KuL İhvÂNi KİMdir?
- HAYY-DOST
- Özel Üye
- Mesajlar: 1856
- Kayıt: 16 May 2009, 02:00
KUL İHVAN'İ NİN GÖNÜL DUYUŞLARI
ÇAKMAK ÇAKMAK GÖZ YAŞINA ALEV ALIR ZAMAN AĞLAR
YARIM NEFESLİK SOLUĞA, CAN İÇİNDEKİ AN AĞLAR
ÇÖPLÜĞÜN KESKİN KOKUSU, ÇÖLÜN ÇIĞLIĞI, KORKUSU
KAPANIRSA YAPRAKLAR "İKRA" AĞLAR, KUR'AN AĞLAR...
ISSIZ SESSİZ KİMSESİZİM, ÇÖLÜN ÇIĞLIĞI, ÇÖKÜNCE
SEHER YELİNİN ISLIĞI, ÇÖLE GÖZ YAŞI DÖKÜNCE
UYKUYU YUTAN SEVDADAN, SIRILSIKLAM UY-AN IRSIN
"ZAMAN ZANN MIŞ MEĞER" DERSİN ŞU AN DA ŞAFAK SÖKÜNCE....
ÇAKMAK ÇAKMAK GÖZ YAŞINA ALEV ALIR ZAMAN AĞLAR
YARIM NEFESLİK SOLUĞA, CAN İÇİNDEKİ AN AĞLAR
ÇÖPLÜĞÜN KESKİN KOKUSU, ÇÖLÜN ÇIĞLIĞI, KORKUSU
KAPANIRSA YAPRAKLAR "İKRA" AĞLAR, KUR'AN AĞLAR...
ISSIZ SESSİZ KİMSESİZİM, ÇÖLÜN ÇIĞLIĞI, ÇÖKÜNCE
SEHER YELİNİN ISLIĞI, ÇÖLE GÖZ YAŞI DÖKÜNCE
UYKUYU YUTAN SEVDADAN, SIRILSIKLAM UY-AN IRSIN
"ZAMAN ZANN MIŞ MEĞER" DERSİN ŞU AN DA ŞAFAK SÖKÜNCE....
- nur-ye
- Özel Üye
- Mesajlar: 9089
- Kayıt: 08 Eyl 2007, 02:00
nur-ye yazdı: >>>>>> GÖNLÜMÜZÜN SESİ >>>>>>
ZEVK 955
Şah ile şuûr şeenim, Kul İhvâniyem âşığım
Câhil çözemez sırrımı, Dost Divanda dolaşığım
İlim-mevcud bahçesinde bekliyorduk bin bir bahar
Hoş geldin-safâ getirdin Sırr-ı Süveydâ ışığım
19.11.1991 19:37
Sırr-ı Süveydâ : Kapkara sırr. Nur-u Muhammed Sırrı. Nurullah Sırrı. Ahadiyyet Sırrı. İmam Ail (kv) ye Resûlullah (sav) in aktardığı Hakikat Sırrı
- aNKa
- Özel Üye
- Mesajlar: 2797
- Kayıt: 02 Eyl 2007, 02:00
~ İHVÂNİ ~
Âşık Kul İhvânim saz senin sanma
Sûret etikettir sakın aldanma
Ayağın altına bak oyalanma
Sırat sırtı duramazsın İhvâni!...
Garibin niyazı Senem nazına
Kerem küller olmuş Aslı kızına
Mecnun mızrabını Leylâ sazına
El önünde vuramazsın İhvâni!...
Çekmezsen ciğere aşkın havasın
Sürmezsen ocağa Tevhid Tavasın
Sevdâ Bülbülüne gönül yuvasın
Kargaşada kuramazsın İhvâni!...
Ara Cihan içre Gönül Erini
Yâr aşkıyla açsın gözün ferini
Elin ermez neşter bulmaz yerini
Kendi yaran yaramazsın İhvâni!...
Bulmayınca Havf ü Recâ arasın
Zühd ü Takva, Aşk ü Cezbe sırasın
Sıdk ü Huşû ile gönül yarasın
Esrârıyla saramazsın İhvâni!...
Mübtelâsın âşık aşk belâsının
Mecnun muhabbeti aşk Leylâsının
Âleme kızıp da aşk şeydâsının
Kanadını kıramazsın İhvâni!...
Gönül yanar dağım seher patlamış
Dört ucumuz üst üstüne katlamış
Sevdâ Küpü kırk yerinden çatlamış
Sofra susuz... Sıramazsın İhvâni!...
TEK ayrı, çokların sürülüğü ne?
Mikrop minik, filin iriliği ne?
At ile Ayvanın diriliği ne?
Her soruyu soramazsın İhvâni!...
Erinî!-Len teranî! aşkta kemâlin
Elde asâ, yolda Musa mı hâlin?
Gönül= Sinâ; Nâr ü Nûru, Cemâlin
Bu gözlerle göremezsin İhvâni!...
Bir nokta ışıktır, meğeri yoktur
Bahası biçilmez değeri yoktur
Dizgini, kolanı, eğeri yoktur
Aşk Atını süremezsin İhvâni!...
Âşıksan bilirsin aşkın şifâsın
Vad-i vuslatında Yârin vefâsın
Çok çektirir Cevr ü Çile cefâsın
Sefâsını süremezsin İhvâni!...
Tevhid Temâşasın nar ile nurda
Üflüyor her nefes İsrafil Sûrda
Görür hesabını Er olan burda
Aşk Defterin düremezsin İhvâni!...
Tevhid Terâzisi, inkâr-ikrârın
Yevm i Yâr Sıratı YOK ile VAR ın
Ağlamayanlara Yârin esrârın
Emânettir veremezsin İhvâni!...
Hurması, söğüdü, çamı olacak
Yarımı, noksanı, tamı olacak
Cacığı, çağlası, hamı olacak
Yâr yozunu yeremezsin İhvâni!...
Ağır aksak ömre aşkı kattırıp
Varımız-yoğumuz hallac attırıp
Derimiz yüzdürüp beleş sattırıp
Bazara post seremezsin İhvâni!...
Elbet ister İnsan, bunca-oncasın
Bülbül bilir derd-i diken kancasın
Muhabbet Bağından gülün goncasın
El erip de deremezsin İhvâni!...
İster sürün, ister uç Aşk dağına
Kuşla Yılan muhtaç, Sırr Sulağına
Duyur Dostun sesin, Kalb Kulağına
Aşk Menziline eremezsin İhvâni!...
Kul İhvani
26.12.1988 18:55
Etiket : Fr. Bir şeyin cinsini, miktarını veya fiyatını belli etmek için üzerine konan küçük yafta. * Teşrifat, görgü.
Neşter : Ameliyat bıçağı. Hekim bıçağı.
Mübtelâ : (Bel'. den) Yenilmiş. Yutulmuş.
Erinî!-Len teranî! :
وَلَمَّا جَاء مُوسَى لِمِيقَاتِنَا وَكَلَّمَهُ رَبُّهُ قَالَ رَبِّ أَرِنِي أَنظُرْ إِلَيْكَ قَالَ لَن تَرَانِي وَلَـكِنِ انظُرْ إِلَى الْجَبَلِ فَإِنِ اسْتَقَرَّ مَكَانَهُ فَسَوْفَ تَرَانِي فَلَمَّا تَجَلَّى رَبُّهُ لِلْجَبَلِ جَعَلَهُ دَكًّا وَخَرَّ موسَى صَعِقًا فَلَمَّا أَفَاقَ قَالَ سُبْحَانَكَ تُبْتُ إِلَيْكَ وَأَنَاْ أَوَّلُ الْمُؤْمِنِينَ
Ve lemma cae musa li mikatina ve kelemehu rabbühu kale rabbi erini enzir ileyk kale len terani ve lakininzur ilel cebeli fe inistekarra mekanehu fe sevfe terani felemma tecella rabbühu lil cebeli cealehu dekkev ve harra musa saika felemma efaka kale sübhaneke tübtü ileyke ve ene evvelül mü'minin : Musa tayin ettiğimiz vakitte (Tûr'a) gelip de Rabbi onunla konuşunca «Rabbim! Bana (kendini) göster; seni göreyim!» dedi. (Rabbi): «Sen beni asla göremezsin. Fakat şu dağa bak, eğer o yerinde durabilirse sen de beni göreceksin!» buyurdu. Rabbi o dağa tecelli edince onu paramparça etti, Musa da baygın düştü. Ayılınca dedi ki: Seni noksan sıfatlardan tenzih ederim, sana tevbe ettim. Ben inananların ilkiyim. (Araf 7/143)
Dizgini, kolanı, eğer : Atın koşum takımları.
