BİZ BİR-İZ hamdolsun!
- Gul
- Moderatör
- Mesajlar: 5154
- Kayıt: 11 Haz 2009, 02:00
Re: BİZ BİR-İZ hamdolsun!
ÖZün ÖZle!
ÖZün kÖZle!
İlk-soN SÖZle
>Kendin GÖZle!..
ReSÛLün İZle!
>BİZ BİR-İZ-le
gÖLgeni YOK et
>ŞeMs-i TeBRiZle…
sallallahu aleyhi ve sellem
ZEVK 5179
ÖZün ÖZle KENDİni BİL! SîNeyin PaSın-PiSin SİL!
KENDİni beLÂ Barutu..-> KÂMİlini Kıvılcım BİL!
DöRT ÂLEM-in Kapısı DÂR!. EĞil! EĞil!. EĞil!.. EĞil!..
BU ÂLEMde İKİ ATa BİNmek ŞİRKtir->KULLuk dEĞil!..
Kul İhvÂNi
06.12.12 20:33
brsbrs.. tktktrstkksbzbrzhuu..
- Gul
- Moderatör
- Mesajlar: 5154
- Kayıt: 11 Haz 2009, 02:00
Re: BİZ BİR-İZ hamdolsun!
NeFeSine ŞükrAN
cAN KıZ MiNâ cAN
BİZ-BİR-İZ Her AN
MîM-de HaBîB-ÂN…
ZEVK 4489
ARZ-ından ARŞ-ına “ah!” ıM!.. KaynayaN “AŞK” TeNCeReM-de
“ALLAH! LiLLaH! LeHu! Huu Dost!” HıRRlayan SeS HaNÇeReM-de
Ne zamAN Yüreğim SOL-sa!.. --> “YeR Demir, GÖK Bakır Olsa!”
MeryeM ÖZ-lü, MeLeK YÜZ-lü.. “GÜL” ler GÖNÜL PeNCeReM-de!..
Kul İhvÂNi
23.05.11 14:45
ayazağa.stnbl…
- Gul
- Moderatör
- Mesajlar: 5154
- Kayıt: 11 Haz 2009, 02:00
Re: BİZ BİR-İZ hamdolsun!
İLK-e İKRÂ-Yâ-SîN-ciyİZ
Dost TeSBiHinde İNCİyiz
Yolu Dili Eli ALİ
“sıRR-ı B” BİZ.. BİR-inciyİZ…
ZEVK 5033
DeLisiyİZ.. ZıRR DeLiyİZ.. TEVHİD TELLi SAZımız var
ÇALıp OYNAtan YÂR-imİZ.. RASÛLune RAZ’ımız var
EL ELe Ehl-i Beyt ELi.. SıRR-ı suveyDÂ SEVeli..
Hesâbına – ŞEREFine.. Söz – Sohbet – Zevk - HAZımız var…
Kul İhvÂNi
20.08.12.. 15:24..
brsbrs. tktktrstkkmz…2.rmznbyrm
- Gul
- Moderatör
- Mesajlar: 5154
- Kayıt: 11 Haz 2009, 02:00
Re: BİZ BİR-İZ hamdolsun!
ZEVK 5214
Bezm-i beLÂ -> kARA SEVdâ.. SıRR-ı sıfır -> TEKe TEKlik!
İBlis -> ELİF ELbis-esi!.. şu -> kADınlık.. bu -> Erkeklik!.
ne AYNı -> ne gAYRı -> “OL-AN”.. İlim –> İrade -> İdraki
“BİZ BİR-İZ”i YAŞA!” maktır.. -> SıRRı SİLinen gERçeklik!..
Kul İhvÂNi
05.01.13 -> 09:02
brsbrs trmnl…
- Gul
- Moderatör
- Mesajlar: 5154
- Kayıt: 11 Haz 2009, 02:00
Re: BİZ BİR-İZ hamdolsun!
GEL-de EYLüL
GüL-de BüLBüL
NeFeSte SeS
ZamAN-sa TüL..
BİZ BİR-İZ...
ZEVK 4164
HaZaN-a SARar YeŞiLi!. Kızıl-Sarı HüZüN TÜL-ü
Yanağında ÇİĞ Damlası!. GüLün Gönlünde BüLBüL-ü
YANgın YeRi Gurbet-YüReK!. Yeniden YâR-i SEV-eReK
AYR-ılığın “AH!” da ADI!.. KoR AL-EV Okşar EYLÜL-ü!..
Kul İhvÂNi
08.09.10 21:27
G l b n…
39. SALÂVÂT-I ŞERÎFE :
Gavsu'l-Azam Abdülkadîr Geylânî (kaddasallahu sırrehu)'nun salâvâtı
TÜRKÇESİ: Allahümme innâ nes'eluke becâhi nebîyyike Muhammedin sallallahu Teâla aleyhi ve sellem el mağfirete verrizâ Vel kabule kabulen tâmmen La tekilnâ fihi ilâ enfüsinâ tarfete aynîn yâ ni'mel Mevlâ veya ni'mel Mûcîb Yâ Azîzu yâ Gaffâr Fe inne gufrâne zünûbil halki bi ecmâ'ihim Evvelihim ve âhirihim Ve birrihim ve fâcirihim kekatretin fi bahri cûdikel vasi'illezi la sâhile lehu Fekad kulte ve kavlukel hakkul Mûbin Vemâ erselnâke illâ rahmaten lil âlemîn Ve sallallahu ve selleme alâ seyyidinâ ve Mevlânâ Muhammedin ve alâ âlihi ve sahbihi ve Ehl-i Beytihi ettayyibînettâhirîn Ve alâ sâdâtinâ ve aleynâ mâahum vel mü'minîne vel mü'minâti ecmâine. Âmîn.
MÂNÂSI: ALLAH'ım! Senin Peygamberin Muhammed Sallallahu Tealâ Aleyhi Vessellem hürmetine (katındaki i'tibarını vesile edinip) Senden mağfiret (bağışlanma) ve rıza istiyoruz. (diliyoruz)! Ve tam bir kabülünü; O nun hakkında (bu hususunda) nefislerimize göz açıp kapayıncaya kadar çabalama yorgunluğu verme! Ey güzel Sahibimiz ve ey dualarımıza güzel icâbed edenimiz (icâbını yerine getiren RABB'ımız)! EY AZÎZ (gücü yeten, değeri olan) EY GAFFÂR (çokça affeden) Celle Celâluhu! Muhakkak ki cümle halkıyın, evvelkilerin, sonrakilerin, iyilerin, kötülerin günâhını gufran (bağışlama, yarlıgama), Senin sahilsiz genişlikteki (yaygınlıktaki) cömertlik denizinde bir damla değildir! Açık seçik hakk olan sözünle buyurmuştun :
"(Resûlüm!) Biz seni ancak âlemlere rahmet olarak gönderdik." (Enbiyâ 21/107)
Ve ALLAH; Efendimiz, Sahibimiz Muhammed (sallallahu aleyhi ve sellem)'e, ailesine, ehl-i beytine ve ashabına tertemiz ve en güzelinden (ayıblardan arınmış) salât-ü-selâm eylesin (salâtımızı O'na ve onlara sılaya vesile kılsın)! Sadatlarımıza (seyitlerimize) ve onlarla beraber bizlere ve mü'min erkeklere ve mü'min kadınların cümlesine de salât-ü-selâm eylesin!. Âmin!
- Gul
- Moderatör
- Mesajlar: 5154
- Kayıt: 11 Haz 2009, 02:00
Re: BİZ BİR-İZ hamdolsun!
DERbenDli DELİmİZ bİZim!
->ERENler ELimİZ ->bİZim!
DERde DERmÂN NûR-u MÜNîR
-> YÜREKte YELimİZ ->bİZim!..
ZEVK 5294
SORdu>ANLATTım -> DERbenDliye!->“ANLAmadım!->PEKi!” Dedi!
->"BİZ BİR-İZ KÂR-bÂN” KıtMÎRim… -> kul ihvÂNi -> NE ki!” Dedi!.
-> “BUrası -> BUrsa BÂZâRı!.. -> TEKe TEK tERasta -> T E V H i D
bOYNunda --> T E V H i D TASması --> SeRSeRinin TEKi!” -> Dedi!..
Kul İhvÂNi
23.02.13 -> 18:18
brsbrs.. tktktrstkksbzbrzhuu..öylgçrkzmAN
- Gul
- Moderatör
- Mesajlar: 5154
- Kayıt: 11 Haz 2009, 02:00
Re: BİZ BİR-İZ hamdolsun!
kolay gelsin Kıtmir cAN!..
sana da kedi eCeM..
emel ve ecel kuşlarımız..
BİZ-BİRiz balıklarımız..
şehadet şİŞemiz Şe'eN-de..
HAKK-ta HAYR OLa!..
Al gÖZüm SEYR EYYle!..
YEDi Denge- YEDi Nokta!
Mühendissin, söyle: Nerde?
SekİZ-inci, VARla-YOKta!
ALtı Yürek YEDi YERde!..
ZEVK 3568
KÂBE KAVSEYN, Mi'rac MEŞKi! Rıza-Rasûl-Uruc-Rücu
Dosdoğru OL-AN, DOST DAİRESİ!.. AYNı NOKTA iKi UCu
Teslimiyyet-İstikamet!.. TEL cANbazı, cAN-cİSİMde!..
KULluğun Kemâli CeNNet!.. ŞehÂdet ise SON-UCu!...
Kul İhvÂNi
31.03.09 14:48
A k s a r a y
MRM-MLM
ثُمَّ دَنَا فَتَدَلَّى
فَكَانَ قَابَ قَوْسَيْنِ أَوْ أَدْنَى
----"Summe dena fe tedella. Fe kane kabe kavseyni ev edna: Sonra (Muhammed'e) yaklaştı, derken daha da yaklaştı. O kadar ki (birleştirilmiş) iki yay arası kadar, hatta daha da yakın oldu.''
(Necm 53/8-9)
Kâbekavseyn: Limitte Ykalşım, Yakından Yakîn Hâl-i Habibullah sav.
Mirac: Merdiven, süllem. * Yükselecek yer. * En yüksek makam. * Huzur-u İlâhî. Peygamberimiz Hz. Muhammed (A.S.M.) Efendimizin, Receb ayının 27. gecesinde Cenab-ı Hakk'ın huzuruna ruhen, cismen, hâlen çıkması mu'cizesi ki; en büyük mu'cizelerinden birisidir.
Uruc: Yukarı çıkmak. Yükselmek.
Rücu: Geri dönme, vazgeçme, cayma. Sözünden dönme. * Edb: Bir fikri daha kuvvetli anlatmak için söylenilen sözden caymış gibi görünmek.
DAİRE: Çember, düz yuvarlak şekil. En mükemmel ŞEKİL
cANbaz: (C.: Canbazan) Can ile oynayan, canını tehlikeye koyan, canbaz.
Kemâl: Kâmillik, olgunluk. Olgunlaşma. Erginlik. Bütün güzel sıfatlarla muttasıf olmak. Fazilet. * Değer, baha. * Fazlalık. * Sıdk ile yapılan güzel iş.
