BİZ’den=>BİZ’e..

Cevapla
Kullanıcı avatarı
nurunnehar
Aktif Üye
Aktif Üye
Mesajlar: 159
Kayıt: 18 Oca 2007, 02:00

BİZ’den=>BİZ’e..

Mesaj gönderen nurunnehar »

Resim

Yâ HAYy!.
HASBiyALLAHu,
Lâ İLÂHe İLLâ HUu!.


ÖZ’den=->GÖZ’e,
GÖZ’den=>SÖZ’e,
=>BİZ’dEN>BİZ’e!.

AŞKk OLsun NÛRu’n-NEHARım,
GİZLi GÜZde==>İLKk BAHARım,
BİZ-BİR-İZ NAHNU->GÜZELimm,
HASBî HİMEtt... MİNNETTARım!.

NÛR NEHRi->AKLın-FİKRİNLe,
ERENLeR ZEVKin=->ZİKRİNLe,
=>SABIRdır==>SELÂMEt Yolu,
İHVÂNİ’m=>BİLe->ŞÜKRÜNLe!.


Resim

Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem buyurdu ki.: “Şu iki hasletten daha üstün birşey yoktur: ALLAHu TeÂLÂ’ya îmân ve müslümanlara (söz, makam, mal veya beden ile) faydalı olmaktır. Şu ikisinden de daha kötü birşey yoktur.: ALLAHu TeÂLÂ’ya şirk koşmak ve müslümanlara (bedenlerine ve mallarına) zarar vermektir.”
ALLAHu TeÂLÂ’nın bütün Emirleri, neticede şu iki şeyden ibârettir.:
ALLAHu TeÂLÂ’ya ta’zim ve O’nun kullarına şefkattir..
(İbn-i Hacer-i Askalânî, el-Münebbihât ale’l-İsti’dâdi lî Yevmi’l-Meâd.)

Resim
Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem buyurdu ki.: “İnsanlardan beş kişiyi aşağı tutan, BEŞ ŞEYde zarar eder.:
1-) Âlimleri aşağı tutan ->Dînini öldürmüş olur.
2-) Sultânları aşağı tutan ->Dünyâ işlerini bozmuş olur.
3-) Komşularını aşağı tutan ->(onlardan gelen) fâideleri yok eder.
4-) Akrabalarını aşağı tutan ->Onların sevgisini kaybeder.
5-) Zevcesini aşağı tutan ->Geçim güzelliğini kaybeder.”

(İbn-i Hacer-i Askalânî, el-Münebbihât ale’l-İsti’dâdi lî Yevmi’l-Meâd.)

Resim
Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem buyurdu ki.: Dünyâ sevgisi her günâhın başıdır.”
(İbn-i Hacer-i Askalânî, el-Münebbihât ale’l-İsti’dâdi lî Yevmi’l-Meâd.)

Resim
İmâm-ı Gazâlî de; Dünyâ Sevgisi her günâhın, Dünyâya buğz da her iyiliğin başıdır” buyurdu.

1-) Zulmet olan ->Dünyâ Sevgisinin Kandili (gidericisi) =>Takvâdır.
2-) Günah ->Zulmettir, bunun Kandili =>Tövbedir.

(Çünkü Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem buyurdu ki.: “Kul bir günah işlediği zaman, kalbine siyah bir nokta konur. Kul ALLAHu TeÂLÂ’dan af ve mağfiret istediği, tövbe ettiği zaman, kalbi temiz olur. Eğer günâha tekrar dönerse, o siyah nokta artar ve kalbini kaplar.”)

3-) Kabir ->Zulmettir. Onun Aydınlatıcısı =>“Lâ İLâH İLLâ ALLAH MuhaMMedün Resûlullah”dır.

(Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem.: “Kim ihlâsla “Lâ İLâH İLLâ ALLAH” derse Cennete girer!” buyurdu.
Eshâb-ı Kirâm.: Yâ Resûlallah! “Lâ İLâH İLLâ ALLAH”ı ihlâs ile söylemek nasıl olur?” diye sorduklarında,
Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem şöyle buyurdu.: Kelime-i Tevhîdin, sizi ALLAHu TeÂLÂ’nın haram kıldığı şeylerden men’etmesidir.”