Yoz : sağılmayan hayvan. İşe yarmayan kişi.
Hallac : Pamuk atan. Pamuğu didik didik eden.
Beleş : (Arabça bilâşey'den galattır) Ücretsiz, bedava.
Kanca : çengel, dikenlerin kıvrık ucu.
Sulak : Su başı, su olan yer.
Menzil : Hedef. İnilen yer. Konulacak yer. * Yer. Dünya. Ev. * Mesafe.
- aNKa
- Özel Üye
- Mesajlar: 2797
- Kayıt: 02 Eyl 2007, 02:00
~ İHVÂNİ!.. ~
Mestiz muhabbetten mahremindeyiz
Terakki-tekemmül Dost demindeyiz
İmkânla imtihan âlemindeyiz
Âşıkların aşkı artsın İhvâni!..
İtirazsız rıza Yârin darlığı
Şikayetsiz şükür bahtiyarlığı
Olmaz melamînin dünya varlığı
İsteyen kantarda tartsın İhvâni!..
Ne bulduk benlikten-şöhretten-şandan
Sormadan can içre Cânânı candan
İşte geldik-gidiyoruz bu handan
Âşık uyuyanı dürtsün İhvâni!..
Özün özgür eyle uçsun kırk kanat
Okusun Kurânı işte Kâinat
Gözünü görmeyen, gerçeğe inat
Burnunu taşlara sürtsün İhvâni!..
Âşık İhvâniyem Subhân sevenim
HAKK-Muhammed yolum Ehl-i Beyt benim
Ölünce HAYY ile sarın bedenim
Toprağı toprağın örtsün İhvâni!..
Kul İhvani
27.03.1990 21:09
1 Rmzn
- aNKa
- Özel Üye
- Mesajlar: 2797
- Kayıt: 02 Eyl 2007, 02:00
~ KUL İHVÂNİ!.. ~
Erecek ecel bu cana
Belki baş ağrın bahana
Bir söz bırak ki İhvâna
Hayırla ana İhvâni!..
Ser seyre birlik Bahçeni
Şâd olsun Şahın Şeeni
HAKÎM HAKKın halkı seni
Bal bile bana İhvâni!..
Cimri hâris-Cömert kâni
Cümlesi yok nerde hani?
Eşya-Olay hepsi fâni
Yâr olmaz cana İhvâni!..
Yâr yolunda yabancı olduk
HAKK yanında yalancı olduk
Gâh yolcu gâh Hancı olduk
Meylettik Hana İhvâni!..
Arzu-Emel-Dileğimiz
Suya saldık emeğimiz
Eren Elden ekmeğimiz
Doğradık kana İhvâni!..
Gönül toprak yere serik
Su-suvat bol, tarla sürük
Yeşermeyen tohum çürük
Laf değil mânâ İhvâni!..
Çifte kilit vur ağzına
Kırk düğüm at boğazına
Göz yumma haram azına
Girmesin kana İhvâni!..
Her nefes kavga-nizâsın
Kimsin ki kime kızasın?
Unutun RABBın Rızasın
Ne oldu sana İhvâni?..
Kır at namus şişesini
Bırak ağyâr neşesini
Dönme kibir köşesini
Şerefe şana İhvâni!..
Karla-Buz Dost, Buhar-Su Dost
LÂ FÂİLA İLLÂ HUU!.. Dost
Kötü bilme, sözüm bu Dost
Cezâ var zanna İhvâni!..
Azalıyor - Artıyorsun
Güzelçirkin tartıyorsun
Kibrine tül örtüyorsun
Ne dersin buna İhvâni?..
Diker göğe tohum başın
Arar rençber ekmek-aşın
Çile Değirmenin taşın
Döndürür una İhvâni!..
Aşk, sîneden Sırr söküştür
Özünü gözden döküştür
Huzurunda diz çöküştür
O nunla O na İhvâni!..
Mânâ Terbiye İrâde
Erdirir elbet murada
Gülle Diken bir arada
Bülbüller kona İhvâni!..
Ne eylerse HAYY-HAKK eder
Siyah saçların ak eder
Belin büker toprak eder
Devran döne döne İhvâni!..
Ehl-i Beyt ü ŞAHla yaşa
Dost Rasûlullahla yaşa
AN ını ALLAHla yaşa
Bakma yarın- düne İhvâni!..
Gafleti bastık bu seher
Şefâat yastık bu seher
Uykuyu astık bu seher
Güneşli güne İhvâni!..
Dost Muhammed çırağı ol ki
Gönül, Kulluk Durağı ol ki
Bezm-i Birlik Burağı ol ki
Âşıklar bine İhvâni!..
Dinle Sahibim sesini
Al melâmet neşesini
Sırr-ı Subhân şifresini
Bak, Tâ-Hâya Yâ-Sîne İhvâni!..
Mızrab mâhir saz ellerle
İşret ettik güzellerle
Gitti uçan gazellerle
Tam kırk iki sene İhvâni!..
Sevgiden-Özden habersiz
Sohbetten-Sözden habersiz
Gönülden-Gözden habersiz
İtibar tene İhvâni!..
Aşk, nûr cünbüşüdür ışır
Âşık Kâmille ulaşır
Câhiller çirkin bulaşır
Sataşmak nene İhvân?..
Önce altın-akçe verdi
Sonra başın yere serdi
Çoğun yuttu Dünya derdi
İster isen dene İhvâni!..
Kayılan kayaktır ölüm
İğreti dayaktır ölüm
Çatılan ayaktır ölüm
Çekilen çene İhvâni!..
Kesretinde BİRLİK e bak!
BİR dir ALLAH, halkı da hak
Lafz-ı Celâl Küpesin tak!
Kulağın ene İhvâni!..
Kul İhvani
9.04.1990 0510
Seheri
Bahana : bahane. f. Vesile. Sebeb. * Yalandan özür. * Kusur. Noksan. * Garaz.
Nizâ : Niza. Çekişme, kavga.
Rençber : Çiftçi.
Çatılan ayaktır ölüm
Çekilen çene İhvâni!.. : Ölünün bcesed katılaşmadan ayakları çatılır ve çenesi bağlanır.
Kesretinde BİRLİK e bak! : Kesret, Vahdetin kılıfıdır.
Enemek : Sahiplenmek. Koyun-keçide kulağından parça keserek işaretini koymak.
- Dostyol
- Yeni Üye
- Mesajlar: 9
- Kayıt: 18 Ara 2008, 02:00
Selamun aleykum ve rahmetullah dostlar,
Cenab-ı Allah cümlemizin muhabbetini,
hizmet de - ibadet de - ilimlerde
KIYAMETiN sonuna kadar artırsın.
Hz. Kur'an Azimüşşanın emirlerine hakkiyle uymaya çalışalım,
ve sünnetleri de Cenab-ı Allah'ın yardımıyla...
BiRlikde MUHAMMED-i-NURlandıralım.
Cenab-ı Allah bizleri hayirlar ile mukafatlandirsin,
ve her günahlarimizi hayira çevirsin.
RAMAZAN ayları KIYAMETİN sonuna kadar hayirlı geçsin.
Cenab-ı Allah cümlemizin muhabbetini,
hizmet de - ibadet de - ilimlerde
KIYAMETiN sonuna kadar artırsın.
