Hazret-i Ali’nin oğluna nasihati

Bizi silkeleyip kendimize getirecek nasihat ve sözler.
Cevapla
Kullanıcı avatarı
zahidzenderun
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 1026
Kayıt: 04 Tem 2007, 02:00

Hazret-i Ali’nin oğluna nasihati

Mesaj gönderen zahidzenderun »

Hazret-i Ali’nin oğluna nasihati


Ey oğul! Mümin, baktığından ibret alır. Bir şey verilirse, şükreder. Musibet ve belaya uğrayacak olursa, sabreder. Konuşacak olursa, Allahü teâlâyı hatırlatır.

Ey oğul! En güzel haslet, Allahtan korkup O’na sığınmak, O’nun sana farz kıldığı şeyleri yerine getirmek, ecdadının ve geçmiş iyi insanların izini takip etmektir.

Ey oğul! Her hususta önce Allaha sığın, O’ndan başarı dile. Seni şüpheye düşürecek veya bir kötülüğe itecek şeyleri terk et.


Ey oğul! Her canlının ölümünü elinde tutan kim ise yaşamasını elinde tutan da O’dur. Varlıklara can verip yaşatan kim ise öldürecek olan da O’dur. Zenginleri fakir, fakirleri zengin yapan yine O’dur. Her türlü belayı ve hastalığı veren de O, şifa ve devasını veren de O’dur.
Dünya taşıyla, toprağıyla, rengiyle, şekliyle, ağaçlarıyla ve meyveleriyle Onundur, Onun takdiri üzerine hareket etmektedir.

İyilikten başkasını emretmez!

Ey oğul! İlâhî kudret karşısında kendi küçüklüğünü ve zayıflığını düşünerek hareket et. O’nun karşısında acizliğini ve güçsüzlüğünü düşün. Her hususta O’na ihtiyacın vardır. O’na yönel, rızasını dile. Cezasından kork. Emirlerini yerine getirmeye çalış. Çünkü O iyilikten başkasını emretmez.

Yasaklarından kaçın, çünkü O kötülükten başkasını yasaklamaz.

Ey oğul! Diğer insanları tıpkı kendin gibi tut. Kendi nefsin için istediğin şeyi başkaları için de iste. Kendi nefsin için sevmediğin şeyi başkaları için de sevme. Kendine iyilik yapılmasını istediğin gibi başkalarına da iyilik et. Başkalarında kötü gördüğün şeyi kendin için de kötü gör. Başkalarına yaptığın şey kadar sana da yapılırsa ona razı ol. Yaptığından fazlasını isteme. Sana söylenmesini istemediğin şeyi sen de diğerlerine söyleme. Başkalarının seni nasıl görmesini istiyorsan, sen de başkalarını öyle gör. Kendini beğenmek kesinlikle doğru değildir.

Kibir kalbin âfetidir

Ey oğul! Bütün gücünle çalış, malını senden sonra gelecek mirasçılar için hazırlayıp biriktirme. Allah için bağışlanacak yerlere dağıt. Arzu ettiğin bir şeyi elde edersen onu kendinden bilme. Allah’a şükret ve Ondan her zaman kork.

Ey oğul! Önünde, seni âhirete götürecek uzun bir yol ve sıkıntılı günler var. Dünya malından sana yetecek miktarını düşün ve sadece onu al. Başkasını yüklenme. Zira ondan zarardan başka bir şey gelmez.

Gücünün yetmediği şeylere karışma.

Fakirleri görürsen onlara yardım et. Onlar hem üzerindeki ağırlığı kaldırırlar, seni malın felaketinden kurtarırlar, hem de ihtiyacın olduğu zaman (kıyamet gününde) onu sana geri verirler. Gücün yettiği kadar sadakayı artır. Eğer böyle yapmazsan ihtiyacın olduğu zaman onu ararsın, fakat bulamazsın


Ey oğul! İffeti muhafaza ederek çalışmak kötülükle zengin olmaktan hayırlıdır.
İnsanın sırrını en iyi yine kendisi muhafaza eder. Bazı kimseler bulunur ki, kendi zararına çalışır. Çok konuşan, dostlarını gücendirir, düşünceli olan insan iyi görür. İyi kimselerle düş kalk ki, onlardan olasın.