ŞehÂdet: (Şehâdet) Şâhidlik. * Bir şeyin doğruluğuna inanmak. * Delâlet. Alâmet, işaret, iz. * Allah (C.C.) rızâsı yolunda hayatını fedâ etmek. Din için muharebeden şehitlik.
- Gul
- Moderatör
- Mesajlar: 5154
- Kayıt: 11 Haz 2009, 02:00
Re: BİZ BİR-İZ hamdolsun!
BUrası -> BURSA BAzarı
BULunmayan KUMaş OLmaz
->BEŞinci BOY/BUYut NAZARı
ERENler GÜLYÜZü >SOLmaz!..
ZEVK 5482
BUrası -> BURSA BAzarı.. her şey BEL-EŞ.. >AceBÂyla?!.
KüFRün Kıç ATTığı meydÂN!. >TEVHİDi -> Ehl-i ABÂyla!
“Lâ İLÂHe İLLâ ALLAH!” -> İnKÂR-İkrÂR > "BİZ BİR-İZ” de
MAKSEM YOKuşunda YOLdaş!.. BALTÂCı YAHYA BaBAyla!..
Kul İhvÂNi
07.07.13 18:18
brsbrs..syr-i âlemm…mksmykşu…
MAKSEMin ADını bİLe BİLmezken ilk kez görmüştüm bu YOKuşta ev ARArken yaşlı yorgun vurgun ÇIKışını..
“BALTaaciiii!.. Oduncuuuu!..” diye bağırmak istiyor da nefesi kesilince “tühh ülen!.” DERcesine kendi SESine gülümsediğini..
AYYylar AYYlara Yıllar Yıllara sarıldı giTTi.. çok karşılaştık bu dik YOKuşta BİZ..
Kambur SıRTında takım-Taklavâtı.. arada bir durup gök yüzüne: “Odunciiiii!” çığlığın çok İZledim ardı sıra..
O eşsiz GÖÇmen BeyEFendiliğiyle: “Efendim 82 Yaşındayım.. İŞkodra’da Doğmuşum BUrasu Bursa’ya GÖÇmen geldik.. bir oğlan bir kızım var.. başları derdindeler.. emekli olmaya gücüm yetmedi.. elimde bu el bıçkısı biiii de BALtam ve de ASÂm kaldık!.. amma hamdolsun ekmek paramı DİLenmemekteyim daha!..” derken mavi çıpıl gözleri BULutlara dalmaktaydı tıpkı Kalaycı YAHYA BaBam gibi....
**
“BaBa ayazdasın gibi görünüyon!” dediğimde..
“Hee vallaha canciğerim! Siftah olmadı.. Temmuz girdi kim odun keSStirecek YaHya!..” dedi de.. iKi gözlerimiz menevİŞleniverdi..
“benimkin bu kadar!” dedi.. aldığı 5 liraydı… ağlamam YÜZümü YIKamadı sanırım..
**
Bu gündü..
İçim DIŞımdaydı.. ULU CÂMiye İndim İKİndiye.. cüz Okudum güyâ..
DELiDOLu Çıkarken meşhur MAKSEM YOKuşunu birden Önümde BULdum YaHYa BaBayı.. hiç SESsi çıkmıyordu.. İKİde BİR SOLuklanıp tırmanıyordu..
“DıRRlanma!.. TıRRman BaBa!” dedim.. döndü.. güldü.. kaldırıma ÇÖKüVERdi.. DERDleştik DERûnumuzda..
**
“AĞ SAÇlar yine UZUyoo!” dedi.. ve “ne güzel BOYAcın var!.. benim de KAZıyan BeRbERim güzel!" dedi.. kasketi çıkardı.. resim çektim..
“TEKe TEK tERas TEKKemiz NErde?” dedi.. “o da NE?” dedim..
“AŞK OLsun yani!” dedi ve içten kıkırdadı yüreği... gösterdim Darmadumanın CAN Kafesini uzaktan.. çok sevindi..
“Ramazan mubarek de geldi 65 yıl kesintisiz dayandı bu iskelet, bakalım bu yıl nidecek KıtmîRim!.” dedi AĞlarcasına/GÜLercesine..
Sarıldı.. AYRıldık.. “ODUNciiii!” diye güyâ BAĞırdı.. bana DÖNdü kıskıs güldü…
Ve yine yukarı YOKuşlara VURdu GİTTi SESSizce…
**
Yine GURBet/KURbet GeCElerinde İÇim.. ve bir ISSlık TUTTurdu İÇmdeki Çılgın ÇoCuk derinden tAMM Yerinden..
“aHh Meşeler GöĞermiş varsın GöĞersin!
aHh Meşeler GöĞermiş varsın GöĞersin!
Söyleyin YÂRime DURmasın!.. GELsin!.. vAHh ANAm GELsin!.”
“KeŞiŞ Dağından ->HaSsan DAĞıma SeLÂm Olsun!..” ...DERcesine GeCeler hınzırca.. DELiiice!...ve BİZ BİR-İZ.. bUYyuz!::
- Gul
- Moderatör
- Mesajlar: 5154
- Kayıt: 11 Haz 2009, 02:00
Re: BİZ BİR-İZ hamdolsun!
..İZ -> İZ..İZ...
-> DE-NiZ->İZ...
o -> seN-> beN?!.
..BİZ -> BİR ->İZ!..
YÂR YANaĞında ÇİĞ giBi
GüL MeMesin SıRRı SEVgi
cÂNa >cÂNÂN bir DaMla SU
SEVen -> SEVilen -> SEVgili!..
HaLKıyız HaKK’ın TÜLüyüz
HaBîBuLLAH BüLBüLü-yüz!
YeDi ReNGin ->SEKiz SıRRı
-> dOKUz dELİLik GÜL-üyüz!..
İLK-i -> SON-u İLE GELir!
BİZ BİR-İZ-le bİLE GELir!
SÖYLE-me-ye >UTAN-ırıM
gÖZ YAŞlarım >dİLE GELir!..
ZEVK 5520
kARAKIŞta -> KAR TANEsi… -> KeŞiŞ DAĞInda gÖZ YAŞIm!.
BUrcu BUrcu HaSsret KOKar.. >Gurbet BAĞInda gÖZ YAŞIm!.
ÖYle ıSSız!.. -> ÖYle SeSSiz!.. -> SEVgi SıRRında >nEFeSSiz!
->çİLE ÇAĞıma ÇİĞ Düşmüş!.. -> YÂR YANaĞında gÖZ YAŞIm!..
Kul İhvÂNi
01.09.13. 15:18
mğl-mls-örenköy..
- Gul
- Moderatör
- Mesajlar: 5154
- Kayıt: 11 Haz 2009, 02:00
Re: BİZ BİR-İZ hamdolsun!
Yine Bayram!. Yine Gurb-et!
HâL-i Hazır Huzur HASR-et!
“BİZ BİR-İZ!” BİLE-y-İZ KUTla!
“İkİ cAN BiR TEN” de EL-Be-t!..
ZEVK 4660
CeVR-i CihÂN!. ÇaRK-ı ÇİLE!. cÂN-cİSİM, cÜMMle TeK cAN-ız!
KâMil Sûret, küRRE-zERRE!.. “teK BOYut MekÂN”... İns-ÂN-ız!
RABB-ın SÖZün ReSûL SeS-in SaHiBB SîN-E-SîN-de DİNle!..
HaBLi’l- VERiDD, KaribÂN-ız “KûN” da “feyeKûN KURB-ÂN”-ız!
Kul İhvÂNi
05.11.11 10:20
trstkk..brsbrs..
"BEN" lik "Belâ!.." mız, Evvel Ahdimiz,
"BİZ" lik "MİM" inde "Bile"lik bulsun,
"BİR" lik "Be" sinde Tevhid Noktası olsun,
Yakînî Kurb Şah damarımızdanda yakın olsun!..
Tevbe - Rıza - Dua - Şehadet BİZ liğimiz,
Resûlullah sav de buluşsun,
Allah'ımıza Hamd olsun
Kurbanımız kabul ve bereketli olsun İnşâallah!...
Âmin Yâ Latîf Yâ Kerîm ALLAH celle celâluhu!
Âmin Yâ Rahîm Yâ Vedûd ALLAH celle celâluhu!
Âmin Yâ Fettâh Yâ Gaffâr ALLAH celle celâluhu!
Âmin Yâ Settâr Yâ ALLAH ALLAH celle celâluhu!..
Âmin... Âmin... Âmin... Âmin!.. Yâ Muîn Celle Celâluhu.
بِسْمِ اللّهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ
وَلَقَدْ خَلَقْنَا الْإِنسَانَ وَنَعْلَمُ مَا تُوَسْوِسُ بِهِ نَفْسُهُ وَنَحْنُ أَقْرَبُ إِلَيْهِ مِنْ حَبْلِ الْوَرِيدِ
---“Ve lekad halaknel insâne ve na’lemu mâ tuvesvisu bihî nefsuh(nefsuhu), ve nahnu AKREBu ileyhi min HABLİ’L- VERÎDi : Andolsun, insanı biz yarattık ve nefsinin ona ne vesveseler vermekte olduğunu biliriz. Biz ona ŞAHDAMARINDAN DAHA YAKINız.” (Kaf 50/16)
إِنَّمَا أَمْرُهُ إِذَا أَرَادَ شَيْئًا أَنْ يَقُولَ لَهُ كُنْ فَيَكُونُ
--- “İnnemâ emruhû izâ erâde şey’en en yekûle lehu kun fe yekûn(yekûnu) : Bir şey yaratmak istediği zaman Onun yaptığı "Ol" demekten ibarettir. Hemen oluverir.” (Yâsîn 36/82)
Sadakallahu'l- AzîMMM!..
اللّٰهمَّ صَلِّ وَ سَلِّمْ وَ بَارِكْ عَلَى سَيِّدِنَا مُحَمَّدٍ عَبْدِكَ وَ نَبِيِّكَ وَ رَسُولِكَ وَ نَبِيِّ الْأُمِّيِّ وَ عَلَى ﺁلِهِ وَ صَحْبِهِ وَ أَهْلِ بَيْتِهِ
"ALLAHUmme salli ve sellim ve bârik alâ seyyidinâ Muhammedin abdike ve nebiyyike ve Rasûlike ve Nebiyyi’l- ummiyyi ve alâ âlihi ve sahbihi ve ehli beytihi!"
Elhamdulillahirabbilâlemîn..
MuhaMMedî MuhaBBetle..
- Gul
- Moderatör
- Mesajlar: 5154
- Kayıt: 11 Haz 2009, 02:00
Re: BİZ BİR-İZ hamdolsun!
HUuu DoST!..
celle celâluhu…
ÖMR ÖZeti-ÖZün ÜNle
>ESFelin SeSi-ni dİNle
ZIDların ZeVKi-nde İNle
ÇEKen ÇEKtiren SENinle!..
ALTı YÜZüm SekİZ KöŞem
-> ON İkİ AYRıtlı>NEŞ’em
BİL-ye giBi->BaŞ-AYaKsız
KÂBe KaLBimde> AT-EŞ-em!..
ZEVK 5301
FeVKe İNiş ->TaHTa ÇIKış ->GERgefinde GÂR-e DÜŞtüm!