Hz. Kur'an Azimüşşanın emirlerine hakkiyle uymaya çalışalım,
ve sünnetleri de Cenab-ı Allah'ın yardımıyla...
BiRlikde MUHAMMED-i-NURlandıralım.
Cenab-ı Allah bizleri hayirlar ile mukafatlandirsin,
ve her günahlarimizi hayira çevirsin.
RAMAZAN ayları KIYAMETİN sonuna kadar hayirlı geçsin.
- aNKa
- Özel Üye
- Mesajlar: 2797
- Kayıt: 02 Eyl 2007, 02:00
- aNKa
- Özel Üye
- Mesajlar: 2797
- Kayıt: 02 Eyl 2007, 02:00
~ İHVÂNİ... ~
Gönül gözümüzü perdeler sarmış
Naz-niyazda, naz edecek ne varmış?
Saçların kar beyaz benzin sararmış
Gözlerin elemle dolmuş İhvâni
Geçerken uğradın gördün Bazarı
Almaya-satmaya gaflet nazarı
Yazdığın okutan hükmün Yazarı
Derd edecek ne var, nolmuş İhvâni?..
Haşr ü neşir, ömür atın sürdüğün
Geçmiş-gelecek yok!.. Din Günü, bu gün
Şimdi seyrettiğin, senin gördüğün
Olanlar Ezelde olmuş İhvâni
İstidad İrade, aşkın merceği
Gönlünü görmeyen, görmez geçeği
Beşiklerde açan İnsan çiçeği
Güz gelmiş mezarda solmuş İhvâni
Âşık, aşık oynar, ütülmez ütmez
Devran-Seyran-Cevlan-Hayranla bitmez
Her yerde var olan bir yere gitmez!
Câhile gafleti, yolmuş İhvâni
Kul İhvani
21.10.1990 10:12
Antly-Krktl..
- nur-ye
- Özel Üye
- Mesajlar: 9089
- Kayıt: 08 Eyl 2007, 02:00
Re: Latif YILDIZ Kimdir?
kulihvani yazdı:Değerli üyelerimiz bizi ve birbirlerini tanımak-tanışmak istemekteler.
Latif Yıldız ismim bu âlemde.
Mânâ ve Aşk Âleminde Kul İhvâni mahlasımdır.
Bâdeli âşıklardan olmuşum ve binlerce şiirlerim irticâlendir.
Kul İhvani Divanı 16 cilt olup fırsat buldukça gençlerimizin hizmetine sunulacaktır.
Çeşitli konularda yazılmış eserlerimi kitap haline getirmekten ziyade herkesin ve başta gençlerimizin doğrudan ulaşımına sunmayı amaçladım.
İnşaat Yüksek Mühendisiyim. emekliyim.
60 yıldır yaşamaktayım.
Ömrüm işlerime paralel olarak, tasavvuf hayatı ve büyükleri içinde geldi geçiyor...
Bildiğim, bulduğum, olduğum ve yaşadığım tek inanç, amel, ahlâk ve hâl kaynağı Resûlullah sallallahu aleyhi vesellemdir.
Hiç bir kişinin yoluna karışmamakla beraber kesinlikle izlediğimiz yol Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem'in kendi yoludur.
Bu sabit noktadaki Muhammedî mezheb, meşreb ve melâmet içreyiz inşaallah..
Muhmammedî Nûra ulaşımı, can ceryanına kavuşmak olarak biliriz.
Bu Sıla-yı Rahimden sonra ayırmadan-gayırmadan Allahu zü'l-Celâlin Yarattığı her câna ve şeye Muhammedi Muhabbeti, Merhameti ve Hasbî ve Habibî Hizmeti üzerimize sanki farz biliriz.
Eserlerin eserlere kulluğunu reddeder Yüce ALLAH'mıza Kulluğu esas alırız.
Kısacası her yerde, her an ve her hâlde " Şimdi Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem olsa idi ne yapardı, ne buyururdu ve ne yapmamızdan razı olurdu?" ilim ve edebini anlamaya ve anlatmaya sadece ve sadece gönüllü ve ebedi hizmetçileriz.
Kısıtlı imkanlar içinde hizmet ederken Rahmet Yürekli Muhammedî gençlerimizin damla damla Muhammedi Deryâya katılmalarından, hizmetimizin sebeb ve sonucu olduğu için Resûlullah sallalallahu aleyhi vesellem adına, hesabına ve şerefine kıvanç duymaktayız ve duâ etmekteyiz...
Maddî yardım ve reklam almamaktayız.
Ancak sitemiz, gönül kimlik ve kişiliğini yakın bulan her gencimize hizmet etmesi için hep açıktır..
Mürşid-i Mutlak Muahammed aleyhisselâmı duyup Rehber-i Mutlak Resûlullah sallalallahu aleyhi vesellem'e uyanlara Es Selâm olsun!..
Allahu zü'l-Celâl lûtf ü kereminden yardımcımız olsun!..
Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem ebedi Yârimiz olsun ve cennetlere yüreğinde Can cemâatı olarak "Bir"likte ve "Biz"likte girelim İnşâallah!..
KUL İHVANÎ!..
Kul İhvanî Hak tarafa
Özün döndür bakma lafa
Kalbin Kâinât Kıblesi
Zâhir-Bâtın Sırr-ı Safa
*
Muhit muhrik, Merkez sâkin
SÖZ Sahibin, herkes sükûn
Hayyul- Kayyum Dâim-Bâki
Canlar fâni cümle yekûn
*
Uyuyanlar SÖZüm duymaz
Uyanamaz HAKKa uymaz
Ona değil bana yazık
Özüm fersiz ses DUYulmaz..
*
Kıyam-Rükû-Secde geldik
Aşk ü Cezbe vecde geldik
OTURduk teşehhüd için
Dirildik Miracda geldik
*
İçim Sensiz serin değil
BİR in arar yerin değil
Çarpma taştan taşa beni
Eğil deli gönlüm eğil
*
Yanar Özüm kızıl korlar
Bâtınım Zâhirim zorlar
Kimselere bir şey demem
Aklı yok deli diyorlar
*
Muhitinde Devr eylesek
Devran-Cevlan Cevr eylesek
Hayret-Dehşet MERKEZinde
Sükût edip Seyr eylesek
*
Akl-ı Muahmmede ersek
Aşk-ı Muahmmedim dersek
Nur-u Muahmmed Muhitin
Sırr-ı Muahmmede versek
*
Nedir AHAD, nedir AHMED?
Muhammeddendir tüm Rahmet
HAKKta, HAKKtan, HAKKa, HAKKla
Zuhurun ZEVKidir zahmet..
*
Garib gönlüm GÖsteR GÖRün
Haremdesin İhram bürün
Yük ağır yolumuz yokuş
Sürün sefil nefsim sürün
*
Çoğu biter azı kalır
Avcı gider tazı kalır
Hayy! der yürür Kul İhvanî
İnler ezer sazı kalır
*
Ey DÖNenler DÖNdüreni!
Yakan-Yanan-Söndüreni
Lâ Hüve illâ Hüve sin
Bende Sende Onda SENİ
*
İçince Aşkın Tasından
Bıktım dünya tasasından
Mukaddes Musa-firavun
Ejderhası ASAsından
*
Yürü Kul İhvanî yürü
Aşk zincirin ZEVKle sürü
RABBa rehindir başımız
Yaşanan AŞKtan ötürü
26. 07. 96 14:26
- HAYY-DOST
- Özel Üye
- Mesajlar: 1856
- Kayıt: 16 May 2009, 02:00
LATİF YILDIZ, üzerinde LA İLAHE İLLAALLAH yazan yedi renkli tevhid kuşağının altından geçen, bir mübarek zat'tır.
Yürüdüğü hayat yolunda, MUHAMMEDİNUR çeşmesinden feyiz ve
bereket içen, MUHAMMEDİ MELAMETe bürünmüş bir ALLAH cc kuludur.
