En Güzel Güller Gübrenin Bol Olduğu Yerde Yetişir!
Bu söz güzel bir nasihattır benim için kulağıma küpe olmuş bir söz,
Küfrün ortasında, şirkin göbeğindeyken bu söz imdadıma yetişir benim!
Hep Ben diyorum, Biz Olamayanda BİR lik nasıl olsun?
İkiliğin olduğu her yerde ise ŞİRK var!
Demek ki Sen (yani BEN) bu sözden hâlâ bir şey anlayamamışsın,
Yazıklar olsun sana Ahmak Adam!
Mânâları kavramları anlayacağım diye kendini paralamaktasın, okumaktasın, araştırmaktasın, öğrenmeye çalışmaktasın, bilmek istemektesin, tanımak istemektesin (?)
Muvaffak olabildin mi?
Hayır!
Olsan ne olur YAŞAYAMADIKTAN sonra!
Tasavvuf dedikodusuyla ömür tüketmek sana göre değil!
Peki neden bu koşuşturma oradan oraya?
Neden?
ALLAH mükemmeldir ama mükemelliyetçi değil, sen neden mükemelliyetçisin be ahmak?
Sonra şu söz geldi aklıma mı desem kalbime mi?
Akıl ne (?) kalb ne (?) bilsem ne olur (!) tanıyamadıktan sonra?
Her şey kemâlât için sıkma CANını ey CAN!
Ama karanlıklarda kalma, cehaletinden kaçma daha da üstüne git.
Mevlâ nasip etmişse her şey âyân olur.
Olmasa ne olur?
Bir şey olmaz, sen o yoldasın ya, mücadelen bunun için değil mi?
Don Kişot değilsin değil mi?
Tek başına Olmaman gerek.
O zaman ne duruyorsun DOSTUM?
DOST DERGÂHINA GEL, BİZ OL, BİRLİK OL!
Her şey BİZLİK BİLELİĞİNDEN geçiyor, bu söz önemli bunu anla artık ne olur anla ALLAH AŞKINA anla!
BİZLİK BİLELİĞİ boş bir laf değil?
Men arefe nefsehu fekad arefe Rabbehu!
(Nefsine ârif olan RABBİNE ârif olur) kelâmı öyle bir TEKlikten geçer ki BİZLİĞİN BİRLİĞİDİR O ?
BİZ olanda BEN kalır mı?
KALMAZ!
Şimdi anladın mı arayan adam, ne yapman gerektiğini?
Şunu da unutma!
ALLAH (cc) Hiç bir nefse taşıyamayacağı yük vermiş değil, Hiç bir nefse taşıyamayacağı yükü telif etmemiştir, âyette öyle buyuruyor.
Demek ki her şey NEFSini tanımaktan geçiyor, öldürmekten değil!
Çocuğa benziyor bu NEFS dediğin şey.
Her gördüğünü istiyor, her şeyde illâ BEN diyor.
Çocuk bu kızsan anlamaz, dövsen arsız olur, öldürsen büyük günahtır?
Öyleyse dengeyi kur!
NEFSinle de daha fazla uğraşma ama onu iyi izle, güzellikle muamele et!
İlâhi İlmi (Nakli) öğetmelte, Muhammedi Edeb ( Sünnet-i Seniyye) ile eğit!
Zorla güzellik olmaz, Her şey sevgi ile başlar
İnsan ise kalb ile sever
Kalb ise Akl ve Nakl in Tevhid Noktasıdır.
Madde ile Mânânın Ara Kesiti bil!
En Güzel Güller Gübrenin Bol Olduğu Yerde Yetişir!
- MBurak
- Kıdemli Üye
- Mesajlar: 415
- Kayıt: 12 Ağu 2007, 02:00
En Güzel Güller Gübrenin Bol Olduğu Yerde Yetişir!
En son MBurak tarafından 30 Ara 2007, 23:29 tarihinde düzenlendi, toplamda 1 kere düzenlendi.