SıRR-ı SeBBeha SAVruldum->HaLLacvâri DÂR-e DÜŞtüm!
NÂRın NAZı, el YEVMinde->NÛR NiYAZı->NÂR-e DÜŞtüm!
SıRR-ı SıFıR SuCCedenle -> Kızgın SACda HÂR-e DÜŞtüm!
DiLBaZ u DiLRuBâ YÂRim! ->DiLBeR ü DiLDÂR-e DÜŞtüm!
sefÂsı -> vefÂsı -> cefÂ!.. CAN cİSİMde ->YÂR-e DÜŞtüm!
AŞK ŞARKısıN ŞEYdÂsı SEN ->LÂLeZÂR-GÜLZÂR-e DÜŞtüm!
BeZM-i ELeSTu -> es SeLÂ > KÂR ü BeLÂ ->KÂR-e DÜŞtüm!
çİLE çÖLünde gÖZ YAŞım! -> PÂRe >PÂRe >PÂR-e DÜŞtüm!
KüRReyi ->ZeRReyi ZeVKte -> ÂH u vÂHu -> ZÂR-e DÜŞtüm!
KeVSeRinden >BâDe ALdım ->ÂLİyyu’l- HayyDÂR-e DÜŞtüm!
AŞK gÖZümü>KÖR/GÖR ETTi!..BİZ BİR-İZ>Bî-ÇÂR-e DÜŞtüm!..
Kul İhvÂNi
27.02.12 -> 05:23
brsbrs.. tktktrstkksbzbrzhuu..
FeVK: Üst-Uruc..
TaHT: Alt - Rücû’..
GERgef: teCELLî TEZgÂhı.
GÂR: mağara. gÂr-ı HıRâ..
NÂR: Rububiyyet Nûru-ateş..
HÂR: Rububiyyet Hakikatı.. kızgın..
YÂR: Rububiyyet İyeliğini BİRlikte Yaşatan.
KÂR: Son-UÇta Kazanç..ŞeHÂDet..
ZÂR: Çenileyip kıtmirce ağlayış..
Bî-ÇÂRe: çok çÂresiz kalış..
GÜLZÂR: LÂLe bAHçası..
LÂLeZÂR: GÜLBAĞı..
DiLBaZ: gönlü eğleyen, hoş edâlı SEVgili.
DiLRuBâ: gönül kapan, cangüzeli SEVgili.
DiLBeR: gönlü alıp götürücü sırrlı SEVgili.
DiLDÂR: gönlü baskı altında tutan SEVgili.
HayyDÂR: DiRi KILıcı..ÂliŞAH…
KÂR ü BeLÂ: Kazanç ve Kayıp BAZARı KERBELÂ çÖLü.
PÂRe >PÂRe:İmkÂNla İmtihÂN Değirmeninde UN OLuş..
SıRR-ı SıFıR SuCCedende -> Kızgın SACda HÂR-e DÜŞtüm!:
إِنَّمَا يُؤْمِنُ بِآيَاتِنَا الَّذِينَ إِذَا ذُكِّرُوا بِهَا خَرُّوا سُجَّدًا وَسَبَّحُوا بِحَمْدِ رَبِّهِمْ وَهُمْ لَا يَسْتَكْبِرُونَ*
---İnnemâ yu’minu bi âyâtinellezîne izâ zukkirû bihâ HARRÛ SUCCEDEN ve sebbehû bi hamdi rabbihim ve hum lâ yestekbirûn:Fakat Bizim âyetlerimize îmân edenler onlardır ki, (âyetlerimiz) zikredildiği zaman (hemen) secde ederek yere kapanırlar. Ve Rab'lerini hamd ile tesbih ederler ve onlar kibirlenmezler.” (Secde 32/15)
- Gul
- Moderatör
- Mesajlar: 5154
- Kayıt: 11 Haz 2009, 02:00
Re: BİZ BİR-İZ hamdolsun!
>YakÎn BAKsa
AKLıma AKsa
BİZ BİR-İZ-de
GİRsek RAKSa!..
ZEVK 1858
-> KIR ARTIk SerSERi NeFSim -> NeFS-i EMMâRe KÂFeSÎn!
KALBin KUL-Ağıyla dİNle -> ÜNS YURDUn -> LaTîf NEFeSÎn!
-> RaSÛLuLLAH SES/ELİnden -> KÂBE KaVSeYN KÂSE-SÎn!..
İÇ -> ENlere -> İKRÂMıdır… ------->YEDİ LETÂİF KÂBE - SÎn!..
sallallahu aleyhi ve sellem..
Kul İhvÂNi
20.10.01 15:53 antalya..
ÜNS: Alışkanlık, alışma. Arkadaş. Hemdem OLuş..
ÜNSiyyet: Alışkanlık, dostluk. Birlikte düşüp kalkmak. Ahbablık. BİZ BİR-İzlik..
KÂSE: f. Tas veya çanak. Kâse gibi olan çukurluk. Başı kaplayan ve başın üstündeki kemik.
LETÂİF: Lâtif duygular… NefSin Kemâlât Aşamaları..
YEDİ LETÂİF:
Nefs-i EMMÂre
Nefs-i LeVVÂme
Nefs-i MülHİMe
Nefs-i MutMÂiNNe
Nefs-i RÂziyye
Nefs-i MeRziyye
Nefs-i KÂİLe-SÂFiyye…
El Latîfü :
KÂBE KaVSeYN:
ثُمَّ دَنَا فَتَدَلَّى
---“Summe denâ fe tedellâ: Sonra (ona) yaklaştı derken sarkıp daha da yakın oldu.” (Necm 53/8)
فَكَانَ قَابَ قَوْسَيْنِ أَوْ أَدْنَى
---“Fe kâne kâbe kavseyni ev ednâ: O kadar ki (birleştirilmiş) iki yay arası kadar, hatta daha da yakın oldu.” (Necm 53/9)
ÜNS YURDUn -> LaTîf NEFeSÎn! ZEVK EDeliM İnşâe ALLAHu TeÂLÂ:
ÜNS YURDUn -> RahmÂN NEFeSÎ -> Ney..
NeYYzen: O ALLAH celle celâluhu..
SeMÂ’: zeRRe-küRRE “SeBBaha” RAKSına şimdi şu ÂNda şeÂNda FiilÂN İŞtirak.. mecNÛNca leyLÂ DÖNüşü KaLB ÜSTüne..
الَّذِينَ يَسْتَمِعُونَ الْقَوْلَ فَيَتَّبِعُونَ أَحْسَنَهُ أُوْلَئِكَ الَّذِينَ هَدَاهُمُ اللَّهُ وَأُوْلَئِكَ هُمْ أُوْلُوا الْأَلْبَابِ
---“Ellezîne yestemiûnel kavle fe yettebiûne ahseneh(ahsenehu), ulâikellezîne hedâhumullâhu ve ulâike hum ulûl elbâb: Ki onlar, sözü işitirler ve ahsen olanına-en güzeline uyarlar. İşte onlar, Allah'ın kendilerini hidayete erdirdiği kimselerdir ve onlar, ulûl'elbab-temiz akıl sahipleridir.” (Zumer 39/18)
وَإِذَا سَمِعُواْ مَا أُنزِلَ إِلَى الرَّسُولِ تَرَى أَعْيُنَهُمْ تَفِيضُ مِنَ الدَّمْعِ مِمَّا عَرَفُواْ مِنَ الْحَقِّ يَقُولُونَ رَبَّنَا آمَنَّا فَاكْتُبْنَا مَعَ الشَّاهِدِينَ
---“Ve izâ semiû mâ unzile ilerresûli terâ a’yunehum tefîdu mined dem’ı mimmâ arefû minel hakk(hakkı), yekûlûne rabbenâ âmennâ fektubnâ meaş şâhidîn: Resûle indirileni duydukları zaman, tanış çıktıkları gerçekten dolayı gözlerinden yaşlar boşandığını görürsün. Derler ki: "Rabbimiz! İman ettik, bizi (hakka) şahit olanlarla beraber yaz." (Mâide 5/83)
---Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem: “Yâ Ali Sen BENdensin BEN Senden!” buyurunca Ali kerremullahi veche SALLanarak Kalkmış SEMÂ! BAŞlamıştır..
(Buharî, Ashabu’n- Nebî; İ. Ahmed Hanbelî, Müsned V-204)
---Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellemin İLİM ŞEHri Kapısı olan İmam Ali kerremullahi veche: İLİM bir NOKTa idi Onu câhiller çoğalttı!” buyurmuştur.
BiSMiLLAH.. Bi.. SıRR-ı B...
“Be” NOKtası -> Ali kerremullahi veche..
Bu NOKtadan ŞâHİD NAZARı -> Kitab ve SüNNet gÖZüyle..
---Velâyet ŞAHımız İmam Ali kerremullahi veche: “Tüm Kur'ân-ı Kerim Fâtihaya, Fâtiha Besmeleye, Besmele “Be- ب ” Harfine DERC edilse-yoğunlaştırılıp içine sokulsa; BEN o “Be” Harfinin NOKTAsı Olurum!” BUYurmuştur-DUYurmuştur.
---Resûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem): "Ben ilmin şehriyim Ali kapısıdır. Şehre girmek isteyen kapıdan dahil olmalıdır" buyurdu.
(İbn-i Abbas'dan; Hâkim-i Nişaburî, Müstedrek C. 3 S. 126)
seBBaha RaKSından SubhÂNî SEMÂ’dan da bAHsedelim;
AKLen BUnun zÂHİRi fiilen İŞTİRAKle cİSİMde cÂN cihÂNında, DevrrÂN-SeyrÂN-CevlÂN CEM’i CüNBüşümüzden..
RABBimizden her ÂN GEL-iş ve DÖN-üş ŞE’Nliği, URUC-RÜCU' MuhaMMedî Mi'RACımız
HÂL-i HÂZZırda HACCımız..
şu ANda ve ŞE’ENULLAHta her AN Devam etmektedir çok şükür:
يُسَبِّحُ لِلَّهِ مَا فِي السَّمَاوَاتِ وَمَا فِي الْأَرْضِ الْمَلِكِ الْقُدُّوسِ
الْعَزِيزِ الْحَكِيمِ
---“Yusebbihu lillâhi mâ fîs semâvâti ve mâ fîl ardıl melikil kuddûsil azîzil hakîm (hakîmi): Göklerde ve yerde olanların hepsi padişah, mukaddes, azîz ve hakîm olan Allah'ı tesbih etmektedir.” (Cuma 62/1)
Bu Zâhiri DÖNüşün Bâtınını GÖRemeyen KÖR NEFS&AKıL ve AN-layamayan Kapalı KALBim için,
---Sevgili Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem Efendimiz: “Men arefe nefsehu fekad arefe Rabbehu: Nefsinin Bilen RABBini BİLir” buyurmuştur.