Susayan topraklara gökten yağan rahmet yağmurları gibi, gönül
semalarından mısra, mısra, HAKK AŞIKlarının çatlamış gönül topraklarına,
sevgi, muhabbet damlaları akıtan bir HAKK AŞIĞIdır.
Bir defa onun gönül çeşmesinin suyundan içenler, onun yolunun yolcusu olurlar.
Mümine ÇÖL olan bu dünya sahasında, HAKK DOSTları, NARı
NURa, dikeni GÜLe, nemrut ateşlerini güllük gülistanlık bir hale döndürme
vesileleridir.
Nefse zor geleni, ruha kolay, nefse nar geleni ruha nur eylerler.
Nefsin çilesi, ruhun sefası, nefsin isyanı, ruhun rızasıdır.
İşte LATİF YILDIZ (KULİHVANİ), gibi HAKK AŞIKları, nefislerin azgınlık yollarını kapatıp, RUHun rahata huzura ermesine daha bu dünyada
ALLAH C.Cın izni ile öncü olurlar.
Zira onlar SEÇİLMİŞLERdendir.
Biz KULİHVANİyi böyle görür , böyle biliriz.
Saygı ve sevgimiz de bundandır.
Maddeten yakınımızda olmasa bile, manen gönül pınarından damla damla akan, ab'ı hayat gibi mısraları ruhumuza güç kuvvet, nur verir.
En güzel yakınlık, gönülden gönüle olandır.
Gerisi zaman, mekan faniliğinde, yanyana olunsa bile, gönül birliği yoksa kapatılamayan uzaklıltır.
DOSTlarına bizi yakın eyleyen, böyle bir lütfu bize bahşeden RABBimize her daim hamdüsenalar olsun.
Bir anneden beslenen kardeşler gibi, bir ALLAH cc dostundan beslenen
gönüllerin sahipleride birbirine yakın kardeştir. İHVANdır.
DERVİŞLERİN ~
Aşk; baharlara ulaştıran
Cennet kokuları saçtıran
Sefâ değil cefâ açtıran
Al gülleri dervişlerin
Düşmüşler onulmaz derde
Çile çile aşk var serde
Nasıl öter seherlerde
Bülbülleri dervişlerin
Ârif-i Billah velîdir
Âşıkları zır delidir
Muhibleri perdelidir
Çok tülleri dervişlerin
Garib kuzu meler söyler
Gönül dağın deler söyler
HAKK aşkına neler söyler
Dost dilleri dervişlerin
Gönlü güneş yüzü aydır
HU esmasın hâli; HAYY dır
Oldu bitti, AKSARAYdır
Aşk illeri dervişlerin
Arz-ı hâli Âşıgadır
Tevhid seli taşıgadır
Karanlıktan ışığadır
"Gel! Gel!" leri dervişlerin
Karlı dağları yandırır
Cihanı aşka bandırır
Uyuyanı uyandırır
Sırr selleri dervişlerin
Halakada HAKK haykıran
Agyâr zincirini kıran
Ilgıt ılgıt esen her an
Aşk yelleri dervişlerin
Âşıklar ŞAH aşk bâbında
Kor ateş beden kabında
Sevdâlılar rebâbında
Derd telleri dervişlerin
Agyâre, duvak tüllüdür
Alevi gizli küllüdür
Kar beyaz ateş güllüdür
Al alları dervişlerin
Arı Çiçek, birliktir bil
Petek petek nazlı nesil
HAKK hükmüdür halka sebil
Aşk balları dervişlerin
Olgun, hamdır; hayr ile şer
Narı, nûru ile pişer
Kendi bahçesine düşer
Derd dalları dervişlerin
Aşk çiledir cana zahmet
Sevdânın sahibi AHMED (sav)
Âyet Hikmet Kudret Vahdet
Her hâlleri dervişlerin
Ezel ebed emânet der
Bâki ister, fâni nider
Çırıl çıplak geldi gider
Yok malları dervişlerin
Aşk âşıklar kâinâtı
Aşktır ihlası tâatı
Kırk kanatlı aşkın atı
Aşk nalları dervişlerin
Gâh çiçektir gâhi arı
Aşk ile gezer dağları
Halka hizmettir şiârı
HAKK kulları dervişlerin
Kul İhvâni zâre gider
Yürek pâre pâre gider
Yâr den gelir Yâr e gider
YÂR yolları dervişlerin
02.03.1988 21:05
Şiâr : İz, belirti, işaret, nişan, ayırt edici iyi âdet. * Üstünlük veren işaret. * İnsanın gömleği. * Ölüm.
En son HAYY-DOST tarafından 27 Ağu 2009, 14:52 tarihinde düzenlendi, toplamda 2 kere düzenlendi.
- Hakan
- Moderatör
- Mesajlar: 4962
- Kayıt: 08 Eki 2006, 02:00
Kulihvani;
Rasulullah Sallallahu Aleyhi Vessellem Efendimizin gönül hizmetçisi, kervanının koruyucularındandır.
Sadakat ve Samimiyet ile yol almış, sabır ve tevazu ile gönül bulmuş,
Sıdk ve Adl üzere olmuş ve yaşatmaya azmetmiş,
Sorumluluk duygularıyla omuzları çökmüş, her cana hizmeti borç bilmiş,
Kabı ve kaderince bilgi almaları için insanlara devamlı sohbetlerde bulunan ve Rasulullah Sallallahu Aleyhi Vessellem Efendimizin yolundan ayrılmayan garip, gariban bir derviş,
Kur'an-ı Kerim ve Hadislerle zevklenen, zevklerini şiirlere döndüren Hakk Aşığı bir kul, kara sevdalı bir ümmet,
Rasulullah Sallallahu Aleyhi Vessellem Efendimizin izinden, yolundan, sözünden çıkmayan gönül ereni, gönül sahibininin has misafiri ve gönüldaşdır.
Rasulullah Sallallahu Aleyhi Vessellem Efendimizin gönül hizmetçisi, kervanının koruyucularındandır.
Sadakat ve Samimiyet ile yol almış, sabır ve tevazu ile gönül bulmuş,
Sıdk ve Adl üzere olmuş ve yaşatmaya azmetmiş,
Sorumluluk duygularıyla omuzları çökmüş, her cana hizmeti borç bilmiş,
Kabı ve kaderince bilgi almaları için insanlara devamlı sohbetlerde bulunan ve Rasulullah Sallallahu Aleyhi Vessellem Efendimizin yolundan ayrılmayan garip, gariban bir derviş,
Kur'an-ı Kerim ve Hadislerle zevklenen, zevklerini şiirlere döndüren Hakk Aşığı bir kul, kara sevdalı bir ümmet,
Rasulullah Sallallahu Aleyhi Vessellem Efendimizin izinden, yolundan, sözünden çıkmayan gönül ereni, gönül sahibininin has misafiri ve gönüldaşdır.
- aNKa
- Özel Üye
- Mesajlar: 2797
- Kayıt: 02 Eyl 2007, 02:00
Hayy Allah celle celalihu razı olsun Hakan abim ve gülsüm ablama
Çok güzel bir anlatış..
Birde eserlerinden de anladığımız kadarıyla bakalım
Latif Yıldız - KUL İHVÂNÎ:
Aksarayın Hasan Dağı yakınında bir köy olan Karaören de dünyaya gelmiş.. .
İlkokulu köyde bitirmiş
Anasının küçük sandıklı altınını 22 liraya kuyumculara satarak, besmele ile ortaokula yazılmış.
Komşu köyden iki arkadaşıyla birlikte at ahırının bir köşesine bölünmüş bir odayı şehrin en zengininden 2,5 liraya kiralamışlar...
Ortaokulu hep iftiharlıkla bitirmiş...
Adana Erkek Lisesini parasız yatılı olarak kazanmış...
Sonra inşaat yüksek mühendisi olmuş ve her insan gibi kaderini yaşıyor...
En son Akdeniz Bölge Devlet Su İşleri Müdürü görevinden emekli oldu
Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem)i ruhundan da çok sevdi...