[img]http://www.muhammedinur.com/resimler/brk.jpg[/img]
- derunilale
- Saygın Üye
- Mesajlar: 268
- Kayıt: 27 Tem 2007, 02:00
Allah razı olsn candosd üstadım.. bende acizane bişeyler yazayım istedim..Yaradan kabul etti..:
Parçalardan bütüne gidiş de parça tek başına bir anlam ifade etmez bütünde yerine konulursa değer kazanmış olur..
akıl olaylarda ki muhakeme yeteneği sınırlı değerlendirmeler mercii..kalp ise sezgi mahalli sınırsızlık arzusu sınırsızlığa duyulan şevk yeri..
Yalnız akıl ile yol almaya çalışılırsa yolda kalınılır çünkü muhakkaktır ki kalbi bilgiler sezişler için ispat isteyecektir bizden benzer şekilde sadece kalp seziş deyipte aklı geri plana atarsak bu takdirde de akla ait olan şeylerden bir şey anlaşılamaz.tefekkür eksik kalır..
Allahın yarattığı her nimetin hakkı vardır..akıl da bir nimet kalbte bir nimettir..ve en güzel şükür de yaratılanı Yaratanın istediği doğrultuda amacına uygun olarak kullanmaktır.. mübarek zatın dediği gibi akıl ile kalbini yan yana getir aklı dünya işlerine kalbini de ahiret işlerine ver özünde ise daim Hakkı tut.
tabi yazması söylemesi kolay..hayat yazılıp söylenenler kadar kolay değil..yaşanması idraki ayrı bir boyut ama hani tanımadan da idrake erilemez bunlar bir ön bilgidir ilerleme adına..bunlar da bir dua dır yaşanması adına.. dolayısıyla bizler hakikati öğrenme yolunda akıl ve kalp ile beraber ilerlemeliyiz..
efendimiz(sav) miraca çıkarken bir binek verildi ona yani bi vasıta..bunu akıl olarak düşünürüm ama sonra o binekle bi yere kadar çıkılabildi gerisi.. ne dedi cibrili emin aşkile ya Resulallah(sav) dedi.. akıl vasıta ve bir yere kadar..akıl bir nizamsa kalp daha üst nizamı ve bir nizam diğerini asla iptal etmez tamamlar..
Parçalardan bütüne gidiş de parça tek başına bir anlam ifade etmez bütünde yerine konulursa değer kazanmış olur..
akıl olaylarda ki muhakeme yeteneği sınırlı değerlendirmeler mercii..kalp ise sezgi mahalli sınırsızlık arzusu sınırsızlığa duyulan şevk yeri..
Yalnız akıl ile yol almaya çalışılırsa yolda kalınılır çünkü muhakkaktır ki kalbi bilgiler sezişler için ispat isteyecektir bizden benzer şekilde sadece kalp seziş deyipte aklı geri plana atarsak bu takdirde de akla ait olan şeylerden bir şey anlaşılamaz.tefekkür eksik kalır..
Allahın yarattığı her nimetin hakkı vardır..akıl da bir nimet kalbte bir nimettir..ve en güzel şükür de yaratılanı Yaratanın istediği doğrultuda amacına uygun olarak kullanmaktır.. mübarek zatın dediği gibi akıl ile kalbini yan yana getir aklı dünya işlerine kalbini de ahiret işlerine ver özünde ise daim Hakkı tut.
tabi yazması söylemesi kolay..hayat yazılıp söylenenler kadar kolay değil..yaşanması idraki ayrı bir boyut ama hani tanımadan da idrake erilemez bunlar bir ön bilgidir ilerleme adına..bunlar da bir dua dır yaşanması adına.. dolayısıyla bizler hakikati öğrenme yolunda akıl ve kalp ile beraber ilerlemeliyiz..
efendimiz(sav) miraca çıkarken bir binek verildi ona yani bi vasıta..bunu akıl olarak düşünürüm ama sonra o binekle bi yere kadar çıkılabildi gerisi.. ne dedi cibrili emin aşkile ya Resulallah(sav) dedi.. akıl vasıta ve bir yere kadar..akıl bir nizamsa kalp daha üst nizamı ve bir nizam diğerini asla iptal etmez tamamlar..