(Aclunî, Keşfü’l-Hâfâ II/343 (2532)
Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem İYD-Bayramda HOŞ GÖRmüştür SESi-RAKsı:
Âişe radiyallahu anha Vâlidemiz'den farklı şekillerde rivâyet edilen bir hâdise şöyle:
"Bir bayram günü, kulağımıza gürültü ve çocukların bağrışmaları gelmişti. Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm kalkıp (kapıdan dışarı baktı). Meğer, bu gelenler çalıp oynayan bir Habeşli gruptu, harbeleri (küçük kılınç) kalkanlarıyla oynuyorlardı. Çocuklar da etraflarında halka olmuş, onları seyrediyorlardı. Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm bana: "Ey Aişe, sen de gel, seyret!" dedi.
Bir başka rivayette, Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem: "Ey Humeyra onlara bakmak istemez misin?" diye sorar. Hz.Âişe de: "Evet" deyince çağırır.
Oyunun, Mescid-i Nebevî'nin içinde kılıç (harbe) ve kalkanlarla oynandığını belirten rivayetler hâdisenin devamını Âişe radiyallahu anha'dan şöyle naklederler: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm kapıda durup beni arkasına aldı.(Başını ensesine koymuş) (..) halde duruyor ve oynayanları seyrediyordum. Bıkıncaya kadar böyle devam ettim. Bir ara "Yeter mi?" dedi. "Evet" dedim. "Öyleyse çekil!" dedi."
Başka rivayetler de Hz. Peygamber aleyhissalâtu vesselâm'ın Âişe radiyallahu anha'nın kendi arzusuyla seyre son verinceye kadar bakmasına müsaade ettiğini belirtir.
Ebû Hüreyre'nin bir rivâyetine göre, bir seferinde Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm'ın huzurunda Habeşliler harbeleriyle birlikte oynarken, Hz. Ömer radıyallahu anh çıkagelir. Derhal yere eğilip, avuçladığı çakılları atacağı sırada Hz. Peygamber aleyhissalâtu vesselâm müdâhale eder: "Ey Ömer, bırak onları, zîra bunlar Benî Erfide'dir (Habeşlilerdir)" buyurur.
(Fethu'l-Bâri : 3/97.)
---Âişe radiyallahu anha Vâlidemiz anlatıyor: "Yanımda iki câriye def çalıp Buas Harbi üzerine (düzülmüş hamâsî) türküler söylerken Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm içeri girdi. Yatağın üzerine sırtüstü uzanarak yüzünü örttü. Az sonra (babam) Ebû Bekir girdi. Türkü okuyan câriyeleri görünce: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm'ın huzurunda şeytan sazı ha!" diye bana kızdı ve câriyeleri azarladı. Ancak, Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm karşı koyarak: "Ey Ebû Bekir, bırak onları söylesinler, her milletin bir bayramı vardır, bu da bizim bayramımızdır" dedi. Onlar sohbete dalıp, ilgileri kesilince câriyelere göz ettim, hemen sıvışıp çıktılar."
(Buharî, İydeyn, 25; Müslim İydeyn, 16-18)
Kul ihvÂNi KıtMÎRim ANLA ki;
KALBin HÂLi ve HaZZı ALLAHu zü’l- CeLÂL’e BAĞlı ise SEMÂ’ HeLÂLdir..
O zaman SEMÂ’ NEdir ki;
1- SEMÂ’ HeLÂLdir: KaLBî olarak CeLÂLî TeCELLî TemâŞÂsına İştirak varsa Şe’ÂNda o ÂNda DÖNen ATOMlarla DÖNeBİLirsin!.
2- SEMÂ’ Şüphelidir: KaLBî ZEVK mi? Nefsî EĞlence mi belirsi ise DÜŞÜN!..
3- SEMÂ’ KaLBî Haramdır-Yasaktır: Mücerred-Teke Tek Nefsîn Şeytâni Hevesi, Şirkî HeVÂsı COŞsun için ise hapı YUTTun BİLL!..
SEMÂ’ -> ENFuSî bir bir SıRR-ı SÎNenin ARŞa TAŞmasıdır..
Bu ise;
KaLB-Enfus-İÇ-Merkez-AKIL- cÂN DİRİyse -> NEFİS-ÂFâk-Dış-Muhit-nAKİL- cİSİM ÖLÜ ise ZÂTen SEMÂ’dasın inşae ALLAH!..
DUYup/Uyduğun -> RaBBu’l- ÂLEMîN SÖZü -> RAHMETenli’l- ÂLEMîN SeSidir:
---Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem!: “Mutü kable en temutü: ÖLmeden önce ÖLünüz!” buyurmuştur. (Aclunî, Keşfü’l-Hâfâ II-291-2669)
RAHMETenli’l- ÂLEMîN BULutundan SAĞnak SAĞnak Kevser RaHMetleri DÜŞtükçe kızgın SAC gibi Yürek YURDuna HaRRE SUCCeden RAKSı DUR-DUR-ulamaz..
RAHMETuLLAH CERRu CEZBi -> Pişmanlık-Hüzün-Şevk-AŞK-Vecd Sıcaklığı kAYNattıkça kAYNAtır da -> KaLBindeki YAKÎN DUYgusu BUHARı GÖZ ÇUKURunu OYNatır GÖZ YAŞların zAHMetin rAHMet Eder de RAHMET RAHMET DÖKülür SEMÂlara YERlere..
RAHMETten -> RAHMETe- SıRR-ı SIFIR SubhÂNî SEMÂ’ -> TeVHiDî TAVAFF -> devrÂN deVRi -> seyrÂN seYRi –> cevlÂN ceVLi -> hayrÂN hAYRı HÂL-i HAZZır HUZURda OLuruz inşae ALLAHu TeÂLÂ!..
Kul ihvÂNi >SÖZü kES!
cÂN Dediğin >bir NEFes
-> bir NEFeslik NÂsiBin
GÜN GELir BULur herKES!..
MîMM Mu-HABBe-tlerimle…
- Gul
- Moderatör
- Mesajlar: 5154
- Kayıt: 11 Haz 2009, 02:00
Re: BİZ BİR-İZ hamdolsun!
Bu KâRBÂN BİZ-im..
BiZ VaHYî HaKK BİLiriz
BiZ VeYSî HaYY BULuruz
BiZ VeHBî HUUu OLuruz
BiZ KeSBî KULL YAŞArız!..
BİZ MuhaMMedîyiz HaMD OLsun!..
ZEVK 4787
DELi-DOLu ES-İŞim BoŞ!. Gönül ÇÖLÜmüz VirÂNî
İÇte SÖZsüz-KÖZüm-ÖZüm!. DıŞta BİZ BİR-İZ BârÂNî
YÖRÜk YURDunda DoĞmuşum!. HasÂN DAĞın YALIMında
Benden güççük gardaşıma ANAm Der: “ViYSeL GarÂNî!.”
Kul İhvÂNi
13.02.12 16:21
tktktrstkks..brs..
kim KİM?..
KiMler GELdi-KiMler GEÇti
Bir Güvercinlik NûR-u MîM
Herkes SEVgilisin SEÇti
“BİZ” e EMÎNlik NûR-u MîM…
- Gul
- Moderatör
- Mesajlar: 5154
- Kayıt: 11 Haz 2009, 02:00
Re: BİZ BİR-İZ hamdolsun!
SıRR-ı SubhÂN SeLÂMîyİZ
>KûN feyeKûN KeLÂMîyİZ
el Vâhidu’l- Kahhâr ALLAH!
-> MuhaMMeDî MeLÂMîyİZ!..
ZEVK 5380
KüLLî ŞEY -> SANAL İNANan -> DELİliğin dEHhlizİNde!
AKLen-NAKLen KûN feyeKûN!. “OL-AN”ın BİZ BİR-İZinde
-> RaBBu’l-ÂLEMîn’in “SÖZ”ü-> RaHMtenli’l-ÂLEM “SES”i
K eLÂMuLLAH-ın -> KALBinde -> RASûLuLLAH İZİ-ndeyİZ!..
Kul İhvÂNi
24.04.13.. > 13:01
brsbrs..tktktrstkks..srrsfrnktsnd…
قُلْ إِنَّمَا أَنَا مُنذِرٌ وَمَا مِنْ إِلَهٍ إِلَّا اللَّهُ الْوَاحِدُ الْقَهَّارُ
---“Kul innemâ ene munzirun ve mâ min ilâhin ilallahul vâhıdul kahhâr(kahhâru): De ki: "Ben sadece uyarıcıyım. Vahid (tek), Kahhar (kahredici) olan Allah'tan başka bir İlâh yoktur." (Sâd 38/65)
إِنَّمَا أَمْرُهُ إِذَا أَرَادَ شَيْئًا أَنْ يَقُولَ لَهُ كُنْ فَيَكُونُ
---“İnnemâ emruhû izâ erâde şey’en en yekûle lehu kun fe yekûn(yekûnu):O (Allah), bir şey irade ettiği (dilediği) zaman O'nun emri, sadece ona: "Ol!" demektir. O, hemen olur.” (Yâ-SîN 36/82)
- Gul
- Moderatör
- Mesajlar: 5154
- Kayıt: 11 Haz 2009, 02:00
Re: BİZ BİR-İZ hamdolsun!
GuRBet Hasan Dağa AĞsın
GÖZlerim >ATEŞin SAĞsın
HAKkın-HaYRın SıRR SÂLİhi
RUHuna RAHMETler YAĞsın!.
-> VELîYuLLAHısın SAĞsın!..
kaddesallahu sırrahu
ZEVK 5747
Mestçi Sâlih BaBam ŞÂHım!. -> “RiCÂL-i GAYBî gERÇEKk” ti!
BİZ BİR-İZ MeŞK-i MuHABBEt>TeKk YüreKk TEVHİTte TEKkti!
-> DOKSAN YEDİ YIL DAYANdı!.. -> SIBGATuLLAH-la BOYANdı
->bU SabAHh -> bir ÇINAR dAHa -> KÖKÜnü -> GÖKlere ÇEKkti!..
Kul İhvÂNi
07.12.13.. 12:21
brsbrsbzrm.. tktktrstypylnzlğnhcrsinde..
ISsız-Yalnız Yüreğimden bir YILDIZım daha Kaydı!..
Cansevenim, canbabam, koçdölü yaşadığı sürece Rahmet duacın olacak.. NÛRunla Yaşa CeNNetlerde inşae ALLAHu Teâlâ..
الَّذِينَ إِذَا أَصَابَتْهُم مُّصِيبَةٌ قَالُوا إِنَّا لِلّهِ وَإِنَّـا إِلَيْهِ رَاجِعونَ
---"İnna lillahi inna ileyhi raciun.. : Onlar; başlarına bir musibet gelince, Biz şüphesiz (her şeyimizle) Allaha aidiz ve şüphesiz Ona döneceğiz derler." (Bakara 2/156)
GEÇmiş bir AN OLur ki
HAYyali cihÂN dEĞER!..
gurbetin en acı anı, bir haber alırsınız ve en içten en ince telinizi koparır atar ve yığılır kalırsınız çâresiz.. işte öyle bir şey gurbet eller.. ve haberler..
MESTÇİ SALİH BABA
kaddesallahu sırrahu
(1916 - 07.12.2013)
ZEVK 1149
Sâlih Babasının sırrı -> Koç Dölü
Bilindi mi kim imiş -> diriyle - ölü?.