Denilir ki: “Yedi Şey =>KABRi =>AYDINLatır.:
* İbâdette ->ihlâs,
* Ana-babaya ->iyilik,
* Akrabaya ->iyilik,
* Ömrü ->günahlarla geçirmemek,
* Nefsinin arzu ve isteklerine ->uymamak,
* Tâat için ->gayret göstermek,
* ALLAHu TeÂLÂ’yı ->çok anmak.”
)


4-) Korkulu yerleri pekçok olduğu için Âhıret ->Zulmettir. Onun Kandili =>Sâlih Ameldir.
5-) Sırat Köprüsü ->Zulmettir. Onun Kandili =>Yakîndir. (Ya’nî şeksiz ve şüphesiz olarak gaybe inanmaktır.)”
(İbn-i Hacer-i Askalânî, el-Münebbihât ale’l-İsti’dâdi lî Yevmi’l-Meâd.)
Kullanıcı avatarı
nurunnehar
Aktif Üye
Aktif Üye
Mesajlar: 159
Kayıt: 18 Oca 2007, 02:00

Re: BİZ’den=>BİZ’e..

Mesaj gönderen nurunnehar »

Resim

Yâ HAYy!.
HASBiyALLAHu,
Lâ İLÂHe İLLâ HUu!.


ÖZ’den=->GÖZ’e,
GÖZ’den=>SÖZ’e,
=>BİZ’dEN>BİZ’e!.


Resim
Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem.: “(ilmi ile amel eden) âlimlerin meclislerinde bulununuz. Hakîmleri (ALLAHu TeÂLÂ’yı tanıyan, sözlerinde ve fiillerinde isâbetli olan âlimlerin) sözlerini iyi dinleyiniz. Çünkü ALLAHu TeÂLÂ, ölü toprağı yağmur suyu ile dirilttiği gibi, hikmet (fâideli ilim) nûru ile de ölü kalbi diriltir.”buyurdu.
(İbn-i Hacer-i Askalânî, el-Münebbihât ale’l-İsti’dâdi lî Yevmi’l-Meâd.)


Resim
Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem.: “Ümmetime öyle bir zaman gelecek ki, âlimlerden kaçacaklar. ALLAHu TeÂLÂ da onlara üç belâ verecektir.:
1-) ALLAHu TeÂLÂ, onların kazançlarından bereketi alacak.
2-) Onlara zâlim bir sultân/idâreci musallat kılacak.
3-) Onların bir kısmı dünyâdan imansız ayrılacaklar.”
buyurdu.
(İbn-i Hacer-i Askalânî, el-Münebbihât ale’l-İsti’dâdi lî Yevmi’l-Meâd.)

Resim
Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem.: “Bütün günahların aslı dünyâ sevgisidir.” buyurdu.
(İbn-i Hacer-i Askalânî, el-Münebbihât ale’l-İsti’dâdi lî Yevmi’l-Meâd.)

Resim
Taberânî’nin bildirdiği hadîs-i şerîfte, Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem.: Ahmağın sevgisini kes, at.” Ya’nî onunla beraber olma, zîrâ onun hâli çirkindir. Tabiatlar hırsız gibidir. Senin tabiatın, onun kötü hâlini çalabilir.” buyurdu.
(İbn-i Hacer-i Askalânî, el-Münebbihât ale’l-İsti’dâdi lî Yevmi’l-Meâd.)
Kullanıcı avatarı
nurunnehar
Aktif Üye
Aktif Üye
Mesajlar: 159
Kayıt: 18 Oca 2007, 02:00

Re: BİZ’den=>BİZ’e..

Mesaj gönderen nurunnehar »

Resim

Yâ HAYy!.
HASBiyALLAHu,
Lâ İLÂHe İLLâ HUu!.


ÖZ’den=->GÖZ’e,
GÖZ’den=>SÖZ’e,
=>BİZ’dEN>BİZ’e!.