[img]http://www.muhammedinur.com/photos/galleries/avatars/kjkjkjkop4.jpg[/img]
- MBurak
- Kıdemli Üye
- Mesajlar: 415
- Kayıt: 12 Ağu 2007, 02:00
- ceylin
- Saygın Üye
- Mesajlar: 213
- Kayıt: 15 Eki 2007, 02:00
Gül yürekliler Hasretler ki âşıkların âvâzı kadar yanıktır, elbette onadır. Övgüler ki özlem sözlerince ateşli, ve arzular ki sevgililerin saçları misali uzun, ona, hep onadır. Duyuşlar ki kurtuluşun nuruyla nurlanmış yüzler gibi aydınlık, ve teselliler ki lale yanakların kadifesince yumuşak, anımsamalar ki şehitlerin "Allah! Allah!" nidası ardından atılışlarınca makbul, hep onadır, hep onadır. O ki Gül'dür, bütün mecburiyetler onadır.
- nur-ye
- Özel Üye
- Mesajlar: 9093
- Kayıt: 08 Eyl 2007, 02:00
Re: En Güzel Güller Gübrenin Bol Olduğu Yerde Yetişir!
ÖZünde GÖRr!
SÖZünde GÖRr!
->YÂRi -->YÂRin
>GÖZünde GÖRr!
SıRR-ı SubhÂN SANAT Kur'ÂN
ARZdan >ARŞa KANAT Kur'ÂN
ÂLEM-de OLÂN ->ÂDEMde VAR
“KALB”inde “KÂiNÂT” ->Kur'ÂN!.
ZEVK 7870
Bir ZamÂNLar YıLLar ÖNce ->“KENDi KENDİme ->UYARI!”m
KULak OLur HAKk KULuna ->“KENDimde>KENDİn DUYARI!”m
NEFSim TANI!r ->RABBım TANI!r ->BİZ BİR-İZ ->BİLe YAŞAnır!
->“MuhaMMMedî ->MELÂMî”-yim ->DUYARım ->HAKk'a UYARIm!.
29.10.16 22:04
voiciistnbL..FatihdervişalimahllsiveacıLar….
KENDİ
KENDİME
BİR YAZıMm!.
“En GüzeL GüLLer, Gübrenin en BoL OLduğu Yerde Yetişir!.” KuL ihvÂNi
Bu sözüm güzel bir nasihattır benim için.. kulağıma küpe olmuş bir söz!.
Küfrün ortasında, şirkin göbeğindeyken bu söz imdadıma yetişir benim!.
Hep “Ben” diyorum, “Biz” Olamayan da “BİR” lik nasıl olsun?
İKİ-Liğin olduğu her yerde ise “ŞİRK” vardır!.
Demek ki Sen (yani ben) bu sözden hâlâ bir şey anlayamamışsın yazıklar olsun sana Ahmak Adam!.
Hani Derbendli Deli Hasan Baban/m SORmuştu ya sana:
“Bu ÂLEMde AKLı olan İkİ türlü ADAM vardır, ya ÂŞIKtır ya da AHmak!. Sen kiMsin ÇobÂNoğul?.”
Sen hangisini BEĞenmiştin o zamÂN, DEsen yaa!..
Mânâ kavramlarını anlayacağım diye kendini paralamaktasın, okumaktasın, araştırmaktasın, öğrenmeye çalışmaktasın, bilmek istemektesin, tanımak istemektesin(?)
Muvaffak olabildin mi?.
Hayır kerre Hayır!..
Olsan ne olur, YAŞAYAMADIKTAN sonra!.
