Yaylalar...
- kulihvani
- Site Admin
- Mesajlar: 12885
- Kayıt: 02 Eki 2006, 02:00
Yaylalar...
Yaylalar...
ZEVK 3059
O Obada
Yüreğim gibi yanar dağ, üstünde bahar yeşili
Navruz Çiçeği tomuru, Yörük dilberlerin dili
Geceleri kaşık sesi çınlatırken gök yüzünü
Hasan Dağıyla ağlardım, haberin var mı Sevgili?
17.12 07 00:22
gölbaşı ankara
- kulihvani
- Site Admin
- Mesajlar: 12885
- Kayıt: 02 Eki 2006, 02:00
SULTANIM I
Ne selâm ne haber var nazlı yârdan
Akıl tasım patlayacak efkardan
Deryanın dalgası esen rüzgardan
Âşığa aşkından ezâ Sultanım
Döner ömür değirmeni bendiyle
Uyanan bağlanır aşk kemendiyle
Biberin şekerin tadı kendiyle
Câhile cehlinden cezâ Sultanım
Gören var mı garib gönül erini
Yerle bir eylemiş sevdâ serini
Lâzımı lâyığı bulmuş yerini
Kâmile kemâlât kezâ Sultanım
Sürünürüm aşkla yılan misâli
Cevr-i cihan değer Cânân cemâli
Arştır âşıklara Arzın kemâli
Rabbımın fazlından fezâ Sultanım
Sünnetullah, tavır-tarzdır biçimde
Arama İhvânim nerde niçinde
Cânânın cenneti CANım içinde
Sevenlere sevdâ sezâ Sultanım
22.12.1991 23:00
Cehl : Câhillik, bilmemezlik, ilimden mahrum olmaklık, nâdanlık, tecrübesizlik, gençlik.
Kemâlât : Kâmillik, olgunluk. Olgunlaşma. Erginlik. Bütün güzel sıfatlarla muttasıf olmak. Fazilet. * Değer, baha. * Fazlalık. * Sıdk ile yapılan güzel iş.
Sünnetullah : İlâhî kanunlar. * Kanun, âdet. (Bak: Âdetullah)
Âdetullah : (Sünnetullah da denir.) Tabiatta canlı cansız bütün varlıkların nasıl hareket edeceklerini belirliyen Allah'ın emirleri, O'nun koyduğu değişmez düzen. Meselâ oksijenle hidrojenin birleşmesinden su meydana gelir. Işık, geldiği açıya eşit bir açı ile yansır ki, bunlar birer âdetullahdır. "Âdetullah" yerine "tabiat kanunu" demek yanlıştır.
Sezâ : f. Lâyık, münasip.
Ne selâm ne haber var nazlı yârdan
Akıl tasım patlayacak efkardan
Deryanın dalgası esen rüzgardan
Âşığa aşkından ezâ Sultanım
Döner ömür değirmeni bendiyle
Uyanan bağlanır aşk kemendiyle
Biberin şekerin tadı kendiyle
Câhile cehlinden cezâ Sultanım
Gören var mı garib gönül erini
Yerle bir eylemiş sevdâ serini
Lâzımı lâyığı bulmuş yerini
Kâmile kemâlât kezâ Sultanım
Sürünürüm aşkla yılan misâli
Cevr-i cihan değer Cânân cemâli
Arştır âşıklara Arzın kemâli
Rabbımın fazlından fezâ Sultanım
Sünnetullah, tavır-tarzdır biçimde
Arama İhvânim nerde niçinde
Cânânın cenneti CANım içinde
Sevenlere sevdâ sezâ Sultanım
22.12.1991 23:00
Cehl : Câhillik, bilmemezlik, ilimden mahrum olmaklık, nâdanlık, tecrübesizlik, gençlik.
Kemâlât : Kâmillik, olgunluk. Olgunlaşma. Erginlik. Bütün güzel sıfatlarla muttasıf olmak. Fazilet. * Değer, baha. * Fazlalık. * Sıdk ile yapılan güzel iş.
Sünnetullah : İlâhî kanunlar. * Kanun, âdet. (Bak: Âdetullah)
Âdetullah : (Sünnetullah da denir.) Tabiatta canlı cansız bütün varlıkların nasıl hareket edeceklerini belirliyen Allah'ın emirleri, O'nun koyduğu değişmez düzen. Meselâ oksijenle hidrojenin birleşmesinden su meydana gelir. Işık, geldiği açıya eşit bir açı ile yansır ki, bunlar birer âdetullahdır. "Âdetullah" yerine "tabiat kanunu" demek yanlıştır.
Sezâ : f. Lâyık, münasip.