Aşığım,bilsen nasıl sevdim...

Aşıklarımız ve Aşıklarımızdan ilhamlar ve ilahiler.
Kullanıcı avatarı
gullale
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 1362
Kayıt: 16 Oca 2008, 02:00

Mesaj gönderen gullale »

Anladığım o ki;
Suskunları ; harfsiz, sedasız dinleyecek "kulak" anlayacak "kalp" sahibi olanlar duyacak...
Ve suskunları; susanlar, sessizlikteki sesi dinleyenler anlayacak...
Ve suskunları SUSTURAN, kulakları duyan, kalpleri anlayan haline getirecek...
Alemlere Rahmet kaynağı Resulullah sallallahu aleyhi ve sellem efendimize yar olanlar O'nun lisanı ile konuşacaklar...
Resim
Kullanıcı avatarı
senim
Aktif Üye
Aktif Üye
Mesajlar: 106
Kayıt: 21 Şub 2008, 02:00

Mesaj gönderen senim »

Resim

Ben lisanımla Ene'l HAKK lafzı etmem bir AN,
Halimi CANIM bilsin lafz-ı üryan istemem!...
Dr. Münir DERMAN (ks)
[img]http://www.muhammedinur.com/resimler/senim.jpg[/img]
Kullanıcı avatarı
islaminesil
Aktif Üye
Aktif Üye
Mesajlar: 111
Kayıt: 01 Haz 2008, 02:00

Mesaj gönderen islaminesil »

Suskunların içinde daima bir fırtına vardır benim bildiğim .. Konuşmak isterlerse az ve öz söylerler .. Yıllarca yalnız bırakılmanın ve aid olamadığı ortamlarda yaşamanın etkisidir bunlar .. Çevre sana aid deilse seni bilmiyorsa SUSKUN olur insan ..

Paylaşım için teşekkürler eline sağlık ..
[img]http://www.muhammedinur.com/photos/galleries/avatars/imzamnwi1.jpg[/img]
Kullanıcı avatarı
halimkok
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 3843
Kayıt: 09 Ağu 2007, 02:00

Mesaj gönderen halimkok »

GÖNÜL GARİB kalmışsa, BEDEN diyarına,
Nasıl CAN-dan kelâm etsin ki ağyarına,
Söylese de anlamazlar, CAN-ı bilen CAN-lar gerek.
Ele, dile sûkut belki, SÛKUT olmaz YÂR’ına.
[img]http://www.muhammedinur.com/photos/galleries/avatars/muhammedinurimza.jpg[/img]
Kullanıcı avatarı
rahmiakca
Yeni Üye
Yeni Üye
Mesajlar: 2
Kayıt: 13 Haz 2008, 02:00

"Feth-ül Besâir=Gönül gözünü açan vird"

Mesaj gönderen rahmiakca »

Feth-ül Besâir=Gönül gözünü açan vird" de denir.

Bu virdi Gavsulazam Abdulkadir-i Geylani (ksa) Efendimiz her gün İkindi namazını müteakiben okurdu.

“Hamd, alemlerin Rabbi ALLAH’a (CC) olsun!” O ALLAH (CC) ki, gökleri ve yerleri boşlukta tutup bir düzen dahilinde hareket ettirendir. Yaratıkların hepsini belli kanunlarıyla sevk ve idare edendir. Ariflerin gönül gözlerin aydınlatandır, marifet ve yakin nuruyla o gözleri nurlandırandır. Her şeyin hakikatini araştırıp ancak hakka bağlı kalan kişilerin esrar dizginlerini çekendir. Tevhid ehlinin kalblerini, şükredenlerin hamd anahtarlanyla açandır. Kendisini sevenlerin dağınıklığını kendi kudsiyet hariminde toplayıp bir araya getiren ve onlara hıfz ve yakın ile birbirine bağlayıp aralarında aşinalık kurandır.
O’na (CC) hamdedenlerin hamdının fevkinde bir hamd ile hamd ederim. Öyle bir hamd ki, onda benim için (ALLAH’ın CC.) hoşnutluğu, feyzi, hıfz-u emanı bulunsun, benim için zevkli bir pay ve azık olsun; beni, ülke ve iklimleri, yönleri, kıt’aları, şehirleri, hükümdar ve melekleri, felekler ve yıldızlan yaratan alemlerin Rabbi (CC), göklerin Rabbi (CC), yerlerin Rabbi (CC), yakınların ve uzakların Rabbi (CC), önce gelenlerle sonra gelenlerin Rabbi (CC), mukarreb meleklerin (AS) Rabbi (CC), Enbiya ve Mürsellerin (AS) Rabbi (CC) ve bütiün mahlukatın Rabbi (CC) katında koruyucu olsun!

“O Rahmân (CC) ve Rahîm’dir (CC)”. Rahmetiyle de öncesizdir, her şeyi işiten ve bilendir. Çok yücedir, çok büyüktür, her şeye galibdir ve yegane hikmet sahibidir, öylesine ki iklimleri ve ülkeleri en uygun şekilde yayıp düzenlemiştir. Musa (AS)’ı KELîM sıfatına has kılmış, Efendimiz Muhammed (SAV)’i peygamberler ve mürseller arasından seçip kendisen HABÎB edinmiştir. Kendine RAHMÂN ve RAHÎM isimlerini vermiş ki bu iki isim hem çok büyük, hem çok vergili ve cömertliği ifade eden sıfatlardır. Bu iki isimde, her hastalığa karşı şifa mevcuttur. Her illet için tedavi yoludur. Her fakirliğe karşı zenginliğin kendisidir.