Derbentli Hasan Baba, Kalaycı Yahya
-> ÂŞIKların KaLBi -> KeRBeLâ ÇöLü...
01.11.1995 09:10
40 yıl öncesiydi..yüksek mühendis olmuş memleketimde baş mühendistim.. burnum bulutları çizerdi.
ve pek çok köy insanı iftihar eder övünç duyar tebrik ederdi "Aşk olsun Yörük!" derdi..
Kızgın sac üzerinde Sebbah Dansının başlangıç dönemimde nice gönlü yücelerle tanış-biliş etmişti yüce Mevlâm Teâlâ.. Birisi de MESTÇİ SALİH BABA kaddesallahu sırrahu idi.. Rahmetullahi aleyhi..
O zamanlar Aksarayda Somuncuoğlu Pasajında bir dervişler kahvesi vardı.
Oyun oynanmazdı. Sâdece çay kahve... İçeride loş bir yerdi. Su küpleri sıralıydı.
En iyi kahve, küllü ocakta yapılıyordu.
Sonraları rahmetli kardeşim Hasan da işletti o kahveyi.
Salih Baba, üç tekerlekli arabada elma satardı sokaklarda.
"Elmacı Sâlih geldi. Paralı parasız elmacı geldi!..." der de gerçekten gelenin durumuna göre elma fiyatı değişir, Bazen beleş bile olurdu.
Tek kızı Emine, şehrin en zenginlerinden Ekecik'in karısıydı da: "Kader Kaderullah Erenler, daha çayını içmedim hiç Emine'min" der de ağlar gibi olurdu.
Bana dâima: "Koç dölü" derdi. İsmimi bir kez duydum ağzından. O da Antalya'ya tâyin oldum. Bu bana çok çok zor geldi. Bu insanlardan ayrılmayı unutamadım ve hâlâ yerleri dolmadı.
Aksaray'a İzinli gittim. Rahmetli Babamla birlikte Rahmetli kardeşim Hasan'ın Dervişler Kahvesine gittik.
Sâlih Baba kardeşim Hasan'a hep beni sorar ve sonra: "Ah oğul, vah oğul!.." der ah çekermiş...
Biz dış kapıdan girince içerisi karanlıktı. İnsanlar hemen fark edilemiyordu.
Hasan bizi görünce: "Salih Baba Lâtif âbim geldi!..." diye bağırdı.
Mübârek zât ise: "Bizim Lâtif mi?... Bizim Lâtif mi?... Koç dölü mü gelmiş!..." diyerek fırladı.
Masalar, sandalyeler devrildi. Ortada sanki harmandalı dönüyordu: "Kim gelmiş Erenler!, nerden gelmiş, nasıl gelmiş! v.s" diyor, ağlıyor ve oynuyordu.
Öyle bir sarıldık ki hâlâ sıcaklığı sinemdedir..
Sâlih Baba ricâl-i gayb (ebdâllerden) olduğunu rahmetli Hoca Amucam söylemiş ve: "Sakın bu zâtın sırrını ölünceye dek söyleme, nasıl olmuşsa öğrenmişsin. Sakın oğlum ha!..." diye tembihlemişti.
Sonra kendisiyle Ulu Câmi'de buluştuğumuzda: "Koç dölü sırrımız sırrımızdır saklarsın değil mi?" demişti.
*
Ulu Câmiden birlikte çıktık. 1.90 boyunda, sakalı çok uzun ve ondolünlü idi. İbrâhim Aleyhi's-selâm'ın sakalını da böyle görmüştüm.
Öne eğik yürürdü. Hasan'a bir resmini vermişti. Bu resim yukarda bakınız!.. Bana geldi. Şiir defterimin içinde hâlâ!..
Câmiden çıkınca elimde tesbihi gördü de: "Koç dölü, kötü kadınların ziyneti gibi teşhir etme tesbihini, eğer zikretmekse maksadın seyret!..." dedi ve havaya fırladı.
1 metre kadar yükseldi. Diz üstü betona düşdü. Yüzü sararmıştı ve derhal: "Hu!..." zikrine girdi.
Bir "Hu, Hu!..." zikri başladı ki durdurana aşk olsun.
"Baba, yapma insanlar bakıyor falan" dediysem de nâfile.
Neden sonra kalktı. Hiç bir şey olmamış gibi koluma girdi yürüdük. Yorgundu.
Ulu Câmiden sabah câmisinden çıktık. Kulağıma ağzını yaklaştırdı: "Koç dölü bir derdim var ki utanıyorum kimselere demeye. Sen dinle bir bak çâresi ne ki!..." dedi.
Ben de: "Buyur babacığım!..."dedim.
"Ben basur oldum, oturamıyorum. Kanıyor abdest tutmuyor. Perişanım!. " dedi.
Ben de o günlerde "Venoroit" diye bir ilacın basura çok iyi geldiğini dâirede duymuştum.
Hemen ayrıldım. O eczâne bu eczâne koşturdum. Ama nâfile... Hepsi de o ilaç pisayadan kalktı diyorlardı.
Çâresiz kaldım eve dönerken yolum üzerinde Amaratlıların bir eczânesi vardı.
Eczâcı genç: "Abi gel bir çayımızı iç, hiç gelmezsin!..." diye sitem etti.
Döndüm ve: "Venoroit diye bir homoroit ilacı arıyorum" dedim.
"O ilaç yok, ancak onun işini gören bir ilaç var ancak o da yok yalnız bir arkadaş iki kutu getirtmişti, tezgah altında varsa çocuğusalalım" dedi.
Bir kutu varmış. 50.000TL idi. O zamanlar bu para çok para idi...
"İthal ma'lesef pahalı" dedi.
"Olsun, bulduk ya!..." dedim.
İkindi okunmadan erkence Ulu Câmiye girdim.
Bir kaç kişi vardı. İlerde tek başına Sâlih baba oturmuş zikrediyordu.
Taş kesilmişti. Cebine ilacı koydum, duymadı bile... Arka bir tarafa geçtim oturdum.
Ezan okununca ilacı fark etti, beni aradı ama bulamadı.
Onun âdeti en son çıkardı câmiden. O gün ise hemen çıktı.
Ben ise mahsus geç kalktım ki para pul demesin diye.
Çıktığımda kapıda bekliyordu: "Sağol koç dölü, Allah razı olsun!..." dedi.
"Ne önemi var!" dedim.
Cebinden eski asker cüzdanları vardı çıt çıtlı, 3 gözlü...
Birinci göz boş, ikincisi boş ve ücüncü gözde bir tek o mor elli bin lira vardı.
Bu sırada bana: "Benim bir arkadaşım var ne nâmussuzdur, adam ne anaforcu, somurucudur.
Beni çok üzüyor be herif!..." diyordu.
Bende: "Sen bana göster hallederiz" diyordum ki baktım elli bin lira elindeydi. Bana uzatıyordu.
Anladım ki nefsinden bahsediyordu: "Babacığım hani bana "dört âlemde oğlumsun, oğlum yoktu sen oldun" derdin sen. Bu nasıl iş!" deyince boynuma sarıldı.
"Hakkın var koç dölü, hakkın var!" dedi.
Kalaycı Baba ve Salih Baba..
İkisinin de son zamanlarına rastladım.
İkisini de çok sevdim ve ikisi de beni çok sevdiler.
Kalaycı Yahya Baba - Sâlih Baba hep birlikte olurlardı.
Her sabah önce ulu Câmi'de buluşulur, sonra derviş kahvesine gidilirdi...
*
Derviş kahvesi ilginçti.
Sabah namazı saat 06:00 da kılınıyorsa saat 08:00'e kadar orada onlarla kalıyordum.
Sonra servis yerine çıkıp dâireye giderdim.
Bu kahvede neler gördüm ve neler yaşadım neler... Staj yerimdi.
Kahveye Aksaray'da yaşayan deli, veli, evli, evsiz her türden türlü türlü insan geliyordu.
Çok erkendi. Her gün erkence simitçi geliyordu. Çay hazırdı.
Câmiden dönünce simitler kapışılıyor, çaylar içiliyordu.
Çok garip görünümlü teşhirci gibi ve sakat insanlar vardı.
Gündüzleri çöplerden bir şeyler topladığını gördüğüm insanlar hep orada cem oluyorlardı.
1 Saat sonra filan kalkarken Salih Baba "Oğlum Yahya paralar senden. Koca bir bahçe sâhibisin" diyor.
O da tüm simit ve çay paralarını veriyordu.
Bir başka gün ise Sâlih Baba ve benzeri başkaları...
Ben bir gün olsun para veremedim ona yanarım hâlâ.
Ne zaman kalksam: "Sen misâfirsin erenler!" derlerdi verdirmezlerdi.
O kimselerden bir tânesi bile kalkıp da: "teşekkür ederim" bile demiyorlar, kalkıp işine gidiyorlardı.
Çok antika bir yer ve insanlardı vesselâm!.
*
Derviş Kahvesindeyiz.
Sağımda Sâlih Baba, solumda Yahya Baba masada ben aradayım.
Derken kavgaya başladılar. İş ciddi. Sözler sert ve ağır...
Sâlih Baba: "Ulan Yahya, sen çok utanmaz bir adamsın. Nankör herif, ben sana 70 kat elbise teslim etmedim mi?" diye bağırarak soruyordu.
Yahya Baba: "Evet, verdin ne yapalım yâni vermeseydin!..." diyordu.
Sâlih Baba vurmak için saldırıyor, ben aralamaya çalışırken az da olsa bir iki sille tokat isâbet ediyordu.
"Ya elbiseler, ya parası. Yahya canına okurum. Kıvırtma nettin güzelim 70 kât elbiseyi?"
diyor yine saldırıyordu.
Ben ise kan ter içinde: "Yapmayın etmeyin" deyip duruyor ve üzülüyordum.
Hiç bir kimse yerinden kıpırdamıyordu.
Sonra Amaratlı yaşlı bir Şeyh bana yaklaştı: "Mühendisim, sen bunlara bakma. Cilve yapıyorlar. Salih baba Yahya'ya 70 yılı nerde harcadın hesab ver diyor. O da kem küm ediyor. Bunlar sana gösteri yapıyorlar" dedi.
Anladım ki adamcağız hâlime acımış...
Hemen sonra hiç bir şey olmamış gibi güzel güzel konuşmaya geçtiler.. Şaştım kaldım...
*
Derviş Kahvesindeyiz.
Yine aynı masa. O masa bizim sanki aynı yerlere oturuş...
Salih Baba "Ulan Yahya senin için şikâyet var. Şu tazına sahip çık!.
Bir itin hakkından gelemiyorsun. Bize laf söz getiriyorsun.
Madem ki avcısın tazına sahip ol. Ne bu ulan be herif!.
Mahalle tazıyın elinden zâri zâri olmuş. Evde bacı şikâyetçi.
İtinin kalaycı çarşısında ne işi var. Onlar da şikâyetçi.
Bak, bak işte işte şikâyeti olan!" dedi.
Baktım gösterdiği de başka bir kalaycı idi. Suratı asık adam "evet! evet!" diye başını sallıyordu.
Ben de: "Allah, Allah Yahya Baba avcılıkta mı yaparmış!..." diyordum.