Kalbini Kurâna tahsis etti...
ALLAH Zülcelâli anlamaya çalıştı...
Kırk yıl içinde nice tarikat ve tasavvuf adamlarıyla görüştü, beraber oldu...
Nice Hüdâ-i nâbit ve anadan doğma Hakk Âşıklarıyla birlikte yaşadı...
vs... vs...
Muhabbet meydanındaki mahlası Kul İHVÂNÎ
Kul, malûmunuz El HAKK (celle celâluhu)ın kulu...
İhvânî ise ruh kardeşidir...
İhvân: Ahın çoğuludur.
Ah, ahâ, Ahu: Samimi, hamimi (sıcak) ve tamimi (tüm olan, tam) Dosttur...
Buradaki Ha Hâlikın Ha sı olup Ah; El Hâlik (celle celâluhu) dan başkasını "en" tanımayandır.
İhvân: Lâzım ve lâyıkınca kardeş oluş şuûruna erenlerdir.
Neşet edilişin sırrına erip ruh kardeşi oluş şuûruna erenlerdir, ulaşanlardır.
(Neş'et (a): Neşet, meydana gelme, ileri gelme; çıkma , yetişme.)
İhvânî: Resûlullahın (sallallahu aleyhi ve sellem)in nûrundan ve ruhundan neşet edilişin sırrına erip ruh kardeşi oluş şuûruyla yaşayandır.
Kul İhvâni ise sen, ben, o, BİZ!...
BİZim hepimizin; Muhammedî oluşumuzun farkına ve şuûruna varıp yaşayışımızı Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem)in kavline, efâline, ahlâkına ve hâllerine uygun olarak, hep beraber, el birliğiyle, canla başla RABBimize kul olmak ana ve asıl görevini yerine getirmeye ahdedip azmedişimiz demektir.
Ben, sen, o, BİZiz.
BİZ, hepimiz Muhammedîyiz! demektir.
Kul İhvânî; Hz. İbrâhim Halilulllah (Aleyhis-Selâm) ve İmâm-ı Alî (keremullahi veche)den bâdeli bir Aşıktır...
Geçmiş zaman içinde mahlası 6 ay kadar Nizamî olmuş ise de, sonradan Kul İHVÂNÎ güzeldi! dedi diye, Kul İhvânî kalmıştır...
Bâdeli âşıklar düşünüp düzenleyerek değil de irticâlen, geldiği gibi ve doğaçlama olarak çalıp söylerler.
Kısacası HAK vergisi...
Allahu Teâlâ'nın İhsan izni,
Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellim'in Ekrem ikramı,
Ve Himmetlerini hep göre geldiği Azîz Eren Baba'ların duasıyla hiç durmadan düşünürmüş:
Muhammedî Tasvvuf ne idi, nerelere götürüldü, günümüzde ne hâlde?
Ve en önemlisi ise fıtrî meşrebinde Rabbısıyla tanışmak aşkı olan bir gencimiz;
Kimlere baş eğmeli ya da eğmeden nasıl kendini ve Rabbını bilmeli, bulmalı ve yaşayabilmeli idi??...
İşte bu sorular sonucunda;
Zâhiren Lâtif YILDIZ, Bâtınen KUL İHVANÎ çeşmesinden akan İlâhî İLİM ve Muhammedî EDEB "SU" yunun kaynağı sadece ve sadece Muhammedîdir.
Muhammedî oluşu zâten kapsayan, Kur'ânî Ve Rabbânî oluş ise hâliyle birliktedir biledir...
Bu Çile çeşmesi;
Allahu Zü'l- Celâl için herkese selsebildir,
Muhammed aleyhisselâm adına hesabına ve şerefine O'nun özellik ve güzelliklerini arz etmekten başka olan; amaç, çıkar vs.ler kendisine haramdır..
Yiğitliği ise, 4 mevsim yıkılmadan ayakta kalabilmek ve Hasbî Hizmet Kıyamında sürekli durabilmektir...
Zikr-i dâim, Fikr-i dâim, Şükr-ü dâim ve Sabr-ı dâim köşelerini yere indirmemek için;
Muhammedî Melâmet içinde merhamet ve muhabbetle her gelene :
"BUYURUNUZ EFENDİM! SİZİNDİR!!" alın yazısını okutabilmektir
Bir yudum içenin BENlikten BİZ liğe geçiş kemâlâtını kutlayabilmektir..
BİZler hamd olsun alışılmış piyasa işi bir tarikat çemberinde cem' değil de,
Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem' in mutahhar yüreğinde BİR ve BİZ olmayı ve "Şu an ki şehâdeti"ne fiilen iştirak şerefini hayat , din ve âhiret gâyemiz bilmekteyiz..
Hepimiz biribirimizin sadece hizmetçisiyiz.
Şişen, şişirilen, şişirtilen basit balon mübârekliklerinin nasıl patlayıp, çatladığına veya elden kaçanlarının nasıl yok olup gittikleri acı sonuçlarını görmekteyiz...
İmam-ı Mutlak, Rehber-i Mutlak, Mürşid-i Mutlak ve Rasûl-u Mutlak Muhammed aleyhisselâm...
Söz bitti..
Hepimiz cemâatıyız ve ne yaptığımızdan eminiz çok şükür...
İmanında, âmelinde, ahlâkında ve hâllerinde Muhammed aleyhisselâmı DUYup da UYanlar mutlaka Muhammedî dirler ki,
Bu her müslüman için Emrullahtır hatta Muradullahtır..
Muhammedi MuhabbetlerimİZle.
Çok güzel bir anlatış..
Birde eserlerinden de anladığımız kadarıyla bakalım
Latif Yıldız - KUL İHVÂNÎ:
Aksarayın Hasan Dağı yakınında bir köy olan Karaören de dünyaya gelmiş.. .
İlkokulu köyde bitirmiş
Anasının küçük sandıklı altınını 22 liraya kuyumculara satarak, besmele ile ortaokula yazılmış.
Komşu köyden iki arkadaşıyla birlikte at ahırının bir köşesine bölünmüş bir odayı şehrin en zengininden 2,5 liraya kiralamışlar...
Ortaokulu hep iftiharlıkla bitirmiş...
Adana Erkek Lisesini parasız yatılı olarak kazanmış...
Sonra inşaat yüksek mühendisi olmuş ve her insan gibi kaderini yaşıyor...
En son Akdeniz Bölge Devlet Su İşleri Müdürü görevinden emekli oldu
Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem)i ruhundan da çok sevdi...
Kalbini Kurâna tahsis etti...
ALLAH Zülcelâli anlamaya çalıştı...
Kırk yıl içinde nice tarikat ve tasavvuf adamlarıyla görüştü, beraber oldu...
Nice Hüdâ-i nâbit ve anadan doğma Hakk Âşıklarıyla birlikte yaşadı...
vs... vs...
Muhabbet meydanındaki mahlası Kul İHVÂNÎ
Kul, malûmunuz El HAKK (celle celâluhu)ın kulu...
İhvânî ise ruh kardeşidir...
İhvân: Ahın çoğuludur.
Ah, ahâ, Ahu: Samimi, hamimi (sıcak) ve tamimi (tüm olan, tam) Dosttur...
Buradaki Ha Hâlikın Ha sı olup Ah; El Hâlik (celle celâluhu) dan başkasını "en" tanımayandır.
İhvân: Lâzım ve lâyıkınca kardeş oluş şuûruna erenlerdir.
Neşet edilişin sırrına erip ruh kardeşi oluş şuûruna erenlerdir, ulaşanlardır.
(Neş'et (a): Neşet, meydana gelme, ileri gelme; çıkma , yetişme.)
İhvânî: Resûlullahın (sallallahu aleyhi ve sellem)in nûrundan ve ruhundan neşet edilişin sırrına erip ruh kardeşi oluş şuûruyla yaşayandır.
Kul İhvâni ise sen, ben, o, BİZ!...