“Mâliki yevmiddîn”

Mülkünde O’nunla (CC) çekişen, itişen yoktur. Ortağı, yardımcısı, benzeri, dengi de yoktur. Varlık alemini düzen koymakta O’nun (CC) bir plancısı, veziri, yardımcısı da mevcut değildir. Bilakis O (CC), bütün alemlerin varlığından önce de mevcuttu. O (CC) hep Kerim bir hükümran olarak kalacaktır, kendi zatıyla kaaim olup hiçbir şeye muhtaç olmayacaktır. Ebediyen O (CC) böyle devam edecek, bir sonu olmayacaktır. O’nu (CC) tenzih ederiz!
ALLAH (CC) beni, bütün şeytanların ve hükümdarların kuşatmasından koruyup kendi kudret ve rahmetiyle kuşatmıştır. Bütün yakın ve uzakta olan şeylere karşı bana yardımcıdır.

“İyyâke na’budü”
Ey Mevlamız (CC), yalnız Sana ibadet edeceğimizi ikrar ediyor, Sana karşı acz ve kusurumuzu itirafta bulunuyoruz.Sana iman ediyor ve diğer işlerimizde de Sana dayanıyoruz. Sana sarılıyor ve Seninle korunuyoruz, bütün günahlardan. Senden başka ilah olmadığına şehadet ediyoruz; Ey Celâl ve İkram sahibi!

“Ve iyyâke neste’în”
Dünya ve din işlerinden doğan bütün ihtiyacımızda ALLAH’tan yardım bekliyoruz.
ALLAH’ım (CC)! Ey sapıtanları doğru yola eriştiren! Senden başka bize hidayet veren, bizi doğru yola ulaştıran yoktur. Sen birsin, eşin - ortağın yoktur. Sen Hak olan yegane hükümdarsın! Şehadet ediyoruz ki Efendimiz, Peygamberimiz, yol göstericimiz Muhammed (SAV) Senin kulun, resulün, habibin ve peygamberindir. O (SAV) ümmi bir peygamberdir. Vaadinde sadıktır, güvenilirdir; bütün, evet bütün mahlukata rahmet olarak gönderilmiştir. ALLAH’ım (CC), salat-u selamın O’na (SAV), hanedan ve arkadaşlarına, O’nun (SAV) izinde olanlara, O’na (SAV) varis olanlara, O’na (SAV) uyan tertemiz kimselere olsun! Öyle salat-u selam ki devamlı olsun, kıyamete kadar baki kalsın, birbirinden hiç ayrılmasın!

“İhdinas sırâtal müstakîme sırâtallezîne en’amte ‘aleyhim”
Peygamberlerden (AS), sıddiklerden, şehidlerden, salihlerden - ki bunlar güzel arkadaşlardır - meydana gelen ve daha başka varlıklardan vücut bulan alemlerin Rabbi (CC), bizi dosdoğru yola ilet! Bu, ALLAH’tan (CC) kuluna gelen bir fazilettir. İstikamet, din ve ta’zim ehlinin yolunu bilen olarak ALLAH (CC) bize yeter. Bu öyle bir yoldur ki, ihlas ve teslim ehlinin, Naim Cennetine gönül verenlerin. Senin vech-i kerimine gönül verip aşinalık elde edenlerin yoludur.

“Ğayril mağdûbi ‘aleyhim”
Bismillâhirrahmânirrahîm. ALLAH’ım (CC), bize gazab etme; Senden istediğimiz apaçık yolu bize kolaylaştır. Ey alemlerin Rabbi (CC)! Halktan, cinlerden ve insanlardan merhametsiz, hayr ve iyiliğe engel, hased edici ve kin besleyici olanları bizden uzaklaştır, aramıza manevi perdeler ger!
“Vela’d dâllîn”
Amin ALLAH’ım (CC)! Ey mülkün hakiki sahibi ve ey bütün ülkelerin hükümdarlarının sahibi! Senden başka ilah yoktur. Seni tenzih ederiz. Şüphesiz ki ben zalimlerdenim. Rabbim (CC). Rahmetinle bizi hazırlıklı eyle; bizi gam ve kederden kurtar, ey müminlerin kurtarıcısı! İçinde bulunduğumuz sıkıntıya karşılık bize ferahlatıcı kapılar aç, ey yardım isteyenlerin yardımına koşan, bizi kurtar!

ALLAH’ım (CC), arif kişilerin gönlünde olan yerin hürmetine Senden istiyoruz! Sana yakın derecede bulunan mukarrıbînin gönül tahtında oturan cemal sırrının celal ve kemalinin aşinalığı; kurtuluş yollarını bulmuş sâdatın tariklerinin incelikleri; Senin için ağlayanların gönüllerindeki korku ve tevazu yaşları; Senden korkanların kalblerindeki ürperme ve titreme; Sana vuslat peyda edenlerin düşüncelerindeki kuşların terennümü; günahkarların ağlayıp inlemesi, gözyaşı döküp paralanması; zikredenlerin dillerinden dökülen hamd, ululama, tevhid ve ta’zim; Sana talib olanların meselelerinin kaleme dökülüşü ve bunu birbirlerine göndermeleri; ‘ayn el-yakîn’e bakanların gözlerinin bakışlarındaki parıltı ve keşifler; Senin varlığın keyfiyetsiz olan mevcudiyeti ve sevgililerin gönüllerindeki sırrın derinliklerinde Sana has olan vücutları hürmetine gönül bahçelerimizde TEVHİD ve TA’ZIM ağaçlarını dik! Taki bununla takdis ve tesbih meyvelerini Senin lütuf ve ihsan elinin parmaklarıyla toplayalım.