Hayırsız kimselerden uzak dur ki, onlardan ayrılmış olasın.

Ey oğul! Haram ne kötü yemektir. Güçsüzlere zulüm, zulmün en çirkinidir. Tecrübe ettiğin şeylerin hayırlısı sana ibret verendir.

Ey oğul! Dostunun düşmanını dost edinme ki, dostuna düşmanlık etmiş olursun.
Kin ve kızgınlığını hazmet. Çünkü ben, sonu bundan daha tatlı, daha lezzetli bir lokma görmedim. Sana sertlik gösterene yumuşak ol ki, o vakit o da yumuşasın.


Düşmanına da iyilik et!

Ey oğul! Düşmanına iyilikle muamele et. Çünkü bu iki zaferin biridir. Kardeşinle münasebeti kesmek istesen dahi geri dönülecek bir yer bırak. Belki bir gün olur münasebete lüzum görülür. Hakkında iyi düşünen kimsenin zannını hareketlerinle tasdik et. Aranızdaki samimiyete bakarak kardeşinin hakkını zayi etme.

Çünkü
hakkını zayi ettiğin kişi hiçbir zaman senin kardeşin olamaz.


Ey oğul! Keder yüzünden gelecek sıkıntıyı sabır ve metanet kuvvetiyle ve ilmi yakin elde ederek defet.
Gerçek dost, sen yokken seni tasdik edendir.
Nefsin arzularına uymak bir çeşit körlüktür. Asıl garip, bir dosta sahip olmayan kişidir.
Hakka tecavüz eden kişi çıkmaz yola girer. Kifayet miktarı ile kanaat eden doğru yolu bulmuş olur. Kötülüğü geciktir, çünkü onu ne vakit istesen yapabilirsin.


Ey oğul! Kişi kendi sırrını başkalarından daha iyi muhafaza eder. Çok kimse var ki, kendi zararına çalışır. Çok konuşan çok yanılır. Düşünen kimsenin görüşü kesinleşir. Her konuşan doğru konuşmayabilir. Her isteyen isabet etmemiş olabilir. Her giden de geri dönmeyebilir.


Akıl, müminin dostu; ilim, veziri; sabır, askerlerinin komutanı ve amel ise silahıdır...



Mehmet Oruç
Derviş na murad olacak.
Allah vesilelerle kendisine yaklaştırır.
Na murad olacak..
Bildiğini terk edecek.

[img]http://www.muhammedinur.com/photos/galleries/avatars/istikametbt9tw2.gif[/img]
Kullanıcı avatarı
Hakan
Moderatör
Moderatör
Mesajlar: 4962
Kayıt: 08 Eki 2006, 02:00

Mesaj gönderen Hakan »

Allah razı olsun. Nasihatlar Oğullar ve kızlar olan bizlere. Allah nasihatları anlayıp yaşayan ümmet-i muhammed den eylesin. Hz. Alinin şanı şerefi sağolsun...
Kullanıcı avatarı
zahidzenderun
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 1026
Kayıt: 04 Tem 2007, 02:00

Mesaj gönderen zahidzenderun »

Nasihat



Ayağındaki çamuru,
Gönlüne..
Elindeki hamuru,
Ayağına bulaştırma..


Sır, sadağından çıkmamış
Bir yaman ok!.
Sükut, kutlu hazine..
Sırrını, sözüne bulaştırma..


Su, toprağın özüyle
Kabından boşalır..
Kabından taşan söze,
Özünü bulaştırma..


Kılıç, kından seslenir;
"namert eline düşürme"
Yere düşen namerde,
Öfkeni bulaştırma..


Tevazu kanatlanmış,
Dağlar aşmada..
Aşılmaz sandığın yollara,
Nefsini bulaştırma..


"İki kapılı bir han"
Dediler dünyaya..
İzine, adına, şanına,
Cehli bulaştırma..


Fırsatı ganimet bilip,
Yakasından tut zamanın..
Gariplere..Gam kervanına katıl,
Haramı/Haramiyi bulaştırma..



BEDRETTİN KELEŞTİMUR
Derviş na murad olacak.
Allah vesilelerle kendisine yaklaştırır.
Na murad olacak..
Bildiğini terk edecek.

