Rüzgar
- kulihvani
- Site Admin
- Mesajlar: 12887
- Kayıt: 02 Eki 2006, 02:00
ZEVK 3587
Ah! Rüzgâr Ah!..
Bir esmedin içimde..
Kara bağladı eyvah!.
Ak alevli saçımda..
Muabbetle mina can...
GÜLüm, ÖLüm ÇÖLündeyim! Ecel-Emel, Dizde Efkâr!
Çark-ı ÇİLE Çıkrığında, SALLayıp DURuyor Rüzgâr!
MİNÂda Kurban Bayramı, BELÂ Bıçak!. Başımda YÂR!
SEVen- SEVilen- SEVgili!. ARZdan ARŞa AŞK!. Ah ü Zâr!..
27.04.09 12:30
G ö l b a ş ı
- MINA
- Özel Üye
- Mesajlar: 2740
- Kayıt: 25 Eki 2008, 02:00
- kulihvani
- Site Admin
- Mesajlar: 12887
- Kayıt: 02 Eki 2006, 02:00
Hep EStik durduk dağlarda
Yersi yurtsuz YELi DEndik
Hâlime GÖKler ağlar da
Yer Yüzünde DELi DEndik
Essin HerkEs mina cAN!..
ESmeyenler ÖLÜlerdir..
Mezar Taşlarıdır
ZEVK 3590
DÖNüp DURmayın Tepemde!. YOL Yokuş YORULdum KUŞlar!
Gençlik Çilesin ÇAĞLAdım!. ÇÖLdeyim DURuldum KUŞlar!
KELEBEĞİN KANADInda KARINCA VÂDİSİn GEÇtim!
Karlı DAĞda KARtal İDİm!.. AV ıma VURuldum KUŞlar!..
27.04.09 16:36
G ö l b a ş ı
- MINA
- Özel Üye
- Mesajlar: 2740
- Kayıt: 25 Eki 2008, 02:00
رَحْمَتِهِ وَلِتَجْرِيَ الْفُلْكُ بِأَمْرِهِ وَلِتَبْتَغُوا مِنْ فَضْلِهِ وَلَعَلَّكُمْ تَشْكُرُونَ
Ve min âyâtihî en yursiler riyâha mubeşşirâtin ve li yuzîkakum min rahmetihî ve li tecriyel fulku bi emrihî ve li tebtegû min fadlihî ve leallekum teşkurûn(teşkurûne).
Ve O'nun (Allah'ın) âyetlerindendir ki, rüzgârları müjdeleyici olarak gönderir. Ve rahmetinden size tattırır. Ve emri ile gemileri yüzdürür. Ve O'nun fazlından istersiniz ve böylece siz şükredersiniz.
AÇIKLAMA
Bismillâhirrahmânirrahîm
Rüzgârların temsîli ifadesi zikir yaptıkça nefsin kalbine gelen rahmet, fazl ve salâvât nurlarıdır. Allah rahmetinden bunları arttırır.
Allahû Tealâ nefsin kalbine fazılları yerleştirerek, kişinin her geçen gün daha mutlu bir insan olmasını sağlar.
Nefsin kalbindeki nurlar, rahmet ve fazl nurlarıdır. %2 rahmet nurlarından sonra nefsin kalbindeki fazıllar artar ve ruh Allah'a doğru yola çıkar ve Allah'a ulaşır.
Bu nurlar yarıyı aştığı zaman kişinin iç dünyasından yola çıkan ruh gemisi Allah'a ulaşır. Ve Allah'ın fazlından daha çoğunu ister. Giderek nefsin kalbi, %100 Allah'ın nurlarıyla dolar ve Allahû Tealâ'ya çok şükreder.
Çünkü ruhunu, vechini, nefsini ve iradesini Allah'a teslim etmiştir. Buradaki ifade hem dünyaya hem Allah'ın güzelliklerine aittir.
RÛM Suresi--Ayet - 46
*************
BİR rüzgar esti içime, nerden nereye GEÇe...
Kaç perde var, içten içe,
Gördüm mü ne rüzgarla elim el ele,
Gezmişiz çiçeklerde sevgiyle...
Yar'den kulağıma bir fısıltı ile,
Rüzgarları gönderene ŞÜKÜR 'le...
mina....