ALLAH’ım (CC), basiretlerimizin gözlerinden önümüzde engel olan perdeleri aç! Bizi, Sana zârilik oklarını atan ve bununla isabet kaydeden kullarından eyle! Ve bizi, organlarını hizmetinize çağırdığınız kimselerden bu çağrıya gönülden cevap verenlerden ve inayet ehlinin havassından kıldığın kişilerden kıl!
ALLAH’ım (CC)! Kalblerimizin velayet toprağı kuruyup verimsiz hale gelmiştir. Onu velayet yağmuruyla sula, taki yeşerip yemyeşil olsun, çiçek açıp kabul ve iman fesleğeni bitirsin; bu yeşillikte kendini gösteren goncalan (rahmet ve hidayet) bakışlanyla aç! Böylece bunun ferahlık bülbülünün özü, çeşitli dallar üzerinde öten bülbüller gibi terennüm etsin. Kendilerine sunduğun nibet ve ihsana karşılık şükredip zikretsin.
ALLAH’ım (CC), bizden dua, Senden kabul; bizden umut okunu atmak, Senden onu hedefine ulaştırmak!



ALLAH’ım (CC), bizi, sevgili bulunduğu yani sevildiği halde dua edip duası kabul olunan ve karşılığı kendisine verilen, mahrum edilmeyen kullarından eyle!
ALLAH’ım (CC), bizler Senin fakir, zayıf, imkanı kıt miskin kullarınız; Senin lütuf eşiğinde bekleşiyor, inayet şarabının en çok sarhoş edenini bekliyoruz. Ta ki Senin sarhoş edici inayet perdesinin sekresinden hayranlık içinde sabahlayalım.
Himmet ve azim vasıtasını, iyilik ve kerem eteğine yapışarak tam bir ciddiyetle Sana doğru çeviren zatlardan eyle! Cidden biz bütün ağırlıklarımızın yükünü Senin kudsiyet sahana indirdik, böylece Senin yakınlık ve ünsiyetinden esen nefhaların kokusuyla mest olduk.
Ey her amelin karşılığını adalet ölçüleri içinde değerlendiren! Senden uzak kalmanın hicran ateşinden sana sığınıyor. Senden eman istiyoruz. Artık bizim Sana olan bağlılığımız ve yalnız Seninle karar kılmamızın sesini işit! Şüphesiz ki biz bütün işlerimizde ancak Sana tevekkül ettik. Senden başka hiçbir sığınak ve kurtuluş yeri yoktur. Senden yine Sana sığınıyoruz! ALLAH’ım (CC), bizi doygun kılacak ölçüde rahmetinle bizi sula! Ve bize yetecek kadar kendi bereketinden indir! Bizi imtihan edip bağlılık nisbetimizi meydana çıkaran belayı bizden defeyle! Bize, iyi amelden, bizi kurtaracak nisbette ilham eyle. Bizi kötü duruma düşürecek kötü amelden de kurtar! Hidayet nurundan bir parçacık üzerimize dök, o kadar ki bizi Senin sevgine yaklaştıracak ve biz dosdoğru diyanet sahibi kılacak ölçüde olsun! Bizi üzecek gazabını bizden defeyle! Bize hayat verecek marifet nurundan kalbimize yerleştir! Ayaklarımızı (sırat üzerinde) tesbit edecek ölçüde sarsılmaz bir inanç bize rızık eyle! Bu iman zahiren ve batinen bizde bulunan her türlü hastalığa karşılık tam bir şifa olsun!

ALLAH’ım (CC), Senden hayır anahtarlarını istiyor ve bunun en toplayıcı ve en kamil olanlarını bekliyoruz! Hayrın evvelini de, sonunu da, görüneni de, görünmeyenini de istiyoruz! Halkın hayırlısı olan Muhammed (SAV)’in fazilet dizisinde bizi bir inci eyle!
Sen bizden hoşnutsun. Hamd Sana mahsustur. Ey alemlerin Rabbi (CC)!
ALLAH’ım (CC), ey sapıtmışları doğru yola eriştiren! Şüphesiz ki Senden başka bizi doğru yola eriştirici yoktur. Ey alemlerin Rabbi (CC)!
Ey, sapıtan ve sapıttıran kullarını hidayete eriştiren, bizi kendine yaklaştır! Ey alemlerin Rabbi (CC)! Amin!
Senden korkmamız hususunda bizi emniyete kavuştur. Ey korkanlara güven bahşeden, ey alemlerin Rabbi (CC)!

ALLAH’ım (CC), Senden istiyoruz; ya ALLAH (CC), ya ALLAH (CC), ya ALLAH (CC)! Kendi hoşnutluğunla bize ihsanda bulun! Ey önce gelenlerle sonra gelenlerin dizginini elinde tutan ve bütün alemler üzerinde mutlak hükümran bulunan! Senden başka ilah yoktur. Seni her türlü noksanlıktan tenzih ederiz. Şüphesiz ki ben kendine yazık edenlerdenim!
ALLAH’ım (CC), bizi rahmetine eriştir, ey merhamet edenlerin en çok merhamet edeni! İçinde bulunduğumuz (sıkıntıyı) bizden gider. Ey bütün mahlukatın sıkıntılarını giderip onları huzura kavuşturan!
Bizi gam ve kederden kurtar, ey mü’minleri kurtaran! Kendi rahmetinle bize merhamet eyle, ey alemlerin Rabbi (CC)!
ALLAH’ım (CC) Senden istiyorum, ya ALLAH (CC), ya ALLAH (CC), ya ALLAH (CC)! Senin ezeli olan ismine doğru bana sair yolları ve kapıları aç! Ve bununla her ilmi ve her güçlüğü bana kolaylaştır; her kolay olan işi de bununla bana daha da kolaylaştır; bütün zor ve uzak olan işlere beni bununla yaklaştır ve bununla bana bir nice varlığı müsahhar eyle! Ya ALLAH (CC)! Ya ALLAH (CC)! Ya ALLAH (CC)! Kendi mülkünün genişliği içinde ferahlanmamı sağlamlaştır ve kendi melekutünde beni bir nice şeylere sahip kıl! Ya ALLAH (CC)! Ya ALLAH (CC)! Ya ALLAH (CC)!