BİZim hepimizin; Muhammedî oluşumuzun farkına ve şuûruna varıp yaşayışımızı Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem)in kavline, efâline, ahlâkına ve hâllerine uygun olarak, hep beraber, el birliğiyle, canla başla RABBimize kul olmak ana ve asıl görevini yerine getirmeye ahdedip azmedişimiz demektir.
Ben, sen, o, BİZiz.
BİZ, hepimiz Muhammedîyiz! demektir.
Kul İhvânî; Hz. İbrâhim Halilulllah (Aleyhis-Selâm) ve İmâm-ı Alî (keremullahi veche)den bâdeli bir Aşıktır...
Geçmiş zaman içinde mahlası 6 ay kadar Nizamî olmuş ise de, sonradan Kul İHVÂNÎ güzeldi! dedi diye, Kul İhvânî kalmıştır...
Bâdeli âşıklar düşünüp düzenleyerek değil de irticâlen, geldiği gibi ve doğaçlama olarak çalıp söylerler.
Kısacası HAK vergisi...
Allahu Teâlâ'nın İhsan izni,
Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellim'in Ekrem ikramı,
Ve Himmetlerini hep göre geldiği Azîz Eren Baba'ların duasıyla hiç durmadan düşünürmüş:
Muhammedî Tasvvuf ne idi, nerelere götürüldü, günümüzde ne hâlde?
Ve en önemlisi ise fıtrî meşrebinde Rabbısıyla tanışmak aşkı olan bir gencimiz;
Kimlere baş eğmeli ya da eğmeden nasıl kendini ve Rabbını bilmeli, bulmalı ve yaşayabilmeli idi??...
İşte bu sorular sonucunda;
Zâhiren Lâtif YILDIZ, Bâtınen KUL İHVANÎ çeşmesinden akan İlâhî İLİM ve Muhammedî EDEB "SU" yunun kaynağı sadece ve sadece Muhammedîdir.
Muhammedî oluşu zâten kapsayan, Kur'ânî Ve Rabbânî oluş ise hâliyle birliktedir biledir...
Bu Çile çeşmesi;
Allahu Zü'l- Celâl için herkese selsebildir,
Muhammed aleyhisselâm adına hesabına ve şerefine O'nun özellik ve güzelliklerini arz etmekten başka olan; amaç, çıkar vs.ler kendisine haramdır..
Yiğitliği ise, 4 mevsim yıkılmadan ayakta kalabilmek ve Hasbî Hizmet Kıyamında sürekli durabilmektir...
Zikr-i dâim, Fikr-i dâim, Şükr-ü dâim ve Sabr-ı dâim köşelerini yere indirmemek için;
Muhammedî Melâmet içinde merhamet ve muhabbetle her gelene :
"BUYURUNUZ EFENDİM! SİZİNDİR!!" alın yazısını okutabilmektir
Bir yudum içenin BENlikten BİZ liğe geçiş kemâlâtını kutlayabilmektir..
BİZler hamd olsun alışılmış piyasa işi bir tarikat çemberinde cem' değil de,
Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem' in mutahhar yüreğinde BİR ve BİZ olmayı ve "Şu an ki şehâdeti"ne fiilen iştirak şerefini hayat , din ve âhiret gâyemiz bilmekteyiz..
Hepimiz biribirimizin sadece hizmetçisiyiz.
Şişen, şişirilen, şişirtilen basit balon mübârekliklerinin nasıl patlayıp, çatladığına veya elden kaçanlarının nasıl yok olup gittikleri acı sonuçlarını görmekteyiz...
İmam-ı Mutlak, Rehber-i Mutlak, Mürşid-i Mutlak ve Rasûl-u Mutlak Muhammed aleyhisselâm...
Söz bitti..
Hepimiz cemâatıyız ve ne yaptığımızdan eminiz çok şükür...
İmanında, âmelinde, ahlâkında ve hâllerinde Muhammed aleyhisselâmı DUYup da UYanlar mutlaka Muhammedî dirler ki,
Bu her müslüman için Emrullahtır hatta Muradullahtır..
Muhammedi MuhabbetlerimİZle.
- aNKa
- Özel Üye
- Mesajlar: 2797
- Kayıt: 02 Eyl 2007, 02:00
~ İHVÂNİ... ~
Sevgi sevgilide, aşk güzellerde
Çile çarmıhında, gurbet ellerde
Bin bir bahar bulur sarı tellerde
Sazla-mızrab murad alır İhvâni
Âşığın aşkıyla karlı dağ eririr
Derd kederi alır, neşeler verir
Bastığı yerlerde çimen yeşerir
Ardından hoş sedâ kalır İhvâni
Mecnun muhabbete Leylâ menzile
Âşık aşkın yaşar aşk gelmez dile
İçini dışına çıkarır çile
Dökülür meydana gelir İhvâni..
Sûretin soyunup çıplak kalanlar
Sîret sahnesinde ibret olanlar
Çile Çenberinde kendin bulanlar
Gün gelir RABBını bulur İhvâni
Kullukta Sultanlık sevdâ süruru
Teslim kıblesinde gönül gururu
Zül- Celâl İkramı narından nuru
Aşkla gübre Al Gül olur İhvâni
HAKK Hırasın kurar gönül dağına
Toplar Ankaların Birlik Bağına
Vahdet Özün eker Aşk Toprağına
Âşık ölmez ahmak ölür İhvâni
Kul İhvani
25.03.1991 05:10 shr.
- aNKa
- Özel Üye
- Mesajlar: 2797
- Kayıt: 02 Eyl 2007, 02:00
~ İHVÂNİ... ~
Dön Devranda deli gibi
Seyranda sırr seli gibi
Hayranda hak Veli gibi
Cevlanda coş ol İhvâni!..
Olur-Olmaz, Neşe-keder
Takdir tecellîde kader
Neler gelir- neler gider
Hâlinle hoş ol İhvâni!..
Muhabbet Muhammed Dini
Aşktır Âşıklar yemini
Boşalt kendinden kendini
Benlikten boş ol İhvâni!..
Göstermiyor gördüğümü
Bana Benlik Kördüğümü
Aklı çözmez Sır Düğümü
Aşkla sarhoş ol İhvâni!..
Cevr-i Cihan Çark-ı Çile
Gelmez Kul İhvânim dile
Eğlenme gül-geç câhile
Kâmile koş ol İhvâni!..
Kul İhvani
08.08.1991 21:00
Lârâ shl.
- aNKa
- Özel Üye
- Mesajlar: 2797
- Kayıt: 02 Eyl 2007, 02:00
~ İHVÂNİ... ~
İlimdir İnsanın özü
Bakar körün görmez gözü
Kelle kulak, duymaz sözü
Gönül kapın aç İhvâni!..
Çamur testi, İnsan-isim
Gelip-geçen hayal resim
Cansız-Cânânsız bir cisim
Hilâl ile haç İhvâni!..
Aynı şeyin iki yüzü
Seyreyle gece-gündüzü
Takdir-Tecellî sırr sözü
Halktan HAKKa kaç İhvâni!..
Bu Hana HAKK halkın tıkar
Gâh güler gâh ağlar-bıkar
Çıplak giren-çıplak çıkar
Topladığın saç İhvâni!..
Bezm-i Elest Mahşer ahdi
Kâlu Belâ! Birlik bahtı
Gönüldür Tevhidin Tahtı
Aşk Âşığa taç İhvâni!..
Cem olunca cümle cihan
Vahdetinde, Vücûd-Vicdan
Sistemin Sahibi Subhân
Kör geçme, gör-geç İhvâni!..
Yürek yâren yarıyorsan
Tevhidinle tarıyorsan
Kırk üç yıldır arıyorsan
Sevgilini seç İhvâni!..
Muhammed Aşk Peygamberi
Ehl-i Beyt Sevdâ Serveri
Aşktır Âşıklar Kevseri
Kana kana iç İhvâni!..
HAKK-Peygamber-Kul-Kurânı
HAKKın halk hasat zamanı
Âşıkların Aşk Harmanı
Ektiğini biç İhvâni!..