Yahya Baba: "Ne yapalım yâni, bu şehirde bir ben mi besliyorum tazıyı. Her gün güzelce çulluyorum, üç öğün yidiriyorum. "Sakın ola ki, kimseye hırlama!" diyorum ama dinliyor mu Babacağım tazı bu adı üstünde it!..." dedi.
Bir ona bir öbürüne bakıyordum. Bu işin içinde bir iş var mıydı diye!...
Amaratlı Şeyhe işâret ettim. "Ne oluyor?" diye... O kimse muşfikti...
Bana acıyordu ki: "Oğul, Salih Baba, Yahya'ya nefsine çeki düzen ver. Herkesi hallediyor. Uyuma, aklını başına topla!..." diyor dedi.
*
Yüreğimde asılı kalan DERVİŞ TEKkesinin HaKk Yiğitleri, Yahya Baba, Salih Baba, Safım Hasan Kardeşim ve Hakk Dostlarım tümünüze rahmetler olsun ÜMMET-i MuhaMMed ecmâin inşae ALLAHu Teâlâ.. 3 ihlâs 1 Fatiha salâvâtla..
TÜRKÇESİ: Allahümme salli ve sellim alâ seyyidinâ Muhammedin Ve Âdeme ve Nûhin ve İbrâhîme ve Mûsâ ve İsâ Ve mâ beynehum minennebîyyîne ve'l-mürselin Salâvâtullahi ve Selâmuhu Tealâ aleyhim ecmaîn.
MÂNÂSI: “ALLAH’ım! Efendimiz Muhammed (salallahu aleyhi ve sellem)’e salât-ü selâm et! Ve Âdem (aleyhisselâm)’a ve Nûh (aleyhisselâm)’a ve İbrâhim (aleyhisselâm)’a ve Musa (aleyhisselâm)’a ve İsa (aleyhisselâm)’a ve aralarında gelen tüm nebîlere ve mürsellere de! ALLAHU Tealâ’nın salât ve selâmı cümlesinin üzerine olsun!”[/quote]
- Gul
- Moderatör
- Mesajlar: 5154
- Kayıt: 11 Haz 2009, 02:00
Re: BİZ BİR-İZ hamdolsun!
GÜLde>GÜLden>GÜLe>GÜLLe...
GÜLün reNGi RaSûLuLLaH
GÜL miheNGi RaSûLuLLaH
"BİZ BİR-İZ" GÖNüller GÜLü
-> GÜL ÂHeNGi RaSûLuLLaH!..
sallallahu aleyhi ve sellem
ZEVK 5423
MuhaMMedîNÛR -> NaZ-NiyaZ!. -> GÜL GÖNüllerin GÜL-ŞENi
GÜLLer SultÂNı’n -> GÜL BÂĞı!.. -> El VeDÛD DİLİn DİL-ŞENi
TAPtığı HaKK!. -> YAPtığı HaKK!. -> İMâM-ı MüRŞîD-i MuTLaK!.
->RaSûLuLLaH -> KeLÂMuLLAH!. -> HasBÎ HiZMetin HÂL-ŞE'Ni!..
Kul İhvÂNi
21.05.13.. ->13:54
brsbrs..tktktrstkks..
sevgili GÜLCANımız,
RaSûLuLLaH MuhaMMed aleyhi's-selâm’ın pâk Gönül Güverciğinliği olan,
MuhaMMedîNÛR yEMMliğine nice kuşlar, sinekler, böcekler ve insancıklar geldi-geçti bunca yıldır..
Kader KaderuLLah >herŞEY/herKES Özünün EMRinde YOLLarınca..
Mısır patlağı gibi.. gazete kağıdı yangını gibi.. patlayanlar-atlayanlar..
Ni’met Yediği sofraya PİSleyenler.. HaZMedemeyip kusanlar-çatlayanlar..
Unutanlar.. unutturulanlar.. söz yutanlar.. söz yutturulanlar.. vs. vs…
*
bu ANLAtılmaz YAŞAnır -> AŞK KervÂNının AHMEDî AŞK ARAbasında her zaman 4 Tek-ER OLamayaBİLir.. bâzen bisiklet giBi 2 Tek-ER GÖRürsün.. bâzen de Derbendli DEli Hasan BaBam gibi, DEli DOKturum DermÂN BaBam gibi TEK Tek-ERler de GÖRürsün!..
ZÂTen-AYNen İŞin BAŞIndaysa.. SeyfuLLAH Ali kerremullahi veche gibi.. Şehidü’r- Resûl Hamza radiyallahu anhu gibi.. Hadicetü’l- Kübrâ AnAmız aleyha's-selâm gibi.. Sümeyye AnAmız radiyallahu anha giBi EBEdî ERler.. TEKe TEK TEK-ERler…
*
Şu etrafında çırpınan canlara iyi bak!
1600 km/saat HIZzla MeZÂRlarına KOŞanların cihÂN Cengi kargaşasında sakın sanma ki Kıtmir’e Hizmet etmektesin! O bir kervÂN İTi..
sen ki, MuhaMMed aleyhi's-selâm'ın GÜL RENGinde sen.. BİZ BİR-İZ berabERlik DENGinde sen..
Sadık-Samimi-Sabırlı seLÂMet GÜLü yüreğinle YÜRÜdüğün “İLLâ ALLAH” İZinde sen..
gece-gündüz soluk arası zamanlarında LiVechiLLAH HaBiBî- HiZMet Nefeslerin -> Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem EFENDİmİZin NEFESİnde BİZ-BİR-İZ OLsun inşaaLLAHu Teâlâ..
*
BİLirsin ki Fırka-yı NÂCiyye YOLUmuzda herKESin Perdesi -> kendi Gafleti-Cehâleti-Dalaleti-İhânetidir..
BİZ ise halk içinde, ne Tasavvuf Simsarı ne de Tevhid Tüccarıyız!..
BİZ BİR-İZ-in Menbağı MuhaMMed aleyhi's-selâm’ın GÜL BAĞında >Hasbî Hizmette her ÂN YENiden Açan GÜL GönülleryİZ inşaaLLAHu Teâlâ.. elhamdulillahirabbilâlemîn..
Âmin yâ Latîf ALLAH celle celâluhu
Âmin yâ Kerîm ALLAH celle celâluhu
Âmin yâ Rahîm ALLAH celle celâluhu
Âmin yâ VeDÛD ALLAH celle celâluhu
Âmin yâ Vehhâb ALLAH celle celâluhu
Âmin yâ Fettâh ALLAH celle celâluhu
Âmin yâ Gaffâr ALLAH celle celâluhu
Âmin yâ Settâr ALLAH celle celâluhu
Âmin yâ ALLAH!. yâ ALLAH celle celâluhu!..
GÜLL KOKUlu MîMM MuhaBBetlerimle..
es SALÂTu ve's-SeLÂMU aleyKE yâ RaSûLuLLaH!.
TÜRKÇESİ: Allâhümme salli vesellim alâ seyyidinâ ve Mevlânâ Muhammedin Hâurrahmeti Ve mîmel mülki ve dâllüddevâmi esseyyidül kâmilül fâtihul hâtimü adede mâ fiilmike kâinün evkadkâne küllema zekerake ve zekerahuzzâkirün ve küllema ğafele an zikrike ve zikrihil ğafilün salâten dâimeten bidevâmike bakiyeten bibekâike lâ münteha lehâ dûne ilmike inneke alâ külli şey'in kadîr.
MÂNÂSI: Ey Rabbim, Seyyîdimiz Efendimiz olan, "hâ"sı rahmet, "mîm"i mülk, "dâl"ı da dâimlik olan, kâmil, fâtih ve hâtim bir Seyyid olan Muhammed (sallallahu aleyhi ve sellem)'e, Senin ilminde bulunan olmuş ve olacak şeyler adedince salât ve selâm ediver! Zikredenler, Seni anarken onu da anarlar; gâfiller de Senden gâfilleştiklerinde ondan da gâfilleşir. Öyle bir salât ediver ki, senin mevcudiyetinle dâim olsun, senin bekânla bâki olsun, ilmin dışında sonu olmasın!. İşte Sensin, her şeye kudreti yeten!
- Gul
- Moderatör
- Mesajlar: 5154
- Kayıt: 11 Haz 2009, 02:00
Re: BİZ BİR-İZ hamdolsun!
bir daMmla gÖZ yaŞı
>bir tek Nefes ÇiÇeK!.
BU çÖL BİZim kul ihvÂNi
“BİZ BİR-İZ” im kul ihvÂNi
TEKe TEKte >GÖZ YAŞlarım
>GÖKte -> İZ-im kul ihvÂNi!..
ZEVK 5678
İnsÂNoğlun AKLın RÜŞDü ->Şu ÂN >GEÇmiş-GELeceğim..
-> “Şe’ÂNuLLAH’ı -> YAŞAmak ŞeHÂDEti” -> BİLeceğim..
“BAŞım -> SONum”a ULArım.. >GÖZ YAŞlarımla SUlarım!
CeVR-i CihÂN -> çARK-ı ÇİLE!.. ÇİLLELerim >GüZ ÇİÇeğim!..
Kul İhvÂNi
05.11.13 05:55
brsbrss..mksmcâmisi..
- Gul
- Moderatör
- Mesajlar: 5154
- Kayıt: 11 Haz 2009, 02:00
Re: BİZ BİR-İZ hamdolsun!
IŞIĞın gÖLgeSÎNde..
DELilik çok güzeldir..
zır deliliği..hele zırzırı.. hınzırı.. çâresizi..
anadan deliliği.. deli veliliğii.. deliksiz deliliğiii..
ESkisi-YEnisi-> şu ÂN!. vE's- SeLÂM DELİ DOKTURum DermÂN!..
*
Ben Niye Ağladım >ben Niye GÜLdüm!
Ben Niye SEVindim?!. ->Niye ÜZüldüm!
ORAsı!.. BUrası!.. -> VAR-YOK >ARAsı!..
eYy kervÂN kıtMÎRi!. ÖLmeden >ÖLdüm!..
*
Hoş geldin melek hocam! teketek teras burası
...erken açtı çiçeklerim.. belki de sırrın sırası..
teketekin demliğinde.. renksiz renkli çiçeklerim..
kumruların yemliğinde.. hoş geldin hergün beklerim..
enrguvan moru önlüğün.. yoksa hastan mı yüreğim..
sapa sağlamım gördüğün.. ağlıyorum.. güleceğimm..
utanırım ben herkesten.. neden soydun çırılçıplak..
yanıyorum.. üşüyorum.. neden soğuk.. neden sıcak..
görünmezler gördüm amma.. görünmezlik yaşamadım..
burda soyunmak muammâ... -> ben zora alışamadım!..
taa ezleden baba-oğul… iz izeyiz biz ->seninle
çatma hemen kaşlarını.. dışım berbat >içim dinle!
bir acı kahve yapayım.. ak mentollü dumanım var
sohbetlerin toparladım.. kusurum çok dağlar kadar!
keskin keskin bakıp durma!. oralarda ne var ne yok?
bakışlarınla taş vurma!.. ben-sen can-tenin derdi çok!
yaşa diyorsun "sefâsız!”.. yüreğimi ez/yüzüyorlar!.