Her canlının dizgini Senin elindedir. Beni kurtar, ya ALLAH (CC), ya ALLAH (CC), ya ALLAH (CC)! Senin gazabını gerektiren hususlardan beni halas eyle! Ya ALLAH (CC)! Ya ALLAH (CC)! Ya ALLAH (CC)! Benimle Sana karşı günah ve isyanda bulunmaklığım arasını açıp beni ondan uzaklaştır ve beni lütfun gizliliğine eriştir.
Ya ALLAH (CC), ya ALLAH (CC), ya ALLAH (CC)! Arzu ettiğim bütün şeyleri bana rnüsahhar eyle ve imkan sahibi kıl! Nasıl ki Sen her şeye gücün yetiğini irade ediyorsun. Şüphesiz ki Sen yegane zengin, övülmece layık, yegane sahibsin. Şan ve şeref sahibisin, ölüleri kaldırıp haşredensin, her şeye şahid olansın! Her şeyi var edip imkan sahasına getirensin, her şeyi kendine döndürensin! Dilediğini layıkıyla yapansın! Ey yaradan! Ey İbadete layık olan! Ey yegane maksud olan! Ey hep var olan! Ey Hak! Ey Mabud! Ey kendisine güç şeyler kolay olan! Ey hayrı ve iyiliği kudret elinde bulunduran! Dönüş Sana olacaktır… Sen her şeye kadirsin!
ALLAH’ım (CC), hakikat ben Sen’den (hayr ve inayet) istiyorum! Ya ALLAH (CC)! Ya ALLAH (CC)! Ya ALLAH (CC)! Yeryüzüne giren ve çıkan şeylerin, gökten inen ve oraya doğru yükselen ve şer sahibi olan her şeyin şer ve kötülüğüne karşılık bana kafi olmanı istiyorum. Ayrıca her çeşit aslanın, yılan ve akrebin, saldırıcı olan her şeyin şerrine ve köy ve kasabalarda, hisar ve kalelerde bulunan şerlere ve her çeşit vahşi mahlukların şerrine karşılık bana yeterli ve yardımcı olmanı diliyorum.

Ya ALLAH (CC)! Ya ALLAH (CC)! Ya ALLAH (CC)! Ya Rabbi (CC)! Ya Rabbi (CC)! Ya Rabbi (CC)! Ya Rahmân (CC)! Ya Rahmân (CC)! Ya Rahmân (CC)! Ya Rahîm (CC)! Ya Rahîm (CC)! Ya Rahîm (CC)! Ya Mâlik (CC)! Ya Mâlik (CC)! Ya Mâlik (CC)! Ya Mu’în (CC)! Ya Mu’în (CC)! Ya Mu’în (CC)! Ya Hâdî (CC)! Ya Hâdî (CC)! Ya Hâdî (CC)! Ya Muhdî (CC)! Ya Muhdî (CC)! Ya Muhdî (CC)! Fatihatü’l-Kitab hakkı için Senden her şeyi bana musahhar etmeni diliyorum.
Ya Vehhâb (CC)! Ya Vehhâb (CC)! Ya Vehhâb (CC)! Ey her şeyin Rabbi (CC)! Sen her şeye kadirsin. Her şeyin şerrini benden çevir ve her şeyin hayrını bana mübarek eyle, her şeyi bana kolaylaştır ve beni her şeyden koru! Her şeyi bana bağışla, kusurlarımı temizle, taki benden bir şey sormayasın. Ey merhamet edenlerin en çok merhamet edeni, ey dileğini arzedenlerin elinden tutucu ve ey alemlerin Rabbi (CC)!
ALLAH’ım (CC), şu çok faydalarla dolu mübarek sure-i şerifenin hakkı için umumi olan Fazl-u kereminle üzerime iyilikte bulunmanı, keremle dolu cömertliğinle ihsan eyle! Ya Halîm (CC)! Ya Halîm (CC)! Ya Halîm (CC)! Ya Azîm (CC)! Ya Azîm (CC)! Ya Azîm (CC)!
ALLAH’ım (CC), ya ALLAH (CC), ya ALLAH (CC), ya ALLAH (CC)! Bana helal mübarek ve tertemiz bir rızık ihsan eylemeni diliyorum! Ey cömertlik, ihsan, fazilet ve minnet sahibi olan ALLAH’ım (CC), ahlakımızı düzeltip tertemiz eylemeni istiyorum.

Ey saltanat sahibi! Ey mücazat ve mükafatı hakkıyla veren. İnayetinden bize (manevi sofralar) aç, bize olan cömertliğini genişletip aç, taki Sana itaat deryasında kalblerimiz Sana çevrilip dönsün, basiret gözlerimiz hidayet nurunla aydınlansın, ey alemlerin Rabbi (CC)!

ALLAH’ım, ya ALLAH (CC), ya ALLAH (CC), ya ALLAH (CC)! Ruhlarımızı irfan hakikatleriyle gerçeğe eriştirmeni, kabul tacıyla bizi taçlandırmanı, kerem ve minnetinle bizi süslemeni isliyoruz. Ey alemlerin Rabbi (CC)! ALLAH’ım (CC), amin, amin!