''Ve Allah'a Sımsıkı Sarılın...''
Hacc / 78
Hacc / 78
- habibi
- Özel Üye
- Mesajlar: 1059
- Kayıt: 26 Eki 2008, 02:00
aşk'ı gördüm ateşi görür gibi.
aşk'ın huyu bozdu mürekkebi;
kabardıkça kabardı kelimeler,
karardıkça karardı alınyazım...
ve yazdıkça yazdıkça yıllarca
bir gün gördüm ki
yazdığım her kelimeyle birlikte KÜL'e dondum...
`git öyleyse!` dedin,
`bir denizin en gizlisine..!`
kendi suskumla orada senin için
benden bir mihrap yonttum...
ne aklı selim, ne bir ışıktı muradım
bekledim SES'ini günlerce gecelerce.
Bu çileyi gütmek için
tüm çölümü yalın ayak, yalın yürek yürüdüm... <******>
Koşturdum durdum aklımı
fikrimin bir ucu Safa bir ucu Merve..
ve `Duy!` dedin bir gün, boşuna beklemedim elbette!
Uyandı uyuyan kalbim gecenin avuçlarında SES'inle..
O Ses ki bekledi Tur ve Hira aylarca, güneşlerce..
`KÜN!` demiştin bir zaman
gülümsemişti Âdem...
ve bir nur yağmıştı Cebrail'le dünyaya
ve Muhammed titremişti `IKRA!!`
inlemişti mağara...
İşte bu iki kelam arası
gecen saniyeler sayısınca
okudum duamı sessizce
tövbemi eklediğim hikâyemi bunca
`bol!` dedin ikiye boldum...
senden önce, senden sonra...
yarısı `kul` şimdi hikâyemin..
aklim ödünç alınmış iki kanadıyla
bir garip pervanenin
uçmakta Adın'a
diğer yarımı bulmak için..
bulmak için aramak bahane
ve aramak, bahane yanmak için..
yandıktan sonra belki adını koyar
diğer yarımın bir tek hece; `NUR`...
ve dilimden bir dua dökülür;
`sonucum ve sebebim sensin
yak ve kendine kat,affet beni Yarabb..
yazacaksa yazsın alnımda mahşer günü,`azadlık`
bilmek yeter bana,duamı kabul ettiğini..
amin....`
aşk'ın huyu bozdu mürekkebi;
kabardıkça kabardı kelimeler,
karardıkça karardı alınyazım...
ve yazdıkça yazdıkça yıllarca
bir gün gördüm ki
yazdığım her kelimeyle birlikte KÜL'e dondum...
`git öyleyse!` dedin,
`bir denizin en gizlisine..!`
kendi suskumla orada senin için
benden bir mihrap yonttum...
ne aklı selim, ne bir ışıktı muradım
bekledim SES'ini günlerce gecelerce.
Bu çileyi gütmek için
tüm çölümü yalın ayak, yalın yürek yürüdüm... <******>
Koşturdum durdum aklımı
fikrimin bir ucu Safa bir ucu Merve..
ve `Duy!` dedin bir gün, boşuna beklemedim elbette!
Uyandı uyuyan kalbim gecenin avuçlarında SES'inle..
O Ses ki bekledi Tur ve Hira aylarca, güneşlerce..
`KÜN!` demiştin bir zaman
gülümsemişti Âdem...
ve bir nur yağmıştı Cebrail'le dünyaya
ve Muhammed titremişti `IKRA!!`
inlemişti mağara...
İşte bu iki kelam arası
gecen saniyeler sayısınca
okudum duamı sessizce
tövbemi eklediğim hikâyemi bunca
`bol!` dedin ikiye boldum...
senden önce, senden sonra...
yarısı `kul` şimdi hikâyemin..
aklim ödünç alınmış iki kanadıyla
bir garip pervanenin
uçmakta Adın'a
diğer yarımı bulmak için..
bulmak için aramak bahane
ve aramak, bahane yanmak için..
yandıktan sonra belki adını koyar
diğer yarımın bir tek hece; `NUR`...
ve dilimden bir dua dökülür;
`sonucum ve sebebim sensin
yak ve kendine kat,affet beni Yarabb..
yazacaksa yazsın alnımda mahşer günü,`azadlık`
bilmek yeter bana,duamı kabul ettiğini..
amin....`