gönderilmektedir…
Bu sırra erişte; buz gibi olan akıl, İlâhî nakil deryasında (heplik) erir ve aslı olan damlaya (hiçlik) dönüşür de gerçek olan "Hüve, Huu!.." hazzını diri iken yaşar...

Şu hususu da arzedelim ki sonsuz sayıdaki zerrelerin (külli şey) "hüve"liği yaratılmış olmak özelliğinde, nitelikte birleşen ve benzeyen "şebîh hüvelik"tir.
Nicelikte birleşenlere müsâvi hüviyyet,
İzâfette birleşenlere münâsib hüviyyet,
Cinsiyyette birleşenlere mütenâsib hüviyyet,
Tesiliyyette birleşenlere mümâsil hüviyyet,
Şekliyâtta birleşenlere müşâkil hüviyyet sahibi denile gelmiştir. Hüviyyetullah ise tevhidî olup Zât'ına mahsus ve mutlaktır.
Gerçek olan "HU" da O, ALLAH-U ZÜ'L-CELÂL'dir.
Hiç unutulmaması gereken şey ise eser ile Usta'sını, resim ile Ressam'ını biribirine karıştırmamaktır…
"Hüve" ismi, Kur'ân-ı Kerîm'de pek çok yerde geçmekle beraber sadece Haşr Sûresi'nin sonunda (Haşr 59/22-24 bkz.) 7 defa tek başına 2 defa da bitişik zâmir şeklinde buyurulmuştur.
İhlâs Sûresi'nin ise baş tâcıdır…

Meşhur Sûfî Muhyiddin Arabî: "Zikirlerin doruk noktası, "HÜVE"dir" buyurmuştur ki aynen katılıyoruz…


(KUL İHVANİ - ESMÂLAR)
Resim
Kullanıcı avatarı
nur-ye
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 9089
Kayıt: 08 Eyl 2007, 02:00

Mesaj gönderen nur-ye »

Resim
VEYSEL KARANÎ (ks)

MÜNİR DERMAN (ks)


1. ses kasetinden

“Allah’ı bir türlü kavrayamıyorum?”
Allah Allah’ı insan idrakı kavrayamaz…
Efendim bu kâinat durup duruyorken nasıl oldu?
Allah yarattı.
Şimdi o adamda, duyan pekiiii…
Bu durup duruyorken oldu O!
Ama o nereden oldu?
İnsanın aklı sorar bunu….
Hepiniz sorarsınız….
Allah ebedîdir oooo bitti. Üzerine lakırdı
Anladık efendim Allah ebedî.
Bütün kâinatı Allah yarattı.
”Ama benim aklıma bişey sokuyor birisi..
Bu nerden oldu?”
Gelir akla ya…
Durup dururken nâmütanahi ol dedi oldu.
Peki…
O nerde?
O’nu kim yarattı?…
Nasıl oldu?
Hatıra gelir mi?
Allah onu insanın anlamasını kafasının fikrine hücre koymamıştır ki anlamasın diye!
Niye anlamasın diye?
Ulan anlamasın diye!
İyi ile kötüyü seçmek için,
Gördükten sonra inanmak kolay
Görmeden inanmaya ölçü!
Yalnız Allah’ın sıfatını sezer insan o kadar
Sıfatı nedir?
Görür, kulağı işitir
Bütün herşeye kadirdir.


MÜNİR DERMAN Babama rahmetler dilerim.

Birinci Ses kasetini yazmak bize de nasip oldu. O güzel sesi hala kulaklarımda!....
Resim
Kullanıcı avatarı
Gariban
Moderatör
Moderatör
Mesajlar: 2834
Kayıt: 25 Tem 2007, 02:00

Mesaj gönderen Gariban »

ALLAH :

ALLAH el-ism el-a’zam’dır, en büyük isimdir ve bütün ilahi ve güzel nitelikleri içerir. Zata ve bütün hilkatın sebebine işarettir.
Bütün varlığın sebebi olan
ALLAH , O’nun hilkatıne her hangi bir yön ve şekilde musabihlik göstermez.Allah yalnız Allah’ın ismidir. Başka hiç bir şey bu ismi O’nunla her hangi bir yönde ne sahiplenebilir ne de paylaşabilir. Kur’an da söylendiği gibi:

“….hiç sen O’na bir adaş bilir misin?” Meryem 19/65

ALLAH ismi beş anlam içerir ki bu nitelikler ALLAH’in başka bir şeye benzersiz olduğunu ifade ederler. Bunlar:

Kıdem: O evvelin evvelidir. O sonradan var olmamıştır, O zaten daima vardı.