ALLAH’ım (CC), ya ALLAH (CC), ya ALLAH (CC), ya ALLAH (CC)! Bize güzel bir sabır, yakın bir sevinç, büyük bir sevap, sapasağlam bir gönül, zikreden bir dil, övgüye ve şükre layık bir gayret, bağışlanacak bir günah, kabul olunacak bir amel, yararlı bir ilim, korkan bir kalb, geniş bir rızık, dönüşü olmayan bir tevbe, kabule şayan bir dua, tertemiz bir kazanç, helal bir lokma, sabit bir iman, sağlam bir din, gönül okşayıcı bir cennet, izzet, zafer, fetih ve yakın bir nusret ver! Ey yardım edenlerin en hayırlısı, ey bağışlayanların en önde geleni, ıstırapta kalmış kullarının duasını kabul eden! Şüphesiz ki sen alemlerin Rabbisin (CC). Amin! Amin! Amin!

ALLAH’ım (CC), en üstün salat, en olgun teslim kulların en üstüne olsun ki, O (SAV) kul, nebi ve resullerin sonuncusudur. Peygamberlik O’nunla (SAV) hitam bulmuştur. Salat-u selam O Peygamberin (SAV) hanedanına ve bütün eshabına (RA) olsun! Onlar hakkındaki bu duamız ve Senin selamın kıyamete kadar devam etsin!

Hamd, alemlerin Rabbi ALLAH’a (CC) mahsustur
Kullanıcı avatarı
Gariban
Moderatör
Moderatör
Mesajlar: 2834
Kayıt: 25 Tem 2007, 02:00

Mesaj gönderen Gariban »

Her dem Elest-i Bi Rabbikum diyen canında
Kime işittireceksin dünya zannında
El-An konuşan HAKK’ın yanında
Susmazsak a canım, nasıl işitiriz?

21 Temmuz 2008
Basildon
Resim
Kullanıcı avatarı
kulihvani
Site Admin
Site Admin
Mesajlar: 12868
Kayıt: 02 Eki 2006, 02:00

Mesaj gönderen kulihvani »

değerli kardeşlerimizin bu güzel katkılarından çok faydalandık hamd olsun.

kıyemtli rahmiakça kardeşimizin bu eşsiz vird zikriyle aramıza katılmasından onur duyduk.
kendisine gönül sitenize hoş geldiniz der hasbi hizmette değerli katkılarını bekleriz inşaallah..
Muhammedi Muhabbetle..
Resim
Kullanıcı avatarı
aNKa
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 2797
Kayıt: 02 Eyl 2007, 02:00

Mesaj gönderen aNKa »

rahmiakca kardeşimiz Muhammedinur gönül sitenize hoş geldiniz
Değerli katılımınız için teşekkür eder devamını bekleriz inşaallah.
Muhammedi muhabbetler.
Resim
Kullanıcı avatarı
zahidzenderun
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 1026
Kayıt: 04 Tem 2007, 02:00

Mesaj gönderen zahidzenderun »

Resim

SESSİZLİK DİYARI



Hikmetin dili sembol ve sükuttur. Sükut ise ikrardan gelir.
İkrar sözdür,verilen sözün, edilen yeminin bizatihi kendisinden
sudur ettiği insan için misaka bağlılıktır.
Allah insan için sırdır.
İnsan bu sırra doğru sızdıkça sessizliğe gömülür.
Bu bürülen yeni hale sükut tabir edilir ki, bu alanda artık Allah,
insan için sırların sırrı olmaktadır.
Sırların sırrından alınan her sır, gerçekte asla ikrar
edilmemesi gerekendir.


Sırrın ifşasının bedeli candır. Şeyh Bedreddin misali
çoğu anka bu yüzden bu bedeli ödemek zorunda kalmışlardır.
Bu bedeli ödeyenlerin şahı Hüseyin'dir. Sultanı Hallaç'tır.
Hallac'ın ve Bedreddin'in hali şimşekler gibidir.
Bir sırra muttali olmuş ve o sırdan yemişlerdir.
Sonra onu bir manevi sarhoşluk anında ifşa ederek
canlarını adamışlardır.
Çünkü sır, verilenden kendisini saklamasını, sır olarak
kalmasını bekler.Bu yüzden kendisini sırlayanlara
melami denir
.
Onlar zahirde melamet hırkası giymişlerdir, gayra rezil
görünmüşlerdir, ama gerçekte Hak katında sultandırlar.
Sırrı asla ifşa etmezler.
Sırrın bir ucu göründüğü vakit de Somuncu Baba gibi hemen
o sırra tekrar gömülmek üzere mekanı terkederler.
Bu sessizliğe bürünmenin bir başka yoludur.
Sessizlik bir diyardır çünkü. Bir vatandır. Onlar vatanlarını
imanlarından ötürü severler. Orada soluk alıp verirler,
orada kendilerine yansıyan sırrı korurlar.
Sırrı korumanın tek yolu susmaktır.
Hele böylesi geveze bir çağda. Artık sözün değeri kalmamıştır.
Söz, bir sırrı haber vermenin yolu olmaktan çıkmış,
bir kakafoni ve gürültüye dönüşmüştür.
Bu denli gürültülü, bu kadar sesle kirlenmiş bir zamanda en
doğrusu sükuttur zaten.


Susmak olayın içinde olduğunu bu yüzden hayy
olduğunu söylemektir
.