Dön devr eyle Devran ile
Cevlan eyle Seyran ile
Aşkın başı Hayran ile
Aklın sonu Hiç İhvâni!..
Kâmil gönle Cebrail var
Duysa kulak, bin bir dil var
İbrahime İsmail var
Koyun Kuzu Koç İhvâni!..
Arama her yerde olanı
Bul da, buldursun bulanı
Câhilse Akıl Yılanı
Aşk İline göç İhvâni!..
Kıtmir ol kervana takıl
Aşktır iman eden akıl
Kulsan, Sultana secde kıl!
Arzdan Arşa uç İhvâni!..
Biledir Birlikin bilen
Dost aramaz Yârin bulan
Olanlar Olacak - Olan
Yorumdadır suç İhvâni!..
Her yer-her hâl ve her ANda
Cânân ile bile CANda
Her şey kolay bu Cihanda
İnsan olmak GÜÇ İhvâni!..
Kul İhvani
12.09.1991 23:35
Shl..
- aNKa
- Özel Üye
- Mesajlar: 2797
- Kayıt: 02 Eyl 2007, 02:00
~ İHVÂNİ... ~
Halkın halketti Yaradan
Adem, boşluk; Âdem, atan
Şeye sahib çıkan, şeytan
Yanılma - azma İhvâni
Ebâbil yuvası Bâbil
Hasbünallah hayrî Hâbil
Kahra kafa tutan Kâbil
Kabrini kazma İhvâni
Ocağa girmeyen demir
Hamdır her söze eğilir
Firavun Musaya gelir
Kırılma kızma İhvâni
Salihe eve yoncasın
Yunusa Balık gancasın
Süleymanın Karıncasın
Dikkat et ezme İhvâni
İbrahimi HAKK savurdu
Nârı nûra kıyam durdu
Eyyübün sabrıdır, Kurdu
Canından bezme İhvâni
Can için cihan câmisi
Hakkıdır halkın hâmisi
Beşik-sal, Nuhun Gemisi
Gaflette yüzme İhvâni
Sedâsı meşhurdur Davudun
İsası Mesih mevcudun
Kibri kilitli Nemrudun
Bağlıdır çözme İhvâni
Benlik Başın eğmeyeni
Başım eşik demeyeni
Tevhid okun yemeyeni
Tesbihe dizme İhvâni
Sabr-ı cemîlin Yusufu
Kimdir Yusuf, nedir kuyu?
Yakuba kor hasret suyu
Bırak buzun süzme İhvâni
İman+Amel=Muhammed bil
Amelsiz söz hüner değil
Ehl-i Beyt dostu, Sev Sevil!
Üzülme Üzme İhvâni
Kul İhvani
20.01.1992 :08:55 dr.
Efnd İzmr.
Sltn antly.
Kâbil : Âdem Aleyhisselâmın bâtıl ve şerri tercih eden kardeşi Hâbili öldürerek ilk öldüren olan oğlu.
Hâbil : Âdem Aleyhisselâmın hak ve hayrı tercih eden kardeşi Kâbilin öldürdüğü ilk öldürülen olan oğlu.
- aNKa
- Özel Üye
- Mesajlar: 2797
- Kayıt: 02 Eyl 2007, 02:00
~ İHVÂNİ... ~
Dilsiz dudaksız söyler
Yakın uzaksız söyler
Tertip tuzaksız söyler
Âşık olan İhvâni
Kırk ayak yedi başın
Dört âlemde tek taşın
Seherdeki göz yaşın
Kalbe dolan İhvâni
Burak Arşa basmıştır
Refref rıza esmiştir
Aşk Altını kesmiştir
Palan kolan İhvâni
MaddeMüdded Ol!un yok
Menzilin yok yolun yok
Ön-arka-sağ-solun yok
Yular yolan İhvâni
Aşk Yuvası gönüldür
Sır sultanın bülbüldür
Şafaklara açan güldür
Seher solan İhvâni
Kul İhvani
24.01.1992 09:42
- aNKa
- Özel Üye
- Mesajlar: 2797
- Kayıt: 02 Eyl 2007, 02:00
nur-ye yazdı: >>>>>> GÖNLÜMÜZÜN SESİ >>>>>>
ZEVK 1095
Adı güzel Muhammedin duasın Bende diri kıl!
Gazabından rızana Dost! Razî-Merzî baştan sona
Kul İhvâni Senin kulun! Kâmillerin Kıtmiri kıl!
Fenâda Bekâ bulunca Sığınırız Senden Sana!
21.11.1994 14:17 dr..
--- Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem): Euzü bi ridake min sahtike : Gazabından rızana sığınırı! buyurmuştur.
Kendini bilen kişinin bu sığınması esmâ yönüyledir.
--- Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem): Euzübike minke : Senden Sana sığınırım! buyurmuştur.
RABBını da bilen kimsenin bu sığınması esmâ cihetiyle değil, Sıfat-Zât cihetiyledir.
- Gul
- Moderatör
- Mesajlar: 5150
- Kayıt: 11 Haz 2009, 02:00
Sevgili Kardeşlerim,
Dün aramıza katılan arkadaşımız SELEN kardeşimiz bugün bana "KUL İHVANİ KİM'DİR?.." diye sordu...Gerçekten benim için ZOR BİR SORU oldu..Hep sormaya alışmışım ya : )...Soru gelince kalakaldım....Dedim ki en iyisi MUHAMMEDİNUR GÖZüyle cevap vermek...
Sevgili Selen,
İŞTE 3 SAYFA'DA KUL İHVANİ...
Dün aramıza katılan arkadaşımız SELEN kardeşimiz bugün bana "KUL İHVANİ KİM'DİR?.." diye sordu...Gerçekten benim için ZOR BİR SORU oldu..Hep sormaya alışmışım ya : )...Soru gelince kalakaldım....Dedim ki en iyisi MUHAMMEDİNUR GÖZüyle cevap vermek...
Sevgili Selen,
İŞTE 3 SAYFA'DA KUL İHVANİ...
- kulihvani
- Site Admin
- Mesajlar: 12868
- Kayıt: 02 Eki 2006, 02:00
En Küçük Eğri, En Doğru
AKLınla GÖR Bu ÂleMde!..
hER cAN İÇinde BeN Doğru
DAİREni BuL DeM bu DM de!..
ZEVK 3838
Meşhurluk Belâ Bazarı!.. ADını UNut İhvANî!
Yalnıza Yiğit Yürek OL!. KORK-UYa UMut İhvANî!
Çile Çenberinde DÖNen, MeRKeZdeki YÂRin Peyki
SöZ SoHBeT - ZeVKi Bitince, Serapa SUkût İhvANî!..
27.09.09 14:32
İkİ UÇ un hİÇinde..
Serapa: Bir uçtan bir uca. Baştan ayağa kadar.
SUkût: Susma. Konuşmama.
- gullale
- Özel Üye
- Mesajlar: 1362
- Kayıt: 16 Oca 2008, 02:00
Kulihvâni insanın insan, insanın ALLAH dostu, ALLAH adamı, ALLAH ehli OLduğunun şâhidi.
Kulihvânî Emrem Yunus bîçârenin dizelerinde dillendirdiği;
Canlar canını buldum, bu canım yağma olsun;
Assı ziyandan geçtim, dükkânım yağma olsun.
Ben benliğimden geçtim, gözüm hicabın açtım;
Dost vaslına eriştim, gümanım yağma olsun.
İkilikten usandım, birlik hânına kandım;
Derdi şarabın içtim, dermanım yağma olsun.
Varlık çün sefer kıldı, dost andan bize geldi;
Viran gönül nur doldu, cihanım yağma olsun.
Geçtim bitmez sağınçtan, usandım yaz u kıştan;
Bostanlar başın buldum, bostanım yağma olsun.
Yunus ne hoş demişsin, bal u şeker yemişsin;
Ballar balını buldum, kovanım yağma olsun.
..dur bana...
Muhammedî muHABBEtle...