"sevdim!" diyenler vefâsız.. bin-bir kılık gez/üzüyorlar!
“yalnızlığa alış!” diyorsun!.. “hiç durma çalış!” diyorsun!..
hem dümende.. hem yelkende!.. kıtmîr >köpek biliyorsun!..
karbeyaz yelem kestiler.. -> ak saçların nasıl da gür!..
sen nasıl gençleştin böyle.. >rûhun rüzgâr gibi özgür!..
bu koltuğa yaslanırım.. >bâzen seni düşünürüm!
sende kendimi yaşarım.. sen-ben gibi >üzülürüm!..
memlûk'teki mezarında.. -> seni arıyor köstebekler..
senden kalan birkaç kadın.. başka yok yüreğin bekler!..
bana da "deli!" diyorlar.. orda da > delilik var mı?.
cehennem-cennette herkes.. sen bilirsin nûru>nâr mı?
neden sızlıyor sol yanım.. ->hasta mıyım?. >sıkkın canım!
işim çok mu – yok mu?. bilmem.. zamânım var mı sultanım?..
dün yine doktora gittim.. candan öte > ten telaşı!..
sen niye tabîbsin bu gün.. >dirim-ölüm mü at-başı!..
“söz” lerini demem elbet!.. desem öldürürler beni!
“biz-biri-iz”i sen öğrettin.. ->el-e verir miyim seni?!..
beğendin mi “tek-e tek” im.. çift yıl olacak -> bu “ekim”
neden kayboldun.. bir ân-da?.. sırr-ı sırfım!. sırr melekimm!..
*
bir acı gahve yapayım..koltuğuma oturayım.. bir duman daha yakayım!.
içim-dışımı kapayım..kıvrılıp bağdaş kurayımm..gün batımına bakayımmm!.
*
ZEVK 5374
“BİZ BİR-İZ” im.. bİSM-i KâBem.. kaDERim ile vicdÂNım
-> ANlamadı! -> ANlamıyor!. -> ANlamayacak!.. fermÂNım
ARA ->sIRA ->göster YÜZün!. GÜLü ->GÖKYÜZÜn-YERYÜZÜn
Sence -> Bence!.. İŞ BAŞI-nda!.. DELiyim!.. DELİ DeRmÂNıMm!..
Kul İhvÂNi
23.04.13.. > 13:13
brsbrs..tktktrstkks..srrsfrnktsnd…
- Gul
- Moderatör
- Mesajlar: 5154
- Kayıt: 11 Haz 2009, 02:00
Re: BİZ BİR-İZ hamdolsun!
HiKMeT-i -> DERmÂN-ca OKU!mak..
HiZMeT-i ->FERmÂN-ca DOKU!mak..
DüN-YâRın -> Şimdi -> ŞeÂN-da
CeNNeT-i -> HaYRÂN-ca KOKU!mak..
ZEVK 4735
tAHta AT-tan İN!-sin İns-ÂN.. BiN!-sin KıTMiR GEMi-mİZe!
DeRdi Olan “DermÂN” İÇİn!.. DevrÂNda DoST DEMi-mİZe!
HâL-i HaZıRın HiKMeT-i… -> BİZ BİRR-İZ KeVSeR KeReMi ->
ReSûLuLLaHta -> YED’uLLAH!.. -> cihÂNda cÂN CEM’-imİZe!..
Kul İhvÂNi
14.01.12 09:10
brsbrs..trstkks…
Münir Hocamın tasarımı olan bir reSiM..
- Gul
- Moderatör
- Mesajlar: 5154
- Kayıt: 11 Haz 2009, 02:00
Re: BİZ BİR-İZ hamdolsun!
TEVHİD TENde binBİR cÂNız!
>zamÂN zÂNNedilen “ÂN”ız!
>mekÂN -> AKLımızın AKSi..
“ÇAKIR” çİLE “GaribÂN” ız!..
>ben-sen-o.. biz.. >hepimİZ
BİZ BİR-İZ.. MuhaMMedîyİZ!..
elhamduliLLaHiRaBBilÂLeMîn…
BİZ BİR-İZ
ZEVK 5273
“dosDOĞru -> OL!” mak KULLlukta.. -> AŞKta ÂŞİKâr âLÂMet!
HaKKta>HaKKtan>HaKKa>HaKKla>MuhaMMedî MeŞK MeLÂMet!
-> ULU DAĞ YÜREKli dost CÂN!.. -> çİLE çÖLÜmüz -> ÇAKIR-ı>
--> SADAKATla --> SaMîMiyyet!..- -> SABIR iLedir --> SeLÂMet!..
Kul İhvÂNi
07.02. 13. > 08:37
brsbbrstktktrstkks..
ÂN AYNım/AYNam AHMeD ÇAKırcÂNım;
BİLdin ki hamdolsun MuhaMMeDî MeLÂMetin bESMelesi;
--> SADAKATla --> SaMîMiyyet!..- -> SABIR iLedir --> SeLÂMet!..
SÖZünde-İmÂNında SADAKAT
SoHBetinde-Amelinde SaMîMiyyet
ZeVKinde -> AhLÂkında SABIR
HaZZında- HÂLinde-HuYunda SeLÂMet Ancak ve Ancak->
MuhaMMeDî ŞuÛru BİLiş
MuhaMMeDî NÛru BULuş
MuhaMMeDî SüRûRda OLuş
MuhaMMeDî O-NÛRu YAŞAyış İLE-BİLE idi inşae ALLAHu TeâLâ!
İŞte bu >ATEŞten gÖMMlek olan saff-sırff Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem İZinde BİZ-BİR-İZ OLaBİLmek SıRR-ı SıFıRRımİZ!..
فَاسْتَقِمْ كَمَا أُمِرْتَ وَمَن تَابَ مَعَكَ وَلاَ تَطْغَوْاْ إِنَّهُ بِمَا تَعْمَلُونَ بَصِيرٌ
---“Festekim kemâ umirte ve men tâbe meake ve lâ tatgav, innehu bi mâ ta’melûne basîr: Seninle birlikte tâbi olanlarla-tevbe edenlerle birlikte EMROLunduğun gibi DoSDOĞru OL!. Ve azıtmayın. Çünkü O, yaptıklarınızı görendir.” (Hûd 11/112)
BAKar mısın şu ÂYet-i CeLÎLeye!.
Fe.. hemen, müteâbien, derhal..İstiKÂMEt et! İstiKÂMEt üzere Olmaya sürekli kıyamda OL!..
Kemâ.. ne gibi.. öyleki..şuşey gibi ki..
Umirte.. Sana EMR olunduğu gibi..
ve men tâbe meake.. ve Senle beraber tövbe ederek, sana tâbî olanlarla birlikte..İLe/BİLE.. BİZ-iZ..
ve lâ tatgav: ve sakın tagi-tuğyan-tagutluk-azgınlık-âsilikle isyan etmeyin!
innehu bi mâ ta’melûne basîr: şüphesiz ki O, şahdamarınızdan da YaKÎN ve Hava gibi sizi İhata EDen amellerinizi-ettiklerinizi Görüp durmakta ve her ÂN şeÂNda yeniden yaratmakta olan ALLAH celle celâluhudur..
çakırcÂN ne DERsin ki,
ÜMMet-i MuhaMMed Olarak tAMM TESLİmiyyet OLmadan TÜMM İstikâmete,
--> SADAKATsız --> SaMîMiyyetsiz!..- -> SABIR sız--> SeLÂMetle nasıl ULAşır da YAŞArken el HaYY ALLAH celle celâluhunun MuhaMMedî ŞâHiDi OLaBİLiriz?!..
Bu ÂYet-i CeLÎLe, RaBB sÖZünden reSÛLL SeSine DÖKülünce, Azîz Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem Efendimizin YÜZündeki simsiyah SAKalları AK ALEVle AteşleniVERmiş bir ÂNda.. ve sabah olduğunda HaYYrette kalan ÜMMetine: “HûD ile KızKARdeşleri Ağarttı!..” buyuracaktır..
---Abdullah İbni Abbas radiyallahu anhu: “Bütün Kur’ân içinde Rasûlullah sallallahu aleyhi ve selleme bu âyetten daha agır ve daha çetin bir âyet inmemiştir!” demiştir.
---Sevgili Peygamberimiz Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem de: “Hûd Sûresi ve kız kardeşleri beni ihtiyarlattı!” buyurmuştur.
(Tirmizî, Tefsiru’l- Kur’Ân, 57, V, 402)
Sûrenin nesinin kendisini ihtiyarlattıgı soruldugunda: “Sana emredildigi gibi dosdogru ol!” âyetinin kendisini ihtiyarlattığını söylemistir.
(Fahreddin er Râzî, Mefatihu’l-Gayb, XVIII, 71)
Bu âyette Resulullaha “beni ihtiyarlattı” dedirtecek kadar zor gelen nokta, dosdogru olma emrinin asıl kendisiyle ilgili olan kısmından ziyâde, ümmetiyle ilgili olan kısmıdır. Zira âyette “seninle beraber tövbe edenler de” (seninle beraber dosdogru olsun) denilmek sûretiyle müminlerin de aynı emre muhatab oldukları belirtilmektedir. Nitekim istikamet kadar yüksek bir makam olmadığı gibi, onun kadar da zor hiçbir emir yoktur.
(Hamdi Yazır, Elmalılı, Hak Dini Kur’an Dili, V,18)
MuhaMMedî Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem Efendimizin;
Beşeriyyet-VeLÂyet-NüBüVVet-ReSÛLLiyyet Vasıflarıyla,
Tebliğ-Tenzir-Tebşir-Teşhid görevleri yanında ABdullah aleyhi's-selâm olarak tıpkı bizler gibi bir insandan doğma İNSAN olarak her türlü cevr-i cihÂN ve çARK-ı çİLE ile denenmiştir..
Haa, taş dedik diye rastgele taşlardan dedim sanmayasın elbette Yakut TAŞInın KİMlik/KiŞiliğini NiCelik/NiTeliğini ancak SaRRaff olan Halis Muhlis Sıdık ve Âdil MuhaMMedî ERENler BİLir!..
Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem, Beşerî ve Resulî görevlerini şüphesiz, kusursuz ve mükemmel yerine getirme azmi ve gayreti içindeydi. En darda, en zorda, en horda ne ACIlar yaşandı ki,
Hatice ANAmız, Fatıma ANAmız, Sümeyye ANAmız KALKsa da bir ANlatsa, kurşun döktürmüş sağır KULaklara ve bir gösterseler, KÖR gÖZlüklü GÖRmez gÖZlere Hakikat-ı MuhaMMedîyyelerinde…
Cenâb-ı HaKK,bu ve benzeri âyetlerle kendi Peygamberinden ve ona uyan müminlerden ki kıyamete kadar geleceklerden de bunun devamını, İKÂMesini, Kıyamını, AYAKta olmasını İSTemektedir.. İST-İKÂMe de budur..
O nedenle Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) Efendimiz, baska bir rivâyette “Hûd ve Vakiâ Sûreleri saçlarımı ağarttı!” buyurmuştur.
---Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem:
Şeyyebetnî Hûdün vel-Vâkıatü ve’l- Mürselâtü ve Amme yetesâelûn, ve ize'ş- Şemsü küvvirat: Beni, Hûd, ve el Vâkıatü ve el Mürselât ve Amme yetesâelûn, ve ize'ş- Şemsü (sûreleri) ihtiyarlattı!” buyurmuştur.
(Ebû Bekr ve İbn-i Abbas radiyallahu anhum 'dan; Tirmizî ve Hâkim, Müstedrek)
Şeyyebetnî:"Beni ihtiyarlattı, saçımı sakalımı ağaryıverdi!”mânâsına gelen bir İST-İKÂMet ÇAĞRısı Çile ÇÖLümüzde hamdolsun!.
Sırr-ı SıFıRR Sâhibimin SÂYesinde ve SîNesinde GEÇip-GİDene zamAN İÇİnde SAÇlarımın her TELi AK ALEVle YANıVERmişti 28. imde ÇÖL-ÇATında ve her HÂLde Hamdolsun el VeDûD celle celâluhumuza !..
NûR-u AYNım MîM MeKTuBumuzunn ÖZü o ki,
inŞÂe ALLAH, bir CUM’A geCEsinde belki de SıRR sEHerinde;
Eşrefü'l- Mürselîne’l-ÂLeMîn aleyhi's-selâm HiMMetinde
Habîbullah, Halîlullah, Safîyyullah aleyhi's-selâm SüNNetinde,
KereM Kevseri MakaM-ı MahMud ceNNetinde-YâR Yüreğinde,
Hûd Sûresi- Vâkıa Sûresi- Mürselât Sûresi- Tekvîr Sûrelerimizi,
KıtMîR SÖZü-PîR SOHbeti-ReSÛLL ZeVKi-RABBu’l-ÂLEMîn HAZZı İÇİnde,
AZM EDereiz -> HAZM Ederiz ve de Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem EfendimİZ ADIna-HesÂBına ve ŞeReFine Hasbî HİZMet EDerİZ.. BİZ BİR-İZ inşâe ALLAHU TeÂLÂ..
AV-> AVCI VUR!-sa GÜZ-EL-iM!
-> SÖZünde DUR!-sa GÜZ-EL-iM!
BUL!-unmaz -> BUrSa KUM-AŞ-ı
-> BUra-SI -> BUrsa GÜZ-EL-iM!..
07.02. 13. > 10:49
brsbbrstktktrstkksndetemş..
MîMMM MuHABBetlerimle..
بِسْمِ اللّهِ الرَّحْمـَنِ الرَّحِيم
''Allahümme salli ve sellim ve bârik alâ seyyidinâ Muhammedîn abdike (Muhammedîyyeti) ve nebîyyike (Mahmudîyyeti) ve Resûlike (Ahmedîyyeti) ve Nebîyyûl-ümmîyyi (Habibîyyeti) ve alâ âlihi ves-sahbihi ve Ehl-i Beytihi...''
Es-Salâtü ve’s-selâmü aleyke Yâ Resûlallâh.
--- Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem: "Çalışın ve herkes yaratıldığı işi kolaylıkla başaracaktır!" buyurmuştur.
(Buhârî, Kader 4; Müslim, Kader 6-8; Ebu Dâvud,Sünen 16/4694; Tirmizî, Kader 3/3136)
- habibi
- Özel Üye
- Mesajlar: 1059
- Kayıt: 26 Eki 2008, 02:00
Re: BİZ BİR-İZ hamdolsun!
بِسْــــــــــــــــــــــمِ اﷲِارَّحْمَنِ ارَّحِيم
Sizi, sarsmasın diye, Arz’a dağlar bıraktı.
Irmaklar ve yollar (kıldı).
Umulur ki doğru yolu bulursunuz.
Nahl Suresi, 15
Sizi, sarsmasın diye, Arz’a dağlar bıraktı.
Irmaklar ve yollar (kıldı).
Umulur ki doğru yolu bulursunuz.
Nahl Suresi, 15
[img]http://www.muhammedinur.com/resimler/cicekler/hbbi.jpg[/img]
- Gul
- Moderatör
- Mesajlar: 5154
- Kayıt: 11 Haz 2009, 02:00
Re: BİZ BİR-İZ hamdolsun!
وَعَلامَاتٍ وَبِالنَّجْمِ هُمْ يَهْتَدُونَ
---Ve alâmât(alâmatin), ve bin necmi hum yehtedûn(yehtedûne) :Ve (başka) işaretler de (yarattı); onlar yıldız(lar)la da doğru yolu bulabilirler.(Nahl Suresi, 16/16)
Sevgili Habibi Can Nahl suresinin 15.ayetini 16.ayetiyle beraber okumayı çok seviyorum..O yüzden 16.ayeti de eklemek istedim..Bu güzelliği bir kez daha yaşattığınız için teşekkür ediyorum..
---Ve alâmât(alâmatin), ve bin necmi hum yehtedûn(yehtedûne) :Ve (başka) işaretler de (yarattı); onlar yıldız(lar)la da doğru yolu bulabilirler.(Nahl Suresi, 16/16)
Sevgili Habibi Can Nahl suresinin 15.ayetini 16.ayetiyle beraber okumayı çok seviyorum..O yüzden 16.ayeti de eklemek istedim..Bu güzelliği bir kez daha yaşattığınız için teşekkür ediyorum..
- kulihvani
- Site Admin
- Mesajlar: 12885
- Kayıt: 02 Eki 2006, 02:00
Re: BİZ BİR-İZ hamdolsun!
Esen -> sehER yELi giBi
SALLansın GiTsin ki SEVgi
->ÇırılÇıplak YAKaMOZda
SEVen-> SEVilen-> SEVgili!..
ZEVK 5507
BAŞına BAĞla ihvÂNi -> KÂBE-nin BiRRlik BÜRGsün!.
KÛN feyeKûN KIBLesinde..-> RABBına ABDin ÖRTüsün!
ÜZme! ÜZülme! SEV! SEViL!. ->gÖNüL gÖZün Açık OLsun!
BULut BULut SALLa GİTsin!.. ->BİZ BİR-İZ bİLE BÜRGÜsün!..
15.08.13 16:22
Brsbrs..tktktrstkkmz..ylnzlgnyrgnd.
- Gul
- Moderatör
- Mesajlar: 5154
- Kayıt: 11 Haz 2009, 02:00
Re: BİZ BİR-İZ hamdolsun!
BİZ BİR-İZ ki;
AŞK giBi!.. mEŞK giBi!..
DERdi DELi AŞK-a DALmak!
BİZ-BİR-İZde ISsız KALmak!
>AYy I ş ı ğ ı -> YAKamozda..
RENK-lerİN ISslığın ÇALmak!..
NEdir SEVgi?. NE ki SEVgi?.
*
"BİZ BİR-İZ eYy YÂR" DİyorsuNn!
“BİZ BİR-İZ” ki -> SEV-i-yorsuNn!
OLÂN ->OLMaz O’nda ->O’nsuZz
“BİZ BİR-İZ” eYy SEVgi SıRRıMm!
SEN -> bEN-de SONsuz!
bEN -> SENde SıFıRrıMm!
AKLımdaki AYy IŞIĞIMm!..
ZEVK 5804
GELincik TARLÂM-da GÜN-EŞş!. kAN KIRmıZıMm.. KIZ-ıl SEVdÂMm!.
TAMMlayanıMm-TÜMMleyeniMm!. NAZ-NiYAZıMm!. nAKLim-AKLıMm!
AŞK ISslığıMm!.. AYy IŞIğıMm!.. ÇİLE çÖLÜMm!.. mecNÛN-LeyLÂMm!
İÇİM-deki -> GELİN-ciğiMm!.. -> GÜL KOKUluMm.. -> AL DUVAKLıMm!..
Kul İhvÂNi
10.01.14. 10.10
brsbrs..tktktrstkksnyışğndcÂnbzrıı..
KOKU-SUn ÖZle-mek.. BİRİn BEKLEmek
->YOLUnu gÖZle-mek.. NEFES EKLEmek
->YÜREĞin kÖZle-mek.. SEVgin TEKLEmek
“BİZ BİR-İZ” SÖZle-mek.. Ve ÇİÇEKLEmek!.. HaYy DosTtt…
- kulihvani
- Site Admin
- Mesajlar: 12885
- Kayıt: 02 Eki 2006, 02:00
Re: BİZ BİR-İZ hamdolsun!
Ben-deki SEN
>SENdeki ben
>cANsın sanki
bense BEdeN!..
*
AKLını -> BAŞına ALmayan
SONsuz SeMÂ’ya DALmayan
ANLAyamaz -> YAŞAmadan..
--> ARA kESitte >KALmayan!..
*
KıRK kANat AÇmak İSTedim!
KENDimden KAÇmak İSTedim!
-> SıRRımın -> gÖZ YAŞlarını
SeMÂ-ya -> SAÇmak İSTedim!..
*
ANLAyaBİLsem -> AK->KaRa!.
ZIDlar ZeVKi -> AKL-ın -> Eşi
MeRKeZ-MuHiT >TEK MakaRA
DÖNen -> DÖNdüren -> TA-Eşi!..
ZEVK 5504
ALLAH -> LiLLAH -> LeHU -> HUve.. HaBiBuLLAH HaBBi –> bİSMi!
-> BİZ BİR-İZ-in BeSMeLesi.. -> cÂNÂN-a cÂN!. -> cihÂN -> cİSMi!
LÂ -> iLÂhe -> İLLÂ -> ALLAH!. -> NeFRET <->SEVgi… TeVHiDinde
-> GÖK YÜZünde -> RıZÂ rAKSı!. -> SEVen -> SEVilenin -> ReSMi!..
15.08.13 01:31
Brsbrs..tktktrstkkmz..ylnzlgnyrgnd..
>SENdeki ben
>cANsın sanki
bense BEdeN!..
*
AKLını -> BAŞına ALmayan
SONsuz SeMÂ’ya DALmayan
ANLAyamaz -> YAŞAmadan..
--> ARA kESitte >KALmayan!..
*
KıRK kANat AÇmak İSTedim!
KENDimden KAÇmak İSTedim!
-> SıRRımın -> gÖZ YAŞlarını
SeMÂ-ya -> SAÇmak İSTedim!..
*
ANLAyaBİLsem -> AK->KaRa!.
ZIDlar ZeVKi -> AKL-ın -> Eşi
MeRKeZ-MuHiT >TEK MakaRA
DÖNen -> DÖNdüren -> TA-Eşi!..
ZEVK 5504
ALLAH -> LiLLAH -> LeHU -> HUve.. HaBiBuLLAH HaBBi –> bİSMi!
-> BİZ BİR-İZ-in BeSMeLesi.. -> cÂNÂN-a cÂN!. -> cihÂN -> cİSMi!
LÂ -> iLÂhe -> İLLÂ -> ALLAH!. -> NeFRET <->SEVgi… TeVHiDinde
-> GÖK YÜZünde -> RıZÂ rAKSı!. -> SEVen -> SEVilenin -> ReSMi!..
15.08.13 01:31
Brsbrs..tktktrstkkmz..ylnzlgnyrgnd..