Şeyh durgun bir nokta halinde oturur ve susar. O sustukça
müritlerin gönülleri kabarır. Gönül denizleri bir fırtınaya tutulur.
Onun suskunluğu sürdükçe ve sükut koyulaştıkça fırtına artar.
O denli coşkunlaşır ki,ardından diner ve yeni bir varlık üretir.
Bu aşk gibi bir şeydir.
Aşk da ateştir, yakar ve yakıcılığıyla yeni bir vücudun varlığına
vesiledir.Susan dil, durgun bir denize hem benzer hem benzemez.
Benzer çünkü
durgun denizin dibi kaynamasına rağmen dingin görünür.
Benzemez çünkü
hiçbir gönül durgun bir göl gibi fırtınaya düşmeksizin durulamaz.
O halde susku, perdeleri aralar.
Varlığın hakikatiyle aramızda çokluktan kinaye yetmiş bin
zulmani ve nurani perde vardır. Bunlar biz sustukça ve
ruhumuza doğru büküldükçe aralanır. Suslukluğumuz arttıkça
varlığımızın zahiri yönleri azalır, ağırlıklarımızdan kurtulur,
ruhun mertebe-yi hayatına doğru gireriz.
Orada varoluşun kalbi atmaktadır. Varoluş aslında sükuttadır
ve o sükutun kalbinde sadece Allah vardır.
Sadece Allah vardır ve Onunla birlikte bir şey yoktur.
Bu her zaman ve mekanda böyledir, bu zaman ve
mekanüstülükte de böyledir ve böyle kalacaktır.
Bir zaman başka sesleri çok duyarız. Sonre kendi
sesimiz gürleşir ve sadece onu duyarız. Bir zaman
sonra ise Heidegger'in dediği gibi
"varlığın sesini duymaya başlarız."
Biz susmadan varlığın sesini duyamayız.

Resim
Sessizlik ne bir intihardır ne boşluk. Eğer boşluksa
bile o boşluk Allah'ı bulabilmek için gerekli hatta
zorunlu olan boşluktur. Ki ona da boşluk denmez.
Orada varlığın bittiği asıl Varlık'ın başladığı yer vardır.
Orası bir yer değildir belki de. Orası kokunun rengin
sesin olmadığı bir şeydir. Orası sessizliktir.




Sadık YALSIZUÇANLAR
Derviş na murad olacak.
Allah vesilelerle kendisine yaklaştırır.
Na murad olacak..
Bildiğini terk edecek.

[img]http://www.muhammedinur.com/photos/galleries/avatars/istikametbt9tw2.gif[/img]
Kullanıcı avatarı
zahidzenderun
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 1026
Kayıt: 04 Tem 2007, 02:00

Leyl; GECE demektir. Gece SEVDA demektir.

Mesaj gönderen zahidzenderun »

Resim

Leyl; gece demektir. Gece sevda demektir.

"Sevda"nın asıl manası "siyah"tır. Gece kıymet bilene
"kara sevda"nın yaşandığı ânlardır. Eğer sen geceyi
kopkoyu bir boşluk olmaktan çıkarmak istersen,
gönüldeki yârları ve ağyârları yok etmelisin!
İşte o zaman her yer sana âyân olur.
Sanırsın ki gece bitmiş de gündüz oluvermiştir.
Böylece fânî muhabbetler silinerek kalb sevdânın deryâsının
derinliklerinde yolculuğa çıkmıştır.
Burada bahsedilen "Leylâ" temsîlî olup, asıl kasdedilen "Mevlâ"dır.
Her yerin âyân oluşuyla
kalb kâinâtın esrârını okuyucu ve alıcı bir hâle gelir.
Ve Cebrâil'in "Oku" emrini müteâkiben örtüsüne bürünen
ürkek yürek, artık serpilip açılır ve her yanda Leylâ'yı
"Mevlâ" görür hâle gelir.

Resim
Ey Gönül! Cânına üflenen nefhayla yan da kavrul!
Amma lâle gibi ol ki, hâlinden sadece "yâr" haberdâr olsun.
Öyle ki, Efendimiz -sallallâhu aleyhi ve sellem- ümmeti için
gönlü dâim hüzne gark olurken dahî, yüzü her lahzâ beşûş
(mütebessim) idi !!
Derviş na murad olacak.
Allah vesilelerle kendisine yaklaştırır.
Na murad olacak..
Bildiğini terk edecek.

[img]http://www.muhammedinur.com/photos/galleries/avatars/istikametbt9tw2.gif[/img]
Kullanıcı avatarı
zahidzenderun
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 1026
Kayıt: 04 Tem 2007, 02:00

VAV Velâyet makamını ifade eder.

Mesaj gönderen zahidzenderun »

VAV Velâyet makamını ifade eder.

Üftâde -kuddise sırruh- Hazretleri bu hususta ne güzel buyurmuşlar:

Resim

“Erden Hakk’a ermek gerek,
Erenleri bulmak gerek.
Bulmaz isen sen onları,
Can ve dilden sevmek gerek.


Sevenler buldu anları,
Erişti Hakk’a canları,
Bütün oldu imanları,
Can ve dilden sevmek gerek.”


Üftâde -kuddise sırruh- Hazretleri
Derviş na murad olacak.
Allah vesilelerle kendisine yaklaştırır.
Na murad olacak..
Bildiğini terk edecek.

[img]http://www.muhammedinur.com/photos/galleries/avatars/istikametbt9tw2.gif[/img]
Kullanıcı avatarı
zahidzenderun
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 1026
Kayıt: 04 Tem 2007, 02:00

...Sonsuz Bahar...

Mesaj gönderen zahidzenderun »

...Sonsuz Bahar...


Resim


Sonbaharı yaşamayan;

ilkbaharın kıymetini nerden bilecek..

Yeter ki gönüller
sonbaharı yaşamasın..

hep umuda açsın tüm kalpler..


Sonbaharı değil..

Sonsuz baharı yaşamaktır tek dileğimiz...



- name-i nur -
Derviş na murad olacak.
Allah vesilelerle kendisine yaklaştırır.
Na murad olacak..
Bildiğini terk edecek.

[img]http://www.muhammedinur.com/photos/galleries/avatars/istikametbt9tw2.gif[/img]
Kullanıcı avatarı
zahidzenderun
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 1026
Kayıt: 04 Tem 2007, 02:00

...Aşka Meftûn…

Mesaj gönderen zahidzenderun »

Aşka Meftûn…


Resim



Aşk üzre yaratılmış bir alemde,aşka meftûn seyyahlarız…



“Aşk derdiyle hoşem el çek ilâcumdan tabîb

Kılma dermân kim helâkum zehri dermânundadur.”