Resim
Tirmizî’nin rivâyet ettiği hadîs-i şerîfte,
Server-i ÂlemResûlullah sallallahu aleyhi vesellem.: “İki haslet vardır ki, kimde bunlar bulunursa, ALLAHu TeÂLÂ onu şükredici ve sabredici olarak yazar. Kimde bu ikisi bulunmazsa, ALLAHu TeÂLÂ onu şükredici ve sabredici olarak yazmaz. Bu iki haslet şudur.:
1-) Kişinin dîni husûsunda, kendisinden yukardakine bakıp ona uyması, dünyâsı husûsunda, kendisinden aşağıdakine bakıp, ALLAHu TeÂLÂ’nın kendisine olan lütfundan dolayı hamdetmesidir. ALLAHu TeÂLÂ böyle bir kulu şükredici ve sabredici olarak yazar.
2-) Kişinin, dîni husûsunda kendisinden aşağıdakine bakması, dünyâ husûsunda kendisinden yukardakine bakması ve kaçırdığı şeyden dolayı üzülmesidir. Böyle bir kimseyi, ALLAHu TeÂLÂ şükredici ve sabredici olarak yazmaz!.”
buyurdu.
(İbn-i Hacer-i Askalânî, el-Münebbihât ale’l-İsti’dâdi lî Yevmi’l-Meâd.)

Resim
Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem.: “Kim geçim darlığından şikâyet ederek sabahlarsa, sanki RABBini şikâyet etmiş olur. (Hâlbuki sıkıntılar ve dilekler, yalnızca ALLAHu TeÂLÂ’ya arz olunur. Şikâyetler O’na yapılır. Bu da DUÂdan sayılır. Fakat, insanlara yapılan şikâyet, ALLAHu TeÂLÂ’nın taksiminden râzı olmadığına alâmettir.) Kim dünyâ işleri için üzüntülü olarak sabahlarsa, ALLAHu TeÂLÂ’ya kızarak sabahlamış olur. (Ya’nî dünyâ işlerine üzülen kimse, ALLAHu TeÂLÂ’ya kızar. Çünkü böyle kimse, ALLAHu TeÂLÂ’nın Kazasından râzı değildir. O’ndan gelen belâ ve musibete sabredici değildir. Hâlbuki dünyâda olan herşey, ALLAHu TeÂLÂ’nın Kazası ve Kaderi iledir.) Kim bir zengine zenginliğinden dolayı tevâzu gösterirse, dîninin üçtebiri gider. (Dinde insanlara malı için değil de, ilmi ve salâhı için hürmet etmek mu’teberdir. Mala kıymet veren, ilmi ve salâhı küçültmüş olur.) buyurdu.
(İbn-i Hacer-i Askalânî, el-Münebbihât ale’l-İsti’dâdi lî Yevmi’l-Meâd.)

Resim
Ebû Hüreyre’nin radıyallahü anh rivâyet ettiği hadîs-i şerîfte,
Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem.: “Üç şey ->sahibini azâbdan kurtarır. Üç şey ->helake götürür. Üç şeye ->âhırette üç tane derece vardır. Üç şey de ->günahlara keffârettir.:

Sâhibini azâbdan kurtaranlar şunlardır.:
1-) Gizlide açıkta ALLAHu TeÂLÂ’dan korkmak.
2-) Fâkir ve zengin iken, orta hâl üzere bulunmak. (Ya’nî zengin iken isrâf etmemek, fâkir iken de fakirliğe rızâ göstermek.)
3-) Rızâ ve Gazâb hâlinde adâlet üzere olmak. (Ya’nî ALLAHu TeÂLÂ için gazâb ve ALLAHu TeÂLÂ için rızâ göstermek.)

Helake götüren üç şey şunlardır.:
1-) Şiddetli cimrilik, (Bu şekilde cimri olan kimse, ALLAHu TeÂLÂ’nın ve kullarının hakkını yerine getiremez.)
2-) Tâbi olunan hevâ. (Ya’nî nefsinin emrettiğine uymak.)
3-) Kişinin kendisini beğenmesi. (Ya’nî kişinin, nefsine kâmil gözüyle bakıp, ALLAHu TeÂLÂ’nın ni’metini unutması ve onun elinden çıkmıyacağını sanmasıdır.)

Âhırette üç derece şunlardır.:
1-) Selâmı yaymak. (Ya’nî tanıdığına ve tanımadığına selâm vermek sûretiyle selâmı insanlar arasında yaymaktır.)
2-) Misâfire ve aç olana yemek yedirmek.
3-) İnsanlar uykuda iken, gece namaz kılmak, (Ya’nî insanlar uykuda iken, Teheccüd Namazı kılmaktır.)