Tasavvuf dedikodusuyla ömür tüketmek sana göre değildi!
Peki neden bu koşuşturma oradan oraya?. Hadi sÖYLe NEden?.
ALLAH ceLLe ceLâLuhu ve UYgulayıcısı MuhaMMed aleyhisselâm, MükeMMeLdir-MükeMMiLdir ama, mükemelliyyetçi değil.. Sen neden Mükemelliyyetçisin be AHmak?.
Bir de şu sözün/m geldi aklıma mı desem, kalbime mi?.
Akıl ne (?) Kalb ne (?) bilsen/m ne olur (!) tanıyamadıktan sonra?.
“yiNE de, Bu ÂLEMde hEr ŞEYy ve OLay, KULLuk KemâLâtı için.. Sıkma CÂNını ey CÂN!.”
Ama karanlıklarda da kalma, cehâletinden kaçma, daha da üstüne git!.
Mevlâ nasib etmişse her şey âyân olur. Olmasa ne olur?.
Bir şey olmaz, sen o yoldasın ya, mücâdelen bunun için değil mi?.
Don Kişot değilsin değil mi?.
Tek başına OLmaman gerek..
O zaman ne duruyorsun DOSTum?.
DOST DERGÂHINA GEL!. “BİZ” OL!. “BİR”LİK OL!.
Her şey “BİZ”LİK “BİLE”LİĞİNDEN geçiyor, bu söz önemli bunu anla!.
Artık ne olur anla, ALLAH AŞKINA ANLa!.
“BİZ”lik “BİLE”-liği boş bir Laf değiL?.
Men arefe nefsehu fekad arefe Rabbehu!.: NeFSini tANıyan RABBİNi tANır!. NeFSine ârif olan RABBİNE ârif olur..
Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem KeLâmı öyle bir “TEK”Likten geçer ki “BİZ”Liğin “BİR”Liğidir O?.
“BİZ” olan da, “BEN” kalır mı?. KALMAZ!..
İnkÂr/İkrÂr ARAsında ARAnmazlık, AŞK-ı İmÂNdır..
Şimdi anladın mı KENDİ-ni ARA-yan adam, ne yapman gerektiğini?.
Haa.. Şunu da unutma!.
ALLAH celle celâluhu hiç bir şeye/kimseye değil, Hiç bir nefse taşıyamayacağı yük vermiş değildir, âyette öyle buyuruyor.
Demek ki her şey “NEFS”ini tanımaktan geçiyor, ÖLdürmekten değil!.
Çocuğa benziyor bu “NEFS” dediğin şey.
Her gördüğünü istiyor, her şeye/şeyde iLLâ ->“BEN” diyor.
Alt tarafı ufacık ÇoCuk bu, kızsan anlamaz, dövsen arsız olur, öldürsen büyük günahtır?.
Öyleyse DıŞ DüzeN-İÇ DeNgeni KuR!.
“NEFS”inle de daha fazla uğraşma!.
Ama onu iyi İZle, güzellikle muamele et!.
İlâhî İlmi (Nakli) tek Örnekten Öğren-Öğret!.
MuhaMMedi Edeb (Sünnet-i Seniyye) ile Eğit!.
Zorla güzellik olmaz, Her şey SEVgi ile başlar!.
İnsan ise ->KaLBi ile SEVer…
KaLb ise “AkL” ve “NakL” in TEKLik- TeVHiD Noktasıdır.
Madde ile Mânânın Ara Kesiti OLarak Bil!
Kalbin/m ->Çok beğendiğin AKLının bir üst merkezidir..
Akıl TırTıRtılıyın KâBe Kozasıdır..
RuH Kelebeği füZeyin enfüs feZâsıdır..
UMUD-un ADı.. KaLBin FuADı..
MuhaMMedî MuhaBBetin TADı.. EMRullahın MuRADıdır..
MuhaMMedî MeHaBBeh… iLe-BİLe.. KALınız!.[/i]