Fuzuli
Derviş na murad olacak.
Allah vesilelerle kendisine yaklaştırır.
Na murad olacak..
Bildiğini terk edecek.

[img]http://www.muhammedinur.com/photos/galleries/avatars/istikametbt9tw2.gif[/img]
Kullanıcı avatarı
gullale
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 1362
Kayıt: 16 Oca 2008, 02:00

Mesaj gönderen gullale »

Derd-i mihnetir belâdır adı aşk
Bir marazdır ibtilâdır adı aşk

Andadır râz-ı âdem sırr-ı vucûd
Hîçdir yokdur bekâdır adı aşk


Eylemekdir kenduyi mahz-ı recâ
Cümleden kat'-ı recâdır adı aşk


Cân u cânândan müberrâ muttasıl
Bir bilinmez müdde'âdır adı aşk


Şimdi Gâlib bir şeh-i âlî-cenâb
Gönlümüzle âşinâdır adı aşk


- Şeyh Gâlib -
Resim
Kullanıcı avatarı
zahidzenderun
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 1026
Kayıt: 04 Tem 2007, 02:00

Aşığım,bilsen nasıl sevdim...

Mesaj gönderen zahidzenderun »

Aşığım,bilsen nasıl sevdim...


Resim



SAVRULUR AKLIM BAŞIMDAN SEN ESERSİN HER FASIL,

AŞIĞIM BİLSEN NASIL SEVDİM NASIL SEVDİM NASIL,

PERDEDİR SÖZ, RUHUMUN ESRARI SENSİN SEN ASIL,

AŞIĞIM BİLSEN NASIL SEVDİM NASIL SEVDİM NASIL...




Bekir Sıtkı ERDOĞAN
Derviş na murad olacak.
Allah vesilelerle kendisine yaklaştırır.
Na murad olacak..
Bildiğini terk edecek.

[img]http://www.muhammedinur.com/photos/galleries/avatars/istikametbt9tw2.gif[/img]
Kullanıcı avatarı
zahidzenderun
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 1026
Kayıt: 04 Tem 2007, 02:00

Mesaj gönderen zahidzenderun »

Resim



Bir yanımız hep gurbet sancısı çeker.
Sevgilinin aleminden kopup gelmenin,
ayrılığın sancısını…





“Bişnev in ney çün şikayet mi küned

Ez cüdâyîhâ hikâyet mi küned.”



(Bu neyi dinle,
nasıl şikayet ediyor;
ayrılıklardan hikâyet ediyor.)




Mevlana-Mesnevi
Derviş na murad olacak.
Allah vesilelerle kendisine yaklaştırır.
Na murad olacak..
Bildiğini terk edecek.

[img]http://www.muhammedinur.com/photos/galleries/avatars/istikametbt9tw2.gif[/img]
Kullanıcı avatarı
kamuran
Aktif Üye
Aktif Üye
Mesajlar: 183
Kayıt: 17 Eki 2008, 02:00

imzadan mülhem

Mesaj gönderen kamuran »

ÂŞIK na murad olacak.
Allah vesilelerle kendisine yaklaştırır.
Na murad olacak..
AŞKI terk edecek.
Kullanıcı avatarı
gullale
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 1362
Kayıt: 16 Oca 2008, 02:00

Mesaj gönderen gullale »

Değerli kardeşim Kâmuran yazmış;

AŞIK na murad olacak.
Allah vesilelerle kendisine yaklaştırır.
Na murad olacak..
AŞKI terk edecek.


demiş diyen, ne yaşadı ne anladı da ne dedi bilemem, aciz der ki;

AŞIK Muradullaha tabi olup ; aşk, sinesine MAŞUK tarafından nakşedilmiş değil mi ?

Aşık olana mesafe var mı ki yakınlaşsın ya da uzaklaşsın?


" Hiç kimesne kendinden hâlden hâle gelmedi,
Cümlemizin hâlini Ma’şuk eder mukarrer...

Âşıkların her hâli Ma’şuk katında biter,
Sözün var ona söyle benim arada nem var? "


Aşık Maşuğu ile bircan olmuştur ne muradı kalmış ola ?

"Yâ RABB! kıl belâyı aşk ile âşinâ beni
Bir dem belâyı aşktan etme cüdâ beni"


diye inler aşkı terkedecek akıl fikir irademi kalır aşıkta...

Aşık için Yârin gelmesi devâ gitmesi cefâ değildir gayrı, devâsı da cefâsı de sînede sarmalanmış rıza bulmuştur...
Resim
Kullanıcı avatarı
Mehmet63
Üye
Üye
Mesajlar: 30
Kayıt: 14 Mar 2008, 02:00

Mesaj gönderen Mehmet63 »

DERVİŞ NA MURAD OLACAK-AŞKIDA İSTEMİCEK.
ALLAH VESİLELERLE KENDİSİNE YAKLAŞTIRIR.
NA MURAD OLACAK-AŞKIDA İSTEMİCEK.
BİLDİĞİNİ TERK EDECEK.

DESEK OLURMU?
Kullanıcı avatarı
gullale
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 1362
Kayıt: 16 Oca 2008, 02:00

Mesaj gönderen gullale »

Mehmet63 kardeşim der ki;

DERVİŞ NA MURAD OLACAK-AŞKIDA İSTEMİCEK.
ALLAH VESİLELERLE KENDİSİNE YAKLAŞTIRIR.
NA MURAD OLACAK-AŞKIDA İSTEMİCEK.
BİLDİĞİNİ TERK EDECEK.

DESEK OLURMU?