Kulihvânî Emrem Yunus bîçârenin dizelerinde dillendirdiği;
Canlar canını buldum, bu canım yağma olsun;
Assı ziyandan geçtim, dükkânım yağma olsun.
Ben benliğimden geçtim, gözüm hicabın açtım;
Dost vaslına eriştim, gümanım yağma olsun.
İkilikten usandım, birlik hânına kandım;
Derdi şarabın içtim, dermanım yağma olsun.
Varlık çün sefer kıldı, dost andan bize geldi;
Viran gönül nur doldu, cihanım yağma olsun.
Geçtim bitmez sağınçtan, usandım yaz u kıştan;
Bostanlar başın buldum, bostanım yağma olsun.
Yunus ne hoş demişsin, bal u şeker yemişsin;
Ballar balını buldum, kovanım yağma olsun.
..dur bana...
Muhammedî muHABBEtle...
En son gullale tarafından 27 Eyl 2009, 14:37 tarihinde düzenlendi, toplamda 1 kere düzenlendi.
- Gul
- Moderatör
- Mesajlar: 5150
- Kayıt: 11 Haz 2009, 02:00
İz-MİR'in dağlarında çiçekler açmış diyor ya ERler....Bu dağlarda güllerlaleler açıyor...
Rabbimiz katından izin ile; yanlış doğruya çevrilir, eksik tamamlanır, hata düzeltilir de hiç anlamayız bile İnşaAllah...
Hayy Allah(c.c) sizden razı olsun..Gönül pınarınız her daim ilkbahar neşesi ile aksın...Paylaşımlarınız çoğalsın..İnşaAllah...Allah(c.c)'a emanet olun..
En son Gul tarafından 27 Eyl 2009, 18:31 tarihinde düzenlendi, toplamda 1 kere düzenlendi.
- gullale
- Özel Üye
- Mesajlar: 1362
- Kayıt: 16 Oca 2008, 02:00
- HAYY-DOST
- Özel Üye
- Mesajlar: 1856
- Kayıt: 16 May 2009, 02:00
- gullale
- Özel Üye
- Mesajlar: 1362
- Kayıt: 16 Oca 2008, 02:00
hayy-dost CANım, bu sana Yunusumdan...
Yine geldi aşk elçisi yine doldu meydânımız
Yine teferrüc-gâh oldu sağlı sollu dört yanımız
Yine mahfiller düzüldü yine bezmler kuruldu
Yine kadehler sunuldu esrik oldu bu canımız
Ev içi aşk ile doldu ulu kişi âşık oldu
Canlarımız hayran oldu aşk tahtına binenimiz
Bir nicemiz Leylî oldu bir nicemiz Mecnûn oldu
Bir nicemiz Ferhâd oldu aşktan haber alanımız
Meydanımız meydan oldu canlarımız hayran oldu
Her dem arşa seyrân oldu hazret oldu revânımız
Düşmüş idik ol kaldırdı birliğin bize bildirdi
İçimize aşk doldurdu dürüst oldu imânımız
Sorar isen aşk nerdedir nerde istersen ordadır
Hem gönülde hem candadır hiç kalmadı gümânımız
YÛNUS aşkın vasfın söyler gerçeklere haber eyler
Mahrumların canı göyner âşkâr oldu pinhânımız
Yunusumun "bilmeyen ne bilsin BİZi bilenlere selâm olsun" dizesi o kadar derin ki... Bilenler hâlleşmekte, Nasreddin hocamın "damdan düşen" leri gibi... Damdan düşmeyen düşenin hâlinden ne bile? CAN ÖZümüzdeki yangının ateşin alevi ne renktir kim bile? Öyle bir ateş ki yanar da yangının dumanı ahhhhhh lar ile tüter. Yanar da yanmalara doymaz. Serinliğe yan gözle bakmaz. Kalb kazan olmalı kazan ateşsiz kalmamalı ocak üzerinde illa ki "AŞ" olmalı aşımızın AŞÇI BAŞIsmız kazan başında olmalı. Bak sen fokurduya, kokuya, bak sen ziyâfete inşallah...
Yunusumuzla devam;
Ben seni sevdiğimi söyleşirler hâs u âm
Söyleşenler söyleşsin sensiz dirliğim harâm
Kim senin lezzetinden canı tad almaz ise
Yürür cansız bir sûret âlem hâlinden bîgam
Ben bu dem seni gördüm nicesi sabreyledim
Seni bir dem görmeye müştaktır cümle âlem
Seni gören kişiye ne hâcet hûr u kusûr
Seni sevmeyen cana tamudur cümle mâkam
İki cihan varlığı ger benim olur ise
Sensiz bana gerekmez iş seninledir tamam
Bin yıl ömrüm olursa harcedem bu kapıda
Ben gerçek âşık isem gerek bu yolda ölem
Çoklar YÛNUSa der nicedir aşk esrikliği
Nitsin ezel bezminde şöyle çalındı kalem
hayy-dost'um, Kulihvânîyi ANlamak ve ANlatmak haddime düşmez, dedim ya kör halimle sızıntılardan DEM vurdum. İnşallah Hakîkâtine ermemiz de nasip olur...
Yine geldi aşk elçisi yine doldu meydânımız
Yine teferrüc-gâh oldu sağlı sollu dört yanımız
Yine mahfiller düzüldü yine bezmler kuruldu
Yine kadehler sunuldu esrik oldu bu canımız
Ev içi aşk ile doldu ulu kişi âşık oldu
Canlarımız hayran oldu aşk tahtına binenimiz
Bir nicemiz Leylî oldu bir nicemiz Mecnûn oldu
Bir nicemiz Ferhâd oldu aşktan haber alanımız
Meydanımız meydan oldu canlarımız hayran oldu
Her dem arşa seyrân oldu hazret oldu revânımız
Düşmüş idik ol kaldırdı birliğin bize bildirdi
İçimize aşk doldurdu dürüst oldu imânımız
Sorar isen aşk nerdedir nerde istersen ordadır
Hem gönülde hem candadır hiç kalmadı gümânımız
YÛNUS aşkın vasfın söyler gerçeklere haber eyler
Mahrumların canı göyner âşkâr oldu pinhânımız
Yunusumun "bilmeyen ne bilsin BİZi bilenlere selâm olsun" dizesi o kadar derin ki... Bilenler hâlleşmekte, Nasreddin hocamın "damdan düşen" leri gibi... Damdan düşmeyen düşenin hâlinden ne bile? CAN ÖZümüzdeki yangının ateşin alevi ne renktir kim bile? Öyle bir ateş ki yanar da yangının dumanı ahhhhhh lar ile tüter. Yanar da yanmalara doymaz. Serinliğe yan gözle bakmaz. Kalb kazan olmalı kazan ateşsiz kalmamalı ocak üzerinde illa ki "AŞ" olmalı aşımızın AŞÇI BAŞIsmız kazan başında olmalı. Bak sen fokurduya, kokuya, bak sen ziyâfete inşallah...
Yunusumuzla devam;
Ben seni sevdiğimi söyleşirler hâs u âm
Söyleşenler söyleşsin sensiz dirliğim harâm
Kim senin lezzetinden canı tad almaz ise
Yürür cansız bir sûret âlem hâlinden bîgam
Ben bu dem seni gördüm nicesi sabreyledim
Seni bir dem görmeye müştaktır cümle âlem
Seni gören kişiye ne hâcet hûr u kusûr
Seni sevmeyen cana tamudur cümle mâkam
İki cihan varlığı ger benim olur ise
Sensiz bana gerekmez iş seninledir tamam
Bin yıl ömrüm olursa harcedem bu kapıda
Ben gerçek âşık isem gerek bu yolda ölem
Çoklar YÛNUSa der nicedir aşk esrikliği
Nitsin ezel bezminde şöyle çalındı kalem
hayy-dost'um, Kulihvânîyi ANlamak ve ANlatmak haddime düşmez, dedim ya kör halimle sızıntılardan DEM vurdum. İnşallah Hakîkâtine ermemiz de nasip olur...