[img]http://www.muhammedinur.com/photos/galleries/avatars/istikametbt9tw2.gif[/img]
Kullanıcı avatarı
zahidzenderun
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 1026
Kayıt: 04 Tem 2007, 02:00

Mesaj gönderen zahidzenderun »

Sevgili Peygamberimizin (a.s.m.) amcasıoğlu, torunlarının babası ve ilk Müslüman çocuk şerefine sahip olan Hazret-i Ali (r.a.) Hicretten 22 yıl önce 600 tarihinde Mekke'de dünyaya geldi. 661 yılında Kufe'de vefat etti. İlim ve hikmet dersini bizzat Peygamberimizden aldı.

Hazret-i Ali Efendimiz, herkesçe cesaret ve kahramanlığıyla tanınsa da, onun en büyük vasfı ilmi, takvası, dirayeti, veciz ve özlü konuşmasıdır. "Ben ilmin şehriyim, Ali ise kapısıdır" hadis-i şerifi, Hazret-i Ali'nin ilminin üstünlüğünü göstermesi bakımından dikkat çekicidir. Halifeliği döneminde valilere gönderdiği emirnameler, yüzyıllar boyu bütün Müslüman idarecilerin kılavuzu olmuş, bu mektuplar elden ele, dilden dile dolaşmıştır.

Hazret-i Ali'nin en kalıcı ve zamanımıza kadar gelen en güzel öğüt ve nasihatları oğlu Hazret-i Hasan'a verdiği öğütlerdir. Hazret-i Ali'nin hutbe, mektup, emirname ve özlü sözlerinin yer aldığı başta Nehcü'l-Belağa olmak üzere, onun hakkında yazılan birçok kitapta oğluna verdiği bu öğütler, esasta aynı olmak üzere, farklı ifade ve rivayetlerle derlenmiş, biraraya getirilmiş; Hazret-i Hasan'ın şahsında bütün ümmetin istifadesine arz edilmiştir.

Hazret-i Ali'nin bütün öğütleri ve güzel sözleri şüphesiz bu kitapta yer alanlardan ibaret değildir. Biz bu öğütleri başta 450 sayfalık Nehcü'l-Belâğa olmak üzere, eski dergi koleksiyonlarından da derledik. Anlaşılması ve istifadeye kolaylık sağlaması için de bazı sadeleştirmelerde bulunduk.




Hayatımın son anlarındayım

Ey oğul!

Hayatımın son demlerindeyim. Günden güne zayıflıyorum. Onun için sana bu öğütleri bildirmekte acele ediyorum. Çünkü düşündüğüm bütün şeyleri sana söylemek için fırsat bulamadan ecelimin gelmesinden, vücudum gibi hafızamın da zayıflamasından, heva ve heveslerin veya dünya fitnelerinin benim nasihatımdan önce kalbine hâkim olmasından; bunun neticesi olarak da huysuz bir ata benzemenden endişe ederek sana nasihatimin bir kısmını yazıyorum.



İyi insanların izini takip et

Ey oğul!

Benim bu vasiyetimden edineceğin şeylerin en hayırlısı, Allah'tan korkup Ona sığınmak, Onun sana farz kıldığı şeyleri yerine getirmek, ecdadının ve geçmiş iyi insanların izini takip etmektir.



Ecdadını örnek al

Ey oğul!

Şimdi sen kendi nefsine nasıl güven ve itimatla bakıyorsan, senden önce gelip geçen ecdadın da aynı şekilde kendilerine güveniyorlardı.

Şimdi sen nasıl düşünüyorsan, onlar da öyle düşünüyorlardı. Fakat neticede iyi ve doğru şeyleri tuttular, vazifelerini noksansız yapmaya çalıştılar.

İşte onların neticede vardıkları şeyi ve takip ettikleri yolda gitmek istiyorsan, onların baştan takip ettikleri yolu aynen takip et. Fakat bu şüphelerini çoğaltmak ve düşmanlarını arttırmak için değil, doğruyu ve hakikati anlayıp öğrenmek için olsun.
Derviş na murad olacak.
Allah vesilelerle kendisine yaklaştırır.
Na murad olacak..
Bildiğini terk edecek.

[img]http://www.muhammedinur.com/photos/galleries/avatars/istikametbt9tw2.gif[/img]
Cevapla

“►Nasihat ve Güzel Sözler◄” sayfasına dön