Aciz diyor ki eyvallah ! Derviş nâmurâd olacak ! Ne sunulursa baş üstü edecek ! Boyun bükecek... Ancak,
" Aşk gelir cümle eksikler tamam olur " derken Yunusum biz nasıl aşkı dilemeyelim? Aşk buyursun dergahımıza, âşık eyleye SULTAN canımızı ki Yunusum gibi diyelim,


Yandı yüreğim tutuştu bağrım ciğerim kebabdurur
Âşıkların şerbetleri bu derdime sebebdürür

Bir niceleri aşk düzer bir niceleri aşk bozar
Bir niceleri esrik gezer öyle kim var harapdurur

Aşk ile çalındı kalem aşka esirdürür âlem
Âşıklar arasında Cebrail dahî hicapdurur

Medreseler müderrisi okumadılar bu dersi
Şöyle kaldılar âciz bilmediler ne harapdurur

Azâzil da’vî kıldı da’vîsi yalan oldu
Yalan da’vî kılanın pes cezâsı azapdurur

Ölmez aşk bilişleri esrik meclis hoşları
Dâim bunların işi çeng ü şeş-tâ rebapdurur

YÛNUS imdi miskin ol hem miskinlere kul ol
Zirâ miskin olanları arzulayan Çalap’durur
Resim
Kullanıcı avatarı
Mehmet63
Üye
Üye
Mesajlar: 30
Kayıt: 14 Mar 2008, 02:00

Mesaj gönderen Mehmet63 »

Mehmet63 kardeşim der ki;

DERVİŞ NA MURAD OLACAK-AŞKIDA İSTEMİCEK.
ALLAH VESİLELERLE KENDİSİNE YAKLAŞTIRIR.
NA MURAD OLACAK-AŞKIDA İSTEMİCEK.
BİLDİĞİNİ TERK EDECEK.

DESEK OLURMU?

Aciz diyor ki eyvallah ! Derviş nâmurâd olacak ! Ne sunulursa baş üstü edecek ! Boyun bükecek... Ancak,
" Aşk gelir cümle eksikler tamam olur " derken Yunusum biz nasıl aşkı dilemeyelim? Aşk buyursun dergahımıza, âşık eyleye SULTAN canımızı ki Yunusum gibi diyelim,



SAĞOLASIN GÜLLALE KARDEŞİM ; YANİ AŞK MURADI BİLDİĞİMİZ MURADLARDAN DEĞİL, AŞKI İSTEMEK ASIL GAYEMİZE, SON HEDEFİMİZE ULAŞMAYI İSTEMEK, ALLAHI İSTEMEK DEMEK .
Kullanıcı avatarı
kulihvani
Site Admin
Site Admin
Mesajlar: 12868
Kayıt: 02 Eki 2006, 02:00

Mesaj gönderen kulihvani »

Resim

İKİ YÜZLÜ AYNA

SEVGİ ve AŞK

Yersiz yurtsuz rüzgâr gibi
Bir garib duygudur sevgi
Çıkmaz sokak bir kördüğüm
Yaşadığım ve gördüğüm
Bazen bir renk bazen bir ses
Bir ışık aydınlık nefes
Kırk boğum boğazda çakılı çile
Çekenle çektiren bile
Nedir Leylâ - Mecnun faslı
Kimdir Kerem kimdir ASlı
Varılan bir yer midir hedef
İnciye hasretse sedef
Yüce dağlar engin deniz
Sevdâya susuz bendeniz
Sevgi yüreklerde kandır
Basılan mekân, geçen zamandır
Bir sır değil söylediğim
Sevgi üstüne dediğim
Ayrılık gurbet im
Ben nice hasret im
Ne güle güle Dost!.. ne el sallarım
Sevgi hasrettir… ağlarım…
Benden senden uzaklarda
Sevgi bir yem tuzaklarda
Ebedi adın anmaktır
Yanmak ve yine yanmaktır
Sevgi..
Ateş gibi…
Ey sevgili…



Hayat Aynasının ön yüzü Sevgidir.
Aynanın ardı Aşk Âlemidir.
Sır, Külli Şeydir...
Resim
Kullanıcı avatarı
ferhat
Üye
Üye
Mesajlar: 49
Kayıt: 24 Ara 2007, 02:00

Mesaj gönderen ferhat »

Geldi DOST kervanı
AŞK kapısı açıldı
Gönül YAReler içinde
Huzura varmak ne güzel

Gönül kuşum salıverildi
NURU Derya içine daldı
Damla Damla RAHMET yağıyor
CAN-CANAN'dan himmet var...
25.01.2009

“Aşk ehli gitti, muhabbet şehri boş kaldı deme,
Cihan Şems-i Tebrizî güneşi ile dolu isteklisi nerede!...”
Kullanıcı avatarı
zahidzenderun
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 1026
Kayıt: 04 Tem 2007, 02:00

Mesaj gönderen zahidzenderun »

Resim



Günümü kalbimden dualar ederek geçireceğim.



Kalbimin sessizliğinde hem size



Hem de ikimize dua edeceğim…






Cümle Kapısı-Nazan Bekiroğlu
Derviş na murad olacak.
Allah vesilelerle kendisine yaklaştırır.
Na murad olacak..
Bildiğini terk edecek.

[img]http://www.muhammedinur.com/photos/galleries/avatars/istikametbt9tw2.gif[/img]
Kullanıcı avatarı
Mehmet63
Üye
Üye
Mesajlar: 30
Kayıt: 14 Mar 2008, 02:00

Mesaj gönderen Mehmet63 »

AYNANIN ÖN YÜZÜMÜ? , ARKASIMI? YOKSA SIRRIMI ? YOKSA SIRAYLAMI?
Cevapla

“►Aşıklar◄” sayfasına dön