Beka: Sonranın sonrasıdır, ebedidir. Daima var olacaktır.

Vahdaniyet: Eşsizdir, şeriki yoktur, benzeri yoktur, her şeyin sebebidir. Her sey O’na ihtiyaç duyar ve her şey “Kün!” emri ile var olmuştur ve O’nun emri ile olmuştur.

Muhalefetun Lil-Havadis: O, hiç bir yaratılmışa benzerlik göstermeyen yaratıcıdır.

Kıyam bi-nefsihi: Kendi kendine zatının gereği olarak vardır ve hiç bir şeye ihtiyacı yoktur. ALLAH mükemmelliktir. Bu mükemmelliğin uzantısı sonsuzdur. En büyük isim olan ALLAH ismi ALLAH’ in mükemmelliğini gösteren sekiz elzemi içerir:

Hayat: ALLAH hem ezeli hem ebedi olmak üzere kesintisiz olarak daima diridir. Diri olduğuna dair kendi ezeli bilgisi haricinde her şeyden bağımsızdır. Bu hayat, et ve kemik gibi yahut eşya olan herseyden bağımsızdır, saftır ve diğer yaşayan hiç bir şeye benzemez.

Ilim: ALLAH , her zamanda, görünen ve görünmeyen bütün şeylerin hepsini bilir. O “gecenin en karanlık anında kara kayanın üzerinde yürüyen kara karıncayı” bilir, atomu meydana getiren titreşimleri , kalbinizin derinliklerinde olanı ve sizin dahi bilincinde olmadığınız düşünceleri bilir. Sırların sırrını bilir. Var olan her şeyi daha yaratılmadan önce bilir, ve o gittikten sonrada bilir.

Semi Basir: ALLAH her şeyi işiten ve görendir. O görünmeyeni ve görüneni görür, duyulanı ve duyulmayanı işitir.O’nun işitmesini ne mesafe engelleyebilir , ne de görmesini karanlık engelleyebilir. Kulaklarla işitmez , ne de gözlerle görür. O’nun ezeli ve ebedi Zatı ile, var oluş öncesi bütün sesleri, sözcükleri, şekilleri, renkleri, havayı, rüzğarı, hareketi, sessizliği, düşünceleri ve hafızaları işitir ve görür…

Irade: Bütün murad O’nundur. ALLAH bir şeyin bir şekilde değilde başka bir yönde olmasına karar verince onun olmasını önleyebilecek hiç kimse yoktur. Her şey varlığını sürdürür çünkü O var olmalarını murad etmiştir. Her şey O karar verdiği zaman ve onun murad ettiği yönde olacaktır, ve O eceli geldiği zaman onu silmek murad ettiğinde de gitmiş olacaktır.

Kudret: Bütün kudret O’nundur.ALLAH’in yapamayacağı hiç bir sey yoktur. O’nun kudreti sadece tek bir şey üzerine bağımlıdır o da Muradullah’tır. On sekiz bin alemin bütününü ve ötesindekiler O’nun kudret elindedir. O’nun kudreti bir diğer şeye bağımlı değildir. Her şeyi yapan O’dur ve ne zaman, nasıl, ya da Neden! diye kendisine sorulamaz.

Tekvin: Bütün varlık ve hareketler O’na bağımlıdr. Tek yaratıcı O’dur. Bütün, cüzleri, her şeyin öz ve nitelikleri, en güzel, mukemmel ve doğru biçimde O’nun tarafindan yaratılmıştır. İnsanlar, cinler, dünyalar ve gökler, şeytanlar , hayvanlar, bitkiler, kayalar, ve mücevherler,ve bütünn bu algılanan, hissedilen, ve düşünülen her şeyin hepsi yoktan yaratılmışlardır. Hiç bir şey var olmadan önce sadece O vardı. Sonra hilkati, kendisinin ihtiyaci olduğundan dolayı değil de, O’nun sevgisini, muradını, ilmini, ve şefkatini tecelli ettirmek maksadıyla halk etti.