Günahlara keffâret olan üç şeye gelince, şunlardır.:
1-) Şiddetli soğuklarda sünnetlerine riâyet etmek sûretiyle güzelce abdest almak,
2-) Cemâatle namaza devam etmek,
3-) Namaz kıldıktan sonra, diğer namazı kılmak için beklemek.”
buyurdu.
(İbn-i Hacer-i Askalânî, el-Münebbihât ale’l-İsti’dâdi lî Yevmi’l-Meâd.)
Kullanıcı avatarı
nurunnehar
Aktif Üye
Aktif Üye
Mesajlar: 159
Kayıt: 18 Oca 2007, 02:00

Re: BİZ’den=>BİZ’e..

Mesaj gönderen nurunnehar »

Resim

Yâ HAYy!.
HASBiyALLAHu,
Lâ İLÂHe İLLâ HUu!.


ÖZ’den=->GÖZ’e,
GÖZ’den=>SÖZ’e,
=>BİZ’dEN>BİZ’e!.


Resim
Tirmizî’nin rivâyet ettiği hadîs-i şerîfte,

Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem buyurdu ki.: “Bana dünyâda üç şey sevdirildi.:
1-) Güzel koku,
1-) Zevcelerim ve
1-) Gözümün nûru olan namaz.” buyurdu.


Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem’in Huzûrlarında Eshâb-ı Kirâm vardı.. Ebû Bekr Sıddîk radiyallahu anhu şöyle buyurdu.:
“Yâ Resûlallah! Bana da dünyâda üç şey sevdirildi.:
1-) Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem’in mübârek yüzüne bakmak.
2-) Mâlimı, Resûlullahın yolunda infâk etmek.
3-) Kızımın, Resûlullahın nikâhı altında bulunması.”

Ömer bin Hattâb radiyallahu anhu şöyle buyurdu.:
“Doğru söyledin yâ Ebâ Bekr! Bana da dünyâda üç şey sevdirildi.:
1-) İyiliği emretmek,
2-) Kötülükten men! etmek,
3-) Eski elbise giymek.”
Hazreti Ömer’in cübbesinde ondört yamanın olduğu rivâyet edilir.

Hazreti Osman bin Affân da şöyle buyurdu.:
“Bana da dünyâda üç şey sevdirildi.:
1-) Açları doyurmak,
2-) Çıplakları giydirmek,
3- Kur’ÂN-ı kerîm okumak.”

Hazreti Ali bin Ebî Tâlib kerremallahu vechehu de.:
“Doğru söyledin Yâ Osman! Bana da dünyâda üç şey sevdirildi.:
1- Misâfire hizmet,
2- Yazın şiddetli sıcakta oruç tutmak,
3- Düşmanla savaşmak” buyurdu.

Onlar bu hâlde iken, Cebrâil aleyhisselâm Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem’e geldi ve.: “Yâ Resûlallah!. ALLAHu TeÂLÂ sizin sözlerinizi duyunca, beni size gönderdi.: “Bana, eğer Dünyâ Ehlinden olsam neyi sevdiğimi sormanı emretti!” dedi.
Bunun üzerine Resûl-i ekrem aleyhisselâm.: “Neyi seversin yâ Cebrâil?” diye suâl buyurdu.
Cebrâil aleyhisselâm.:
1-) Dalâlette olanlara (yolunu kaybetmişlere) doğru yolu göstermeği,
2-) ALLAHu TeÂLÂ’ya itaat eden ve O’ndan korkanlara yakınlık göstermeyi ve,
3-) Fâkirlere yardım etmeği severim!.” buyurdu.

Yine Cebrâil aleyhisselâm şöyle buyurdu.:
“ALLAHu TeÂLÂ, kullarında üç şeyi sever.:
1-) Başkasının, ALLAHu TeÂLÂ’nın beğendiği işleri yapmasına imkân vermeği,
2-) İşlediği günahlara pişman olduğu zaman ağlamayı,
3-) İhtiyâç vaktinde sabretmeyi.” buyurdu.
(İbn-i Hacer-i Askalânî, el-Münebbihât ale’l-İsti’dâdi lî Yevmi’l-Meâd.)
Cevapla

“Divanında Muhammedi Tasavvuf” sayfasına dön