Kelam: Kelime, bütün bu söylenen ve işitilenler O’nundur. ALLAH’ın emir ve buyrukları, ve bütün hilkatine uygulanan hükümleri O’nun kelimelerindedir, ve bunlar son ilahi kitap olan ve bütün diğer kutsal kitapları içeren Kuran-ı Kerim’de içerilmiştir. Kur’an O’nun son sözüdür, onun manası sınırsızdır ve ebedidir. ALLAH ’ın kelimesi sessizdir, dil ve dudakların hareketlerine bağımlı değildir, nede ses dalgalarına ya da moleküllerin birbirlerine çarpmasına bağımlıdır. İşitilmesi için kulaklara ihtiyacı yoktur, ne de okumak icin gözlere ihtiyaç duyan harfleri vardır.
Allah’ın kulu olan kişi, ilahi isim olan ve bütünn isimleri kapsayan, bütün noksan sıfatlardan münezzeh olan ve bütün mükemmel nitelikleri kendinde cem eden ALLAH ismi ile bağlantıdadır, kamil insan olabilmek ve kendisinde bulabilmek arzusunu takip eder. Kul, kendisindeki kusurlardan kurtulmayı dener ve kendisindeki Hayrı arttırmaya çalışır.

“Abdullah” bu yaradılışta mümkün olan ve kazanabilecek en yüksek seviyeyi ve onuru kazanmış olan kul dur, çünki Yaratıcı ona O’nun bütün niteliklerinin sırları ile tecelli etmiştir. Bu nedenle yüce ALLAH, sevgili Peygamberini bu isimle çağırmıştır.

“Ve filhakıka o ALLAH’ın kulu kalkmış ona duâ ederken üzerine keçelene yazdılar” (CiN 72/19).

Hakikatte bu isim(Abdullah) sadece Hz.Muhammed(SAV) ’e ve kutublara, ve her hangi bir anda en yüksek manevi öneme sahip kişilere aittir. Bu kişiler O’nun ilahi hukumranlığının hakiki mirasçılarıdır. Bu nedenle ALLAH ismi en büyük isim, ALLAH’ın BİRLİK VE TEKLİK nitelikleri ile kuşatılmış ALLAH’ın Özünün ismidir. Bu sebepten dolayı eğer bir kul, ALLAH ile BİRLİK’te, onun kendine mahsus kimliğini yitirmişse onun “Abdullah” olarak çağırılması sadece mecazidir.

Referans:
Şeyh Tosun Bayrak El-Cerrahi El-Halveti, 2000, “The Name & the Named ”, s.45-48
Çeviri: Barbaros Sert

Kullanıcı avatarı
senim
Aktif Üye
Aktif Üye
Mesajlar: 106
Kayıt: 21 Şub 2008, 02:00

ALLAH

Mesaj gönderen senim »

Seleme yazdı:Ya Rabbi! Seni tarif etmektedir bütün güzel isimler
Sen güzel isimlerini aşikar etmezsen ruhum karanlıkta kalır
Esma’ül Hüsna’na şahit yaz beni.


ALLAH(cc)!
Sensin Allah(cc) sanadır kulluğum
Sendedir çarem seninledir varlıgım
Seni arar ruhum seni anar kalbim
Başkasına değil sana muhtacım
Başkasını değil seni çağırırım
Başkası yaratılmıştır sen yaradansın
Başkası devamsızdır sen daimsin ve daim eyleyensin
Başkaları muhtaçtır sen ihtiyaçsızsın ihtiyaçları görensin
Başka ilah yok sen Allah(cc)’sın
Sen ki eşi benzeri olmayansın
Sen ki bütün eksiksiz sıfatların sahibisin
Cemaline çevir yüzümü başkasına rağbet ettirme kalbimi
[img]http://www.muhammedinur.com/resimler/senim.jpg[/img]
Kullanıcı avatarı
Gul
Moderatör
Moderatör
Mesajlar: 5150
Kayıt: 11 Haz 2009, 02:00

Re: 1-) ALLAH c.c

Mesaj gönderen Gul »

nur-ye yazdı:>>>>>> GÖNLÜMÜZÜN SESİ >>>>>>

* RUBAî *

Vücudda Kalb, Kalbte RUH var
RUH'ta Sırlar sarılmış, "AH!"a
AH! içinde SIR, SIR içinde NURdur YÂR
NURUN ALÂ NUR ol, var git ALLAH'A....

Kul İhvani
Resim
Kullanıcı avatarı
Gul
Moderatör
Moderatör
Mesajlar: 5150
Kayıt: 11 Haz 2009, 02:00

Re: 1-) ALLAH c.c

Mesaj gönderen Gul »

nur-ye yazdı:>>>>>> GÖNLÜMÜZÜN SESİ >>>>>>

* 4 LÜK*

Bin desin bin bir AH! desin
DOST'a Dost EYVALLAH desin
AŞK olsun erenlere ''HU!...''
Cümle cihan ALLAH desin...

Kul İhvani
7.11986 15:52
Antalya dr.
Resim
Cevapla

“Esmaü’l – Hüsna” sayfasına dön